Kadın Haberleri 2007

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan Misafir
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Cevap: Kadın Haberleri 2007

Socialwatch olarak da bilinen, sosyal, ekonomik ve cinslerarası adalet için mücadele eden 400'den fazla yurttaş örgütünün oluşturduğu uluslararası ağın düzenlediği cinslerarası eşitlik endeksi yayınlandı. Endekse göre Türkiye 2004 ile 2007 arasında en kötü performansı gösteren ikinci ülke olarak bu dalda sadece Angola'yı geçebildi. En kötü performansı gösteren on ülke sırasıyla Angola, Türkiye, Orta Afrika Cumhuriyeti, Botswana, Malezya, Mısır, Bangladeş, Eritre, ABD ve Moğolistan oldu. En kötü performans gösteren 10 ülkenin çoğunun Sahraaltı Afrikasından ve Müslüman ülkesi olduğu görüldü.
EN İYİ PERFORMANS RUANDA'NIN
En iyi performans gösteren 10 ülke ise İsveç, Finlandiya, Rwanda, Norveç, Almanya, Barbados, Danimarka, İzlanda, Yeni Zelanda ve Hollanda olurken, yoksul Afrika ülkesi Ruanda'nın en iyi performansta birinci sırayı alması dikkat çekti. Türkiye 2004-2007 arasında ile en kötü performans gösteren 10 ülkeden biri oldu. Cinslerarası eşitsizliğin en yüksek olduğu 10 ülke Suudi Arabistan, Pakistan, Fas, Benin, Orta Afrika Cumhuriyeti, Togo, Çad, Sierra Leone, Fildişi Kıyısı ve Yemen.
 
Cevap: Kadın Haberleri 2007

Van Kadın Derneği'nin Van merkezi'nde ikamet eden 15 yaş üstü evli ve bekâr toplam 776 kadınlarla yaptığı anket çalışmasında çarpıcı sonuçlar ortaya kondu. 'Yapacak Çok işimiz var Çünkü...' başlığıyla yayınlanan anket sonuçlarına göre, kadınların yarıya yakını dünyaya bir kez daha kadın olarak gelmek istemiyor. Kadınların çoğu aşiretlerinin ya da ailelerindeki erkeklerin kararıyla evleniyor, yarıdan fazlası eşinden, yüzde 28'i ise kaynanasından şiddet görüyor. Şiddet görme nedenleri arasında eve geç kalmak, izinsiz dışarı çıkmak, cinsel birlikteliği ret etmek yer alabiliyor. Rapora göre; evli kadınların yüzde 16.2'sinin resmi nikâhı yok. Okur yazar olmayan babaların oranının yüzde 23.6 olmasına karşın annelerde bu oran 52.3. Kadınların yüzde 42'sinin hiçbir sosyal güvencesi yok. 11-25 vaŞ arasında evlenen kadınların oranı yüksek. 25 yaş altında doğum yapan kadınların oranı yüzde 86.6. Araştırmada, kadınların yarısının Van kent merkezinde dolaşırken sözlü ve fiziksel tacize maruz kaldıkları da kaydediliyor
 
Cevap: Kadın Haberleri 2007

TRT'den Antalya Milli Eğitim Müdürlüğü'ne skandal uyarı: Kızları, erkek öğrencilerin evlerine yerleştirmeyin

axgun02.jpg
VAHİDE YANIK Antalya DHA


TRT 23 Nisan Çocuk Şenliği, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Antalya'da yapılacak. 60 ülkeden katılımın beklendiği şenlikte 2 bin çocuk "Barış" çağrısında bulunacak. Ancak dünyanın dört bir yanından gelecek çocukların dil, din, ırk, cinsiyet ayrımı yapmadan dünyaya barış çığlığı atacağı şenliklere şimdiden cinsiyet ayrımcılığı gölgesi düştü.

Yazılı uyarı yapıldı

Geçen yıllarda çocuklar kalacakları evlere ayrım yapılmadan yerleştiriliyordu. Ancak bu kez TRT Genel Müdürlüğü, Antalya'da konuk olacak çocukların kalacakları yerleri düzenlerken kız-erkek ayrımı yaptı. TRT Genel Müdürlüğü, Antalya Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bir yazı göndererek şenlik nedeniyle Türkiye'ye gelecek konuk kızları kız öğrencilerin, erkekleri de erkek öğrencilerin evlerine yerleştirilmesi konusunda uyardı.
Çocukların kalacakları ailelerle toplantı yapan yetkililer de konuk kız çocuklarının erkek çocuklarla oynamalarına ve kızların erkek çocuklarla bir odada kalmasına izin verilmemesini istedi.
Şenliklere, AB üyesi ülkelerden de çocukların geleceğini belirten rehber öğretmenler, "Cinsiyet ayrımcılığı konusunda hassas olduğu bilinen Avrupa ülkelerine bu uygulama nasıl anlatılacak?" diye sordu.
Uygulamayı kınayan Eğitim-Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Zeybek de "Eğitimi cinselleştirdiğiniz zaman bilimsellikten vazgeçersiniz, dini yaklaşımlarla eğitim verilmez" diye konuştu.
Eski Antalya Milli Eğitim Müdürü Süleyman Akyüz, altı yıl milli eğitim müdürlüğü yaptığını, görev süresince şenliğin üç kez Antaya'da kutlandığını belirterek, "TRT böyle bir uygulamayı 29 yıldır ilk defa yapıyor" dedi.
TRT'nin 23 Nisan Genel Koordinatörü olarak atadığı Sebahattin Yaşar, DHA'ya yaptığı açıklamada, "Bu tercih çocukların ailelerine ait. Bunun ülkemizde son günlerde fazlaca gündeme gelen çocuk tacizlerinden kaynaklandığını tahmin ediyoruz. Harem selamlık olarak düşünmüyoruz. Pedagoglar da 8-14 yaş arası çocukların karşı cinsle arkadaşlık yapmak istemediğini ifade ediyor" dedi.
 
Cevap: Kadın Haberleri 2007

AFP - WASHINGTON - 'Gelişmişler' liginde dini en çok önemseyen ülke olan ABD'nin muhafazakâr Hıristiyanları, öbür ligdeki ülkelerde bile zor rastlanacak yeni bir gelenek icat etti: Küçük kızlar için bekâret yemini baloları... Düğün atmosferinde düzenlenen 'iffet baloları'nda, dokuz yaşına girmiş kız çocukları babaları önünde evlenene dek bakire kalacaklarına dair yemin ediyor.
2006 yılı içinde çoğu Amerika'nın güney ve orta batı bölgelerinde olmak üzere 1400 iffet balosu düzenlenmiş. Bu yıl sayının ikiye katlanması bekleniyor. Balolarda düğünlerde olan her şey var. Smokini içinde gururlu baba, beyaz katlı pasta, limuzinler ve yemin töreni. Ama damat yok ve uzun elbiseli genç kız da gelin değil. Baba, kızının bekâret yeminine karşılık, evladının iffetini korumak için lekesiz bir yaşam süreceğine dair sözleşme imzalıyor. Sonra baba kızına bekâret yüzüğü ya da iffet bileziği adları verilen mücevher takıyor ki, kızı da gerdek gecesi bekaretinin simgesi olarak bunları kocasına teslim edebilsin.
Babalar da söz veriyor
Evanjelistlerin başını çektiği iffet hareketinin öncülerinden olan İmsak Evi'nin kurucusu Leslee Unruh, kızın bekâret yeminine karşılık babanın da zihnini temiz tutacağı, anneye sadık kalacağı ve pornografiyle ilgilenmeyeceğine dair söz verdiğine dikkat çekiyor. Colorado eyaletinde lise matematik öğretmenliği yapan 43 yaşındaki üçü kız altı çocuk babası Mike Parcha, sırasıyla 18 ve 11 yaşlarındaki kızlarıyla bu balolara katılmış. Deneyimini "İffetin bir olay değil, bir yaşam biçimi olduğunu anladık. Bu balo da, o yaşam biçiminin ve kızlarımla olan ilişkimin kutlaması, tanrıyla ve birbirimizle olan ilişkimizin doruk noktası" diye aktaran Parcha, kızlarının bu balolara can attıklarını ve bekâret yemini etmekten bir sıkıntı duymadıklarını anlatıp "Bunun başlarına gelebilecek en müthiş şey olduğunu düşünüyorlar" dedi. Üçüncü kızını dört yaşında olduğundan henüz baloya götürememiş olan Parcha, "Çocuklarımızı Hıristiyan olarak yetiştiriyoruz ki, onlarla aynı inançları paylaşıp aynı safta duralım" diye ekledi.


Yüzde 16'sı imza atmış
Bugüne dek kiliselerde Amerika'daki delikanlıların yüzde 10'u ile genç kızların yüzde 16'sına bekâret sözleşmesi imzalattırılırken, iffet baloları daha köktenci. Çünkü balo kızları okula gönderilmeyip evde eğitiliyor, popüler kültürden uzak tutuluyor, genellikle babaları ve erkek kardeşleri dışında karşı cinse yaklaştırılmıyor. Parcha da, çocuklarını okula yollamayıp evde eğitmiş. Büyük kızı Christy, lise diplomasını yeni alıp, 'Büyüyen bir genç kızın duygusal saflığı' adlı kurmaca bir eser kaleme almaya başladı.
Başka ülkelerden de ilgi
1998 yılında ilk iffet balosunu Colorado eyaletinde düzenlemiş Generations of Light (Işık Kuşakları) kilisesinin vaizi olan beş kız çocuğu babası Randy Wilson, iyi baba-kız ilişkilerinin kurulmasını sağladıklarını ve kızlara güçlü kişilik kazandırdıklarını savunuyor. "Zamanla katılmak isteyenlerin listesi o kadar kabardı ki, balo yetiştiremiyoruz" diyen Wilson, Yeni Zelanda, Britanya ve diğer ülke kiliselerinin de böyle balolar düzenlemeye soyunup kendilerine danıştıklarını aktardı.
Amerikan okullarındaki bu imsak programını destekleyen Bush yönetimi de bunlara mali desteği ikiye katlayıp 206 milyon dolara çıkardı. Ancak kadın hakları savunucuları, böylelikle kızın cinselliğinin babanın malı haline getirildiğine ve evlenene dek cinsel yaşamına el konulduğuna dikkat çekiyor. Columbia ve Yale üniversitelerinin araştırmaları da, bekâret sözü verenlerin yüzde 88 oranında ilerleyen yıllarda sözlerinden döndüğünü, bunların çoğunun kısa zamanda çok fazla eş değiştirdiğini ve korunmasız seks yaptığını ortaya koyuyor.
 
Cevap: Kadın Haberleri 2007

Dünya Sağlık Örgütü, her 5 kadından birinin, 15 yaşından önce cinsel şiddet kurbanı olduğunu açıkladı.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Margaret Chan küçük yaşta cinsel istismara uğramanın takip eden yıllarda kadın sağlığı için zararlı sonuçlar doğurduğunu söyledi.

Margaret Chan, her 5 kadından birinin, 15 yaşından önce cinsel şiddet kurbanı olduğunu ve partneri tarafından uygulanan şiddetin, kadınların yaşamında, yabancılar tarafından taciz edilmek ya da tecavüze uğramaktan çok daha yaygın bir şiddet biçimi” olduğunu söyledi.

Bu tür şiddetin, sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini de sıralayan Chan, 2006’da Kara Afrika ülkelerinde AİDS virüsüyle yaşayanların yüzde 74’ünün kadın olduğuna dikkat çekti. Chan, kadınların sağlık gereksinimlerinin hak ettiği ölçüde dikkate alınmadığını da belirterek, her yıl hamilelik ya da doğuma bağlı komplikasyonlar yüzünden yarım milyon kadının öldüğünü ve bu rakamın 20 yıldır değişmediğini vurguladı.

Öte yandan, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Louise Arbour da “En yaygın suç başlığı olarak nitelendirilen kadınlara yönelik şiddet, dünyada en az cezalandırılan suç türü” dedi.


ntvmsnbc.com
 
Cevap: Kadın Haberleri 2007

VAN AA


Van Kadın Derneği (VAKAD) üyeleri, töre cinayetlerini protesto için maske takarak yürüdü. Yüzüncü Yıl İş Merkezi'ndeki VAKAD şubesinde toplanan kadınlar, töre cinayeti nedeniyle öldürülen kadınların fotoğraflarının bulunduğu maskeleri yüzlerine takarak Beşyol mevkiinden Sanat Sokağı'na kadar yürüdü.
Davul eşliğinde basın açıklaması yapan VAKAD üyesi Leyla Ulaşoğlu, sığınma evi açmayan belediye istemediklerini belirterek, "Kadını, 'Kocandır' diye saatlerce karakolda bekleten polis, aşağılayan doktor, ebe, hemşire; 'Sen git, kocan gelsin' diyen kamu personeli ve sömüren medya istemiyoruz" dedi.
Kadınlar, "Ben Güldünya, ağabeylerim beni acımasızca öldürdü", "Ben Nazime, kocam beni yakarak öldürdü", "Ben Nuran, 14 yaşında tecavüze uğradım", "Ben Gülistan, kocam beni saklandığım sandıkta erkek çocuk doğurmadım diye öldürdü" yazılı pankartlar da taşıdı.
Protestocular, "Kadınlar vardır" şarkısını söyledikten sonra dağıldı.
 
Cevap: Kadın Haberleri 2007

Alanya'nın Çıplaklı Belediye Meclisi, beldede yaşayan evli erkeklerin "kuma getirmelerine maddi destek sağlama" kararı aldı.

Antalya'nın Alanya ilçesine 30 kilometre uzaklıktaki Çıplaklı'da, Belediye Meclisi, beldede yaşayan erkeklerin boşanmadan ikinci kez evlenebilmeleri için maddi yardım yapılması yönünde oybirliğiyle karar aldı.6 bin nüfuslu Çıplaklı Beldesi'nin 6'sı AKP'li 3'ü ANAP'lı 9 üyesi bulunan Belediye Meclisi "Eşleri rahatsız olan erkekler" için kumaya destek kararı aldı Kadın örgütlerinin tepkisini çeken çok tartışılacak bu kararın alınmasında 5 çocuk, 7 torun sahibi Anavatan Partili üye Murat Arslan'ın sözleri etkili oldu.Aslan Meclis toplantısında, "Hanımlarımız yaşlanıyor.İsteyen ikinci kez evlenebilsin.Belediye de maddi destek yapsın" önerisinde bulundu.AK Partili Başkan Hasan Uysal da "Bakıma ihtiyacı olan arkadaşlar var.Öneriyi canı gönülden destekliyorum" diye olumlu görüş bildirdi. AK Partili Ali İhsan Topal ise "Yazın yaylaya gidince hanım evde, biz yaylada yalnız kalıyoruz" diye farklı bir açılım getirdi. Yapılan oylamada, 3 Anavatanlı ve 6 AK Partili üyenin oybirliğiyle öneri kabul edildi.
 
Cevap: Kadın Haberleri 2007

İSPANYA'DA Jose Luis Rodrigues Zapatero liderliğindeki hükümetin hazırladığı 'gerçek kadın-erkek eşitliği yasası' kabul edildi.Zapatero,"Yasayı tüm kadınlara adıyorum" dedi.
Çekimser oy kullanan ana muhalefet partisi Halk Partisi dışında tüm partilerin oylarıyla kabul edilen yasayla,gelecek yerel veya genel seçimlerde,partilerin listelerindeki kadın ve erkek aday sayısına eşitlik getiriliyor.Yasa ayrıca eşlerinin çocuk doğurdukları dönemlerde babalara 15 günlük yasal izin sağlıyor. Bu izin süresinin 6 yıl içinde bir aya çıkarılması planlanıyor.
250 kişiden fazla çalışanı bulunan şirketlere sekiz yıl içinde yönetim kurullarındaki kadın oranını yüzde 40'a çıkarma zorunluluğunu getiriyor.
Kadınların iş dünyasında da erkeklerle rekabetini daha dengeli hale getiren yasa, 250 kişiden fazla çalışanı bulunan şirketlerin 8 yıllık süre zarfında yönetim kurullarındaki kadınların oranını yüzde 40'a çıkarma zorunluluğunu getiriyor.
 
Cevap: Kadın Haberleri 2007

Ankara'da bir çiftin sattıkları ev ve otomobilin parasını paylaşmada çıkan sorunla ilgili tespit davasıyla ilgili son kararı Yargıtay verecek.

Yaşamı boyunca "evinin işi" dışında hiç çalışmayan ve miras gibi yöntemlerle doğrudan ekonomik değer katmayan ev kadınının evlilik birliğine katkısı, bilirkişiye evdeki işleri tek tek hesaplatan Ankara 27'nci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararıyla yüzde 31 olarak belirlendi. N.A. adlı ev kadını ile eşi M.A., 1979'da Ankara'da evlendi. Evlendiklerinde hiçbir malları yoktu. N.A. da çalışmıyordu ve evliliği boyunca hiç çalışmadı. Çift önce 1994'te dubleks bir ev satın aldı. Üç yıl sonra da Broadway marka bir araba. Ancak M.A.'nın işleri 1990'ların sonlarında bozulmaya, çalıştığı işyerinden düzenli maaş alamamaya başladı. Evlilik de zor zamanlar geçiriyordu.
Sonunda 2001 yılında boşanma davası açtılar. 27'nci Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada koca, ev ve otonun kendi maaşıyla alındığını, çalışmayan ev kadını eşinin bunlarda hakkı olmadığını öne sürdü. M.A. bu sırada evi sattı. Ardından da arabayı. Boşanma davası devam ediyordu. Kocasının bütün malları elinden çıkaracağını ve boşanma davası bittiğinde paylaşacak bir şeyleri kalmayacağını düşünen N.A., boşanma davasının sonuçlanmasını beklemeden "katkı payının tespiti ve tazmini" davası açtı.
'PARANIN YARISI HAKKIM'
N.A., açtığı bu davada 35 bin YTL'ye satılan evin ve 4 bin YTL'ye satılan arabanın yarı parasını istiyordu. Boşanma davası sonuçlanıp mahkeme çiftin boşanmalarına karar verdi. Ancak katkı payının oranının hesaplanacağı dava, aile mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasında gitti geldi. Sonunda Yargıtay 20'nci Hukuk Dairesi Ankara 27'nci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verdi.
N.A. evlendiklerinde hiç malları olmadığını, kendisinin ev kadını olmasına rağmen evde yaptığı işler ve parayı idareli kullanmasıyla malların alındığını ileri sürdü. Bu nedenle de araba ve evin satışından elde edilen gelirin yarısının kendisinin olduğunu savundu. Evliliğe katkı payının tespiti davası, dosya mahkemeler arasında gidip geldikten sonra Ankara 27'nci Asliye Hukuk Mahkemesi'ne kaldı. Mahkeme tanıkları dinledi, bilirkişiye incelemeler yaptırdı. Bilirkişiler, kadın çalışmasa bile evde yaptığı işler ve aile içindeki giderlerin kontrolüyle aile bütçesine katkıda bulunduğunu belirtiyordu. Raporlarda teknik hesaplar yapıldı. Kadının evdeki hizmetlerinin aile bütçesine katkısı hesaplandı. Evin ve arabanın satışından elde edilen maddi değer olan 39 bin YTL'nin yüzde 31'inin kadına verilmesi gerektiğine karar verdi. Mahkemeler arasında gidip gelen dosya ikinci kez Yargıtay'a geldi. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, N.A.'nın edinilen mallarda yüzde 31 mi, yoksa yarı yarıya mı hakkı olduğu konusunda son kararı verecek.
 
Cevap: Kadın Haberleri 2007

İran'da önceki gün yürürlülüğe giren şeriata aykırı giyinen kadınlara yönelik teftiş uygulamasının ilk iki gününde sıkı denetimler yapıldı. Polis 1347 kadına uygunsuz giyimlerinden dolayı ihtar verirken, 170 kadın tutuklanarak karakola götürüldü. Başkent Tahran'ın polis şefi Mehdi Ahmadi'nin tutuklanan 170 kadından 58'inin kurallara uygun giyineceklerine dair teminat imzalamaları karşılığında serbest bırakıldıklarını, diğerlerınin ise daha önce poliste kayıtları bulunduğu için mahkemeye sevk edildiğini söyledi. İslami kurallara uymayan elbise satan 20 giyim mağazası da kapatıldı.

EŞLERE İLGİ AZALIYOR
İran'ın muhafazakâr yayın organları uygulamaya destek verirken en ilginç açıklama İran Parlamentosu Kültür Komitesi üyesi Muhammed Taghi Rahbar'dan geldi: Manken gibi adınları sokakta gören erkekler kendi eşlerine olan ilgilerini kaybediyor...
 
Geri
Üst