Allah razı olsun Rüyam rabbim gönlünden geçenleri kabul etsin inşallah canım..Çok üzgünüm kızlar hayatımda tüp bebek yaptırdığımda ağlamıştım..V e şimdi gerçekten çok kötüyüm ve ağlıyorum ..Bu ay çok ümitlenmiştim her şeyi yaptım preseed destek haplar bitkisel kürle macunlar..Ve artık pes ediyorum 16 yıldan sonra pes ediyorum..Ümidimi kaybettim..Belki dedim belki olur dualar ettim rabbime doktorlar asla normal yollarla olmayacağını söylemişti zaten bile bile kendimi ümitlendirdim.Çok kötüyüm kimseye kötü örnek olmak istemem ama ümidimi kaybettim
Çitos, sen inançlı bir kadınsın, sakın pes etme Rabbine sığın...
Hastalığımla ilgili pek konuşmak istemiyorum ama bak ben aylar önce bile "yenildim" dediğim anda bile pes etmedim. Eğer ki şuanda umutlu ve hala yaşıyorsam bunu Rabbime ve dualara borçluyum.
Elbette ki acı bir duygudur... Ama emin ol ki, şu hayatta en acı şey insanın ölüyor olduğunu bilmesidir. En yakınını kaybedersin, tabiri caizse acıdan burnunun kemiği sızlar. Belki isyan edersin, belki kahroluursun. Ama inan ki, "benim sayılı günlerim kaldı ölüyorum" dediğin de isyan edemiyor, korkuyorsun. Yolun sonu bu işte diyorsun. Umudun yok ama "Rabbim lütfen, lütfen..." diyorsun... Her gözünü kapadığında sevdiklerine "acaba sabaha uyanacak mıyım, onları bir daha görecekmiyim" düşüncesi ile bakmaya doyamıyorsun. Ölümü beklediğim en karanlık günlerimde yaptığım tek şey dua etmekti. "Ölümden ötesi yok" diyoruz bazen ama inan ki bıçak kemiğe dayandığında yolun sonuna gelmiş olmak çok acı ve korkunç...
(Bunları neden yazdım; beterin beteri var Çitos, şükret...)
Ben pes etmedim, "ölüyorum, eğer ki öleceksem bile son nefesimi dualarla vereyim" dedim. Sen de pes etme Çitos, sakın pes etme!!! Sabret, biliyorum sabretmek çok zor, bak ben hala sabrediyorum. Evet sabretmek yoruyor insanı, bıktırıyor ama başka çaremiz var mı?
Şükret Çitos, şükret çünkü, bak eşin en azından anlayışlı, seni gerçekten seviyor. Etrafına bir bak, sırf çocukları var diye birbirini yiyen çiftler, ayrılamıyor. Ülkemiz de, çocuk var ise boşanma gerekiyorsa bile gerçekleşmiyor. Şayet çocuk yok ise eşler ne kadar iyi anlaşırsa anlaşsın, sırf bir evlat sahibi olabilmek için, kuma, boşanma, hakaret gibi olaylar yaşanıyor.
Senin anlattığın kadarı ile sen anlayışlı ve adam gibi adam oaln bir eşe sahipsin. Bir çok kadın, sırf çocuğu var diye kocasının karısı iken, ne mutlu sana ki sen sadece gerçekten sevildiğin için, kocanın karısısın... Bunları düşün Çitos... Umudunu asla ve asla yitirme.
Mesajımın başında da dedğim gibi, sen inançlı bir kadınsın Çitos. Bilirsin ki, ALLAH herşeyi zamanı gelince yapar... El aç ve Rabbinden o zamanın gelmesini beklemek için sabır dile... Sen böyle yaparsan, eşin de mutsuz olur ve ALLAH korusun sağlığınızdan olursunuz. Bebeğin geldiğinde sağlıksız bir anne babası olmasının yerine, mutlu ve birbirine aşkla bağlı bir annesi ve babası olsun istiyorsan, lütfen kendini kahretme...
Hayat hep tek düze gitmez...
Hayat yolunda bazen ayağımıza taşlar yada dikenler takılır, sendeleriz...
Ama o yol çok uzun, sendelemekle, zaman kaybetmemeliyiz.
RAB verdiyse bu canı, kıymetini bilmeli ve O nun bu canı alacağı güne dek mutlu olmaya çalışmalıyız. Unutmayalım ki, herkesin bir derdi var, durur içerisinde...
Derdi veren RAB, dermanı da versin. Tıpkı mutluluklara şükrettiğimiz gibi, Onun verdiği derde de, hastalığa da, göz yaşlarına da, verdiği acılarına da şükürler olsun...
Dip Not: Ben inanıyorum ki, sen günü geldiğinde evladını kucağına alacaksın. İnşallah...
ALLAH bizimle olsun...