jujunun köşesi burasıda buyrun melekler

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan juju
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Duymadım sesini çoktandır...
Nasıl özledim
Bir şarkı söyle bana...
Günaydın der gibi...
Sabah öpücüğü gibi...
Uykusuz gözlerimin feri olsun...
Ruhuma yayılsın ince, derinden...
Mavi, turuncu, kırmızı...
Bir şarkı söyle rengini sen seç...
En güzel nameleri dola diline...
Su gibi berrak...
Güneş gibi sıcacık olsun, ısıtsın içimi...
Varsın hüzünlü olsun...
Yüzünden izler olsun nakaratında...
Gözlerin gibi davetkar...
Avuçların gibi vazgeçilmez olsun...
Yaban elleri anlat...
Konuştuğun kuşları...
Islandığın yağmurları atlama sakın...
Hadi bir şarkı söyle...
İçim açılsın!
Düşmesin kimsenin diline...
Yalnız ikimizin olsun...
 
Bilirmisin?


Bir umuttur özlem

Beklediğine sarılmak için
Zamanı durdurmak

Akreple yelkovana rest çekmektir özlem

Bir umuttur özlem
Uzak yürekleri
Bir birine tutturmak
Sıkı sıkı sarılmak
Kopmadan kalbe yapışmak
Bir umuttur anlık zamanda
Sevdiğini elini tutmaya çalışmaktır özlem

Özlem yürekten üşümüş
Dudakların çarpışması

Özlem, terminal hatlarında
Kaybolan duyguları bağlamktır yürekten

Uzatıp elini yüreğine
Bırakmaksızın sarılmak
Yıkılmadan kopmadan

Trenin raylara sarılması gibi
Benim seni yüreğime
Hapsetmemdir özlem

Özlem hiç kopmaksızın
Benim yanımda olmandır
Tükenmeden ayaz gecelerde
Senin geleceğini bilerek
Beklemektir sabahı
Gün doğana kadar

Ve seni yanımda olduğunu görmektir özlem
Ve seni içime çekmektiğim andır özlem
Özlem sensindir...
 
Ayrılık diye bir şey yok.
Bu bizim yalanımız.
Sevmek var aslında, özlemek var, beklemek var.
Şimdi neredesin? Ne yapıyorsun?

Güneş çoktan doğdu.
Uyanmış olmalısın.
Saçlarını tararken beni hatırladın, değil mi?
Öyleyse ayrılmadık.
Sadece özlemliyiz ve bekliyoruz.
......

İnsanlığımız özleyişlerimizle alımlı,
Yaşantımız özlemlerle güzel.
Özlemin buruk bir tadı var, hele seni özlemenin.
Bir kokusu var bütün çiçeklere değişmem.
Bir ışığı var, bir rengi var seni özlemenin, anlatılmaz.

Verdiğin bütün acılara dayanıyorsam;
Seni özlediğim içindir.
Beklemenin korkunç zehri öldürmüyorsa beni;
Seni özlediğim içindir.
Yaşıyorsam; içimde umut varsa,
Yine seni özlediğim içindir.

Seni bunca özlemesem; bunca sevemezdim ki!
 
D U A L A R I M S I N

.....

Nereden geldin.?
Bir yıldız gibi düştün dünyama.
Her nereden geldiysen
Hoş geldi yüreğin yüreğime
Kapıyı çalmadan girdin içeriye
Hiç sormadan buldun yerini
Hiç uğraşmadan tuttun nabzımı
Hiç ağlatmadan güldürdün yüzümü.
Gönüle yar diye kazıdın ismini...

Daha ben seni,
Hiç tanımadan, hiç bilmeden
Nereden geldiğini anlayamadan
Ne yaşadığımı çözemeden
Sen her şeyinle, seni koydun
İçime, en derinime.

Hoş geldin dünyama...
Yaz sıcağında
Tüm susamışlığım da
Yağan yağmurları getirdin bana,
Ferahlıkla, toprak kokularını da.
Kocaman dünyanı, yüreğini
Sözlerini, gülüşlerini koydun içime...
Yaşamıma umut oldun
Yüreğe binbir renk ekledin
Ev sahibi gibi açtın kapıyı,
Girdin içime...

Önce hissettim seni
Bütün özümde özünü
Nereden geldin.?
Aslında biliyorum
Öbür yarımsın, aradığım
Rüyalarımda yaşadığım
S e v d a m s ı n ...


İyi ki geldin
Hoş geldi, yüreğime yüreğin
İyi ki varsın


C a n ı m s ı n ,
__________C a n s ı n ,
__________________C a n d a s ı n ,
____________________________D u a l a r ı m s ı n
 



C A N I M S I N...


Canımda can canımda canansın

Gözümdeki ışıltı yüreğimdeki SEVDAMSIN

Solmayacak çiçeğim bitmeyecek AŞKIMSIN

Birtanem cünkü sen benim CANIMSIN

Uzaklardaki sızımda olsan

Dudaklardaki sözümde olsan

Gözümdem dökmediğim yaşımda olsan

Sen BENİMSİN sen CANIMSIN

Tutamadığım ışıkta olsan

Uzağimdaki yakında olsan

Baharımda kışımda olsan

Sen benim CANIMSIN

Sen varya Sen




YÜREĞİMDE BİR CANSIN...
 
Ölümsüz Aşk

Genç kız yine acılar içinde odasında yatıyordu. Henuz hayatının baharında ölümle yüz yüzeydi. Babası onu kurtarmak için gazetelere ilan vermiş, para teklif etmişti. Ama onun kalbinin teklemesi değil, kalbinin içindeki sızı ilgilendiriyordu. Sevdiği aklına geldi bir damla yaş daha döküldü gözlerinden. Ayrıldıklarından beri tam beş çile dolu yıl geçmişti. Aslında sevgilerinin arasına o kahrolası para girmişti. Hatırlıyorduda sevdiği ona birkeresinde:
- Ben zengin değilim belki ama seni seven bir kalbim var. Sana sadece onu verebilirim, demişti.

Zaten sevgiye muhtaç birisi başka ne isteyebilirdiki. Kendisini sevmesi yeterdi.O en çok Saçlarının dökülmesine üzülüyordu. Çünkü sevdiği öpmüş koklamıştı saçlarını. Her dökülen saç yüreğine bir hançer olup saplanıyordu. Şimdi tek isteği sevdiğinin son anlarında yanında olmasıydı. Ne olurdu onu birkez daha görebilse, onu birkez daha koklayabilse.Bu düşünceler arasında uykuya daldı.

Babası heyecanlı bir şekilde kızının odasına girdi. " Müjde kızım,kalp bulundu " dediğinde kızının bir peri güzellliğinde, sevdiğinin özleminden ıslanmış yüzüne baktı ve çıktı odadan...

Genç kız, bir hafta sonra kendine geldiğinde sanki başka bir dünyadaydı. İçinde acaip bir his vardı. Sanki bu dünya ona çok farklı gelmişti. Aklına yine sevdiği geldi. Kalbi eskisinden daha hızlı atmaya başladı. Kalbi değişmişti ama sevdiğini eskisinden daha çok sever olmuştu.

Bir gece ansızın uyandı uykusundan kalbi çok hızlı atıyordu. Bu durum sürekli böyle devam etti.Doktora gitti, durumunu anlattı. doktor:
- Bir aya kalmaz geçer, demişti.
Ama aradan aylar geçmesine rağmen durum aynıydı.

Birgün bahçeye çıktı Çiçekleri seviyordu. Kırmızı güllerin yanına gitti. Kalbi hızlı hızlı atmaya başladı. En çok kırmızı gülleri severdi. Çünkü sevdiği ona benzediğini söylerdi hep. Birden kapı çaldı. Kapıyı açtı kimse yoktu. Yere baktı bir mektup vardı ve onaydı. Mektubu açtı ve kalbi hızlı hızlı atmaya başladı. Bu onun kokusuydu. Koltuğuna zarzor oturabildi. Zarfın içinden mektubu titreyen ellerle çıkardı ve okumaya başladı :
" Sevdiğim, bugün sevdamızın altıncı yılı. Seni hep sevdim. Seninle ayrılmak zorunda kaldığımızdan beri, bir kalbe iki sevginin sığmayacağını bildiğimden ne birini sevdim ne de evlendim. Her günüm çile ve azapla geçti. Hergün sana şiirler yazdım, hergün şiirlerimi okudum ve hergün ağladım. Tam beş yıl boyunca hergün yazdım, okudum, ağladım. Birgün önüme bir fırsat çıktı. Bu fırsatı reddedip kendime daha fazla haksızlık edemezdim. Belki seni unuturum diye senden çok uzaklara gittim. Ama şimdi seni daha çok özlüyorum. Her gece yanına geliyorum o masum yüzünü okşuyor yanaklarına öpücükler konduruyorum, sen uyanıyorsun benim geldiğimi anladığını sanıyorum ama sen o tatlı uykuna geri dönüyorsun. Sevdiğim hep ben geldim senin yanına artık sen gel olurmu. Kırmızı güllerimize iyi bak. Ve artık unutma içinde seni senden daha çok seven bir kalbin var artık. Ona iyi bak olurmu. Kırmızı güllere ve kalbimize iyi bak. Seni yanıma gelene kadar bekleyeceğim sevdiğim Hoşçakal..."


Yazar : Ahmet Nigde