Ya Kiz İsİmlerİ
çıplak kız isimleri 14 yaş kız isimleri yade isim 14 yaş çıplak kızlar tarz isimler
Yabangülü: kır gülü
bozkır çiçeği
kuşburnu
Yabende: bulucu, bulan, keşfeden
Yada: büyü, sihir
Yağan: su, kar, yağmur, dolu
Yade: hatıra, anı
Yağıbastı: bileşik isim
Yağış: yağmur, kar, dolu gibi doğa olayı
Yağmur: havadaki su buharının su damlaları halinde yere düşmesi
Yakacık: dağın yamacından olan köy
Yakalı: yakası olan giysi
Yakazan: uyanık, gözü açık
Yalabuk: parlak, parıltılı
Yalazan: yıldırım
Yaldız: parlak şey
Yalduz: gökyüzünde görülen ışıklı cisimlerden her biri
Yale: sığır boynuzu
Yalıncak: çıplak, üryan
Yalkız: yalnız
Yapıncak: üzümün bir çeşidi
Yaprak: bitkilerin solunumunu sağlayan, yeşil ve türlü biçimlerdeki ince bölüm
ağaç ve bitkilerin yeşil kısımları
Yapu: gelinlere yapıştırılan süsler
Yar: dost, sevgili
Yaraşık: iyi ve hoşgelen
Yaraşuk: sevimli, güzel
Yaren: candan dost, dostça sohbet
Yarıdil: gönül arkadaşı, sevgili
Yarkın: güneş ışığı, güneş aydınlığı, şimşek
şimşek
Yarlık: vicdanın zorladığı ödev
Yarpu: çocuk
Yarpuz: bir ot
Yasa: kanun, nizam
Yasam: düzen
Yasan: tertipli, düzenli
Yasemin: yaprakları tek damarlı, beyaz kırmızı ya da sarı renkli çiçekleri olan bir bitki
Yasun: tarz, üslup
Yatuk: bir beste ve şarkının sonu
Yavçı: kız istemeye giden kadın
Yavçın: misafir, konuk
Yavuk: yakın, akraba
Yayla: serin ve yüksek yer
Yazal: süs eşyası
Yazgülü: baharın ilk günlerinde çocuğa verilen ad
yaz ve gül tamlaması
yazın açan gül "şimdilerde bir de güz gülleri var"
yaz ve gül tamlaması
Yaşa: ünlem
Yaşam: hayat, yaşantı, süre
Yaşın: ışık, ziya
Yaşmak: ince, beyaz örtü
Yabangülü: kır gülü
bozkır çiçeği
kuşburnu
Yabende: bulucu, bulan, keşfeden
Yada: büyü, sihir
Yağan: su, kar, yağmur, dolu
Yade: hatıra, anı
Yağıbastı: bileşik isim
Yağış: yağmur, kar, dolu gibi doğa olayı
Yağmur: havadaki su buharının su damlaları halinde yere düşmesi
Yakacık: dağın yamacından olan köy
Yakalı: yakası olan giysi
Yakazan: uyanık, gözü açık
Yalabuk: parlak, parıltılı
Yalazan: yıldırım
Yaldız: parlak şey
Yalduz: gökyüzünde görülen ışıklı cisimlerden her biri
Yale: sığır boynuzu
Yalıncak: çıplak, üryan
Yalkız: yalnız
Yapıncak: üzümün bir çeşidi
Yaprak: bitkilerin solunumunu sağlayan, yeşil ve türlü biçimlerdeki ince bölüm
ağaç ve bitkilerin yeşil kısımları
Yapu: gelinlere yapıştırılan süsler
Yar: dost, sevgili
Yaraşık: iyi ve hoşgelen
Yaraşuk: sevimli, güzel
Yaren: candan dost, dostça sohbet
Yarıdil: gönül arkadaşı, sevgili
Yarkın: güneş ışığı, güneş aydınlığı, şimşek
şimşek
Yarlık: vicdanın zorladığı ödev
Yarpu: çocuk
Yarpuz: bir ot
Yasa: kanun, nizam
Yasam: düzen
Yasan: tertipli, düzenli
Yasemin: yaprakları tek damarlı, beyaz kırmızı ya da sarı renkli çiçekleri olan bir bitki
Yasun: tarz, üslup
Yatuk: bir beste ve şarkının sonu
Yavçı: kız istemeye giden kadın
Yavçın: misafir, konuk
Yavuk: yakın, akraba
Yayla: serin ve yüksek yer
Yazal: süs eşyası
Yazgülü: baharın ilk günlerinde çocuğa verilen ad
yaz ve gül tamlaması
yazın açan gül "şimdilerde bir de güz gülleri var"
yaz ve gül tamlaması
Yaşa: ünlem
Yaşam: hayat, yaşantı, süre
Yaşın: ışık, ziya
Yaşmak: ince, beyaz örtü