Hadi rekor kıralım

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan PeLiNiM
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Burakla güzel bir akşam yemeğine çıkacağız.Ben de hazırlık için ne giysem diye kararsız kaldım.Hava da çok güzel bu akşam.O kadar çok elbise aldım ki hangisini giyeceğime karar veremedim daha.Burağa sorucam şimdi.O hangisini beğenirse onu giyicem ben de🙂🙂
 
siyahından kaçmak isterken karasına bulandım gecenin
bir seni aradım yalnızlığın zifirinde,
kaybolup gittiğim bakışlarının izinde buldum seni,bizi,
her soluduğumda sendin aslında içime çektiğim
ama yetmiyordu işte,
ne geceye,
ne de sensizliğe,
yeterdi oysa ki nefesin bu yumruk kadar yüreğe,
yetişirdi ellerindeki kardel...en çenekleri avuçlarımdaki kader çizgilerine
bir zaman yetmezdi sensizliğe bir gece yetmezdi hüzünlerime
aslında her çizgide, bir harf gizliydi,
bir kelime,
göremediğin,duyamadığın,
bir türlü sezemediğin aşk’tı işte,
her seferinde kaçandın oysa,
bense,kurtulamadığım özleminde,
nefesimi sürerdim çatlamış rüzgar sesine,
ömrümü verirdim dinlediğin bir kemanın tinin de,
hep özlerdim seni hep yaşardım
bu şehrin ıslak kimsesiz kaldırımlarında aşkını gecenin en orta yerinde...
şimdi ne ay aşina sana,
nede yıldızlar sana eş, sana dost,
bir aşk vardı bu yürekte kimsenin görmediği,
hepsini aldı gitti,
kendinle birlikte beni de götürdün o serzenişe,
unutma sevgili,
unutma,
sensiz bıraktığın yerde seninle,,,..

Bıraktığın yerdeyim bıraktığın gibi
Zaman durmuş sanki geçmiyor ay gün saat
Değişmiyor kararan ufkumun rengi
Değişen tek şey artan kederim
Düne göre bugün daha beterim
Seni bir gün bile unutmak
İhanet olur sana
Öyle bir yerleşmişsin ki gönül tahtıma
Seninle doluyum seninle varım
Yokluğunla kahrolmuşum bizarım
İşitebiliyorsan eğer kalbimin atışını
Adını heceliyor
Biterse eğer bir gün bu ıstırap
Bil ki sana geliyor sevdan...
 
Doyum sağlayacak kadar bir amaç
Geçinebilecek kadar bir iş
Temel
ihtiyaçlara yetecek kadar zenginlik
İş ve eğlenceyi dengeleyecek
kadar sağlıklı bir akıl
Birçok insanı beğenecek, bunlardan birazını
da sevecek kadar şefkat
Kendini sevecek kadar öz saygı
Muhtaç
olanlara verecek kadar iyilik duygusu
Zorluklarla yüz yüze g...elecek
kadar cesaret
Sorunları çözecek kadar yaratıcılık
Her an gülecek
kadar mizah duygusu
İyi bir yarını bekleyecek kadar umut
Hayatı
bütün değerleri ile yaşayacak kadar bir sağlık
Sahip oldukların
için şükran duygusu
 
Adamın biri kitapçıya gider ve tezgahtara:
- 'Evin reisi erkektir
adlı kitap var mı? .' diye sorar.
Tezgahtar cevap verir:
-
'Maalesef beyefendi masal kitabı satmıyoruz
 
Görmüş geçirmiş hatta ermiş bir dede ile konuşurken sordum;
-
Dede ailenin başı kadın mıdır, erkek mi...?
- Erkek baştır.
-Peki
kadın nedir?
-Kadın boyundur, başı nereye isterse oraya
çevirir...
 
Bir gün birisi yanına oturup, ölmekte olduğunu söyleyince ne
hissedeceğini düşündün mü? o ağırlığı? saat artık sizin için tik
taklamaya başlamıştır. Bir kaç saniye içinde korkuyla karışık bir
şaşkınlık içinde bulursun kendini.. Artık her şeye başka bakıyorsundur.
Her şey başka kokuyordur. Artık her şeyin lezzetinin far...kındasındır. Bir
bardak suyun,
ya da parkta bir minik yürüyüşün tadını almaya
başlarsın, ilk defa . İnsanların çoğu saatin kendileri için ne zaman
duracağını bilme lüksüne sahip değiller. ve çelişki de buradadır. Bunlar
kendi hayatlarının değerinin farkında olmazlar. suyu içmeye devam
ederler,
ama o bir bardak suyun ne kadar lezzetli olduğuna dikkat
bile etmezler. ölümün bilinmesi... her şeyi değiştirir.
Şimdi sana
öleceğin günü ve zamanı kesinlikle söylersem hayatındaki her şey
darmadağın olur."



hayatın kıymetini bilelim melekler
 
O ‘na kızgın olduğunu biliyorum.
Neden şunu denemeyesin?
Ona bir mektup yaz.
Bütün duygularını dök.
Öfkeni ve hayal kırıklığını anlat.
Hiçbir şeyi gizleme.
Sonra mektubu bir çekmeceye koy.
İki gün sonra oku.
Hâlâ yollamak isteyecek misin?

Ben öfkenin ve pasta kıtırının iki gün sonra yumuşadığını öğrendim…
 
Aynı kalp rahatsızlığıyla aynı kaderi paylasan iki yaşlı adam aynı odayı da paylaşıyorlardı. Tek fark biri cam kenarında diğeri ise duvar dibinde yatıyordu. Cam kenarındaki yaşlı adam her gün camdan bakarak arkadaşınadışarısını anlatırdı.
"Bugün deniz sakin, yine de hafif rüzgar var sanırım çünkü uzaktaki teknenin... yelkenleri rüzgarla doluyor. Park bu sabah sakin, iki salıncak dolu iki salıncak bos, Erguvan ağaçları ne kadar güzel açmış her yer mor bir renk almış, erik ağaçları da beyaz çiçekleriyle onlara eşlik ediyor. Denizin üzerindeki martılar bugünkü yemeklerini arıyorlar, ne güzelde dalıyorlar suya"
Günler böyle geçip gidiyordu ta ki cam kenarındaki yaşlı adam kalp krizi geçirene kadar, iste o anda duvar kenarındaki adam düğmeye bassa kurtaracaktı arkadaşını ama şeytana uydu, bunca zamandır sadece dinleyebiliyordu, artık görebilirdi de, işte bunun için düğmeye basmadı ve hemşireyi çağırmadı. Aynı kaderi paylaştığı kişiyi ölüme gönderdi, ama o bunun haklı bir savunma olduğunu düşünüyordu.
Ertesi gün hastabakıcılar ölen yaşlı adamın yerine kendisini koymaya gelmişlerdi. Hemen yatağının yerini değiştirdiler, işte o günlerdir bakmak istediği manzarayı nihayet görecekti. Basını kaldırdı ve penceredenbaktı
"Karsısında Simsiyah bir duvar"
 
Köy sakinleri yağmur duasına çıkmışlardı. Bütün köy ahalisi toplandı. İçlerinden sadece birinde şemsiye vardı.
Bu inançtır.

Babalar bebeklerini havaya hoplatır, çocuklar gülmekten bayılır. Yere düşübileceğini akıllarına bile getirmezler. Çünkü babaları onu tutacaktır.
Bu güvendir.

Yatağımıza girerken yarın uyanıp yaşamaya ...devam edeceğimize dair teminatımız yoktur. Ama yine de ertesi güne dair planlar yaparız.
Bu ümittir.

Ve bu üçü varsa hayatınız güzeldir..
 
Geri
Üst