Zehirlenme çeşitleri zehirlenmeler ilk yardım
yumurta zehirlenmesi bayat yumurta zehirlenmesi bayat zehirlermi süt mayonez
Zehirlenme Nedir?
Herhangi bir kimyasal, organik veya fiziksel madde vücuda girdikten sonra özelliğine göre yerel veya genel hasar meydana getirerek, ölüme neden olabiliyorsa bu maddeye ZEHİR, olaya ise ZEHİRLENME denir.
Yerel belirtiler:
- Sokulan, ısırılan, temas eden yerde kızarıklık, şişlik, gerginlik, ağrı ve kaşıntı
Genel belirtiler:
1-Sindirim, 2-Solunum, 3-Deri ve 4-Kan yoluyla, olmak üzere.
Sindirim Yolu Zehirlenmeleri
Ağız yoluyla alınan her türlü zehir etkisi yapan maddelerle meydana gelirler; bayat besinler, ilaçlar, alkol, korozif (yakıcı, tahriş edici) maddeler ya da alerjik etki yapan maddeler vb.
İlkyardım:
* Eğer zehrin alınması üzerinden henüz 30 dakika geçmemişse, o zaman kusturulur.
KUSTURMAK İÇİN:
KUSTURULMAYACAK DURUMLAR:
*Hastaneye götürülür, özellikle korozif madde içmiş kişilerin mutlaka hastane tedavisine gereksinimleri vardır:
*Ne yapılacağına karar verilemeyen durumlarda mutlaka ZEHİR DANIŞMA MERKEZİ aranmalıdır. Merkez aranmadan önce aşağıdaki bilgiler toplanmalıdır:
BESİN ZEHİRLENMELERİ
Bakteri veya bakteri salgıları (toksinleri ) ile oluşan zehirlenmelerdir. Bulantı-kusma, kramp şeklinde karın ağrısı ve ishal (diyare) ile seyrederler. Bunlar:
SALMONELLA:
Kontamine (enfeksiyonla bulaşmış) et, süt ve yumurta ile bulaşır. Yendikten 12-24 saat sonra ani bulantı-kusma, karın ağrısı, ishal ile kendini gösterir.
Tedavi: Herhangi bir tedavisi yoktur. 2-3 günde kendiliğinden geçer. Antibiyotik verilmez.
STAFİLOKOK:
En sık rastlanan besin zehirlenmesidir. Karbonhidratlı, sütlü ve şekerli yiyeceklerin yenilmesi sonucu görülür. Örneğin: muhallebi, dondurma, mayonez gibi. Yendikten 2-6 saat sonra bulantı-kusma ile kendini gösterir (ishal nadiren görülür).
Tedavi: Herhangi bir tedavisi yoktur. 4-6 saatte kendiliğinden geçer.
Önlenebilmesi için; özellikle sütlü tatlılar ve kaynatılmadan pişirilen yemekler hazırlandıktan sonra uzun süre, fırında veya ısıtma tepsilerinde bekletilmemelidir.
CLOSTRİDİUM PERFRİNGENS:
Büyük miktarda hazırlanan yiyeceklerin oda ısısında, etkisiz buharda bekletilmesi veya yeterince soğuk ortamda muhafaza edilmemesi sonucunda ürer. Veya mikroorganizmanın bulaştığı balıklarla hastalık ortaya çıkar. Yendikten 8-10 saat sonra bulantı, karında kramp şeklinde ağrı ve ishal ile kendini gösterir.
Tedavi: 24 saate kadar kendiliğinden iyileşir.
* Dehidratasyon kontrol altına alınır, hastaya, daha öncede bahsedildiği gibi bol sıvı şeyler içirilir ve bu arada tuz ve elektrolit kaybını yerine koymak için de bir bardak suya bir miktar tuz ve yemek karbonatı konarak içirilir. Ya da bu amaçla kola, tuzlu ayran, meyve suları, maden suyu içirilebilir. Mümkün olduğunca tüm sıvı kaybı bu içeceklerle karşılanmayıp suyla desteklenmelidir.
İYİ YIKANMAMIŞ, YEMEK KAZINTISI KALMIŞ KAPLAR GENELLİKLE BESİN
ZEHİRLENMESİNE YOL AÇAN EN ÖNEMLİ FAKTÖRDÜR.
Cl. BOTULİNUM ( BOTULİSMUS ):
Genelllikle iyi konservelenmemiş yiyeceklerin yenilmesi sonucu görülen en tehlikeli (hatta ölümcül) olan besin zehirlenmesidir. Yenildikten 24 saat sonra belirtiler görülebilir. İshal görülmez, kabızlık (konstipasyon) olabilir. Botulismusta, sinirlerden kaslara giden uyarılar engellenmekte ve bunun sonucunda şiddetli halsizlik, paralizi (kuvvet kaybı) ve ölüm görülebilmektedir.
Belirtileri:
İlkyardım:
DEHİDRATASYON: Aşırı kusma ve ishal sonucu, vücuttan fazla miktarda sıvı ve elektrolit kaybı olur. Buna bağlı olarak cilt, dudaklar ve dil kurur. Cildin kuruluğunu anlamak üzere el üzerindeki deri, baş parmak ve işaret parmağı arasında tutulur, bırakıldığında deri hemen eski halini alıyorsa o zaman sorun yoktur, eğer eski halini alma süresi uzuyorsa, o zaman fazla miktarda sıvı kaybı vardır ve hemen tedavi edilmezse hipovolemik şok gelişebilir.
Solunum Yolu Zehirlenmeleri
Tüp gaz, egzoz gazı (karbonmonoksit), duman ve diğer zehirli gazların solunması sonucunda görülür. Özellikle renksiz ve kokusuz zehirli gazlarla meydana gelen zehirlenmelerde kişide görülen belirtilerin saptanması hayat kurtaracaktır.
Belirtileri:
-Baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, kendinden geçme, bulantı-kusma, deride renk değişimi.
İlkyardım:
Deri Yolu Zehirlenmeleri
Kremler, tozlar, sıvılar ile temas sonucu, ya da ısırma, sokma, enjeksiyon ile meydana gelir. Etkilenme durumuna göre yerel veya genel belirtiler görülebilir.
İlkyardım:
Kedi ve Köpek Isırmaları: KUDUZ tehlikesi vardır. Bu gibi durumlarda ısırılan yer ilk önce bol su ile sabunlanıp köpürtülerek en az 5 dakika yıkanır.
Aşı yaptırılır. Mümkünse hayvan gözetim altında tutulur, eğer 10 gün içinde ölürse aşıya devam edilir, 10 günü geçmesine rağmen hayvan ölmemişse, aşıya gerek yoktur. Hayvan bulunamamışsa, aşı mutlaka yaptırılmalıdır.
Yılan Sokması: İki derin diş izi yılanın zehirli olduğunu gösterir. Bu durumda sokulan yerin altından ve üstünden venöz turnike yapılarak, zehrin dolaşıma katılımı yavaşlatılır. Ağzında yara ve çürük dişi olmayan bir kişi yara yerinden zehri emip tükürebilir. Organ hareketsiz halde ve sarkıtılarak tutulur. Kişi mümkün olduğunca sakin tutulmaya çalışılmalıdır. Hastaneye götürülmelidir ve tetanos aşısı yaptırılmalıdır.
VENÖZ TURNİKE: Enli kumaş veya kravat, yılanın soktuğu yerin hemen altından ve üstünden bağlanır. Ancak dolaşım engellenmeyecek şekilde bağlanmalıdır. Bunun için bacakta ise ayak, kolda ise el parmaklarına bakılır morarma varsa, hemen gevşetilir.
Akrep Sokması: Sokulan yere amonyak veya su ile bulamaç yapılmış yemek karbonatı sürülebilir. Venöz turnike uygulanabilir. Hastaneye götürülmelidir.
Arı Sokması: Sabunlu su ile yıkanabilir veya antiseptik ile silinebilir. İğne çıkarılabilecek durumdaysa cımbızla çıkarılır aksi halde, zorlanmaz.
Yerel belirtiler genel belirtilere dönüşüyorsa, vakit kaybedilmeden hastaneye götürülmelidir.
Deniz Kestanesi Batması: Bu durumda organ (genelde ayak), yanmayacak şekilde dayanabileceği kadar (45° C) sıcak su içine daldırılarak, 20-30 dakika (ağrı dininceye) kadar bekletilir. Sıcak dikeni eritir.
Denizanası Teması: Denizanası ve deniz şakayıklarının nematokist denilen vantuzlarındaki çengellerle cilde tutunurlar, bunların zarar verilmeden uzaklaştırılması için: önce alkol (ya da sirke veya deniz suyu) ile yıkanır, sonra üzerine pudra ekilir, varsa çiğ et konarak yumuşatılır ve bıçağın tersi veya tahta çubukla deriden sıyrılır. Ya da o kısım doğrudan musluk suyu ile yıkanabilir; tatlı su vantuzları patlatacağından kişi rahatlayacaktır.
DİKKATİNİZE:Yurt dışında böcek sokmaları nedeniyle anaflaktik şok dediğimiz alerjinin ağır seyrettiği kişilerde bu seyri hafifletmek üzere yanlarında taşıyabilecekleri alerji kutusu (kiti, seti) vardır. Hekim tarafından önerilen ve yapabilme eğitimini alan kişiler, böcek soktuğunda, hemen enjektördeki hazır ilacı kendileri yaparak ve hapı alarak durumlarının kötüleşmesini önleyebiliyorlar.
Zehirlenme Nedir?
Herhangi bir kimyasal, organik veya fiziksel madde vücuda girdikten sonra özelliğine göre yerel veya genel hasar meydana getirerek, ölüme neden olabiliyorsa bu maddeye ZEHİR, olaya ise ZEHİRLENME denir.
Yerel belirtiler:
- Sokulan, ısırılan, temas eden yerde kızarıklık, şişlik, gerginlik, ağrı ve kaşıntı
Genel belirtiler:
- Vücut ısısının yükselmesi (ateş),
- Tüm vücutta kızarıklık, döküntü, kaşıntı,
- Solunum sıkıntısı, hızlı ve zayıf atan nabız,
- Baş ağrısı, kulak çınlaması,
- Halsizlik, kendinden geçme, gelişen bilinç kaybı,
- Şok, ölüm.
1-Sindirim, 2-Solunum, 3-Deri ve 4-Kan yoluyla, olmak üzere.
Sindirim Yolu Zehirlenmeleri
Ağız yoluyla alınan her türlü zehir etkisi yapan maddelerle meydana gelirler; bayat besinler, ilaçlar, alkol, korozif (yakıcı, tahriş edici) maddeler ya da alerjik etki yapan maddeler vb.
İlkyardım:
* Eğer zehrin alınması üzerinden henüz 30 dakika geçmemişse, o zaman kusturulur.
KUSTURMAK İÇİN:
- Parmak, kaşığın sapı veya peçete köşesi ile boğazdaki küçük dil dolayısıyla da öğürme refleksi uyarılarak kusturma sağlanabilir,
- Sıcağa yakın ılık su içirilerek de kusturma sağlanabilir.
KUSTURULMAYACAK DURUMLAR:
- Asit veya bazik madde (korozif madde) içeren sıvılar içilmişse,
- Petrol ürünleri içilmişse,
- Bilinci kapalı ise.
*Hastaneye götürülür, özellikle korozif madde içmiş kişilerin mutlaka hastane tedavisine gereksinimleri vardır:
*Ne yapılacağına karar verilemeyen durumlarda mutlaka ZEHİR DANIŞMA MERKEZİ aranmalıdır. Merkez aranmadan önce aşağıdaki bilgiler toplanmalıdır:
- Zehirlenme ne ile meydana geldi, kutu veya prospektüs varsa yanınızda olmalı,
- Kutudaki / şişedeki miktar ne kadar kalmış, daha önce ne kadarmış, çevreye saçılmış mı?
- Zehir ne zaman alınmış, hastanın durumu nasıl?
BESİN ZEHİRLENMELERİ
Bakteri veya bakteri salgıları (toksinleri ) ile oluşan zehirlenmelerdir. Bulantı-kusma, kramp şeklinde karın ağrısı ve ishal (diyare) ile seyrederler. Bunlar:
SALMONELLA:
Kontamine (enfeksiyonla bulaşmış) et, süt ve yumurta ile bulaşır. Yendikten 12-24 saat sonra ani bulantı-kusma, karın ağrısı, ishal ile kendini gösterir.
Tedavi: Herhangi bir tedavisi yoktur. 2-3 günde kendiliğinden geçer. Antibiyotik verilmez.
- Aşırı ishal ve kusmaya bağlı olarak dehidratasyon gelişmişse içecek şeyler verilerek kaybedilen sıvı yerine konur.
- Yemek hazırlanırken kapların temiz olmasına dikkat edilir ve iyi pişirilirse salmonella enfeksiyonu önlenebilir.
STAFİLOKOK:
En sık rastlanan besin zehirlenmesidir. Karbonhidratlı, sütlü ve şekerli yiyeceklerin yenilmesi sonucu görülür. Örneğin: muhallebi, dondurma, mayonez gibi. Yendikten 2-6 saat sonra bulantı-kusma ile kendini gösterir (ishal nadiren görülür).
Tedavi: Herhangi bir tedavisi yoktur. 4-6 saatte kendiliğinden geçer.
Önlenebilmesi için; özellikle sütlü tatlılar ve kaynatılmadan pişirilen yemekler hazırlandıktan sonra uzun süre, fırında veya ısıtma tepsilerinde bekletilmemelidir.
CLOSTRİDİUM PERFRİNGENS:
Büyük miktarda hazırlanan yiyeceklerin oda ısısında, etkisiz buharda bekletilmesi veya yeterince soğuk ortamda muhafaza edilmemesi sonucunda ürer. Veya mikroorganizmanın bulaştığı balıklarla hastalık ortaya çıkar. Yendikten 8-10 saat sonra bulantı, karında kramp şeklinde ağrı ve ishal ile kendini gösterir.
Tedavi: 24 saate kadar kendiliğinden iyileşir.
* Dehidratasyon kontrol altına alınır, hastaya, daha öncede bahsedildiği gibi bol sıvı şeyler içirilir ve bu arada tuz ve elektrolit kaybını yerine koymak için de bir bardak suya bir miktar tuz ve yemek karbonatı konarak içirilir. Ya da bu amaçla kola, tuzlu ayran, meyve suları, maden suyu içirilebilir. Mümkün olduğunca tüm sıvı kaybı bu içeceklerle karşılanmayıp suyla desteklenmelidir.
İYİ YIKANMAMIŞ, YEMEK KAZINTISI KALMIŞ KAPLAR GENELLİKLE BESİN
ZEHİRLENMESİNE YOL AÇAN EN ÖNEMLİ FAKTÖRDÜR.
Cl. BOTULİNUM ( BOTULİSMUS ):
Genelllikle iyi konservelenmemiş yiyeceklerin yenilmesi sonucu görülen en tehlikeli (hatta ölümcül) olan besin zehirlenmesidir. Yenildikten 24 saat sonra belirtiler görülebilir. İshal görülmez, kabızlık (konstipasyon) olabilir. Botulismusta, sinirlerden kaslara giden uyarılar engellenmekte ve bunun sonucunda şiddetli halsizlik, paralizi (kuvvet kaybı) ve ölüm görülebilmektedir.
Belirtileri:
- Ağız ve boğaz kuru ve ağrılıdır,
- Kişi gözlerini odaklamada zorluk çeker (çift görme, bulanık görme olabilir)
- Bitkinlik, yutma ve konuşma güçlüğü
- Göz hareketlerinde kısıtlılık, göz bebeklerinde genişleme
- Solunum kaslarında paralizi, solunum güçlüğü
- Konuşamama, başın ön kısmında hissedilen baş ağrısı
İlkyardım:
- ABC kontrol edilir ve devamlılığı sağlanır
- Olanak varsa oksijen verilir
- Gerekiyorsa suni solunum yapılır
- Acilen hastaneye götürülmelidir. Mutlaka antitoksin yapılması gerekir.
DEHİDRATASYON: Aşırı kusma ve ishal sonucu, vücuttan fazla miktarda sıvı ve elektrolit kaybı olur. Buna bağlı olarak cilt, dudaklar ve dil kurur. Cildin kuruluğunu anlamak üzere el üzerindeki deri, baş parmak ve işaret parmağı arasında tutulur, bırakıldığında deri hemen eski halini alıyorsa o zaman sorun yoktur, eğer eski halini alma süresi uzuyorsa, o zaman fazla miktarda sıvı kaybı vardır ve hemen tedavi edilmezse hipovolemik şok gelişebilir.
Solunum Yolu Zehirlenmeleri
Tüp gaz, egzoz gazı (karbonmonoksit), duman ve diğer zehirli gazların solunması sonucunda görülür. Özellikle renksiz ve kokusuz zehirli gazlarla meydana gelen zehirlenmelerde kişide görülen belirtilerin saptanması hayat kurtaracaktır.
Belirtileri:
-Baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, kendinden geçme, bulantı-kusma, deride renk değişimi.
İlkyardım:
- Öncelikle kaynak kapatılır, havalandırma sağlanır, kişi temiz havaya çıkartılır.
- Yüzüne su serpilebilir, kolları açılıp kapatılabilir,
- Gerekiyorsa suni solunum ve kalp masajı yapılır,
- Mutlaka hastaneye götürülür.
Deri Yolu Zehirlenmeleri
Kremler, tozlar, sıvılar ile temas sonucu, ya da ısırma, sokma, enjeksiyon ile meydana gelir. Etkilenme durumuna göre yerel veya genel belirtiler görülebilir.
İlkyardım:
- Etken madde krem veya toz şeklindeyse, bol akan su ile yıkanır; yara varsa üzeri steril gazlı bezle kapatılır.
- Yerel belirtiler giderek yayılıyor ve genel belirtiler görülüyorsa, kişi derhal bir sağlık kuruluşuna götürülür. (Kişide gelişmekte olan alerjik şoka karşı sağlık kuruluşunda semptomatik tedavi uygulanmalıdır, aksi halde kişi kaybedilebilir. Hastaneye götürürken bilinç kapanırsa koma pozisyonu verilir veya ABC nin devamlılığı sağlanır.)
Kedi ve Köpek Isırmaları: KUDUZ tehlikesi vardır. Bu gibi durumlarda ısırılan yer ilk önce bol su ile sabunlanıp köpürtülerek en az 5 dakika yıkanır.
Aşı yaptırılır. Mümkünse hayvan gözetim altında tutulur, eğer 10 gün içinde ölürse aşıya devam edilir, 10 günü geçmesine rağmen hayvan ölmemişse, aşıya gerek yoktur. Hayvan bulunamamışsa, aşı mutlaka yaptırılmalıdır.
Yılan Sokması: İki derin diş izi yılanın zehirli olduğunu gösterir. Bu durumda sokulan yerin altından ve üstünden venöz turnike yapılarak, zehrin dolaşıma katılımı yavaşlatılır. Ağzında yara ve çürük dişi olmayan bir kişi yara yerinden zehri emip tükürebilir. Organ hareketsiz halde ve sarkıtılarak tutulur. Kişi mümkün olduğunca sakin tutulmaya çalışılmalıdır. Hastaneye götürülmelidir ve tetanos aşısı yaptırılmalıdır.
VENÖZ TURNİKE: Enli kumaş veya kravat, yılanın soktuğu yerin hemen altından ve üstünden bağlanır. Ancak dolaşım engellenmeyecek şekilde bağlanmalıdır. Bunun için bacakta ise ayak, kolda ise el parmaklarına bakılır morarma varsa, hemen gevşetilir.
Akrep Sokması: Sokulan yere amonyak veya su ile bulamaç yapılmış yemek karbonatı sürülebilir. Venöz turnike uygulanabilir. Hastaneye götürülmelidir.
Arı Sokması: Sabunlu su ile yıkanabilir veya antiseptik ile silinebilir. İğne çıkarılabilecek durumdaysa cımbızla çıkarılır aksi halde, zorlanmaz.
Yerel belirtiler genel belirtilere dönüşüyorsa, vakit kaybedilmeden hastaneye götürülmelidir.
Deniz Kestanesi Batması: Bu durumda organ (genelde ayak), yanmayacak şekilde dayanabileceği kadar (45° C) sıcak su içine daldırılarak, 20-30 dakika (ağrı dininceye) kadar bekletilir. Sıcak dikeni eritir.
Denizanası Teması: Denizanası ve deniz şakayıklarının nematokist denilen vantuzlarındaki çengellerle cilde tutunurlar, bunların zarar verilmeden uzaklaştırılması için: önce alkol (ya da sirke veya deniz suyu) ile yıkanır, sonra üzerine pudra ekilir, varsa çiğ et konarak yumuşatılır ve bıçağın tersi veya tahta çubukla deriden sıyrılır. Ya da o kısım doğrudan musluk suyu ile yıkanabilir; tatlı su vantuzları patlatacağından kişi rahatlayacaktır.
DİKKATİNİZE:Yurt dışında böcek sokmaları nedeniyle anaflaktik şok dediğimiz alerjinin ağır seyrettiği kişilerde bu seyri hafifletmek üzere yanlarında taşıyabilecekleri alerji kutusu (kiti, seti) vardır. Hekim tarafından önerilen ve yapabilme eğitimini alan kişiler, böcek soktuğunda, hemen enjektördeki hazır ilacı kendileri yaparak ve hapı alarak durumlarının kötüleşmesini önleyebiliyorlar.
Moderatör tarafında düzenlendi: