M
Misafir
Forum Okuru
Yenidogan (hayatin Ilk Ayi)
bebeğin ilk ayı bebeğin 1ayı bebeğimin ilk ayı bebeğim yüzünü tırmalıyor bebek anneyi ne zaman tanır
Bir bebeğin doğuşu kadar heyecan verici çok az şey vardır. Doğumla birlikte, 9 ay süren uzun bekleyiş sona erer ve “Bebeğim kız mı olacak, erkek mi? Kime benzeyecek? Normal bir bebek olacak mı? onu sevecek miyim?” sorularının tümü birden yanıtını bulmuş olur.
Bebeğin anne ve babası, yeni doğmuş bir bebekleri olduğunu bilmenin sevincini yaşıyor olmalarına karşın, doğumdan sonra kendilerini ilk defa biraz bunalmış hissederler; çünkü, daha dün yalnızca bir çift iken, bugün bir aile olmuşlardır. Bebeğin, anne ve babasınınkilerden daha önce karşılanması gereken birçok gereksinimleri vardır ve yeni doğmuş bir bebeğin her şeyi anne ve babasına bağıdır. Sorumluluk başlangıçta korku verici görünebilir ve hiçbir şeyi doğru olarak yapmadığınızı zannedebilirsiniz.
Yeni lohusalık dönemi (bebeğin ilk ayı) en deneyimli anne babalar için bile çok çetin bir sınav olabilir; çünkü her bebek birbirinden farklıdır. Daha önce belki hepsi de başlangıçtan itibaren bakımı sorun çıkarmayan; uslu, acık-madıkça, altını ıslatmadıkça, yorulmadıkça ve günün belli bir kesiminde uykusuz kalmadıkça hiç ağlamayan üç ayrı bebek dünyaya getirmiş olabilirsiniz. Ardından bir dördüncü çocuk gelir. Bu bebek ötekilerin aksine emzirme esnasında huysuzluk edebilir, hiçbir belirgin sebep yokken her gece en az üç saat ağlayabilir ve 1 ya da 2 saatten fazla gündüz uykusu uyumaz.
Artık sabrınız taşmak üzeredir. Gizliden gizliye bebeğinizin herhangi bir rahatsızlığı olup olmadığını düşünmeye başlarsınız. Oysa çoğu-nukla yanlış olan hiçbir şey yoktur. Bebeğin ilk ayı aslında onun yaşamıyla yakından ilgilenen herkes için bir alışma dönemidir.
Anne ve babalar için bu alışma dönemi eşit değerde zordur. Baba, eşinin ilgisini kendisinden çalan yeni doğmuş bebeğe karşı kıskançlık hissedebilir. Uykusuzluktan bitkin hale gelen ve yeni doğum yapmış olma sıkıntısını henüz üzerinden atmakta olanyeni annenin düşünceleri ise daha farklıdır. Yeni annenin kafasında “Bebeğime bakabilecek miyim? Bebeğe olan sevgimden neden bunalmıyorum? Şu fazla kilolardan kurtulabilecek miyim? Kocam beni eskisi gibi çekici bulacak mı, yoksa onun için artık sadece çocuğunun annesi mi olacağım?” sorulan dolaşmaktadır, çoğu kocaların bebekle birlikte annesini de ağlarken görmeleri ender rastlanan bir manzara değildir.
O halde, bebeğinizin ilk ayını nasıl rahatça atlatabilirsiniz? Çocuk bakımında uzman olan doktorların bu konudaki önerilerinin bazıları şunlardır: Her şeyden önce sakin olun! Bebeğin uyuduğu saatlerde anne de uyumalıdır. Bırakın ortalık biraz tozlansın! Harika yemekler pişirmeye bir süre için ara verin. Ve bebeğinizi görmeye gelen her misafiri alabildiğine ağırlamaya da kendinizi zorunlu hissetmeyin, siz ve bebeğiniz birlikte olmaya alıştığınızda hayatın daha kolaylaştığını farkedeceksiniz.
Her ne kadar yeni doğan bebeklerin çoğu (tamamı değil) günün önemli bir bölümünü uyuyarak geçirir ve çok kısa bir süre için uyanırlarsa da, bu kısa fakat önemli süre esnasında bebeğinizin ne kadar sosyal bir yaratık olduğunu keşfedeceksiniz. Bebeğinizle aranızda yakın bir ilişki oluşturmak için kucaklama, sarılma, onunla oynayarak cilveleşme ve gözgöze gelme çok önemlidir.
Bebeğinizi hafife almayın sakini çünkü henüz sadece bir aylık olan bir bebek bile ailesini tanır ve seslerini, özellikle anne ve babasının sesini ayırdedebilir.
Bir bebeğin yetenekleri sınırlıdır, fakat hiç de düşündüğünüz kadar az değildir. Bebeğiniz temel duyuların tümüne birden sahip olarak doğmuştur; görebilir, işitebilir, koku alabilir ve ağlamak yoluyla iletişim kurabilir. Ayrıca, güçlü refleksleri sayesinde bir dereceye kadar kendisini korumayı da becerebilir.
Doğumdan birkaç gün sonra ağız refleksi, bebeğin soluk alıp vermesini kolaylaştırmak için, bebeğin soluk yolu mukozasını temizleye-bilmesini olası kılar.
Güçlü kapanma refleksi sayesinde gözleri parlak ışığa karşı korunabilrnektedir. Bebeğin yalnızca bir tarafı üşüse bile vücudunun tamamı renk değiştirir ve vücut ısısı düşer, bebeğiniz soğuğun etkisini azaltmak için kol ve bacaklarını gövdesine doğru çeker ve ısı üretebilmek için titremeye başlar.
Yeni doğmuş bebeğinizi acı hissinden, her iki eli ve ayaklarını geri çekmek ve acı kaynağından öteye çekilmek vasıtasıyla kaçınabilir. Bebeğiniz ayrıca, eğer başına ya da yüzüne battaniye ya da başka birşey konmuşsa, kendisini boğulmaktan da kurtulabilir. Bunun için bebek önce bu nesneyi ağzına alır ve başını her iki yana çılgınca sallamak suretiyle üzerinden atmaya çalışır. Bunu başaramazsa, her iki eliyle yüzünü tırmalamak yoluyla bu nesneden kurtulmaya çalışır.
Çoğu yeni anne babanın kafasında bebeklerinin ilk ayına ilişkin birçok soru vardır. Bu konuda doktorunuz sizin için en sağlam bilgi kaynağıdır. Doktorunuzu “rahatsız ede*ceğiniz” düşüncesiyle biraz isteksiz aramanıza karşın, doktorların çoğu telefonla sorularınızı cevaplandırmaya alışıktırlar. Çoğu kimse için çocuk uzmanı hekimler ya da deneyimli hemşireler de yardımcı olabilmektedir. Herhangi bir tered-dütünüz olduğunda çekinmeden yardımlarını isteyebilirsiniz.
Bebeğinizin hasta olabileceğinden şüphelendiğinizde derhal doktorunuzu aramalısınız. Bebeğiniz yaşamının ilk ayında özellikle çok hassastır ve kolayca zarar görebilir. 3 aylık bir bebek için önemsiz sayılabilecek bir ateş ya da öksürük, üç haftalık bir bebeğin hastaneye yatmasını gerektirecek yeterli neden olabilir
Bir bebeğin doğuşu kadar heyecan verici çok az şey vardır. Doğumla birlikte, 9 ay süren uzun bekleyiş sona erer ve “Bebeğim kız mı olacak, erkek mi? Kime benzeyecek? Normal bir bebek olacak mı? onu sevecek miyim?” sorularının tümü birden yanıtını bulmuş olur.
Bebeğin anne ve babası, yeni doğmuş bir bebekleri olduğunu bilmenin sevincini yaşıyor olmalarına karşın, doğumdan sonra kendilerini ilk defa biraz bunalmış hissederler; çünkü, daha dün yalnızca bir çift iken, bugün bir aile olmuşlardır. Bebeğin, anne ve babasınınkilerden daha önce karşılanması gereken birçok gereksinimleri vardır ve yeni doğmuş bir bebeğin her şeyi anne ve babasına bağıdır. Sorumluluk başlangıçta korku verici görünebilir ve hiçbir şeyi doğru olarak yapmadığınızı zannedebilirsiniz.
Yeni lohusalık dönemi (bebeğin ilk ayı) en deneyimli anne babalar için bile çok çetin bir sınav olabilir; çünkü her bebek birbirinden farklıdır. Daha önce belki hepsi de başlangıçtan itibaren bakımı sorun çıkarmayan; uslu, acık-madıkça, altını ıslatmadıkça, yorulmadıkça ve günün belli bir kesiminde uykusuz kalmadıkça hiç ağlamayan üç ayrı bebek dünyaya getirmiş olabilirsiniz. Ardından bir dördüncü çocuk gelir. Bu bebek ötekilerin aksine emzirme esnasında huysuzluk edebilir, hiçbir belirgin sebep yokken her gece en az üç saat ağlayabilir ve 1 ya da 2 saatten fazla gündüz uykusu uyumaz.
Artık sabrınız taşmak üzeredir. Gizliden gizliye bebeğinizin herhangi bir rahatsızlığı olup olmadığını düşünmeye başlarsınız. Oysa çoğu-nukla yanlış olan hiçbir şey yoktur. Bebeğin ilk ayı aslında onun yaşamıyla yakından ilgilenen herkes için bir alışma dönemidir.
Anne ve babalar için bu alışma dönemi eşit değerde zordur. Baba, eşinin ilgisini kendisinden çalan yeni doğmuş bebeğe karşı kıskançlık hissedebilir. Uykusuzluktan bitkin hale gelen ve yeni doğum yapmış olma sıkıntısını henüz üzerinden atmakta olanyeni annenin düşünceleri ise daha farklıdır. Yeni annenin kafasında “Bebeğime bakabilecek miyim? Bebeğe olan sevgimden neden bunalmıyorum? Şu fazla kilolardan kurtulabilecek miyim? Kocam beni eskisi gibi çekici bulacak mı, yoksa onun için artık sadece çocuğunun annesi mi olacağım?” sorulan dolaşmaktadır, çoğu kocaların bebekle birlikte annesini de ağlarken görmeleri ender rastlanan bir manzara değildir.
O halde, bebeğinizin ilk ayını nasıl rahatça atlatabilirsiniz? Çocuk bakımında uzman olan doktorların bu konudaki önerilerinin bazıları şunlardır: Her şeyden önce sakin olun! Bebeğin uyuduğu saatlerde anne de uyumalıdır. Bırakın ortalık biraz tozlansın! Harika yemekler pişirmeye bir süre için ara verin. Ve bebeğinizi görmeye gelen her misafiri alabildiğine ağırlamaya da kendinizi zorunlu hissetmeyin, siz ve bebeğiniz birlikte olmaya alıştığınızda hayatın daha kolaylaştığını farkedeceksiniz.
Her ne kadar yeni doğan bebeklerin çoğu (tamamı değil) günün önemli bir bölümünü uyuyarak geçirir ve çok kısa bir süre için uyanırlarsa da, bu kısa fakat önemli süre esnasında bebeğinizin ne kadar sosyal bir yaratık olduğunu keşfedeceksiniz. Bebeğinizle aranızda yakın bir ilişki oluşturmak için kucaklama, sarılma, onunla oynayarak cilveleşme ve gözgöze gelme çok önemlidir.
Bebeğinizi hafife almayın sakini çünkü henüz sadece bir aylık olan bir bebek bile ailesini tanır ve seslerini, özellikle anne ve babasının sesini ayırdedebilir.
Bir bebeğin yetenekleri sınırlıdır, fakat hiç de düşündüğünüz kadar az değildir. Bebeğiniz temel duyuların tümüne birden sahip olarak doğmuştur; görebilir, işitebilir, koku alabilir ve ağlamak yoluyla iletişim kurabilir. Ayrıca, güçlü refleksleri sayesinde bir dereceye kadar kendisini korumayı da becerebilir.
Doğumdan birkaç gün sonra ağız refleksi, bebeğin soluk alıp vermesini kolaylaştırmak için, bebeğin soluk yolu mukozasını temizleye-bilmesini olası kılar.
Güçlü kapanma refleksi sayesinde gözleri parlak ışığa karşı korunabilrnektedir. Bebeğin yalnızca bir tarafı üşüse bile vücudunun tamamı renk değiştirir ve vücut ısısı düşer, bebeğiniz soğuğun etkisini azaltmak için kol ve bacaklarını gövdesine doğru çeker ve ısı üretebilmek için titremeye başlar.
Yeni doğmuş bebeğinizi acı hissinden, her iki eli ve ayaklarını geri çekmek ve acı kaynağından öteye çekilmek vasıtasıyla kaçınabilir. Bebeğiniz ayrıca, eğer başına ya da yüzüne battaniye ya da başka birşey konmuşsa, kendisini boğulmaktan da kurtulabilir. Bunun için bebek önce bu nesneyi ağzına alır ve başını her iki yana çılgınca sallamak suretiyle üzerinden atmaya çalışır. Bunu başaramazsa, her iki eliyle yüzünü tırmalamak yoluyla bu nesneden kurtulmaya çalışır.
Çoğu yeni anne babanın kafasında bebeklerinin ilk ayına ilişkin birçok soru vardır. Bu konuda doktorunuz sizin için en sağlam bilgi kaynağıdır. Doktorunuzu “rahatsız ede*ceğiniz” düşüncesiyle biraz isteksiz aramanıza karşın, doktorların çoğu telefonla sorularınızı cevaplandırmaya alışıktırlar. Çoğu kimse için çocuk uzmanı hekimler ya da deneyimli hemşireler de yardımcı olabilmektedir. Herhangi bir tered-dütünüz olduğunda çekinmeden yardımlarını isteyebilirsiniz.
Bebeğinizin hasta olabileceğinden şüphelendiğinizde derhal doktorunuzu aramalısınız. Bebeğiniz yaşamının ilk ayında özellikle çok hassastır ve kolayca zarar görebilir. 3 aylık bir bebek için önemsiz sayılabilecek bir ateş ya da öksürük, üç haftalık bir bebeğin hastaneye yatmasını gerektirecek yeterli neden olabilir