yaşlılık belirtileri

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan almira
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

almira

Yeni Üye
Üye
yaşlılık belirtileri
yaşlilik belirtileri yaslilik belirtileri yaşlılık yaşlılığın yaşlılık
davranislarinin giderek anne/babasina benzemeye basladigini farketmek
-okuldan arkadaslarinin evlilik haberlerini almak, dahasi birine rasladiginda pusette gezdirdigi bebegin cocugu oldugunu ogrenmek
-yazlik yerlerde surekli beraber oldugun insanlari geceleri artik disarlarda pek goremeyip ev toplantilarina baslayip okeye donduklerini kesfetmek
daha gider bu...


unutkanlik
uykusuzluk problemi
gencleri anlayamamak.


sırtınızda sert bir cisim hissettiğinizde yaslandığınızı, böylece ayakta durmak için ayaklarınıza ağırlık bindirmek durumunda olmadığınızı, ağırlığınızı vektörel bir çabayla arkanızdaki nesneye aktarabileceğinizi anlarsınız.


saçlarda beliren beyazlar, gittikçe sıklaşan unutkanlık, otobüse koşarken nefes nefese kalmak hatta koşmamak ve evlenme fikrine cazip bakmaya başlamak.


evin onunde oyun oynayan cocuklari gurultu yaptiklari gerekcesiyle kovalamak


eskisi kadar güzel/yakisikli olmamak, eskisi kadar kolay kilo verememek, eskisi kadar uzun sure uykusuz kalamamak diye uzayip gidebilir


birçok şeye "ben bu filmi seyretmiştim!" bakış açısıyla yaklaşmanın getirdiği dikkat ve ilgi eksikliği sebebiyle, zamanın normalden daha hızlı aktığını hissetme durumu...

yaşlanmakta olan kişi, karşısına çıkan "yeni" durumları ambalajlarına bakarak değerlendirerek, derinliğine inme konusunda ciddi bir isteksizlik sergiler ve çeşitli "insanlık hallerini" hovardaca harcar...


yasam karsisinda hissedilen saskinlik ve heyecanin, yerini aliskanliga ve kabullenmeye birakmasi...


"insanin insana verebilecegi en degerli sey yalnizliktir." demisti ya edip cansever, iste o sozun dogru olduguna inanmaya baslamakla birlikte baslar yaslanma belirtileri de, kanimca.


rock barlarin belli bi yerden sonra cekici gelmemeye baslamasi ve onun yerine meyhane gibi mekanlarin, gurultusuz patirsisiz ortamlarin tercih edilmesi. yalnizlik hissinin daha fazla hissedildigi zamanlarda universite yillarina duyulan ozlemin artmasi. dinlenilen kimi parcalarin hatiralara goturmesi ve insanin garip bi huzunle dolmasi.


gazetelerin arka sayfasindaki "sanat için soyunmaktan çekinmiyor" temali çiplak kadin resimlerindeki kadinlar sizden daha gençse, yaşlanmişsinizdir... gençken onlara bakarsiniz ve "o yaşa geleyim bunlardan götürücem!" dersiniz, ama onlar sizden küçük olduklarinda hayatin bir ideali geçmiştir artik... hoş, onlar gibi birisiyle beraber olmaniz da yaşlandiğinizi farketmenize engel değil <babacan gülümseme>


dı$arı çıkıp gezip tozmak için çok ya$lı olduunu bile bile ısrarla hergün her fırsatta hava durumunu izlemek...


  • gittikce daha cok, daha cok kurdan kullanmak,
  • kurdana gittikce daha ustalikli manevralar yaptirabilmek


çocuksu davranışda bulunmaya başlamak, aşırı derecede duygu sömürülerinde bulunmak.


daha az rakı, daha az bira ile daha çok arıza.


futbolla ilgili yaşlanma belirtileri:
bütün yıldız futbolcuların sizden küçük, hatta "velet" gözüyle baktığınız yaşta olmaları.
sizinle yaşıt futbolcuların fiyatlarının bir hayli ucuzlaması, hatta world card'la, taksitle satılmaları.
sizinle yaşıt futbolcuların yavaş yavaş lokanta, bar, dükkan sahibi olmaları.
sizden yaşlı futbolcuların sayısının 5'i geçmemesi. bunlar da zaten 90 dk. oynamaz hiçbir zaman.
beşiktaşlı iseniz "ilhan"ı değil, "metin"i sevmek.
gassaraylı iseniz "hagi"yi değil, "simoviç"i sevmek.
fenerli iseniz "ortega"yı değil, "ilyas"ı sevmek.

sözlükle ilgili yaşlanma belirtileri:
gereksiz ayarlar aldığınız zaman skinizde olmaması.
altıncı, maltıncı nesil tartışmalarına katılmak bir yana, o başlıkları okumuyor olmak.
"yaşlanma belirtileri" başlığına entry girmek.

yaşla ilgili yaşlanma belirtileri:
yaşlanma belirtileri gösterdiğinizin pek de farkında olmamak.
20 yaşındaki insanların "yaşlanıyoruz lan" triplerine gülümsemek.
20 yaşındaki insanların birkaç sene öncesi ile ilgili konuşurken "o zamanlar" gibi terimler kullanmasına gülümsemek.
50 ve üstü yaşındaki insanlara "amca-teyze" değil "abi-abla" diyor olmak.

günlük hayatla ilgili yaşlanma belirtileri:
iş düşünmek.
hep iş düşünmek.
yine iş düşünmek.
kendi çocuğunuz yoksa, arkadaşlarınızın çocuklarına bülübülübülü, fitifiti gibi tuhaf sesler çıkarmak, çocuk gülsün diye inek gibi, dana gibi "muuuuuu" yapmak. evet, "muuuu"... lan ben daha önceleri kimseye "muu" falan demezdim yahu...



alışmak, kanıksamak, ses çıkarmamak, mazur görmek, izin vermek, gençliğe vermek, affetmek, ışığa bakabilmek, su damlalarından korkmamak... sanırım epeyce var belirti.


ay unutmadan, anketler için hedef kitle özelliğini kaybetmek de var belirtiler arasında.


herşeyin anlamsız gelmeye başlaması. daha sonra herşeyin anlamsız gelmesi de anlamsız gelmeye başlar.yine daha sonra herşeyin anlamsız gelmesinin anlamsız gelmesi de anlamsız gelmeye başlar ki artik bir ayağınız çukurda demektir.




adres tariflerinde "eski bilmemne binasinin sagi" gibi tanimlamalar kullaniyor olmak.


biraz kozmetik firmalarının reklam sloganı tadındadır bu durum: "yaşlanma belirtilerini 10 günde yok ediyoruz".
aslında yaşlanma belirtisi göz çevresinde belirmeye başlayan kırışıklıklardan başka birşey değildir*. onları da sağolsun dev bir endüstri yavaşlatmaktadır.


televizyonla konusmaya baslamak.


konserlerde en onlerde durup avaz avaz ciglik atilan gunleri unutup bu davranista bulunanlara zavalli deli gozuyle bakip arka taraflara gecip huzur icinde birani ve sigarani icmeye baslamak
35 yasa orta yas derken birden genc demeye baslamak...


harry potter and the prisoner of azkaban'i hususi olarak gece matinesinde izlememe ragmen yine de bir sekilde anasi babasi tarafindan salona sizdirilmis bir yaslarindaki bebegin (cocuk mu, ne bu?) bebek dogasina uygun olarak cikardigi agucuk gugucuk sesleri kisa bir sure "eh ne bebegi baslarim bebegine" diye dusunmeme sebep olmasina ragmen, sevimli hayvanla goz goze geldigim anda filmden kopup elalemin cocugu ile agu gugu yarisina girmem, guldukce cosmam, o costukca sevinmem bir yaslanma belirtisi degildir de nedir a dostlar? oysa ben boyle degildim, otobuste aglayan bebekler diye entryler yazar, cocuklardan nefret ederdim. neyse ki mazeretim bebenin agliyor degil, turlu sevimlilik yapiyor olmasi yonunde olacak.
 
Geri
Üst