Uzman SühaN
Administrator
Yaş faktörü tüp bebek tedavisini etkilermi ?
Bazı nedenler den dolayı ileri yaşta çocuk sahibi olmaya karar verirsiniz. Kişinin ileri yaşta evlenmesi, evliliğin durumu, kısacası maddi ve manevi sorunlar çocuk yapma planınızı bir döneme kadar ertelemenize neden olabilir. İleri yaşlarda çocuk sahibi olmak zor olabilir. Çünkü kadının yaşının ilerlemesi ile yumurta rezervinde azalma yada yumurta kalitesinin düşmesi söz konusu olabilir. tüp bebek,tüp bebek nedir,tüp bebek tedavisi,tüp bebek yaş sınır,tüp bebek tedavisi ile ilgili bilgiler yazımızın devamında.
Başarılı bir gebelik için kadının yaşı önemli faktördür. Tüp bebek yöntemi kısırlık tedavisinde olumlu sonuçlar versede kadının yaşı bu başarıyı etkileyebiliyor.Yani her yaşta tüp bebek tedavisi aynı olumlu sonucu vermiyor. Peki ileri yaşta tüp bebek tedavisini olumsuz etkileyen faktörler nelerdir ? Tüm detayları yazımızın devamın da bulabilirsiniz.Öncesi ; Tüp bebek hakkında tüm merak edilenler , Başarısız tüp bebek tedavisi kaç kez denenmeli adlı konularımızı da incelemenizi öneriyoruz.
Tüp bebek tedavisinde başarı oranı ve yaş faktöründeki ilişkiyi şöyle açıklamaya çalışalım.Yaş ilerledikçe kadının yumurta rezervinde azalma oluyor ve aynı zaman da kaliteli yumurtalar üretilmiyor.Özellikle 37 yaş sonrası yumurtalarda azalma başlıyor.Bu durum çocuk sahibi olmayı engelliyor yada erken dönem gebelik kayıplarına sebep oluyor.
Fakat 40 yaşında olan kadınlarda preimplantasyon genetik tanı yöntemi uygulanıyor ve olumlu sonuçlar alınabiliyor.Bu yöntemle gebe kalam şansı % 25-30 civarındadır.İleri yaşta olan bayanlara önerimiz anne olmayı ertelemeyin.Normal gebelikte olduğu gibi tüp bebek tedavisinde de kadının yaşı önemlidir.Tüp bebek tedavisinde yaş sınırı varmıdır , ileri yaş tüp bebek başarısını etkilermi tüm detayları uzmanlarından derleyerek paylaşmaya devam ediyoruz.
Tüp bebek uygulamasında yaş sınırı var mıdır?
Kadın adetinin 3. gününde yapılan hormon testleri ve ultrasonografide görülen yumurtalık kapasitesi yumurtalık fonksiyonlarının uygun olduğunu gösterir ise 45 yaşına kadar tüp bebek işlemi uygulanabilmektedir. Ancak 38 yaş ve üstü kadınlarda uygulama yapılırken preimplantasyon genetik tanı yöntemi ile embriyoların kromozomlar yönünden normal olup olmadığının araştırılması önerilmektedir.
Kadın yaşı başarıyı etkiler mi?
Ne yazık ki evet. Öyle ki günümüzde erkek kısırlığının her tipine geniş bir tedavi imkanı sağlanmasına karşılık tedavide ortaya çıkan en büyük engel kadın yaşının ileri olmasıdır. Yeni doğan bir kız çocuğunda 1-2 milyon olan yumurtalık rezervi ilk adetin görüldüğü yaşlarda 250-300 bine düşmekte, adetin kesildiği menopoz dönemine kadar azalarak tükenmektedir. İlerleyen yaşla birlikte bu rezerv azalmakta; özellikle 37 yaştan sonra yumurtalık havuzundaki kayıp hızı belirginleşmektedir. Buna ek olarak ilerleyen yaşla beraber yumurta kalitesinde de bozulma gözlenmekte; bu da gebe kalmayı ve sağlıklı çocuk sahibi olma şansını azaltmaktadır. Bu nedenle erken dönem gebelik kayıpları da genç yaş grubuna göre daha sıktır. Kadının yaşı ve buna bağlı az yumurta elde edilmesi başarıyı etkileyen en önemli faktördür. Ancak yumurtalık kapasitesinin iyi olduğu kabul edilen 40 yaş ve üstü kadınlarda preimplantasyon genetik tanı uygulanarak % 25-30 civarında gebelik elde edilmektedir.
Tüp bebek tedavisi yapabilmek için kadından elde edilen sağlıklı yumurtalara gereksinim vardır. Yumurtalıkları çalışmayan veya yumurtaları kaliteli olmayan kadınlarda ne yazık ki tedaviden olumlu sonuç almak mümkün değildir. Burada da en önemli faktör olarak kadının yaşı karşımıza çıkmaktadır. Kadın doğurganlığı 35 yaşından sonra azalmakta, bu azalma 38 yaşından sonra daha da hızlanmaktadır. 40 yaş üstü kadınlarda tüp bebekle bile gebelik şansı yüzde 20’nin altındadır. Ayrıca ileri yaşla birlikte gebelik olsa da düşük oranı artmaktadır. Rahim içi ile ilgili yapışıklıklar da başarı oranını önemli ölçüde azaltan ve çözümü nispeten daha zor olan problemlerdir. Bu durumda histeroskopi yöntemi ile rahim içi düzeltilse bile tekrar yapışıklık olabilmektedir. Yine TESE yöntemi ile sperm elde edilemeyen erkekler için bir çözüm yoktur. Gelecekte kök hücre tedavileri, yumurta veya sperm elde edilemeyen hastalar için bir umut olabilir.
preimplantasyon genetik tanı ile yaşa bağlı sorunları aşmak mümkün mü?
Yardımcı üreme tekniklerinin uygulandığı ileri yaştaki anne adaylarına sağlıklı çocuk sahibi olma ve devam eden gebelik şansını artırmak amacıyla 'preimplantasyon genetik tanı' uygulanabilir. Bu teknik ile embriyolar anne rahmine transfer edilmeden önce, bu yaş döneminde sorunların sık gözlendiği kromozomlar incelenmekte ve böylece anormal olan embriyoların transferinden kaçınılmaktadır. Yumurtalık rezervinde kayıp bazen daha genç yaşlarda da ortaya çıkabilmekte veya ileri yaştaki kadınlarda yumurtalık beklenen cevabın üzerinde olabilmektedir. Böylece çocuk sahibi olmak için başvuran kadınlarda yumurtalık rezervinin ayrıntılı muayene, ultrasonografi ve hormon tetkikleri ile belirlenerek başarı şansının doğru bir şekilde ortaya konması ve bilgilendirme büyük önem taşımaktadır. Uygun tedavi yönteminin seçildiğini bilen hastanın duyduğu güven ve işbirliği, yaşanan psikolojik stresi azaltarak tedavinin uygulanmasını kolaylaştırmaktadır.
Başarılı bir gebelik için kadının yaşı önemli faktördür. Tüp bebek yöntemi kısırlık tedavisinde olumlu sonuçlar versede kadının yaşı bu başarıyı etkileyebiliyor.Yani her yaşta tüp bebek tedavisi aynı olumlu sonucu vermiyor. Peki ileri yaşta tüp bebek tedavisini olumsuz etkileyen faktörler nelerdir ? Tüm detayları yazımızın devamın da bulabilirsiniz.Öncesi ; Tüp bebek hakkında tüm merak edilenler , Başarısız tüp bebek tedavisi kaç kez denenmeli adlı konularımızı da incelemenizi öneriyoruz.
Tüp bebek tedavisinde başarı oranı ve yaş faktöründeki ilişkiyi şöyle açıklamaya çalışalım.Yaş ilerledikçe kadının yumurta rezervinde azalma oluyor ve aynı zaman da kaliteli yumurtalar üretilmiyor.Özellikle 37 yaş sonrası yumurtalarda azalma başlıyor.Bu durum çocuk sahibi olmayı engelliyor yada erken dönem gebelik kayıplarına sebep oluyor.
Fakat 40 yaşında olan kadınlarda preimplantasyon genetik tanı yöntemi uygulanıyor ve olumlu sonuçlar alınabiliyor.Bu yöntemle gebe kalam şansı % 25-30 civarındadır.İleri yaşta olan bayanlara önerimiz anne olmayı ertelemeyin.Normal gebelikte olduğu gibi tüp bebek tedavisinde de kadının yaşı önemlidir.Tüp bebek tedavisinde yaş sınırı varmıdır , ileri yaş tüp bebek başarısını etkilermi tüm detayları uzmanlarından derleyerek paylaşmaya devam ediyoruz.
Tüp bebek uygulamasında yaş sınırı var mıdır?
Kadın adetinin 3. gününde yapılan hormon testleri ve ultrasonografide görülen yumurtalık kapasitesi yumurtalık fonksiyonlarının uygun olduğunu gösterir ise 45 yaşına kadar tüp bebek işlemi uygulanabilmektedir. Ancak 38 yaş ve üstü kadınlarda uygulama yapılırken preimplantasyon genetik tanı yöntemi ile embriyoların kromozomlar yönünden normal olup olmadığının araştırılması önerilmektedir.
Kadın yaşı başarıyı etkiler mi?
Ne yazık ki evet. Öyle ki günümüzde erkek kısırlığının her tipine geniş bir tedavi imkanı sağlanmasına karşılık tedavide ortaya çıkan en büyük engel kadın yaşının ileri olmasıdır. Yeni doğan bir kız çocuğunda 1-2 milyon olan yumurtalık rezervi ilk adetin görüldüğü yaşlarda 250-300 bine düşmekte, adetin kesildiği menopoz dönemine kadar azalarak tükenmektedir. İlerleyen yaşla birlikte bu rezerv azalmakta; özellikle 37 yaştan sonra yumurtalık havuzundaki kayıp hızı belirginleşmektedir. Buna ek olarak ilerleyen yaşla beraber yumurta kalitesinde de bozulma gözlenmekte; bu da gebe kalmayı ve sağlıklı çocuk sahibi olma şansını azaltmaktadır. Bu nedenle erken dönem gebelik kayıpları da genç yaş grubuna göre daha sıktır. Kadının yaşı ve buna bağlı az yumurta elde edilmesi başarıyı etkileyen en önemli faktördür. Ancak yumurtalık kapasitesinin iyi olduğu kabul edilen 40 yaş ve üstü kadınlarda preimplantasyon genetik tanı uygulanarak % 25-30 civarında gebelik elde edilmektedir.
Tüp bebek tedavisi yapabilmek için kadından elde edilen sağlıklı yumurtalara gereksinim vardır. Yumurtalıkları çalışmayan veya yumurtaları kaliteli olmayan kadınlarda ne yazık ki tedaviden olumlu sonuç almak mümkün değildir. Burada da en önemli faktör olarak kadının yaşı karşımıza çıkmaktadır. Kadın doğurganlığı 35 yaşından sonra azalmakta, bu azalma 38 yaşından sonra daha da hızlanmaktadır. 40 yaş üstü kadınlarda tüp bebekle bile gebelik şansı yüzde 20’nin altındadır. Ayrıca ileri yaşla birlikte gebelik olsa da düşük oranı artmaktadır. Rahim içi ile ilgili yapışıklıklar da başarı oranını önemli ölçüde azaltan ve çözümü nispeten daha zor olan problemlerdir. Bu durumda histeroskopi yöntemi ile rahim içi düzeltilse bile tekrar yapışıklık olabilmektedir. Yine TESE yöntemi ile sperm elde edilemeyen erkekler için bir çözüm yoktur. Gelecekte kök hücre tedavileri, yumurta veya sperm elde edilemeyen hastalar için bir umut olabilir.
preimplantasyon genetik tanı ile yaşa bağlı sorunları aşmak mümkün mü?
Yardımcı üreme tekniklerinin uygulandığı ileri yaştaki anne adaylarına sağlıklı çocuk sahibi olma ve devam eden gebelik şansını artırmak amacıyla 'preimplantasyon genetik tanı' uygulanabilir. Bu teknik ile embriyolar anne rahmine transfer edilmeden önce, bu yaş döneminde sorunların sık gözlendiği kromozomlar incelenmekte ve böylece anormal olan embriyoların transferinden kaçınılmaktadır. Yumurtalık rezervinde kayıp bazen daha genç yaşlarda da ortaya çıkabilmekte veya ileri yaştaki kadınlarda yumurtalık beklenen cevabın üzerinde olabilmektedir. Böylece çocuk sahibi olmak için başvuran kadınlarda yumurtalık rezervinin ayrıntılı muayene, ultrasonografi ve hormon tetkikleri ile belirlenerek başarı şansının doğru bir şekilde ortaya konması ve bilgilendirme büyük önem taşımaktadır. Uygun tedavi yönteminin seçildiğini bilen hastanın duyduğu güven ve işbirliği, yaşanan psikolojik stresi azaltarak tedavinin uygulanmasını kolaylaştırmaktadır.