Viral Enfeksiyon ve fetus

Uzman SühaN

Administrator
Viral Enfeksiyon ve fetus
Gebelikte annenin geçirdiği bazı enfeksiyonlar gelişmekte olan bebeğin sağlığı ve yaşamı üzerinde çok önemli rol oynayabilir. Bu enfeksiyonlar gebeliğin düşükle sonlanmasına, bebeğin anne karnında ölümüne, kalıtımsal anomalilere ve yeni doğan döneminde ciddi sorunlara neden olabilirler. Doğum öncesi tanı tekniklerinin gelişmesi ile fetal enfeksiyon tanısını koyabilme olanağı doğmuştur. Böylece, bu tür enfeksiyonlar konusunda daha gerçekçi bilgilere ulaşılarak gereksiz gebelik sonlandırılmaları önlenmiş ve fetus tedavi anlayışı gelişmiştir. En sık rastlanan enfeksiyon türü virüs enfeksiyonlarıdır.






f.jpg



Virüsler ancak canlı hücreler içinde çoğalabilen mikroorganizmalardır. İnsanlarda pek çok viral enfeksiyon görülmesine karşılık ancak bazıları plasentayı aşar ve gelişmekte olan fetusu enfekte edebilir. Bu enfeksiyonlardan sık rastlananların bazılarını gözden geçirelim.

SİTOMEGALOVİRÜS( SMV ) ENFEKSİYONU

Herpes virüs ailesindendir. En önemli özelliği ilk enfeksiyondan sonra tüm yaşam boyunca vücutta kalıp zaman zaman yeniden akut enfeksiyona neden olabilir. Genellikle çok ağır belirtiler görülmeden ilk enfeksiyon geçirilir. Eğer annedeki ilk enfeksiyonsa fetusa % 30 oranında geçer. Eski enfeksiyonun alevlenmesinde ise enfeksiyonun fetusa geçme riski % 2 dir. Fetusta sessiz enfeksiyon olursa yeni doğanların büyük bir kısmında herhangi bir sorun oluşmaz. % 5-10` unda ise ilerleyen yaşlarda duyma kaybı, göz tabakalarında iltihap, diş bozuklukları, zeka ve öğrenme bozuklukları gelişir. Doğumda enfeksiyon belirtileri ile doğan bebeklerinse 1/3`ü kaybedilir. Yaşayanlarda ciddi sağırlık, hareket ve zihinsel bozukluklar gelişir. Fetusta enfeksiyon tanısı virüsün fetus kanında, amnios sıvısında veya plasenta dokusunda tespiti ile olur. Gebede akut SMV enfeksiyonu gebeliğin sonlandırılması için gerekçe değildir. Prenatal tanı ile fetusta enfeksiyonun gösterilemediği olgularda gebelik devam ettirilir. Fetusta enfeksiyonun saptandığı durumda ise yapılacak detaylı ultrasonografi bulguları ile birlikte riskler aileye tüm ayrıtlılarıyla anlatılır ve ortak karar verilir.


SUÇİÇEĞİ VE ZONA ENFEKSİYONU

Suçiçeği en bulaşıcı enfeksiyonlardan biridir. Önceden bağışıklık kazanmamış kişilerin % 90` ına bulaşır. Zona lezyonları suçiçeğine göre daha az bulaşıcıdır. Çocukluk çağı enfeksiyonu olan suçiçeği erişkinlerde nadir görünmesine karşın çok ağır seyreder. Gebe iken suçiçeği olan bir anneden fetusa virüsün plasenta yoluyla ne oranda geçtiği kesin olarak bilinmemektedir. Gebeliğin erken döneminde (8-20. gebelik haftaları arası) annede suçiçeği hastalığı görüldüğünde bebekte % 9 oranında anomali görülebilir. Doğumdan önceki 5 gün içinde geçirilen suçiçeği enfeksiyonu ise yeni doğanda % 20-60 oranında enfeksiyon olur ve bunlarında yaklaşık 1/3 ü kaybedilir. Suçiçeği enfeksiyonunda gebeliğin sonlandırılması endikasyonu yoktur. Gebelik öncesi danışma sırasında veya gebe enfeksiyon geçiren birisiyle temas ederse hemen bağışıklığı değerlendirilir. Gebe eğer bağışık değilse annede oluşabilecek enfeksiyonun şiddetini azaltmak için destek antikor verilir.


KIZAMIKÇIK

Doğal yolla geçirilen enfeksiyon veya aşılamanın uzun süreli bağışıklığa neden olduğu yaygın bir çocukluk hastalığıdır. Gebelik öncesi danışma sırasında dirençli olmadığı tespit edilen gebeliğin aşılanması ve aşıdan en az bir ay sonra gebe kalınması önerilir. Gebeliğinin ilk 12 haftasında veya 36. haftadan sonra kızamıkçık olan anneler virüsü % 90 oranında fetusa geçirirler. İlk 12 haftada enfekte olan fetusların % 20 si düşük ile sonlanır, devam eden gebeliklerin % 80 inde ise ağır hasarlar ortaya çıkar. 13 ile 16. gebelik haftasındaki enfeksiyonlarda fetusların % 50 sinde sadece işitme kaybı oluşur 17. gebelik haftasından sonra fetusun enfeksiyondan zarar görme riski çok düşüktür. Doğumsal kızamıkçık enfeksiyonunun klasik üçlemesi katarakt, kalp anomalileri ve sağırlıktır. Fetal tanı plasenta ve amnios sıvısında virüsün tespiti ile olur. Gebeliğin ilk 12 haftasında kızamıkçık geçiren gebelerde gebeliğin sonlandırılması endikasyonu vardır. 12 ile 16. gebelik haftaları arasında prenatal tanı uygulanır ve fetusda enfeksiyon saptanan gebelere sonlandırılma seçeneği sunulur. Kızamıkçık açısı gebelikte uygulanamaz.


HEPATİT B VİRÜS (HBV) ENFEKSİYONU

HBV kan veya kan ürünleri yoluyla veya cinsen ilişki ile bulaşır. Akut HBV enfeksiyonlarının % 65` i gribal bir enfeksiyon şeklinde hafif geçer ve bunların büyük bir kısmı 6 ay civarında iyileşmeyle sonlanır.Akut HBV enfeksiyonu geçiren olguların yaklaşık % 10` unda yüzey antijeni ( HBsAg) serumda pozitif olarak kalır ve bu kişiler kronik taşıyıcı olurlar. Türkiye`de HBV taşıyıcılığı % 25 dolayındadır. Gebelerin yaklaşık % 7` sinde HBsAg pozitiftir. Anne, gebeliğin 2. yarısında akut HBV enfeksiyonu geçirirse plasenta yoluyla bebeğe geçiş olur. Anne kronik HBV taşıyıcısı ise virüsün fetusa geçisi doğum sırasında doğum kanalından geçerken veya emzirme yoluyla olur. HBsAg pozitif anneden doğan bebeklere doğum sonrası 12 saat içinde serum ile pasif koruma yapılmalı ve ayrıca aşılama ile aktif korumaya da başlanılmalıdır.
 
Geri
Üst