ünlü birisinin ailesi ve çocuklugu hakkinda bir hayat hikayesi....

renesme

Aktif Üye
Üye
ünlü birisinin ailesi ve çocuklugu hakkinda bir hayat hikayesi....
İLGİNÇ BİR HAYAT HİKAYESİ

Bu yazi oldukça unlu birisinin ailesi ve çocuklugu hakkinda.

Annesi bir hemsirelik ogrencisiydi. Guzel degildi ama abartili makyaji ve açik kiyafetleri ile tum dikkatleri uzerine çekmeyi çok iyi biliyordu. Oldukça cilveli, flort etmeyi seven, dansa ve içkiye duskun biriydi. Babasi ise gezici satis elemanligi yapmaktaydi. Çekici bir adamdi. Degisik kentlerde kimisini hamile, kimisini bebekli olarak terkettigi pek çok sevgilisi ve karisi vardi. Hakkinda bazi bilgilerini gizli tutar, nereli oldugunu ve dogum tarihi ile ilgili konularda da yalan soylerdi. Bir gun bir kiz arkadasini hemsirelik ogrencisinin çalistigi hastaneye getirmisti. Ilk kez orada karsilastilar. Ilk goruste askti bu; 2 ay sonra evlendiler. Ancak adam baska biriyle halen evliydi ki bu evliliklerini yasal kilmiyordu. onceki evliliginin bosanma ile sonlanmasi bir sonraki yil gerçeklesecekti.
Tabi bunlardan kimsenin haberi yoktu. Dugunden bir kaç hafta sonra orduya çagrildi ve 2. Dunya Savasi'na katildi. O askerken genç gelin kendi anne ve babasiyla kaldi ve eglencelere katilip dans etmekten de hiç geri kalmadi. Askerden donuste kocasi ancak baska bir sehirde is bulabildi, o orada çalisirken gelin yine ailesiyle kalmaya devam etti. Gelecekleri parlak gorunuyordu; bir bebekleri olacakti ve adam bir ev almaya çalisiyordu. Sonunda kendi evlerine tasinabileceklerdi. Boylece adam karisini yeni evlerine goturmek için yola çikti. Ancak o gun kadin hayatinin en kotu haberini aldi. Hizli ve pervasiz araba kullandigi bilinen kocasi bir kazada hayatini kaybetmisti. Genç kadinin butun hayalleri yikilmisti. Birkaç ay sonra olen kocasinin adini verdigi bir oglu oldu. Bir yetim olarak dogmustu ve daha bebekken annesi onu anneannesi ve dedesi ile birakip okulunu bitirmeye baska bir kente gitti. Anneannelerin evinde hayat zordu. Anneannesinin seksi tavirlari tipki annesi gibiydi. Ayrica, * * çiglik çigliga bagrip kufurler ettigi, esyalari kirip doktugu ofke krizleri tutardi. Dedesi ise alkole siginarak tum bunlara katlanan sessiz bir adamdi. Bu ortam bebek için dengesiz, guvensiz ve korku doluydu. Çocuk uç yasina geldiginde annesi hemsirelik okulunu bitirip eve dondu.
Ayni yil frapan tarzi ve kadin avcisi kisiligi ile ilk kocasina benzeyen bir adamla evlendi. Adam içki içiyor, kumar oynuyor ve sarhosken karisina ve uvey ogluna teror yasatiyordu. Kaderi, çocugu husumet dolu bir evden almis daha kotusune suruklemisti. Aile kisa bir sure sonra genelevleri, kumarhaneleri, rusvet yiyen yozlasmis politikacilariyla unlu, bir zamanlar gangsterlerin populer yeri olan bir kasabaya tasindi. Kasabanin havasi evdeki problemlere gaz verdi. Anne artik sadece eglencelere gidip içki içmekle kalmiyor bir de kumar oynuyordu. Buyuk ihtimalle karisina ihanet etmekte olan uvey baba ise onu sadakatsizlikle suçluyor boylece her gece çiglik çigliga kavgalar ediliyordu. Disardan bakildiginda sirin bir aile gorunumu veriyorlardi: Is adami bir baba, çalisan bir anne, akilli ve basarili bir çocuk. Çocuk daha on yasinda ailesinin adini korumak için disarda mutlu bir yuz takinmayi ogrenmisti. Evde anne-baba anlasmazligi gibi bir sorun oldugunda çocuklar kendilerini suçlarlar. Yani kuçuk çocuk kendisinin tum bu kargasanin kaynagi olduguna inaniyor, onun için de herkesi memnun etmek için elinden gelen herseyi yapiyordu; Uslu bir çocuk ve iyi bir ogrenci oldu. Bu herseyden sorumlu oldugu duygusu onu bir mukemmeliyetçi olmaya itti. Basarili olmak için duydugu baski korkunçtu. Her basarisizlik ise dunyanin sonu gibiydi. Ona babalik yapan ve onu koruyup gozeten biri hiç olmamisti, ama o dokuz yasindayken dogan kuçuk kardesi için bir baba figuruydu. 14 yasina geldiginde uvey babasi annesini dovmeye baslamisti. 16 yasinda iken bir keresinde sarhos adam annesine makasla saldirmisti, delikanli annesini uvey babanin elinden kurtarip ona "Eger onlari istiyorsan, once beni geçmelisin" dedi. Adam makasi birakip delikanliyi dovmek için kemerini çikarirken, o annesini ve kardesini oturma odasina çekip kapiyi adamin suratina kapatti. Annesi adami bosayip ayni yil onunla tekrar evlendi. Delikanli buna çok kizmisti. Annesini bu adami neden geri aldigini bir turlu anlamiyordu. Kisa bir sure sonra adam olumcul bir hastaliga yakalandi. Artik evde, kendine aciyan zavalli bir figurden baska bir sey degildi. Bes yil sonraki olumune kadar karisi hep yanindaydi. Gencin hiçbir arkadasi ya da ogretmeni evde tum bunlarin olup bittiginden suphe bile etmiyordu. Programinin izin verdigi kadar çok aktiviteye katilan hep ayni sosyal, basarili ogrenciydi. Liseden ilk on arasindan mezun oldu ve universite okumaya baska bir sehre gitti. Okul harci ve yeme-içme masraflarini karsilamak için ayni zamanda yarim gun çalisiyordu. Oxford universitesi'nde okumasini saglayan bir burs kazanacak kadar iyi bir derece ile mezun oldu. Oxford' dan dondugunde
Yale Hukuk Okulu'na gitti, orada gelecekteki esi Hillary Rodham' la tanisti.
32 yasinda Arkansas Valisi ayni zamanda Amerika Birlesik Devletleri'nin en genç valisi oldu. 1992'de Bill Clinton baskan seçilmisti. Onun hikayesi insanin gucunu kanitliyor, bununla birlikte genetigin, yetistirilme tarzinin ve çevrenin kisilik ve davranislar uzerindeki etkisini gosteriyor.