Uluslar Arası Moda Terimleri ve Anlamları

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan ßeLeN
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

ßeLeN

Paylaşımcı Melek
Üye
Uluslar Arası Moda Terimleri ve Anlamları
moda terimleri, anlamları, nelerdir, sezon cümleleri, kelimeleri, moda terimleri hakkında bilgiyi buradan bulabilirsiniz

Melekler mekanı durmuyor ve kadın denince ilk akla gelen Moda hakkında araştırmalar yapıyor. Moda dergilerinde okuduğunuz bazı kelimeler size hiçbir şey ifade etmiyor mu? Ya da bir arkadaşınızın bir giysiyi tarif ederken kullandığı kelimeler size hiç tanıdık gelmiyor… O halde doğru yerdesiniz…

moda3-9a.jpg

Şimdi bu terimleri öğrenme zamanı ;



Uluslararası moda terimlerinden haberdar olmayanlar ve daha iyi anlamak isteyenlere özel sözlük...


moda1-1b4.jpg

A-B-C
ALAMODE (alamod)= Moda olan, ilgi çeken, çok tutulan

BALLERİNE (balerin)= Bale ayakkabısını andıran, düztabanlı kadın ayakkabısı

BİKİNİ (bikini)= İki parçalı mayo

BLAZER (bleyzır)= Tek renkli klasik ceket. Kravaze çift sıra düşmeli ya da tek sıra düğmeli olabilir.

BLOUSE (Bluz)= Kadın gömleği

BROCARD (brokar)= Sırma ve gümüş işlemeli bir tür ipekli kumaş

CAMİSOLE (kamisol)= Kadın iş gömleği, kaşkorse

CAPRİ (kapri)= Boyu Diz altında olan pantolon

CARDİGAN (kardigın)= Yakasız önden iliklenen ceket ya da hırka

CATWALK (ketvolk)= Kedi yürüyüşünü andıran, podyum üzerindeki manken yürüyüşü

CHİC (şik)= Modaya uygun şıklık, zarafet

COUPE (kup)= Kalıpta oluşturulan; parçalı olarak kesim

COUTURE (kutür)= Dikiş, dikişçilik, terzilik

COUTURİER (Kutürye)= Bayan terzisi, erkek terzisi

CR'EATEUR (kreatör)= Tasarımcı, yaratıcı

CR'EATİON (kreasyon)= Tasarım, bulunan yaratılan şey

CREPER (Krep)= Kumaşı bürümcük hale getirmek

CREPE DE CHİNE (krepdöşin)= Çin krebi, çok sıkı bükümlü iplikten yapılmış ipekli kumaş



D-E-F
DEGAGE (degaje)= Kumaşın yaka ya göğüs kısmında gevşek bırakılmasıyla elde edilen kesim

DEMODE (demode)= Modası geçen

DESİGNER (dizaynır)= Tasarımcı

DEUX-PİECES (döpiyes)= Etek ve ceketten oluşan bayan giysisi

E'LEGANT(elegan)= Şık, zarif, sade

ENSEMBLE (ansanbl)= Parçaları birbirine uyan giysi, takım, döpiyes

EN VOGUE (anvog)= Tutulan, beğenilen

FAD (fed)= Toplumca merak, heves; aşırı bir merakla üstüne düşülen geçici eğilim

FASHİONABLE (feşınıbıl)= Modaya uygun

FASHİON VİCTİM (feşın viktim)= Moda kurbanı; son trendleri tarzına uygun olmadan olduğu gibi alan, marka düşkünü kişilik.

FASHİON DESİNG (feşın dizayn)= Moda tasarımı

FEMİNİN (feminen)= Kadınsı

FEMME (fam)= Kadın

FEMME FATALE (fam fatal)= Baştan çıkarıcı, büyüleyici kadın

FLAT (flet)= Düz, yassı


G-H-I-J-K-L-M
GARDEROBE (Gardırop)= Giysi dolabı

GUSTO (gusto)= Beğeni, zevk

HATURE COUTE ( Hot kutür)= Bir güzel sanat olarak giysi tasarımı

HOMME (om)= Erkek

IMPIRİM'E (empirme)= Baskılı kumaş

IN STYLE (in stayl)= Moda olan, modaya uygun

JACOUARD (JAKAR)= Jakar dokuma tezgahı; Joseph Maria Jacquard tarafından icat edilmiş, bu tezgahta dokunmuş büyük desenleri olan kumaş; jakar.

KİTSCH (kiç)= Değersiz nesne, niteliksiz ya da aşırı süslü olarak algılanan biçimler ve sanat yapıtları için kullanılan aşağılayıcı terim.

LAME (lame)= Altın veya gümüş varakla süslenmiş, madeni lifler kullanılarak dokunmuş kumaş

LİNGERİA (Lenjöri)= Bayan iç çamaşırı veya gecelik

LOOK (Luk)= Görünüş, ifade, tarz

MANNEQUİNE (manken)= manken

MASCULİN(maskülen)= Erkeksi

MOCASSİN (mokasen)= Bağcıksız ayakkabı, mokasen

MODE (mod)= Moda, bayan giysi ve tuvalet eşyası

MOD'ELİSTE (modelist)= Kalıpçı, model çıkaran kimse

MODİSH (modiş)= Modaya uygun, son moda

MOUSSELİNE (muslin)= Sık dokunmuş, parlak, ince, yumuşak bir tür kumaş

MUST HAVE (Masthev)= Olmazsa olmaz



P-R-S
PAİLLETTE (Payet)= İşlemelerde kullanılan dekoratif pul

PARKA (parka)= Kötü havalarda giyinmek için yapılmış, kapüşonlu, su geçirmez ceket

PATCHWORK (peçvırk)= Farklı kumaşlardan dikilmiş, yama işi

PLİSS'E (pilise)= Kırmalı, kıvrımlı

PODİUM (podyum)= Platform, düzlük

PRET-A PORTER (Pretaporte)= Hazır Giyim

RETRO (Retro)= Geri, geriye doğru, moda da geçmişe dönüş eğilimi

SABOT (sabo)= Tek bir tahta parçasından oyularak yapılmış ayakkabı;altı kalın tahtadan üstü deriden yapılmış ayakkabı

SHOPPİNE (şaping)= Alışveriş yapmak

STİLETTO (Stiletto)= Yüksek ve ince topuklu bayan ayakkabısı


T-U-V
TAİLLEUR (Tayyör)= Bir bayan giysisi

TALON (Talon)= topuk, ökçe

TENDANCE (Tandans)= Akım, eğilim

TREND (trend)= Son modayı izleyen

TREND-SETTER (Trendsetır)= Modayı ve eğilimleri belirleyen kişi

TRENDY (Trendi)= Son modayı izleyen

TUNİQUE (Tunik)= Uzun bayan gömleği

TWEED (Tüvit)= Yüzü kabarık olarak dokunmuş yünlü kumaş

VELOURS (Völur)= Kadife

VİNTAGE (Vintıc)= Eski, geçmişe değin

VOGUE (Vog)= Beğenilme, tutulma, rağbet, itibar, seçkin bir moda dergisi

VOİLE (Vual)= Yüze örtülen tül; ince ipek kumaş





Vintage, Full-skirt ya da seamless... Bunları duyuyor ama ne anlama geldiğini bilmiyor musunuz? Modaya 'fransız' kalmayın; sözlüğe bir göz atın...




Moda dünyasına ait sezonda kullanılan önemli terimlerin anlamlarını aşağıda bulacaksınız.

Androgyn: (Androjen) İlk kez 80'lerde Annie Lennox ve David Bowie gibi isimlerin öncülük ettiği bu trendin ardından tasarımcılar maskülen ve feminen detayları koleksiyonlarında bir araya getirmeye başladılar. Androjen stil, erkek ve kadın modasından aynı kesimlerin, kumaşların ve detayların kullanımıyla oluşuyor.

Animal Print: Moda safarisine çıkmaya hazır mısınız? Leopar desen ya da kaplan desenli üstler, aksesuarlar, çantalar...

Baguette Bag: En önemli şeylerin sığabileceği uzun, küçük, dar çanta. Askısı da omuza asılabilecek kadar uzun. Böylelikle çanta kolun altına sıkıştırılabiliyor. Tıpkı bir Fransızın bagetini kolunun altında taşıdığı gibi...

Bourgeoise Bohemian: Hippi ve Yuppi karışımı. İdealist düşünen ancak materyalist yaşayan insanlar topluluğu. Örneğin; çevre bilinci olmaksızın sadece doğal ürünlerin satıldığı marketlerden alışveriş yaparlar, üçüncü dünya ülkelerinde üretilmiş jean'ler giyerler. Onlarınki günlük bir protestodan öte gitmez. Moda dünyasında ise "bourgeoise bohemian"ler imkansız kıyafetleri kendi stilleri doğrultusunda birbirleriyle kombinlerler. Kate Moss ve Sienna Miller gibi 'it-girl'ler bu akımı temsil eden iki isim olarak öne çıkıyor.

Cool Chic: Şıklık ve feminenliğin karışımı bu tarzı oluşturuyor. Bele oturan ceket, vücut hatlarını ortaya çıkaran kalem etek kombinasyonu beyaz bluz ve yüksek topuklu ayakkabılarla tamamlanıyor. Kaşmir, ipek, flanel gibi materyaller tarzı lüks bir görüntüye kavuşturuyor. Stile uygun aksesuarlar ise inci ya da sade altın takılar.

Dandy-Look: Maskülen ve feminenin birlikte oynadıkları bir oyun bu. Erkek pantolonları, ceketler, küçük yelekler, büyük erkek gömlekleri, şapkalar ve erkek ayakkabıları gibi detaylar erkek gardırobundan ödünç alınan parçalar arasında. Bırakın, kendi içinde uyumlu parçalar birbirleriyle oyun oynasın. Örneğin, şık bir bluzun içine giyilen dantel bir iç çamaşırı, pantolonun altına giyilen yüksek topuklar ya da ceketle kombinlenen kalem etekler.

Empire-Stil: Bel oyuntusu yerine göğsün altında sonlanan robası ve vurgulanan dekoltesiyle Fransız İhtilali sonrası dönemin elbise modeli. "Empire", Napolyon'un imparatorluk dönemi anlamına geliyor. Empire tarzındaki elbiseler, romantik ve feminen görünümleriyle kış sezonunun da gözde parçaları arasında yer alıyor.


Full Skirt: Kloş eteğin İngilizcesi. Bele oturan, aşağıya doğru genişleyen diz boyunda etek. Çoğunlukla pilili tercih edildiğinde çan etek formuna dönüşüyor. 50'li yıllarda bu feminen etek özellikle tarlatanın üzerine giyiliyordu.

It-Jeans: It-Jeans, Gwyneth Paltrow, Sienna Miller ve Kate Moss gibi yıldızların giydiği jean pantolonlara verilen isim. It-Jeans, aynı zamanda bir Amerikan rahatlığı sunarken, her kıyafete "cool" bir ihtişam katıyor.

Jabot: Bluz ve elbiselerin dantel ya da volanla süslendiği şık kumaş. İlk kez 17. yüzyılda Fransız erkek giyiminden esinlenilen bu tarz günümüzde en çok Louis Vuitton markası tarafından bizlere sunuluyor.

Lady Chic: Seksapel, klasik kesimler ve yüksek kalitede materyallerle buluşuyor; kaşmir twinset'ler, ton sür ton ya da leopar desenli kalem etekler ve bluzlar, onlara uygun ayakkabı ve çanta. Tüm bunlara ek olarak bu tarz inci ve altın takılarla ve modern taranmış saçlarla Catherine Deneuve havasında lüks bir kadın portresi çiziyor.

Manolo Blahnik: Nefes kesen feminen yüksek topukları ve yarattığı bir eşi daha bulunmayan stiletto topuklarıyla 1971'den bu yana mükemmel kalitede el yapımı ayakkabılar üretiyor. Blahnik'e göre onun tasarladığı ayakkabılar "her zaman daha fantastik görünmek isteyen" kadınlara hitap ediyor. Manololar ise zengin, moda bilinci olan kadınlar için vazgeçilmez bir "it" parçası. "Sex and the City" dizisinin de Manolo'ların daha fazla kadın tarafından tanınmasında önemli bir yeri olduğunu hatırlatmakta fayda var.

Op-Art-desen: Op-Art, "Optical Art'ın kısaltılmış hali. 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren farklı bir yön çizen bir sanat dalının adı. Keskin geometrik desen, üç boyutlu olabilme ya da hareket ettiğinde gözü yanıltma etkisiyle öne çıkıyor.

Pencil Skirt: Dar silüetli, dize doğru giderek daralan diz boyunda etek. Hareket serbestisini yarı yarıya azaltmasına rağmen, kalem etek vücut hatlarını vurguluyor, çocuksu figürlere ise feminen yuvarlaklıklar sağlıyor. Kesinlikle çok şık bir görüntü sergiliyor ve mutlaka altına yüksek topuklu ayakkabı giymek gerekiyor.


Redingota: Bel kısmı dikişsiz, vücuda oturan, eteklere doğru genişleyerek çan etek formuna bürünen manto.

Seamless: "Dikişsiz" kelimesinin ingilizce versiyonu. Özellikle dikiş izi olmayan iç çamaşırlarında şu sıralar oldukça gözde. Dikişsiz sutyenler de kadınlar tarafından tercih ediliyor. Dikiş izi olmaması giyilen pantolonun ya da eteğin altındaki nahoş görüntüleri önlüyor.

Trenchcoat: Beli kalın deri kemerle ya da kendi kuşağıyla sıkıca bağlanan çoğunlukla doğal tonlardaki modellerinin tercih edildiği her mevsim giyilen pardösü. Diğer detaylar arasında kapüşon, eğik yan cepler, fermuar ve geniş kolları sayabiliriz. Burberry modelleri ise artık klasikleşmiş durumda.

Used-Look: "Kullanılmış görünüm"ün İngilizce versiyonu. Bu tanımlamayla yeni satın alınmış ancak uzun zamandır kullanılmış ve yıpranmış görüntüsü veren giyim parçaları kastediliyor.

Vintage: Geçmiş döneme ait tek ve özel parça ya da koleksiyonlara verilen isim. Christian Dior’un 40’lardaki New Look’u, Pucci’nin 60’lardaki baskıları, YSL’nin 80’lerdeki takımları gibi...

Volant: Farklı genişlikte yuvarlak kesilmiş kollara, etek uçlarına ya da koltukaltlarına eklenen kumaş parçaları. Bu kesim sayesinde volan çan formu kazanıyor. Daha çok feminen ve romantik stillerde tercih ediliyor.

Wedge: İngilizce; dolgu topuk. Tahta, mantar ya da hasır versiyonları özellikle 50'lerin ve 70'lerin modasına, hippi ve folkrorik tarzlara uygun.
 
Muhteşem bir konuya başarı ile imzanı atmışsın. Tebrik ederim seni ve paylaşımın için tşk ederim Belen 🙂
 
Blazer : Tek yada çift düğmeli düz renk klasik ceket
Catwalk: Genelde mankenlerin podyumda kullandığı kedi yürüyüşünü andıran yürüyüş.

Degaje: Giysinin göğüs yada yaka kısmının diğer kısımlara göre daha bol dökümlü bırakılmasıyla oluşan dekolte.

Döpiyes: Etek ve ceketten oluşan bayan takım elbisesi.

Elegan: Sade ama aynı zamanda şık ve zarif.

Feminen: Dişi ve kadınsı

Hature Coute: Bir sanat dalı olarak da algılanan giysi tasarımı

Homme: Genelde moda terimlerinde erkek için kullanılan kelime
Lingeria: Bayan gecelik ve iç çamaşırı
Makosen: Bağcığı olmayan ayakkabı
Parka: Yağmurlu ve kötü havalarda giyilen ceket mont
Retro: Modada geçmişe yönelen eğilimler

Stilletto: İnce ve yüksek topuklu feminen bayan ayakkabısı
Empirme: Baskılı kumaş
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Geri
Üst