Türklerde Atalar Kültürü

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
Türklerde Atalar Kültürü
atalar kültürü atalar kültürü nedir kültü kültü nedir ne demek
Ölmüş büyüklere tazim, atalara saygı, baba hakimiyetinin inanç sahasındaki belirtisi olarak görülmektedir. Bunun sosyal ve iktisadî şartlar dolayısıyla, eski orta ve kuzey Asya kavimlerinde bulunabileceği hakkındaki düşünceler Türkler yönünden tarihî kayıtlarla kesinleşiyor. Yukarıda söylendiği gibi, Asya Hunları ilk baharda (18 Mayıs) atalarının ruhlarına kurban sunarlardı.
Atalara ait hatıraların kutlu sayılması, Türk mezarlarına yapılan tecavüzlerin ağır şekilde cezalandırılmasından anlaşılıyor. Attila’nın 2. Balkan seferinin bir sebebi de Hun hükümdar ailesi kabirlerinin Bizans’ın Margus piskoposu tarafından açılarak soyulması idi. M.Ö. 79 yılında benzer bir tecavüz hadisesi tan-hu’yu Moğol O-huan’lara karşı savaşa zorlamıştı.
Moğollar’ı ve Bizanslıları bu hırsızlık teşebbüslerine sevk eden sebep eski Türkler’de ölülerin silahları, kıymetli eşyası., bazen tam teçhizatlı atları, kadınların mücevherleri ile birlikte gömülmesi idi. Böylece öteki dünyada rahat yaşamalarının sağlandığı düşünülüyordu. Türkler gibi, atalar kültüne sahip diğer kavimlerde bu inanç, ölen bazı kudretli kimselerin yarı tanrı sayılmasına kadar ileri gitmiş iken ve bunlar ve diğer tanrılar için insan kurban edilirken. Türkler’de böyle adetlerin görülmemesi dikkat çekicidir. İbn Fadlan’ın, ölen Hazar hakanının hizmetçilerinin de kesildiği yolundaki haberi, hakan ve umumiyetle Hazarlar hakkında gerçeklerle bağdaşması müşkül diğer haberlerin çoğu gibi, doğruluktan uzaktır. Eski Türkler arasında insan kurban edildiği intibaını uyandıracak bazı kayıtların, iyi bir araştırma sonuncunda, bu manaya alınabilmesinde ancak zorlama yoluna gidilmek gerektiği anlaşılıyor. Asya Hunları için, Çin yıllıklarındaki ölünün “yakınları tarafından takip edilmesi” ibaresi tefsir yolu ile bu neticeye ulaştırılmak istenmiştir.
Halbuki, kaynak, hiçbir engel bahis konusu değilken, “insan kurbanı”nı açıkça kaydetmediği gibi, eğer gerçekten mevcut ise, bu adetin Hun İmparatorluğunda yaşayan kesimlerden hangisine ait olduğu da açıklanmış değildir. Diğer taraftan Attila’nın ölümü ile ilgili olarak Jordanes’in –hadiseden takriben 100 sene sonra- kütle halinde insanların öldürüldüğü hakkındaki haberi de, bu yazarın mensup olduğu sanılan Vizigotlar’da asırlardan beri mevcut kurbanı motifinin tekrarı gibi görünmektedir. Attila’yı gömenlerin, mezarının yeri bilinmemesi için öldürülüp gömüldükleri hususu ise, Türk kültürü anlayışının dışında kalan bir durumdur, çünkü, hem bazı milletlerde görülen bu adetin tersine Türkler mezarlarının üstüne tümsek yaparlar ve hatta taşlar (balballar) dikerlerdi.
Türkler insan kurban etmedikleri gibi, hükümlerini yürüttükleri yerlerde insan kurban adetini kaldırmağa çalışmışlardır .
Eski Türkler’de kurban olarak hayvan kesilirdi. Hayvan cinsinden de erkek’ler seçilirdi . En makbul olan at iskeletine bozkır-Türk kavimlerine ait mezarlarda çok sık rastlanır. Bundan dolayı Asya Hun İmparatorlarına ait kurganlarda at cesetlerine tesadüf edilmiştir.
 
Geri
Üst