Uzman SühaN
Administrator
Subkoryonik kanama nedenleri ve tedavisi
Subkoryonik hematom, gebelikte ultrason taraması sırasında saptanan yaygın anormalliklerden biridir. Hematomun gebelik sonuçları üzerindeki etkisinin hematomun büyüklüğü, anne adayının yaşı ve gebelik yaşı gibi faktörlere bağlı olduğuna inanılmaktadır. Hamilelikte kanamadan daha korkutucu bir şey yoktur. Herhangi bir zamanda olmaması gereken bir zamanda parlak kırmızı kan görmek, çok fazla endişeye yol açabilir.Hamilelik sırasında herhangi bir kanama ebeveynin aklındaki bir alarmı artırır. Teorik olarak hamilelik sırasında kanama olmamalıdır. Ancak çalışmalar, gebeliklerin neredeyse% 50 sinde aralıklı kanamanın olduğunu ve tamamen normal olduğunu bulmuşlardır. Ancak bazen kanama ciddi rahatsızlıklara işaret eder. Subkoryonik kanama gebelik sırasında kanamanın nedenlerinden biridir.
Yaygın olarak su torbası olarak adlandırılan amniyotik kese, fetusun rahim içindeki koruyucusudur. Amniyotik sıvıyı içeren iç tabaka amniyon olarak adlandırılırken, dış membrana koryon denir. Bu dış zar iki tabakadan oluşmaktadır. Koryon ve endometrium, fetüse oksijenli kan ve besinler sağlayan plasenta oluşturur.Subkoryonik kanama terimi, koryon ve rahim duvarı arasında lokalize kan toplanması gelişmesi ile karakterize edilen, gebelikle ilişkili bir durumu tanımlar. Bu duruma ayrıca subkoryonik hematom denir.Bu tıbbi durumun kesin nedeni hala bilinmemektedir. Ancak, bazı araştırmacılar döllenmiş yumurta implantasyon işlemi sırasında uterus duvarından ayrılırsa, hematomun oluşabileceğine inanırlar.
Hamilelik en ufak bir komplikasyon korkusunun bile kadınların paniğe neden olabileceği bir zamandır. Daha sık olmamakla birlikte, gebe kadınlar vajinal kanamayı deneyimlemekten endişe duymaktadır. İlk üç aylık dönemdeki vajinal kanama, gebeliklerin yaklaşık % 14 ila 20'sinde sık görülen bir nedendir, çünkü bu durum, yaklaşmakta olan bir düşük veya tehdit altındaki kürtaj gibi komplikasyonlarla ilişkilidir. Bununla birlikte, bazı durumlarda, kadınlar hafif veya orta dereceli lekelenmeden pıhtılarla birlikte ağır kanamaya kadar değişen lekelenme veya kanamalarla karşılaşabilirler. Hafif karın krampı, SCH tarafından etkilenen bazı kadınlar tarafından deneyimlenebilir.
Gebelikte vajinal kanama endişe verici. Ve eğer gebelik sırasında gerçekleşirse, kanama birkaç problem gösterebileceğinden endişe seviyenizi yükseltir. Bu tür problemlerden biri, bazı durumlarda hamileliğinizi etkileyebilen subkoryonik hematomdur. Subkoryonik kanamanın en sık görülen semptomu beklenmedik bir kanamadır. Kanama pıhtılaşma ile lekelenmeden ağır kanamaya kadar değişebilir.Çoğu zaman başka bir semptom yok. Bazı kadınlar krampları rapor eder, ama her zaman olmaz.
Subkoryonik kanama olarak da adlandırılan subkoryonik hematom kanın uterus duvarı ve koryonik membran arasında toplandığı bir durumdur . Koryon uterus ve plasenta arasındaki dış zardır ve amniyotik keseyi çevreler . Hematom, koryon membranından plasental dekolmanı sağlar ve subkoryonik kanamaya neden olur. Gebe kadınların yaklaşık % 25 i birinci trimesterde subkoryonik kanama yaşamaktadır. Koryon tabakası, kasılma yapar ve kanın biriktiği uterus ve plasenta arasında bir kese oluşturur. Subkronik hematom olarak da bilinir.
Küçük hematom - pıhtı, gestasyonel kesenin % 20 sinden az olduğunda, küçük bir hematomdur. Genellikle kendi başına geçer. Tehlikeli değil.
Orta hematom- Gestasyonel kesenin büyüklüğünün yaklaşık % 20-50 sidir. Bu tip hematom düzenli olarak görülür. Büyümenin veya gerilemenin olup olmadığını görmek ve tedaviyi buna göre yapmak gerekir.
Devasa hematom - hematomun büyüklüğü % 50 den fazladır, gestasyonel keseyi sıkıştırabilir ve fetüsün büyümesinde ve gelişmesinde problem yaratabilir. Yüksek derecede kürtaj şansı vardır. Böylece bu hematomla başa çıkmak için uygun önlemler alınmalıdır.
Olası nedenler
Sonuç olarak, hiç kimse hamilelikte subkoryonik kanamaya neden olan şeyi bilmiyor.
İmplantasyon sırasında döllenmiş yumurtanın uterus duvarından ayrılması, kanama veya kanamaya neden olur.
Annenin karnındaki aşırı travma , bir tür kazaya bağlı olarak, kanamaya yol açabilir.
Erken gebelik sırasında anne tarafından ilaç kullanımı .
Erken gebelikte kan pıhtılaşması ile ilgili sorunlar .
Çoğu durumda, hiç kimse bir subkoryonik kanamanın neden geliştiğini gerçekten bilmiyor. Bazı durumlarda yumurta erken dönemde gebeliğin uterus duvarından çekilerek kan pıhtısı oluşumuna neden olabilir. Bilim adamları, 35 yaşın üzerinde olanların bu duruma sahip olmalarının daha olası olduğuna inanmaktadır. Ancak, durumdan etkilenen farklı ırkların şansı eşittir. Ne yazık ki, açık bir neden ya da risk faktörleri olmaksızın, bunu önlemenin hiçbir yolu yoktur ve problem için bilinen bir tedavi yoktur.Çoğu durumda, bir subkoryonik kanamanın ilk belirtisi vajinal kanamadır. Bu çok ağır veya çok hafif olabilir. Kanama da düşük sayılabilecek bir bulgu olabileceğinden, dikkatinizi çektiğiniz anda doktorunuzu aramak iyi bir fikirdir.
Subkoryonik kanama küçükse, anneyi korkutabilen ara sıra kanama dışında hamileliği asla etkilemeyecektir. Daha büyük bir kan pıhtısı, preterm eylem veya fetusun sınırlı büyümesi gibi komplikasyonlara yol açabilir. Bir kadın bu tip kan pıhtılaşması teşhisi konulduğunda, özellikle ilk trimesterde tanı erken olursa veya kan pıhtısı çok büyükse, düşük yapma riski artar.Neyse ki, sorunun tanısı kolay ve ağrısızdır: Genellikle ultrason muayenesinde bulunur. Ultrason, ne kadar büyük olduğu, kanın nerede toplandığı plasentanın büyüyen kan pıhtısı tarafından tahrip edilip edilmediği gibi, ile ilgili pek çok detayı söyleyebilir.Hamileliğinde kanama gören her annenin endişe duyması gerekir. Ayrıca, erken gebelikte kanaması olan kadınların yarısından fazlası sağlıklı bebek sahibi olmaya devam etmektedir. Ancak bu kadınlar düzenli olarak hekim kontrolünde bulunmaktadırlar.Gebelik sırasında ağır cisimler kaldırılmamalı gebeler yorucu aktivitelerden kaçınmalıdır.Kabızlığı önlemek için su ve lif alımını arttırmalıdırlar.Bu makalede sunulan bilgiler sadece okuyucuyu eğitmek içindir. Makalede yer alan septomlara sahipseniz en kısa zaman da bir kadın doğum uzmanına görünmenizde fayda var.
Hamilelikte kesinlikle bir kanama alanı olması, gebeliğe yönelik komplikasyon riskini artırabilir.Subkoryonik kanama geçiren bazı kadınlar, düşük subkuyonik hemorajisi olmayan kadınlardan daha düşük veya preterm doğum yapacaklardır. Kanamanın büyüklüğü ile bir korelasyon vardır, kanama alanı ne kadar büyük olursa, bir komplikasyona sahip olursunuz.
Yaygın olarak su torbası olarak adlandırılan amniyotik kese, fetusun rahim içindeki koruyucusudur. Amniyotik sıvıyı içeren iç tabaka amniyon olarak adlandırılırken, dış membrana koryon denir. Bu dış zar iki tabakadan oluşmaktadır. Koryon ve endometrium, fetüse oksijenli kan ve besinler sağlayan plasenta oluşturur.Subkoryonik kanama terimi, koryon ve rahim duvarı arasında lokalize kan toplanması gelişmesi ile karakterize edilen, gebelikle ilişkili bir durumu tanımlar. Bu duruma ayrıca subkoryonik hematom denir.Bu tıbbi durumun kesin nedeni hala bilinmemektedir. Ancak, bazı araştırmacılar döllenmiş yumurta implantasyon işlemi sırasında uterus duvarından ayrılırsa, hematomun oluşabileceğine inanırlar.
Hamilelik en ufak bir komplikasyon korkusunun bile kadınların paniğe neden olabileceği bir zamandır. Daha sık olmamakla birlikte, gebe kadınlar vajinal kanamayı deneyimlemekten endişe duymaktadır. İlk üç aylık dönemdeki vajinal kanama, gebeliklerin yaklaşık % 14 ila 20'sinde sık görülen bir nedendir, çünkü bu durum, yaklaşmakta olan bir düşük veya tehdit altındaki kürtaj gibi komplikasyonlarla ilişkilidir. Bununla birlikte, bazı durumlarda, kadınlar hafif veya orta dereceli lekelenmeden pıhtılarla birlikte ağır kanamaya kadar değişen lekelenme veya kanamalarla karşılaşabilirler. Hafif karın krampı, SCH tarafından etkilenen bazı kadınlar tarafından deneyimlenebilir.
Gebelikte vajinal kanama endişe verici. Ve eğer gebelik sırasında gerçekleşirse, kanama birkaç problem gösterebileceğinden endişe seviyenizi yükseltir. Bu tür problemlerden biri, bazı durumlarda hamileliğinizi etkileyebilen subkoryonik hematomdur. Subkoryonik kanamanın en sık görülen semptomu beklenmedik bir kanamadır. Kanama pıhtılaşma ile lekelenmeden ağır kanamaya kadar değişebilir.Çoğu zaman başka bir semptom yok. Bazı kadınlar krampları rapor eder, ama her zaman olmaz.
Subkoryonik kanama olarak da adlandırılan subkoryonik hematom kanın uterus duvarı ve koryonik membran arasında toplandığı bir durumdur . Koryon uterus ve plasenta arasındaki dış zardır ve amniyotik keseyi çevreler . Hematom, koryon membranından plasental dekolmanı sağlar ve subkoryonik kanamaya neden olur. Gebe kadınların yaklaşık % 25 i birinci trimesterde subkoryonik kanama yaşamaktadır. Koryon tabakası, kasılma yapar ve kanın biriktiği uterus ve plasenta arasında bir kese oluşturur. Subkronik hematom olarak da bilinir.
Küçük hematom - pıhtı, gestasyonel kesenin % 20 sinden az olduğunda, küçük bir hematomdur. Genellikle kendi başına geçer. Tehlikeli değil.
Orta hematom- Gestasyonel kesenin büyüklüğünün yaklaşık % 20-50 sidir. Bu tip hematom düzenli olarak görülür. Büyümenin veya gerilemenin olup olmadığını görmek ve tedaviyi buna göre yapmak gerekir.
Devasa hematom - hematomun büyüklüğü % 50 den fazladır, gestasyonel keseyi sıkıştırabilir ve fetüsün büyümesinde ve gelişmesinde problem yaratabilir. Yüksek derecede kürtaj şansı vardır. Böylece bu hematomla başa çıkmak için uygun önlemler alınmalıdır.
Olası nedenler
Sonuç olarak, hiç kimse hamilelikte subkoryonik kanamaya neden olan şeyi bilmiyor.
İmplantasyon sırasında döllenmiş yumurtanın uterus duvarından ayrılması, kanama veya kanamaya neden olur.
Annenin karnındaki aşırı travma , bir tür kazaya bağlı olarak, kanamaya yol açabilir.
Erken gebelik sırasında anne tarafından ilaç kullanımı .
Erken gebelikte kan pıhtılaşması ile ilgili sorunlar .
Çoğu durumda, hiç kimse bir subkoryonik kanamanın neden geliştiğini gerçekten bilmiyor. Bazı durumlarda yumurta erken dönemde gebeliğin uterus duvarından çekilerek kan pıhtısı oluşumuna neden olabilir. Bilim adamları, 35 yaşın üzerinde olanların bu duruma sahip olmalarının daha olası olduğuna inanmaktadır. Ancak, durumdan etkilenen farklı ırkların şansı eşittir. Ne yazık ki, açık bir neden ya da risk faktörleri olmaksızın, bunu önlemenin hiçbir yolu yoktur ve problem için bilinen bir tedavi yoktur.Çoğu durumda, bir subkoryonik kanamanın ilk belirtisi vajinal kanamadır. Bu çok ağır veya çok hafif olabilir. Kanama da düşük sayılabilecek bir bulgu olabileceğinden, dikkatinizi çektiğiniz anda doktorunuzu aramak iyi bir fikirdir.
Subkoryonik kanama küçükse, anneyi korkutabilen ara sıra kanama dışında hamileliği asla etkilemeyecektir. Daha büyük bir kan pıhtısı, preterm eylem veya fetusun sınırlı büyümesi gibi komplikasyonlara yol açabilir. Bir kadın bu tip kan pıhtılaşması teşhisi konulduğunda, özellikle ilk trimesterde tanı erken olursa veya kan pıhtısı çok büyükse, düşük yapma riski artar.Neyse ki, sorunun tanısı kolay ve ağrısızdır: Genellikle ultrason muayenesinde bulunur. Ultrason, ne kadar büyük olduğu, kanın nerede toplandığı plasentanın büyüyen kan pıhtısı tarafından tahrip edilip edilmediği gibi, ile ilgili pek çok detayı söyleyebilir.Hamileliğinde kanama gören her annenin endişe duyması gerekir. Ayrıca, erken gebelikte kanaması olan kadınların yarısından fazlası sağlıklı bebek sahibi olmaya devam etmektedir. Ancak bu kadınlar düzenli olarak hekim kontrolünde bulunmaktadırlar.Gebelik sırasında ağır cisimler kaldırılmamalı gebeler yorucu aktivitelerden kaçınmalıdır.Kabızlığı önlemek için su ve lif alımını arttırmalıdırlar.Bu makalede sunulan bilgiler sadece okuyucuyu eğitmek içindir. Makalede yer alan septomlara sahipseniz en kısa zaman da bir kadın doğum uzmanına görünmenizde fayda var.
Hamilelikte kesinlikle bir kanama alanı olması, gebeliğe yönelik komplikasyon riskini artırabilir.Subkoryonik kanama geçiren bazı kadınlar, düşük subkuyonik hemorajisi olmayan kadınlardan daha düşük veya preterm doğum yapacaklardır. Kanamanın büyüklüğü ile bir korelasyon vardır, kanama alanı ne kadar büyük olursa, bir komplikasyona sahip olursunuz.
