Uzman SühaN
Administrator
Sessiz düşük kimyasal gebelik belirtileri ve tedavisi
Sessiz düşük yani kimyasal gebelik , normal bir hamilelik değildir. Sağlıklı gebelikte sperm yumurtayla biraraya gelip döllenmeyi sağlarken , kimyasal gebelikte yumurta döllenmez. Kimyasal gebelik belirtileri , kimyasal gebelik nasıl anlaşılır , kimyasal gebeliğin tedavisi hakkında ki tüm ayrıntıları yazımızın devamın da bulabilirsiniz.
Bir kadın kimyasal gebelik geçirdiğinin farkına bile varmaz. Kimyasal gebelik klinik teşhis gerektirmeden, genel olarak adet kanaması ile birlikte sonlanır.Kimyasal gebelikte embriyo gelişimi yoktur. Bu yüzden herhangi bir müdahaleye yani kürtaja ihtiyaç yoktur. Genelde vücut kendisi kimyasal gebeliği sonlandırmaktadır ve bu durum hekimlerce sağlıklı olduğu kabul görmektedir.
Kimyasal gebelik hamile kalmak anne olmak isteyen bir çok kadın için endişe yaratır.Adet gecikmesi olan yada gecikme olmadan HCG testi yaptıranlar sonucu pozitif görsede bir kaç gün içinde kanama başlar ve değer kendiliğinden sıfıra düşer. Sık karşılaşılan bir durum olan kimyasal gebelik yaşayan kadınlar tekrar hamile kalabilir.Bu durum tekrar gebe kalmaya engel değildir. Dış gebelikle kimyasal gebeliği birbirine karıştırmamak gerekir. Dış gebelik çok riskli ve müdahale gerektiren bir durum iken , kimyasal gebelik müdahale gerektirmez.
Hamile olan her anne adayı düzenli olarak gebelik takibini yaptırmalı. Hekim kontrollerinde annenin normal bir gebelikmi yoksa dış gebelikmi geçirdiği , belli aralıklarla yapılan HCG ölçümleri ile berlilenmektedir. Dış gebelik teşhisinde olabildiğince erken müdahale edilmelidir .Çünkü hastanın hayatı risk altındadır. Kimyasal gebeliği vücut kendiliğinden attığı için hasta için endişe uyandırıcak bir durum yoktur. Kimyasal gebelikle ilgili bilgileri vermeye devam edicez .
Öncesi ; Kimyasal gebelik neden olur? Adlı konumuzu incelemenizi öneriyoruz.
Genel olarak kimyasal gebelik, normal hamilelik bulunmadan döllenen yumurtanın, daha sağlıklı bir şekilde embriyonun gelişme göstermeden devam etmesi ve sadece laboratuvar tetkikleri ile hamilelik testleri yardımı ile tespit edilmesi durumudur. Daha çok hamilelik testlerin de incelenen hamilelik hormonunun BHCG yüksek çıkması halinde (+) olur. Bu durum da çok sağlıklı bir hamilelik meydana gelmez. Çünkü anne rahminin içine yerleşemeyerek, düşük ile kendi kendine sonuçlanır. Kimyasal gebelik durumu, oldukça fazla karşılaşılan bir durumdur. Kimyasal hamilelik yaşayan birçok kadın, bu durumun farkına dahi varmamaktadır.
Dış Gebelik İle Kimyasal Gebelik Aynı Şey midir?
Kimyasal gebelik dış gebelikten çok farklı bir durumdur. Halk arasında çok sık karıştırılan bu iki gebelik arasındaki fark; Dış gebelik çok riskli ve tıbbi müdahale yapılması gereken bir durum iken, kimyasal gebeliğin hiçbir riski ve hayati tehlikesi yoktur. Bu nedenle kimyasal gebelik tıbbi bir müdahaleye gerek kalmadan kendi kendine sonlanarak vücuttan atılır.
HCG Değeri Nedir, Nasıl Tespit Edilir?
HCG hamile kadınlardaki kan değerlerindeki hareketliliktir. Gebe olmayan bir kadında normal şartlarda bu HCG değeri 0- 10 mlU/ml, gebelik döneminde ise, spermin yumurtayı döllemesinden sonra 7 ile 12 gün arasında HCG değeri yükselir. Bu durum gebelik döneminde her iki dünde bir HCG değeri bir kat artar. Şayet bu değerlerde artış görülmez ise hamilelikte bir sorun var demektir.
Dış Gebelik Nasıl Anlaşılır?
Kimyasal gebelik, şayet gebelik testi yapılarak fark edilirse, dış gebelikle karıştırmamak için kandaki “HCG” değerine bakılır. Çünkü kimyasal gebelikte kandaki” HCG” değeri ile dış gebelikteki kan değerlerindeki durum farklılıklar göstermektedir.
Kimyasal gebelik çoğu zaman fark edilmeden sonlanan bir gebelik olsa da, fark edilmesi halinde de yapılacak herhangi bir müdahale bulunmamaktadır.
Daha önceki yıllarda tıp bu kadar kendini yenileyemediği dönemlerde dış gebelik ile kimyasal gebeliği karışması konusunda doktorlar da hata yapabiliyorlardı. Bu gün ise anne sağlığına çok daha fazla önem veren tıp dünyası çok büyük aşamalar kat etmiştir.
Uzmanlar kimyasal gebelik sonrasında sessiz düşük yaşayan kadınların tekrar hamile kalmalarının, normale göre daha yüksek bir ihtimal olduğunu söylemektedir. Ve bir kere kimyasal gebelik yaşayan kadınların, bir sonraki gebeliklerinde de böyle olacak diye bir şart bulunmamaktadır. Yani kimyasal gebelikle sessiz düşük yapan bir anne adayının bir daha gebe kalamamak ve bebek dünyaya getirememek gibi bir riski bulunmamaktadır. Sessiz düşük olarak da adlandırılan kimyasal gebelik normal şartlarda fark edilmese de laboratuvar merkezlerinde kan testleri ile tespit edilebilmektedir.
Hamilelik öncesinde anne adayı öncelikle adet kanamalarının olduğu günleri takviminde işaretleyerek belli günlerdeki döllenme olayı doğal olarak gerçekleşeceğinden ve basit tahlillerle öğrenildiğinden hiçbir sorun yaşanmamaktadır. Düzensiz adet dönemleri, sancılı adet dönemleri ve özellikle de pıhtılı kanamalar gibi şikâyetler oluşmaya başladığında doktorunuza müracaat etmeniz önerilmektedir. Sancılı adet dönemi geçiren kadınlar, genelde üşüttüm, o nedenle sancılanıyorum dese de üşütmenin payı olsa da sancılı adet dönemi geçiren bu durum genellikle genetik bir durumdur.
Adet( regl) dönemlerinde kadının kendisini sıcak tutması önemli olup, pıhtı şeklindeki kanamalı adetlerde bilmeden çok sayıda sessiz düşük yapan kadın bulunmaktadır. Fakat bu durum hep düzensiz adet görüyor olmak ile eşleştirilip sessiz düşük olarak değerlendirilmemektedir. Kan ve idrar tahlilleri ile belirlenen hamile olunup olunmadığı konusu eskiden laboratuvarlarda yapılıp neticelerinin birkaç gün sonra verilmesi ile öğrenilirdi. Şimdi ise herhangi bir eczaneden alacağınız küçük bir tahlil çubuğu anında sonucu göstermektedir.
Kimyasal gebeliğin tedavisi nasıl yapılır?
Beta-HCG zaman gectikçe normal bir seviyeye inerse, tedavi yapılmasına gerek duyulmamaktadır. Kimyasal gebeliklerde kürtaj ya da diğer cerrahi işlemlere genellikle ihtiyaç duyulmamaktadır. Ancak bu hormonların değerlerinde düşüş olmaz ise dış gebelik ya da farklı bir sorun söz konusu olabilmektedir. Bu durumda mutlaka cerrahi bir tedavinin planlanması gerekmektedir.
Hamileliği sonlandırmak gerekir mi?
Kimyasal hamileliklerde sağlıklı bir embriyo gelişmemektedir. Yumurta döllense dahi, vücut bu embriyonun sağlıklı bir bebek oluşturamayacağını bilerek onu vücuttan atar. Bu doğal sürece tıbbi olarak müdahale etmek gerekmemektedir. Oldukça sağlıklı ve doğal bir süreç olan kimyasal gebelik; sağlıksız gebelik süreçlerin önlenmesi adına vücudun kendi kendine müdahalesi olmaktadır.
Kimyasal gebeliklerden sonra kadınlar hamile kalmakta sorun yaşamamaktadır. Gebelik oluşması durumunda, bu gebelik klinik gebelik olmaktadır. Kimyasal gebelikler, kısırlığa sebep olmamaktadır. Kimyasal gebelik, daha çok laboratuvar merkezlerinde gerçekleştirilen kan testleri ile fark edilmektedir. Oldukça fazla karşılaşılan bir durum olduğu halde, kadınların büyük bir çoğunluğu bu durumu fark etmemektedir.
Bir kadın kimyasal gebelik geçirdiğinin farkına bile varmaz. Kimyasal gebelik klinik teşhis gerektirmeden, genel olarak adet kanaması ile birlikte sonlanır.Kimyasal gebelikte embriyo gelişimi yoktur. Bu yüzden herhangi bir müdahaleye yani kürtaja ihtiyaç yoktur. Genelde vücut kendisi kimyasal gebeliği sonlandırmaktadır ve bu durum hekimlerce sağlıklı olduğu kabul görmektedir.
Kimyasal gebelik hamile kalmak anne olmak isteyen bir çok kadın için endişe yaratır.Adet gecikmesi olan yada gecikme olmadan HCG testi yaptıranlar sonucu pozitif görsede bir kaç gün içinde kanama başlar ve değer kendiliğinden sıfıra düşer. Sık karşılaşılan bir durum olan kimyasal gebelik yaşayan kadınlar tekrar hamile kalabilir.Bu durum tekrar gebe kalmaya engel değildir. Dış gebelikle kimyasal gebeliği birbirine karıştırmamak gerekir. Dış gebelik çok riskli ve müdahale gerektiren bir durum iken , kimyasal gebelik müdahale gerektirmez.
Hamile olan her anne adayı düzenli olarak gebelik takibini yaptırmalı. Hekim kontrollerinde annenin normal bir gebelikmi yoksa dış gebelikmi geçirdiği , belli aralıklarla yapılan HCG ölçümleri ile berlilenmektedir. Dış gebelik teşhisinde olabildiğince erken müdahale edilmelidir .Çünkü hastanın hayatı risk altındadır. Kimyasal gebeliği vücut kendiliğinden attığı için hasta için endişe uyandırıcak bir durum yoktur. Kimyasal gebelikle ilgili bilgileri vermeye devam edicez .
Öncesi ; Kimyasal gebelik neden olur? Adlı konumuzu incelemenizi öneriyoruz.
Genel olarak kimyasal gebelik, normal hamilelik bulunmadan döllenen yumurtanın, daha sağlıklı bir şekilde embriyonun gelişme göstermeden devam etmesi ve sadece laboratuvar tetkikleri ile hamilelik testleri yardımı ile tespit edilmesi durumudur. Daha çok hamilelik testlerin de incelenen hamilelik hormonunun BHCG yüksek çıkması halinde (+) olur. Bu durum da çok sağlıklı bir hamilelik meydana gelmez. Çünkü anne rahminin içine yerleşemeyerek, düşük ile kendi kendine sonuçlanır. Kimyasal gebelik durumu, oldukça fazla karşılaşılan bir durumdur. Kimyasal hamilelik yaşayan birçok kadın, bu durumun farkına dahi varmamaktadır.
Dış Gebelik İle Kimyasal Gebelik Aynı Şey midir?
Kimyasal gebelik dış gebelikten çok farklı bir durumdur. Halk arasında çok sık karıştırılan bu iki gebelik arasındaki fark; Dış gebelik çok riskli ve tıbbi müdahale yapılması gereken bir durum iken, kimyasal gebeliğin hiçbir riski ve hayati tehlikesi yoktur. Bu nedenle kimyasal gebelik tıbbi bir müdahaleye gerek kalmadan kendi kendine sonlanarak vücuttan atılır.
HCG Değeri Nedir, Nasıl Tespit Edilir?
HCG hamile kadınlardaki kan değerlerindeki hareketliliktir. Gebe olmayan bir kadında normal şartlarda bu HCG değeri 0- 10 mlU/ml, gebelik döneminde ise, spermin yumurtayı döllemesinden sonra 7 ile 12 gün arasında HCG değeri yükselir. Bu durum gebelik döneminde her iki dünde bir HCG değeri bir kat artar. Şayet bu değerlerde artış görülmez ise hamilelikte bir sorun var demektir.
Dış Gebelik Nasıl Anlaşılır?
Kimyasal gebelik, şayet gebelik testi yapılarak fark edilirse, dış gebelikle karıştırmamak için kandaki “HCG” değerine bakılır. Çünkü kimyasal gebelikte kandaki” HCG” değeri ile dış gebelikteki kan değerlerindeki durum farklılıklar göstermektedir.
Kimyasal gebelik çoğu zaman fark edilmeden sonlanan bir gebelik olsa da, fark edilmesi halinde de yapılacak herhangi bir müdahale bulunmamaktadır.
Daha önceki yıllarda tıp bu kadar kendini yenileyemediği dönemlerde dış gebelik ile kimyasal gebeliği karışması konusunda doktorlar da hata yapabiliyorlardı. Bu gün ise anne sağlığına çok daha fazla önem veren tıp dünyası çok büyük aşamalar kat etmiştir.
Uzmanlar kimyasal gebelik sonrasında sessiz düşük yaşayan kadınların tekrar hamile kalmalarının, normale göre daha yüksek bir ihtimal olduğunu söylemektedir. Ve bir kere kimyasal gebelik yaşayan kadınların, bir sonraki gebeliklerinde de böyle olacak diye bir şart bulunmamaktadır. Yani kimyasal gebelikle sessiz düşük yapan bir anne adayının bir daha gebe kalamamak ve bebek dünyaya getirememek gibi bir riski bulunmamaktadır. Sessiz düşük olarak da adlandırılan kimyasal gebelik normal şartlarda fark edilmese de laboratuvar merkezlerinde kan testleri ile tespit edilebilmektedir.
Hamilelik öncesinde anne adayı öncelikle adet kanamalarının olduğu günleri takviminde işaretleyerek belli günlerdeki döllenme olayı doğal olarak gerçekleşeceğinden ve basit tahlillerle öğrenildiğinden hiçbir sorun yaşanmamaktadır. Düzensiz adet dönemleri, sancılı adet dönemleri ve özellikle de pıhtılı kanamalar gibi şikâyetler oluşmaya başladığında doktorunuza müracaat etmeniz önerilmektedir. Sancılı adet dönemi geçiren kadınlar, genelde üşüttüm, o nedenle sancılanıyorum dese de üşütmenin payı olsa da sancılı adet dönemi geçiren bu durum genellikle genetik bir durumdur.
Adet( regl) dönemlerinde kadının kendisini sıcak tutması önemli olup, pıhtı şeklindeki kanamalı adetlerde bilmeden çok sayıda sessiz düşük yapan kadın bulunmaktadır. Fakat bu durum hep düzensiz adet görüyor olmak ile eşleştirilip sessiz düşük olarak değerlendirilmemektedir. Kan ve idrar tahlilleri ile belirlenen hamile olunup olunmadığı konusu eskiden laboratuvarlarda yapılıp neticelerinin birkaç gün sonra verilmesi ile öğrenilirdi. Şimdi ise herhangi bir eczaneden alacağınız küçük bir tahlil çubuğu anında sonucu göstermektedir.
Kimyasal gebeliğin tedavisi nasıl yapılır?
Beta-HCG zaman gectikçe normal bir seviyeye inerse, tedavi yapılmasına gerek duyulmamaktadır. Kimyasal gebeliklerde kürtaj ya da diğer cerrahi işlemlere genellikle ihtiyaç duyulmamaktadır. Ancak bu hormonların değerlerinde düşüş olmaz ise dış gebelik ya da farklı bir sorun söz konusu olabilmektedir. Bu durumda mutlaka cerrahi bir tedavinin planlanması gerekmektedir.
Hamileliği sonlandırmak gerekir mi?
Kimyasal hamileliklerde sağlıklı bir embriyo gelişmemektedir. Yumurta döllense dahi, vücut bu embriyonun sağlıklı bir bebek oluşturamayacağını bilerek onu vücuttan atar. Bu doğal sürece tıbbi olarak müdahale etmek gerekmemektedir. Oldukça sağlıklı ve doğal bir süreç olan kimyasal gebelik; sağlıksız gebelik süreçlerin önlenmesi adına vücudun kendi kendine müdahalesi olmaktadır.
Kimyasal gebeliklerden sonra kadınlar hamile kalmakta sorun yaşamamaktadır. Gebelik oluşması durumunda, bu gebelik klinik gebelik olmaktadır. Kimyasal gebelikler, kısırlığa sebep olmamaktadır. Kimyasal gebelik, daha çok laboratuvar merkezlerinde gerçekleştirilen kan testleri ile fark edilmektedir. Oldukça fazla karşılaşılan bir durum olduğu halde, kadınların büyük bir çoğunluğu bu durumu fark etmemektedir.