Şehitler Ölmez
serdar akyazan çanakkale şehitleri taşhan serdar akyazan kına yakmış ellerine ilahisi şehit
KOMANDO ANDI
Güneş Bu Diyardan Bir Başka Doğar
Komando Bu Düşmanı Çelik Pençesiyle Boğar
Gururlanın Ey Analar Sevinin Ey Bacılar
Her Türk :
HER TÜRK ASKER DOĞAR
Binlerce Cana Kıyıldı Acısı Yüreğimizde Sönmez
Komando'nun Andı Bu Hesabı Sorulmazsa Gülmez
Duyun Ey Hainler Duyun Ey Düşmanlar
Şehitler :
ŞEHİTLER ÖLMEZ VATAN BÖLÜNMEZ
Tek Tek Sorulacak Bu Hesaplar Aziz Şehitlerimiz İçin
Günahsız Yavrulara Kıydınız Söyleyin Niçin
Hain Dilleriniz Varmıyor Söylemeye
Siz Söyleyin Komandolar
Herşey :
HER ŞEY VATAN İÇİN
İşte Komandolar İşte Hepsi Burada
Ürkekliğe Yer Yok Yüreğimizde Korkuya Elveda
Bin Canım Olsa Bin Kez Veririm Yoluna
Vatan :
VATAN SANA CANIM FEDA
Önce vatan millet
Sonra ana ve yar
Bu yolda savrulan
Birileri var
Ezan dinmez diyen
Bayrak inmez diyen
Sehit ölmez diyen
Birileri var
Sehitler ölmez
Bayrakla dertlesen
Toprakla birlesen
Can verip devlesen
Birileri var
Ezan dinmez diyen
Bayrak inmez diyen
Sehit ölmez diyen
Birileri var
Sehitler ölmez
Sehitler ölmez
SEHiTLER ÖLMEZ
Olay 1974 yılında yapılan Kıbrıs Harekatı'nda yaşanmış. Savaş sırasında bir gün, bizim askerlerden birinin yanına bir başka Mehmetçik gelmiş. Biraz hoşbeşten sonra, ailesine ulaştırması için ona bir mektup vermiş. Bizimki, "Kardeşim savaştayız. Kimin ne olacağı belli değil ki. Belki sen gidersin de, ben kalırım" dese de diğer asker, sürekli, "Hayır sen gideceksin, ben kalacağım," diyormuş. Sonunda başa çıkamayınca razı olmuş. Mektubu götüreceğine söz vermiş. Bir daha o askeri görmemiş. Bi süre sonra da olayı unutmuş.
Savaştan yıllar sonra, askerlikle ilgili eşyalarını karıştırırken bir anda eline o mektup geçmiş. Verdiği sözü tutmamış olmanın rahatsızlığıyla hemen mektubun üzerindeki adrese doğru yola çıkmış. Giderken de, "Döndüyse kendisini görürüm, şehit olduysa ailesine başsağlığı dileyip mektubu veririm" diye aklından geçiriyormuş.
Sonunda evi bulup kapıyı çalmış. Kapıyı açan yaşlı teyzeye, Kıbrıs'ta birlikte savaştıkları oğullarından bir mektup getirdiğini, kendisiyle görüşmek istediğini söylemiş. Kadın şaşkınlık içinde adamı içeri buyur edip kocasının yanına götürmüş. Yaşlı adam olayı dinledikten sonra, "İyi de evladım, bizim Kıbrıs'ta savaşan bir oğlumuz yok ki" demiş. Ardından da diğer odaya gitmiş ve elinde bi fotoğrafla geri dönmüş. Resmi bizimkine göstererek, "Sana mektubu veren bu muydu?" diye sormuş. Bizim Kıbrıs gazisinin gözleri parlamış: "Evet, işte bu askerdi. Ama Kıbrıs'ta savaşan oğlunuz yok demiştiniz." Anne çoktan gözyaşlarına boğulmuşmuş bile. Baba ise başını sallayıp üzüntülü bi sesle, "Evet bu bizim oğlumuz. Ancak Kıbrıs'ta değil, yıllar önce Kore'de şehit oldu" demiş..
Olay 1974 yılında yapılan Kıbrıs Harekatı'nda yaşanmış. Savaş sırasında bir gün, bizim askerlerden birinin yanına bir başka Mehmetçik gelmiş. Biraz hoşbeşten sonra, ailesine ulaştırması için ona bir mektup vermiş. Bizimki, "Kardeşim savaştayız. Kimin ne olacağı belli değil ki. Belki sen gidersin de, ben kalırım" dese de diğer asker, sürekli, "Hayır sen gideceksin, ben kalacağım," diyormuş. Sonunda başa çıkamayınca razı olmuş. Mektubu götüreceğine söz vermiş. Bir daha o askeri görmemiş. Bi süre sonra da olayı unutmuş.
Savaştan yıllar sonra, askerlikle ilgili eşyalarını karıştırırken bir anda eline o mektup geçmiş. Verdiği sözü tutmamış olmanın rahatsızlığıyla hemen mektubun üzerindeki adrese doğru yola çıkmış. Giderken de, "Döndüyse kendisini görürüm, şehit olduysa ailesine başsağlığı dileyip mektubu veririm" diye aklından geçiriyormuş.
Sonunda evi bulup kapıyı çalmış. Kapıyı açan yaşlı teyzeye, Kıbrıs'ta birlikte savaştıkları oğullarından bir mektup getirdiğini, kendisiyle görüşmek istediğini söylemiş. Kadın şaşkınlık içinde adamı içeri buyur edip kocasının yanına götürmüş. Yaşlı adam olayı dinledikten sonra, "İyi de evladım, bizim Kıbrıs'ta savaşan bir oğlumuz yok ki" demiş. Ardından da diğer odaya gitmiş ve elinde bi fotoğrafla geri dönmüş. Resmi bizimkine göstererek, "Sana mektubu veren bu muydu?" diye sormuş. Bizim Kıbrıs gazisinin gözleri parlamış: "Evet, işte bu askerdi. Ama Kıbrıs'ta savaşan oğlunuz yok demiştiniz." Anne çoktan gözyaşlarına boğulmuşmuş bile. Baba ise başını sallayıp üzüntülü bi sesle, "Evet bu bizim oğlumuz. Ancak Kıbrıs'ta değil, yıllar önce Kore'de şehit oldu" demiş..
KOMANDO ANDI
Güneş Bu Diyardan Bir Başka Doğar
Komando Bu Düşmanı Çelik Pençesiyle Boğar
Gururlanın Ey Analar Sevinin Ey Bacılar
Her Türk :
HER TÜRK ASKER DOĞAR
Binlerce Cana Kıyıldı Acısı Yüreğimizde Sönmez
Komando'nun Andı Bu Hesabı Sorulmazsa Gülmez
Duyun Ey Hainler Duyun Ey Düşmanlar
Şehitler :
ŞEHİTLER ÖLMEZ VATAN BÖLÜNMEZ
Tek Tek Sorulacak Bu Hesaplar Aziz Şehitlerimiz İçin
Günahsız Yavrulara Kıydınız Söyleyin Niçin
Hain Dilleriniz Varmıyor Söylemeye
Siz Söyleyin Komandolar
Herşey :
HER ŞEY VATAN İÇİN
İşte Komandolar İşte Hepsi Burada
Ürkekliğe Yer Yok Yüreğimizde Korkuya Elveda
Bin Canım Olsa Bin Kez Veririm Yoluna
Vatan :
VATAN SANA CANIM FEDA
Önce vatan millet
Sonra ana ve yar
Bu yolda savrulan
Birileri var
Ezan dinmez diyen
Bayrak inmez diyen
Sehit ölmez diyen
Birileri var
Sehitler ölmez
Bayrakla dertlesen
Toprakla birlesen
Can verip devlesen
Birileri var
Ezan dinmez diyen
Bayrak inmez diyen
Sehit ölmez diyen
Birileri var
Sehitler ölmez
Sehitler ölmez
Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez.... Sen rahat uyu...
Hakkari Üzümlüde Kuzey Irak a sızma operasyonu esasında 12 aralık 1993 te gece saat 21.30 civarında çıkan çatışmada şehit olan 1972 Sakarya doğumlu Jandarma komando onbaşı Zekeriya Gülyaman tarafından yazılmıştır.
Olurya bir çatışmada ölürsem
Arkamdan yas tutmayın
Bırakın toprağımda rahat içinde yatayım,
Bedenimden komandomu çıkarmayın
Onlar benim gururumdur,
Botlarımı çıkarmayın
Onlar nice yolar aşacak
Şehit olursam sırat köprüsünden geçecek,
Elimden tüfeğimi almayın
O benim namusumdur
Ölünce mezarıma sembol olacak,
Yaramın kanını silmeyin
Ahirette hesabı sorulacak,
Göğsümden kör kurşunu çıkarmayın
Hakkari Üzümlüde Kuzey Irak a sızma operasyonu esasında 12 aralık 1993 te gece saat 21.30 civarında çıkan çatışmada şehit olan 1972 Sakarya doğumlu Jandarma komando onbaşı Zekeriya Gülyaman tarafından yazılmıştır.
Olurya bir çatışmada ölürsem
Arkamdan yas tutmayın
Bırakın toprağımda rahat içinde yatayım,
Bedenimden komandomu çıkarmayın
Onlar benim gururumdur,
Botlarımı çıkarmayın
Onlar nice yolar aşacak
Şehit olursam sırat köprüsünden geçecek,
Elimden tüfeğimi almayın
O benim namusumdur
Ölünce mezarıma sembol olacak,
Yaramın kanını silmeyin
Ahirette hesabı sorulacak,
Göğsümden kör kurşunu çıkarmayın