Uzman SühaN
Administrator
Sadece kalpmi yoksa akılmı ? İkisi birden mi yürütülmeli?
Dünyaca ünlü deyim '' kalbini dinle , kalbinin sana rehberlik etmesine izin ver" yaşam için anlamlı bir tavsiye parçasıdır. Ama tam olarak ne anlama geliyor ? Makalemizin devamın da konuyu bir kaç yönden ele alacağız.
Zihin korumak için konuşur kalp koşulsuz kabullenir.
insanlar düşüncelerinin sonuçlarıyla yaşıyor. Hayatımızda, karar verme gibi önemli bir kavşağa ulaştığımızda zihin ve içgüdüler arasında iç savaş başlar. Karar verme modunun bazen ortasın da kalıveriyoruz. Kalbimiz bize bir şey söylüyor, zihnimiz bizi güvende tutmaya çalışıyor. İki tamamen farklı yön. Biri doğru, diğerinde ise mantıklı bir seçenek var. Akılcı düşünce, pek çok değişkeni hesaba katmak, bilgiye erişmek, bilgiye ulaşmak, organize etmek ve analiz etmektir. Kalp ruhsal ve duygusal varlığınızın özüdür. Akıl , sizin kim olduğunuzun içeriği olsa da, kalbiniz benliğinizdir. Kalp , bir çok insanın ruhani ve duygusal bilgeliğinin özü olduğu gibi derinden gelen değerli bir rehberdir.
Ruhsal anlayış zihin ve kalp arasındaki uyumdan doğar.
Mantığın sezgiden yana olduğu rasyonalite tarafından yönetilen bir toplumda yaşıyoruz. Çocukluğumuz dan itibaren aklımızı kullanmak için ustalıkla eğitim görüyoruz ancak kalbimizi nasıl kullanacağımız öğretilmiyor. Zihin ve kalbin farklı nitelikleri vardır. Gerçekçi insanlar için kalp ve zihin el ele gider..Bedeniniz kalbiniz olmadan hayatta kalamaz ancak vücudunuzun da beyninize ihtiyacı olduğunu hatırlamalısınız. Dolayısıyla, akıl ve kalbin doğru bir dengesi olmalıdır. Kalbinizi dinleyerek, aklınızı onunla uyum içinde çalışacak şekilde eğitebilirsiniz.Hem Kalbinizi hem Zihninizi dinlemeli ve saygı duymalısınız. Onlar, hayatınızdaki herhangi bir durum için size en iyi cevabı bulmanıza ve ideal yaşamınızı sürdürmeye yardımcı olan iki danışman gibidir..
''Şimdiye kadar ortaya çıkardığımız her sorun ve çözüm zihnimizin bir ürünüdür. Aklımız en büyük dostumuz ya da en büyük düşmanımız olabilir, bu bizim sadık hizmetkarımız ya da acımasız ustamız olabilir. Zihin akıl yürütmeye çalışan kişidir. Her zaman mantık arıyor. Öte yandan kalp, önermez. Koşulsuz sakince, yapılması gereken şeyleri söylüyor. Kalp başka seçenekler sunmuyor; tek bir yanıtı sunar basit ve açıktır. Kalp çözümü sağladığında, zihin hemen çözümün tüm artıları ve eksileri ile sıçrar. Kalp zihni kınamaya çalışmaz. Zihin bunu yapmalısın der, kalp ise bunu yap der.''
İnsan, maddi olmayan, yönlerden oluşur . Bu ruh, zeka, istek, duygular, vicdan ve benzeri şeyleri içerir. Bu maddi olmayan özellikler insan vücudunun fiziksel ömrünün ötesinde mevcuttur . Bu maddi olmayan yönler bütün kişiliği oluşturur. Akıl ruhani bir cevherdir ve dünyadaki her gizemin kilidini açan anahtardır. Kişi akılıyla yaradana muhatap olur. Kalp ise manevi alemimizin merkezidir ve insan kalbiyle doğrudan Allahla muhatap olur. Her hangi bir şeyi akıl yönün den bilmek yetersizdir. Aklın önerdiği ve sunduğu neticeyi kalp tasdik etmelidir. Akıl düşüncenin kaynağıdır , kalp ise duyguların merkezidir. İnsanoğlu görünen alemi bedeni ve duyu organları aracılığıyla idrak eder. Fakat insan kalp ile görünmeyen alemi idrak edebilir ve ilahi alemin özelliklerini görebilir..Kalp ilahi bir makamdır, Allahın evidir . İbadetgah olarak yapılan Kabe de Allahın evidir. Ey insan o zaman senin görevin kalbinde sadece Allaha yer vermektir. İlahi güzelliklere yol almak için kalbin ibadetlerle ve zikirlerle cilalanması gerekir. Kalbin ıslahı kötü niteliklerden arınması güzel vasıflarla bezenmesi ile mümkün olur..Allahın kalbinize teveccüh etmesi için O nu sıkça anın ve kötülüklerden arının. Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor ; Ben ne yere sığarım ve ne de göğe, fakat mümin kulumun kalbine sığarım. Görüldüğü üzere aklı kalpten kalbi akıldan ayırmak doğru değilidir. Kalbinizle aklınız arasında seçim yapmak zorunda değilsiniz. Farklı şekillerde çalışırlar ve farklı diller konuşurlar. Zihin , organize etme, kategorize etme, akıl yürütme ve problem çözme becerisindedir.Bu becerilere ihtiyaç duyduğumuzda aklımıza yardımcı olur. Kalp ise varlığın kapısıdır, manevi bölgeye giriştir, vicdan ahlak ve karekterinde koltuğudur...Bununla birlikte, genel olarak kalp, varlığımızın arzularını, duygularını, umutlarını, hayallerini ve diğer maddi olmayan kısımlarının kontrolünü ifade eder. Zihin insanoğlunun bilincinden ve düşüncelerinden sorumluyken, kalp insanın özü olarak düşünülür.
Zihin korumak için konuşur kalp koşulsuz kabullenir.
insanlar düşüncelerinin sonuçlarıyla yaşıyor. Hayatımızda, karar verme gibi önemli bir kavşağa ulaştığımızda zihin ve içgüdüler arasında iç savaş başlar. Karar verme modunun bazen ortasın da kalıveriyoruz. Kalbimiz bize bir şey söylüyor, zihnimiz bizi güvende tutmaya çalışıyor. İki tamamen farklı yön. Biri doğru, diğerinde ise mantıklı bir seçenek var. Akılcı düşünce, pek çok değişkeni hesaba katmak, bilgiye erişmek, bilgiye ulaşmak, organize etmek ve analiz etmektir. Kalp ruhsal ve duygusal varlığınızın özüdür. Akıl , sizin kim olduğunuzun içeriği olsa da, kalbiniz benliğinizdir. Kalp , bir çok insanın ruhani ve duygusal bilgeliğinin özü olduğu gibi derinden gelen değerli bir rehberdir.
Ruhsal anlayış zihin ve kalp arasındaki uyumdan doğar.
Mantığın sezgiden yana olduğu rasyonalite tarafından yönetilen bir toplumda yaşıyoruz. Çocukluğumuz dan itibaren aklımızı kullanmak için ustalıkla eğitim görüyoruz ancak kalbimizi nasıl kullanacağımız öğretilmiyor. Zihin ve kalbin farklı nitelikleri vardır. Gerçekçi insanlar için kalp ve zihin el ele gider..Bedeniniz kalbiniz olmadan hayatta kalamaz ancak vücudunuzun da beyninize ihtiyacı olduğunu hatırlamalısınız. Dolayısıyla, akıl ve kalbin doğru bir dengesi olmalıdır. Kalbinizi dinleyerek, aklınızı onunla uyum içinde çalışacak şekilde eğitebilirsiniz.Hem Kalbinizi hem Zihninizi dinlemeli ve saygı duymalısınız. Onlar, hayatınızdaki herhangi bir durum için size en iyi cevabı bulmanıza ve ideal yaşamınızı sürdürmeye yardımcı olan iki danışman gibidir..
''Şimdiye kadar ortaya çıkardığımız her sorun ve çözüm zihnimizin bir ürünüdür. Aklımız en büyük dostumuz ya da en büyük düşmanımız olabilir, bu bizim sadık hizmetkarımız ya da acımasız ustamız olabilir. Zihin akıl yürütmeye çalışan kişidir. Her zaman mantık arıyor. Öte yandan kalp, önermez. Koşulsuz sakince, yapılması gereken şeyleri söylüyor. Kalp başka seçenekler sunmuyor; tek bir yanıtı sunar basit ve açıktır. Kalp çözümü sağladığında, zihin hemen çözümün tüm artıları ve eksileri ile sıçrar. Kalp zihni kınamaya çalışmaz. Zihin bunu yapmalısın der, kalp ise bunu yap der.''
İnsan, maddi olmayan, yönlerden oluşur . Bu ruh, zeka, istek, duygular, vicdan ve benzeri şeyleri içerir. Bu maddi olmayan özellikler insan vücudunun fiziksel ömrünün ötesinde mevcuttur . Bu maddi olmayan yönler bütün kişiliği oluşturur. Akıl ruhani bir cevherdir ve dünyadaki her gizemin kilidini açan anahtardır. Kişi akılıyla yaradana muhatap olur. Kalp ise manevi alemimizin merkezidir ve insan kalbiyle doğrudan Allahla muhatap olur. Her hangi bir şeyi akıl yönün den bilmek yetersizdir. Aklın önerdiği ve sunduğu neticeyi kalp tasdik etmelidir. Akıl düşüncenin kaynağıdır , kalp ise duyguların merkezidir. İnsanoğlu görünen alemi bedeni ve duyu organları aracılığıyla idrak eder. Fakat insan kalp ile görünmeyen alemi idrak edebilir ve ilahi alemin özelliklerini görebilir..Kalp ilahi bir makamdır, Allahın evidir . İbadetgah olarak yapılan Kabe de Allahın evidir. Ey insan o zaman senin görevin kalbinde sadece Allaha yer vermektir. İlahi güzelliklere yol almak için kalbin ibadetlerle ve zikirlerle cilalanması gerekir. Kalbin ıslahı kötü niteliklerden arınması güzel vasıflarla bezenmesi ile mümkün olur..Allahın kalbinize teveccüh etmesi için O nu sıkça anın ve kötülüklerden arının. Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor ; Ben ne yere sığarım ve ne de göğe, fakat mümin kulumun kalbine sığarım. Görüldüğü üzere aklı kalpten kalbi akıldan ayırmak doğru değilidir. Kalbinizle aklınız arasında seçim yapmak zorunda değilsiniz. Farklı şekillerde çalışırlar ve farklı diller konuşurlar. Zihin , organize etme, kategorize etme, akıl yürütme ve problem çözme becerisindedir.Bu becerilere ihtiyaç duyduğumuzda aklımıza yardımcı olur. Kalp ise varlığın kapısıdır, manevi bölgeye giriştir, vicdan ahlak ve karekterinde koltuğudur...Bununla birlikte, genel olarak kalp, varlığımızın arzularını, duygularını, umutlarını, hayallerini ve diğer maddi olmayan kısımlarının kontrolünü ifade eder. Zihin insanoğlunun bilincinden ve düşüncelerinden sorumluyken, kalp insanın özü olarak düşünülür.
