*MeleK*
♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
Reİkİ (evrensel YaŞam Enerjİsİ)
reiki yaşam melek enerjisi melek enerjileri zeynep sevil güven reiki melekleri
Reiki bilinen tüm “tamamlayıcı tıp yöntemleri” arasında, en kolay uygulanan enerji dengeleme sistemidir.
Bu dengeleme sistemi hakkında Beş Element kitabının yazarı ve Reiki Master Zeynep Sevil Güven’in bilgilerine baş vurduk.
Reiki Japonca Rei ve Ki sözcüklerinden oluşmuş bileşik bir sözcüktür. Rei “her şeyi içeren, sınırsız ve bilinçli” anlamlarına gelir. Ki ise “yaşam enerjisi” demektir. Bileşik sözcük anlamına baktığımızda “sınırsız, bilinçli ve her şeyi içeren yaşam enerjisi” anlamı ile karşılaşıyoruz. Eski ustalar bu sözcüğü İngilizce’ye çevirirken kısaca “evrensel yaşam enerjisi” denilmesini uygun gördüler.
Aslında Ki’nin hepimizi ve çıplak gözle görülen/görülmeyen tüm varlıkları oluşturan temel enerji modeli olduğunu söyleyebiliriz. Canlı cansız her türlü varlık ondan oluşur, Ki’den beslenir ve atomların bitmez tükenmez devinimleriyle açığa çıkan enerji de Ki’yi besleyerek, onun miktarının azalmasına, tükenmesine engel olmayı sürdürür. Reiki bu enerjinin kendi bedenimiz içinde kullanılabilen bir parçasıdır.
Bir Reiki öğretmeni tarafından inisiye edilmek (bu sistemi kullanabilir hale gelmek) birkaç saatlik bir ritüelin tamamlanması ile oluşur. Bu işlemin tamamlanmasından sonra öğrenci, evrensel yaşam enerjisine daha uyumlu hale geldiğinden, bedenin ön tarafına konuşlanmış beş ana enerji merkezi ile, tepede ve apış arasında konuşlanmış olan kozmik ve küresel enerji merkezlerini daha rahat aktive edecek beceriyle donanmış olur.
Reiki’nin bir tamamlayıcı tıp yöntemi olduğunu belirtmiştik. “Enerji beden hekimliği”de denen bu tür yöntemler açısından incelediğimizde, hastalık sözcüğünün “enerji dengesi bozulmuş insan” anlamına geldiğini görürüz.
Reiki uygulaması, bir yandan bloke olmuş enerji merkezlerini aktive ederken, öte yandan bu tıkanıklıklar sonucu ortaya çıkmış dengesizliği ortadan kaldırmaya yarayan bir araçtır.
Duygularımız ve düşüncelerimiz enerji alanlarımızı doğrudan etkiler. Korkular, üzüntüler, kıskançlıklar, kin, nefret gibi duygular, haset, kalp kırılmasına sebep olan düşünceler, olumsuz yanlarını fizik bedenimizde devinmekte olan yaşam enerjisinin yoğunlaşması ve bloke olması ile ortaya koyarlar..
Bu blokajlar ortadan kaldırılmazsa, zamanla fizik bedenimizde hastalık dediğimiz durumlar ortaya çıkar. Bir başka deyişle fiziksel bedenimiz, ruhumuzun ve zihnimizin madde dünyasındaki yansımasıdır. Hasta olan her hangi bir organ, bize ruhumuz ve/veya zihnimizde var olan ve bizim henüz gereksizliğinin farkında olmadığımız bir duygu veya düşünceyi dışa yansıtır, ona bakmamızı sağlar
Oysa düzenli olarak Reiki uygulaması, oluşmaya başlamış bu blokajları, pozitif enerji ile nötralize ederek, enerjinin doğal akışına dönmesini sağlayabilir. Bu bağlamda, Reiki aynı zamanda hastalıklardan koruyucu etkiye de sahiptir diyebiliriz.
Bununla birlikte, uzun süre Reiki ile enerji alanlarını takviye etmek, daha önceden oluşagelmiş ve ciddi sonuçlar doğurmuş enerji blokajlarını da ortadan kaldırabilir. Hastalığın sebebi olan tıkanıklık ortadan kalkınca, sonucu da kendiliğinden yok olabilir.
Burada, “Reiki ile hangi hastalıkları tedavi edebiliriz” diye bir soru akla geliyor. Her şeyden önce, Reiki ile hiçbir hastalığı tedavi etmediğimizi belirtmek isterim. Tedavi etmek Tıp Doktorları’nın görevidir ve elbette bu kutsal bir görevdir. Dediğim gibi, Reiki ancak yardımcı bir araç olarak kullanılabilir. Kullanılan ilaçların yan etkilerinin azaltılması ya da etkilerinin hızlandırılması, enerji bedenin güçlü tutulması ile mümkündür.
Beden içi enerjilerin dengede olması, “sağlam kafa sağlam vücutta bulunur” deyişinde olduğu gibi, bağışıklık sisteminin güçlü olmasına ve bedenin iyileştirme gücünün açığa çıkmasına yardımcı olur.
Bu açıdan bakıldığında, Reiki ile her türlü hastalığın iyileştirilmesine katkıda bulunulabilir diyebiliriz.
Reiki öğretisinin üç aşaması vardır. Birinci aşamada öğrencinin enerji alanları Ki ile uyumlu hale getirilir. İkinci aşamada, öğrenciye, fiziksel, ruhsal ve zihinsel enerjileri ayrı ayrı kullanma becerisi sunulur. Üçüncü aşamada ise, bu bilgiyi başkalarına aktarma yeteneği kazandırılır.
Zeynep Sevil Güven
Reiki bilinen tüm “tamamlayıcı tıp yöntemleri” arasında, en kolay uygulanan enerji dengeleme sistemidir.
Bu dengeleme sistemi hakkında Beş Element kitabının yazarı ve Reiki Master Zeynep Sevil Güven’in bilgilerine baş vurduk.
Reiki Japonca Rei ve Ki sözcüklerinden oluşmuş bileşik bir sözcüktür. Rei “her şeyi içeren, sınırsız ve bilinçli” anlamlarına gelir. Ki ise “yaşam enerjisi” demektir. Bileşik sözcük anlamına baktığımızda “sınırsız, bilinçli ve her şeyi içeren yaşam enerjisi” anlamı ile karşılaşıyoruz. Eski ustalar bu sözcüğü İngilizce’ye çevirirken kısaca “evrensel yaşam enerjisi” denilmesini uygun gördüler.
Aslında Ki’nin hepimizi ve çıplak gözle görülen/görülmeyen tüm varlıkları oluşturan temel enerji modeli olduğunu söyleyebiliriz. Canlı cansız her türlü varlık ondan oluşur, Ki’den beslenir ve atomların bitmez tükenmez devinimleriyle açığa çıkan enerji de Ki’yi besleyerek, onun miktarının azalmasına, tükenmesine engel olmayı sürdürür. Reiki bu enerjinin kendi bedenimiz içinde kullanılabilen bir parçasıdır.
Bir Reiki öğretmeni tarafından inisiye edilmek (bu sistemi kullanabilir hale gelmek) birkaç saatlik bir ritüelin tamamlanması ile oluşur. Bu işlemin tamamlanmasından sonra öğrenci, evrensel yaşam enerjisine daha uyumlu hale geldiğinden, bedenin ön tarafına konuşlanmış beş ana enerji merkezi ile, tepede ve apış arasında konuşlanmış olan kozmik ve küresel enerji merkezlerini daha rahat aktive edecek beceriyle donanmış olur.
Reiki’nin bir tamamlayıcı tıp yöntemi olduğunu belirtmiştik. “Enerji beden hekimliği”de denen bu tür yöntemler açısından incelediğimizde, hastalık sözcüğünün “enerji dengesi bozulmuş insan” anlamına geldiğini görürüz.
Reiki uygulaması, bir yandan bloke olmuş enerji merkezlerini aktive ederken, öte yandan bu tıkanıklıklar sonucu ortaya çıkmış dengesizliği ortadan kaldırmaya yarayan bir araçtır.
Duygularımız ve düşüncelerimiz enerji alanlarımızı doğrudan etkiler. Korkular, üzüntüler, kıskançlıklar, kin, nefret gibi duygular, haset, kalp kırılmasına sebep olan düşünceler, olumsuz yanlarını fizik bedenimizde devinmekte olan yaşam enerjisinin yoğunlaşması ve bloke olması ile ortaya koyarlar..
Bu blokajlar ortadan kaldırılmazsa, zamanla fizik bedenimizde hastalık dediğimiz durumlar ortaya çıkar. Bir başka deyişle fiziksel bedenimiz, ruhumuzun ve zihnimizin madde dünyasındaki yansımasıdır. Hasta olan her hangi bir organ, bize ruhumuz ve/veya zihnimizde var olan ve bizim henüz gereksizliğinin farkında olmadığımız bir duygu veya düşünceyi dışa yansıtır, ona bakmamızı sağlar
Oysa düzenli olarak Reiki uygulaması, oluşmaya başlamış bu blokajları, pozitif enerji ile nötralize ederek, enerjinin doğal akışına dönmesini sağlayabilir. Bu bağlamda, Reiki aynı zamanda hastalıklardan koruyucu etkiye de sahiptir diyebiliriz.
Bununla birlikte, uzun süre Reiki ile enerji alanlarını takviye etmek, daha önceden oluşagelmiş ve ciddi sonuçlar doğurmuş enerji blokajlarını da ortadan kaldırabilir. Hastalığın sebebi olan tıkanıklık ortadan kalkınca, sonucu da kendiliğinden yok olabilir.
Burada, “Reiki ile hangi hastalıkları tedavi edebiliriz” diye bir soru akla geliyor. Her şeyden önce, Reiki ile hiçbir hastalığı tedavi etmediğimizi belirtmek isterim. Tedavi etmek Tıp Doktorları’nın görevidir ve elbette bu kutsal bir görevdir. Dediğim gibi, Reiki ancak yardımcı bir araç olarak kullanılabilir. Kullanılan ilaçların yan etkilerinin azaltılması ya da etkilerinin hızlandırılması, enerji bedenin güçlü tutulması ile mümkündür.
Beden içi enerjilerin dengede olması, “sağlam kafa sağlam vücutta bulunur” deyişinde olduğu gibi, bağışıklık sisteminin güçlü olmasına ve bedenin iyileştirme gücünün açığa çıkmasına yardımcı olur.
Bu açıdan bakıldığında, Reiki ile her türlü hastalığın iyileştirilmesine katkıda bulunulabilir diyebiliriz.
Reiki öğretisinin üç aşaması vardır. Birinci aşamada öğrencinin enerji alanları Ki ile uyumlu hale getirilir. İkinci aşamada, öğrenciye, fiziksel, ruhsal ve zihinsel enerjileri ayrı ayrı kullanma becerisi sunulur. Üçüncü aşamada ise, bu bilgiyi başkalarına aktarma yeteneği kazandırılır.
Zeynep Sevil Güven