Konuya cevap cer

Cevap: Osmanlı'da kültür ve medeniyet


OSMANLI TOPLUMUNUN DİNİ YAPISI

Osmanlı Devletinde yönetime katılmayan geçimini tarım ve sanayi alanında üretim yapmak ve

ticaretle uğraşmak yoluyla sağlayan ve devlete vergi veren halka REAYA deniliyordu. Reaya çeşitli

dindil ve ırklara mensup topluluklardan oluşuyordu.

Osmanlı Devletinde Millet kavramı günümüzdeki anlamından farklıydı. Aynı din ve mezhepten gelen

topluluklar bir "millet" sayılıyordu. Buna göre Müslümanlardan başka 3 temel millet daha vardı:

Ortodokslar Ermeniler ve Yahudiler

1- Müslümanlar: Türkler Araplar Acemler Boşnaklar ve Arnavutlar müslüman milletini

oluşturuyorlardı.

2- Ortodokslar: Ortodoksların devletle ilişkileri FENER PATRİKHANESİ ve PATRİK tarafından

yürütülüyordu. Patrik "vezir" seviyesindeydi. Seçimle ve padişahın onayı ile başa geçiyordu.

3- Ermeniler: "Monofizm" denilen bir öğretiyi benimsemişlerdi. Ortodoks kilisesi tarafından

dinsizlikle suçlanıyorlardı. Ayrı bir patrikliği bulunmaktaydı.

4- Yahudiler: Osmanlı nüfusu içinde sayıları pek fazla olmayan Musevilere (% 1) bir millet olarak

örgütlenme imkanı tanınmıştı. Bunlar ticaret bankacılık gibi işlerle uğraştıkları için kısa

zamanda zenginleştiler. Musevilerin devletle ilgili işlerinden İstanbul'daki

"hahambaşı" sorumluydu.

OSMANLILARDA MİLLET SİSTEMİNİN DEĞİŞMESİNE ETKİ EDEN FAKTÖRLER:

1)- Rusya'nın 1774 Küçük Kaynarca Antlaşmasıyla Osmanlı Ortodokslarının KORUYUCUSU olarak ortaya

çıkması ve Osmanlıların iç işlerine karışması

2)- Fransız ihtilalinin Osmanlı ülkesinda yaşayan Gayri müslim toplumlarda MİLLİYETÇİLİK duygusunu

uyandırması batılı devletlerinde milliyetçilik hareketlerini desteklemesi

3)- Batılı Devletlerin sık sık Osmanlının iç işlerine müdahale etmesi sonucu Osmanlı Devletinin

Tanzimat ve Islahat Fermanıyla Meşrutiyeti ilan etmesi

Tanzimat Fermanıyla (1839) gayri müslim tebaaya geniş haklar verilerek yurttaşlar arasında her

türlü ayrım yasaklandı. Eyaletlerde kurulan meclislere gayri müslimlerde katıldı.

Avrupa Devletlerinin hırıstiyanlara verilen hakların genişletilmesi konusundaki baskıları sonucu

Kırım Savaşından sonra "Islahat Fermanı" ilan edildi(1856).

Islahat Fermanıyla hırıstiyanlar askerlik hizmetine okullara ve memurluklara alınacaktı. Harac

vergisi kalkacaktı.

TANZİMAT VE ISLAHAT FERMANININ MİLLET SİSTEMİNE ETKİSİ:

Tanzimat ve Islahat Fermanıyla Hırıstiyanlara verilen haklar Müslüman halk üzerinde hoşnutsuzluk

uyandırdı hırıstiyanlar arasında da Milliyetçilik duygusunun daha da yayılmasına neden oldu. Gayri

müslimlerin devlete sadakati kalmadı.

YERLEŞİM DURUMUNA GÖRE OSMANLI TOPLUMU

A)-ŞEHİRLERDE YAŞAYANLAR: Osmanlı Devletinde şehirlerde yaşayan halkı mesleklerine göre 4 grupta

inceleyebiliriz:

1-Askeriler(Umera) 2-Tacirler(Tüccar) 3-Esnaf ve zanaatkarlar 4-Diğer gruplar

 

1- ASKERîLER: Osmanlı şehirlerinde seyfiye ilmiye ve kalemiyeden bir çok görevli bulunurdu.Bu

görevlilere "Askeriler" yada "Ümera" denirdi.Askerî(yönetenler) ve Reâya(yönetilenler)

arasındaki tek belirleyici fark askerîlerin vergi vermemesi reâyanın ise vergi vermesiydi.

2)-TACîRLER(Tüccar): Tüccarlar niteliklerine göre üç gruba ayrılmışlardı:

a)- Sermayedar:Bunlar çoğunlukla bir malı ucuz ve bol bulunduğu dönemda alır ve fiat

yükseldiğinde satarak kar ederlerdi.

b)- Taciri Seffar: Bunlar bir malı ucuz olan bölgeden alarakpahalı olan bölgeye

getirerek satarlardı.

c)- Örgütlenmiş Tüccar: Belli bir yerde mal gönderebileceği güvenilir temsilcileri

olan tüccarlar.

3)- ESNAF VE ZANAATKARLAR :

AHİLİK TEŞKİLATI: Anadolu'da 13. yüzyılda yayılmış olan esnaf zanaatkâr ve işçileri toplayan

teşkilattır. Anadolu Selçuklu Devletinin sosyal düzeninin sağlanmasında ve Osmanlı devletinin

kuruluşunda etkili olan ahîlik teşkilatı dinî ahlakî sosyal ve ekonomik bir nitelik

taşıyordu. Ahîlikte her mesleğin bir pîri ve pîr çevresinde toplanan meslek sahipleri vardı. Bu

meslek sahiplerinin güven doğruluk tövbe ve hidayet gibi kurallara uyma zorunluluğu vardı.

LONCA TEŞKİLATI: Osmanlı toplumunda esnaflar LONCA adı verilen teşkilatlara sahiptiler. Her

esnaf muhakkak bir loncaya kayıtlı olur loncasının koruması ve denetimi altında bulunurdu.

Bugünkü tabipler odası mimarlar odası şoförler cemiyeti gibi. Dükkan açma hakkına GEDİK

denilirdi. Gedik'e sahip olmak için çıraklık kalfalık yapıp ustalık belgesini almak

gerekirdi.

Loncaların başlıca görevleri şunlardı:

1- Üye sayısını üretilen malların kalitesinifiyatını belirlemek

2- Esnaf arasındaki haksız rekabeti önlemek

3- Esnaf ile devlet arasındaki ilişkileri düzenlemek

4- Üyelerine kredi vermek.

Her loncada yaşlılardan meydana gelen 6 kişilik bir "ustalar kurulu" vardı. Bunların en

yaşlısı başkan olur ve ŞEYH adını alırdı.

Şeyh: Çıraklık ve ustalık törenlerini yönetir ve cezaların uygulanmasını sağlardı.

Kethüda: Loncayı dışarda temsil eder hükümetle ilişkileri düzenlerdi.

Nakib: Şeyhi temsil ederesnafla şeyh arasında aracılık yapardı.

Yiğitbaşı: Disiplin işleri ve esnafa hammadde dağıtımını yapardı.

Ehl-i Hibre: İki kişiydiler. Mesleğin sırlarını bilen malların kalitesi bildiren fiyat

belirleyen uzman. (Bilirkişi)

Bu 6 kişiden oluşan Lonca kurulunun dışında Lonca teşkilatıyla ilgili devlet görevlileri de

vardı;Bunlar:

Kadı: Lonca birliklerinin en üst makamıydı. Esnaf arasındaki anlaşmazlıkları çözümler ve

yukarıda belirtilen altı kişilik kurulun seçilmesini onaylar veya görevden alırdı.

Muhtesib: Çarşı ve pazar denetlemesi yapardı.Satılan mal ve fiatları kontrol ederlerdi.(zabıta)

Esnafı a)- Üreticiler b)- Hizmet erbabı olarak ikiye ayırabiliriz.

a)-Üreticiler: Hammaddeyi işleyerek işlenmiş madde haline getiren esnaflardır. Örneğin:

Bakırcı kılıççı fırıncı demirci gibi.

b)-Hizmet Erbabı: Toplum için gerekli bir hizmeti yapan esnaftır. Örneğin: Berberler hammallar

gibi.

4)- DİĞER GRUPLAR: Osmanlı şehirlerinde Askerîler tacîrler ve esnaflardan başka meslek ve toplum

grupları da vardı. Bunların başlıcaları; yabancı tüccarlar seyyahlar yabancı ülke

temsilcileri köyden kente göç etmiş işşizler seyyar satıcılardır

B)- KÖYLERDE YAŞAYANLAR:

Köylerde yaşayanları şöyle gruplayabiliriz:

1)- Çiftçiler: Bunlar dirlik sahiplerinden veya devletten aldıkları 50-150 dönüm arasında

ÇİFTLİK denilen toprakları işlerlerdi. Ürün vergisi olarak "Öşür" veya "harac"

vergisini öder toprak vergisi olarak da ÇİFT RESMİ'ni verirlerdi.Üç yıl toprağını ekmeyen

veya terkeden çiftçinin toprağı başkasına verilirdi. Bu takdirde bu kişiden ÇİFTBOZAN AKÇESİ

adıyla bir vergi alınırdı.

2)- Tımar Beyleri: Köylerde yaşayan beyler çiftçinin denetimini yapar güvenliği sağlarlardı.

3)- Muaflar: Köylüler arasında hiç vergi vermeyen veya çok az verenlere " MUAF " denirdi.

Derbentçiler emekli sipahiler kalelerde görev yapanlar din görevlileri ilim adamları

muaflar içinde yer alıyordu.

C)- GÖÇEBELER (KONARGÖÇERLER):

Türk oymaklarının başındakilere BEY Arap aşiretlerinin başındakilere ŞEYH adı veriliyordu.

Bunların devletle ilgili işlerini KETHÜDA denilen yardımcıları yürütürdü. Hayvancılıkla uğraşan

konargöçerler devlete hayvan veya sürü başına AĞIL RESMî denilen bir vergi öderlerdi.

OSMANLI EKONOMİSİ

OSMANLI EKONOMİSİNİN TABİİ KAYNAKLARI:

1)- İNSAN : Osmanlı devletinde son yıllara gelinceye dek bugünkü anlamda bir nüfus sayımı

yapılmamıştı. İlk nüfus sayımı 1831'de II.MAHMUT döneminde yapıldı. Osmanlı Devleti'nin bundan

önceki dönemlerine ait nüfus bilgilerini ise Tahrîr defterlerinden öğreniyoruz.

TAHRîR DEFTERLERİ: Bir yer fethedildiğinde ya da belirli aralıklarla kaza ve sancakların vergi

yükümlüsü "erkek nüfusunu" ve bunların ödeyeceği vergi miktarını saptamak amacıyla "TAHRîR"

denilen bir sayım yapılırdı. Tahrir defterlerini "Nişancı" tutar bir örneği de Eyalette

saklanırdı.

2)- TOPRAK : Osmanlı Devletinde ekonominin en önemli kaynağı topraktı.

 

OSMANLILARDA TOPRAK SİSTEM

 

A)- MİRî ARAZİ B)- MÜLK ARAZİ C)-VAKIF ARAZİ

1)- Havass-ı Hümayun toprakları

2)- Paşmaklık toprakları 1)- Öşür Topraklar

3)- Malikâne toprakları 2)- Haraci Topraklar

4)- Yurtluk ve Ocaklık Toprakları

5)- Dirlik Toprakları

a)- Has

b)- Zeamet

c)- Tımar


Geri
Üst