Konuya cevap cer

Cevap: Osmanlı'da kültür ve medeniyet


KAPIKULU YAYALARI(PİYADELERİ)

1)- ACEMİ OĞLANLAR OCAĞI: Yeniçeri ve diğer Kapıkulu ocaklarına asker yetiştirmek için kurulmuştur.

Türk ailelerinin yanından gelen devşirme çocukları burada yapılan askeri eğitimden sonra

sınavdan geçirilir başarılı olanlar Enderûn'a alınırdı. Diğerleri Kapıkulu ocaklarına

dağıtılırlardı.

2)- YENİÇERİ OCAĞI: Kapıkulu ocaklarının en önemlisidir. Savaş zamanında merkezde bulunur ve

padişahı korurlardı. Barışta ise Divân muhafızlığı yapmak İstanbul'un güvenliğini sağlamak

sınırlardaki kalelerde muhafızlık yapmak gibi görevleri vardı.

Yeniçerilere üç ayda bir "ULUFE" denilen maaş padişah tahta çıktığında "CULÜS BAHŞİŞİ" ilk

sefere çıktığında da "SEFER BAHŞİŞİ" verilirdi. Yeniçerilerin komutanına "YENİÇERİ AĞASI"

denilirdi.

3)- CEBECİLER: Komutanlarına "CEBECİBAŞI" denilirdi. Yeniçerilerin silahlarını ve zırhlarını yapar

onarır ve silah anbarlarında muhafaza ederlerdi.

4)- TOPÇU OCAĞI: Bu ocağın görevi top dökmek ve topları kullanmaktı. Osmanlılar topu ilk defa

I.Kosova Savaşında kullandılar.

5)- TOP ARABACILARI OCAĞI: Top arabalarını yapan ve topları taşıyan ocaktı. Komuutanlarına

"ARABACIBAŞI" denirdi.

6)- HUMBARACILAR OCAĞI: Havan denilen toplarla humbara denilen gülleleri hazırlayan ve kulanan

ocaktı.Komutanına "HUMBARACIBAŞI" denirdi.

7)- LAĞIMCILAR OCAĞI: Kale kuşatmalarındahendek kazarak veya fitil döşeyerek surları yıkan teknik

bir sınıftı. Komutanına "LAĞIMCIBAŞI" denirdi.

8)- SAKALAR: Kapıkulu askerlerinin sularını taşırdı.Komutanına "SAKABAŞI" denirdi.

 

KAPIKULU SÜVARİLERİ(ATLILARI)

Altı Bölük halkı da denirdi.Derece ve maaş yönünden yeniçerilerden üstündüler.

Sipah ve silahtar; savaş sırasında padişah çadırını

Sağ ve Sol ulufeciler; Saltanat sancaklarını

Sağ ve sol garipler; ordunun ağırlıklarını ve hazineyi korurlardı.

 

B)- EYALET ASKERLERİ:

 

1)- TIMARLI SİPAHİLER: Tımar sistemi daha önceki Müslüman Türk devletlerinde gördüğümüz IKTA

sisteminin Osmanlılar tarafından geliştirilmiş şekliydi. Tımarlı Sipahiler kendilerine DİRLİK

verilen kişilerin beslemek zorunda oldukları tamamı Türklerden meydana gelen atlı

askerlerdi.Savaş sırasında ordunun sağ ve sol kanatlarında durarakordu merkezini yanlardan

gelecek saldırılara karşı korurlardı.Kanuni Sultan Süleyman'ın son zamanlarına kadar devletin en

önemli ve en büyük askeri gücüydü.

2)- AKINCILAR: Sınır boylarında oturan Türklerden meydana gelen hafif süvari kuvvetleriydi. Başlıca

görevleri; ordunun keşif hizmetlerini görmek kaçan düşmanı kovalamak düşmanı oyalamaktı.

3)- AZAPLAR: Kelime anlamı bekâr demektir. Masrafları kendi şehir ve kasaba halkı tarafından

karşılanan gönüllü kuvvetlerdi.

4)- DELİLER: Düşmana korkusuzca saldırmaları nedeniyle "deli" olarak adlandırılmışlardır.

5)- GÖNÜLLÜLER: Sınırdaki kasaba ve şehirleri korumakla görevliydiler.

6)- BEŞLİLER: Her beş haneden bir kişi alınarak oluşturulan bu birlikler sınırdaki kalelerin

korunmasında görevlendirilirdi.

7)- YAYA VE MÜSELLEMLER: Ordunun önünde giderek yolları ve köprüleri onarırlardı.

 

C)- YARDIMCI KUVVETLER:

Bir savaş zamanında bağlı hükümetlerin(KırımEflak-Boğdan) askerleri de Osmanlı ordusuna yardım

ederlerdi. Bunlar içinde en önemlisi Kırım kuvvetleriydi.

 

DENİZ ORDUSU(DONANMA):

Osmanlılar Orhan Bey zamanında Karesi Beyliğini ele geçirince bu beyliğin donanmasına da

sahipolmuşlardır. Yıldırım Bayezıt tarafından Gelibolu'da bir tersane yapılmıştır. Fatih zamanında

gelişmeye başlayan donanma II.Beyazıt zamanında Kemal Reis'in Kanunî zamanında da Barbaros

Hayrettin Paşa'nın Osmanlı hizmetine girmesiyle Akdeniz'de en üstün güç haline gelmiştir.

Donanma komutanına Kaptan-ı Derya veya Kaptan Paşa deniz askerlerine ise LEVENT denirdi.

Barbaros Hayrettin Paşa Turgut Reis Salih Reis Pirî Reis Murat Reis Seydi Ali Reis Kılıç Ali

Reis meşhur Türk denizcileridir.

 

OSMANLI ORDUSUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER VE SEBEPLERİ:

Osmanlı ordusunda meydana gelen bozulmaların temelde iki nedeni vardı;

1-Avrupadaki gelişmeler 2-Tımar sistemindeki bozulmalar

1)- Avrupa'da merkezi krallıkların güçlenmesiyle daimi nitelikte ve yeni silahlar kullanan Batı

ordularına karşı çoğunluğu tımarlı sipahilerden oluşan Osmanlı ordusunun eskisi kadar başarılı

olamayışıydı. Çünkü Avruupa orduları daimi olduklarından onlar için "savaş zamanı" diye bir şey

söz konusu değildi. Oysa tımarlı sipahi hasat zamanı köyünde bulunmak öşrünü toplamak

düşüncesindeydi.Ayrıca yeni savaşteknikleri ve silah kullanımı ancak kışlada özel eğitimle

verilebileceğinden tımarlı sipahinin savaşlarda etkiside kalmamıştı.Bu nedenle tımarlılar 17.

yüzyıldan sonra sadece yol ve istihkam işlerine bakan askerler haline geldiler.

2)- Tımar sisteminin bozulmasına bağlı olarak kapıkulu ocaklarının da bozulmasıdır.

 

TIMAR SİSTEMİNİN BOZULMASININ MEYDANA GETİRDİĞİ SONUÇLAR:

1- Devlet ulûfeli tüfekli kapıkulu askerinin sayısını artırmak zorunda kaldı.

2- Sayıları çoğalan kapıkullarına ulûfe yetiştirmek güçleşti.Hazinenin yükü arttı.

3- Eyaletlerdeki tımarlı sipahiler ile kapıkulu birbirine karşı denge unsuru idiler. Tımarlı

sipahiler kalkınca kapıkulları devlete hükmeder hale geldiler.

4- Kapıkulu askeri ihtiyacı artınca "devşirme sistemi" de bozuldu. Devşirme olmayan kişiler de

kapıkulu askeri yapıldı.

5- Köylü kapıkulu askeri olmak isteyince toprağını bıraktı.Bu yüzden üretimde azaldı.

KAPIKULU OCAKLARINDAKİ BOZULMALAR:

Askerî alandaki başarısızlıkları önlemek için 17. yüzyıldan itibaren askeri teşkilatta yeni

düzenlemelere ihtiyaç duyuldu. Ancak bu düzenlemelere Yeniçeri ocakları karşı koydular. Yeniçerilerin

başlıca ayaklanmaları şunlardır:

1- Yeniçeriler 17. yüzyılın başında sadrazamın görevden alınması için padişah III. Mehmet'i ayak

divanına çağırmışlar padişah istekleri kabul etmek zorunda kalmıştır.

2- Padişah II.Osman Lehistan seferi sırasında yeniçerilerin isteksiz davranışını görünce sefer

dönüşü AnadoluMısır ve Suriyeden toplayacağı askerle yeniçerileri kaldırmayı düşünmüş ancak

bunu öğrenen yeniçeriler ayaklanarak II.Osmanı şehit etmişlerdir.

3- IV.Murat saltanatının ilk yıllarında yeniçerilerin isteklerini kabul etmek zorunda kalmışfakat

sonra sert tedbirlerle onları sindirmiştir.

4- IV.Mehmet zamanında zorbalıkları devam eden yeniçeriler 1656'da devlet adamlarını öldürdüler.

(Vakayı Vakvakiye=Çınar vakası)

5- 1687'de IV.Mehmet'i tahttan indirerek yerine II.Süleyman'ı geçirdiler.

6- Nizam-ı Cediti kuran III. Selim'i tahttan indirdiler. (Kabakçı Mustafa Ayaklanması)

 

YENİÇERİLERİN AYAKLANMALARININ BAŞLICA SEBEPLERİ:

1-Padişah ve diğer devlet adamlarının yeniçeri ocaklarında düzenlemeler yapmak istemeleri

2-Saray entrikaları sonucu vezir veya diğer devlet adamlarının yeniçerileri kışkırtmaları

3-Padişah değişikliğinde cülus bahşişi aldıklarından padişahları tahttan indirerek yerine yenisini

geçirmenin işlerine gelmesi

4-Pekçoğunun İstanbul'da esnaflık gibi işlerle uğraşmalarından sefere gitmek istememeleri

5-Maaşlarının düşük ayarlı para ile ödenmesi

6-Denge unsuru olan tımarlı sipahilerin ortadan kalkmasıyla devlet içinde en etkili güç haline

gelmeleri

7-Tımar sisteminin çökmesiyle sayılarının ve güçlerinin artması

 

KAPIKULU OCAKLARINDA YAPILAN ISLAHATLAR:

1- I.Mahmut (1730-1754) zamanında Fransız asıllı olan Humbaracı Ahmet Paşa ordunun topçu ve

humbaracı ocaklarını Avrupa yöntemlerine göre ıslah etti. Ayrıca bu dönemde Hendeshane kuruldu.

2- III.Mustafa(1757-1774) zamanında topçu ocağı Baron dö Tot tarafından yeniden ıslah edildi. "Sürat

topçuları" adıyla yeni bir askeri birlik kuruldu.

3- III.Selim (1789-1807) Nizam-ı Cedit adıyla yeni bir ordu kurdu(1793).

4- a)-II.Mahmut döneminde(1808-1839) sadrazam Alemdar Mustafa Paşa SEKBAN-I CEDİT ocağını kurdu.

b)-Alemdar Mustafa Paşanın öldürülmesi üzerine Sekban-ı Cedit kapatıldı.II.Mahmut EŞKİNCİ adıyla

yeni bir ocak kurdu.

c)-II.Mahmut 1826'da yeniçerileri ortadan kaldırdı. Bu olaya Osmanlı tarihinde "Vakayı Hayriye"

denir. Yeniçeri ocağının yerine ASAKİR-İ MANSURE-İ MUHAMMEDİYE adında yeni bir kuruldu.Bu

orduya daha sonra NİZAMİYE adı verildi. Komutanına da SERASKER(Kara kuvvetleri komutanı)

denildi.

5- Tanzimat Devrinde askerlik "vatan görevi" olarak kabul edildi(1843).Temel askerlik süresi 5 yıl

olarak belirlendi.

6- 1870'de "askeri zaptiye" teşkilatı (jandarma) kuruldu.

 

NOT: Yukarıda dönemler içinde bir çok askeri okul ve kurum açılmıştır. Bu okul ve kurumlar "Eğitim

Öğretim" ünitesi içinde ayrıca belirtileceğinden burada anlatılmamıştır.

 

OSMANLILARDA VAKIF TEŞKİLATI

Vakıf : Bir müslümanın malının bir bölümünü veya tamamını hayır amacıyla bağışlamasına denir.

Vâkıf : Vakfeden kişiye denir.

Mevkûf : Vakfedilen mala denir.

Mütevelli: Vakıf yöneticisine denir.

Vakfiye : Kadı huzurunda düzenlenen vakıf şartlarını belirten sözleşmeye denir.

 

VAKIFLARIN ÖNEMİ: Vakıflar yoluyla şehir kasaba köy gibi yerleşim merkezlerinde cami medrese yol

çeşme vb. bir çok yapı vakıflar yoluyla yapılmış böylelikle devlete imar konusunda yapılacak fazla

bir şey kalmamıştır.

 

OSMANLI TOPLUMU

OSMANLI TOPLUMUNUN ETNİK YAPISI:

Osmanlı Devleti kurulduğunda halkının tamamı Türktü. Sonraki dönemde toprak genişlemesi sonucu bir

çok ulus (YunanBulgarSırpArnavutMacarHırvatSlovenR omenArap Macar.) Osmanlı yönetimine

girdi. Osmanlı Devleti çok uluslu bir imparatorluğa dönüştü.

 

NOT: Bu çok uluslu yapının çatırdayarak Osmanlı Devletinin parçalanmasına neden olan en önemli dış

gelişme FRANSIZ İHTİLALİ'dir.

 

OSMANLI TOPLUMUNDA SOSYAL HAREKETLİLİK

A)-YATAY HAREKETLİLİK: Bir toplumun ülke coğrafyası üzerinde çeşitli sebeplerle yer değiştirmesi(göç)

olayına yatay hareketlilik denir.

a)-Kuruluş ve yükselme dönemlerinde yatay hareketlilik:

Bu dönemlerde yatay hareketlilik FETHEDİLEN yerlere doğru yerleşme şeklinde görülür. Osmanlı

Devleti bu dönemde Balkanlar'daki Türk nüfusunu artırmak için yatay hareketliliği teşvik edici

uygulamalar yapmıştır.

Bu TEŞVİK UYGULAMALARI şunlardır:

1- Bataklık yada ıssız yerlere vakıflar kurmak yoluyla buraların ekonomik hayatını

canlandırmış insanların buraya yerleşmesini özendirmiştir.

2- Fethedilen yerlere yerleşeceklere bir takım vergi kolaylıkları sağlanmıştır.

b)-Osmanlı Devletinde Duraklama Devri sonrası Yatay Hareketlilik:

1- Bu dönemlerde kaybedilen yerlerdeki Türk ve müslüman halk içkesimlere göç etmek zorunda

kalmıştır.

2- Nüfus artışı ekonomik güçlükler ve eşkiyalık hareketleri gibi nedenlerle kırsal kesimdeki

halk büyük kentlere göç etmiştir.

B)-DİKEY HAREKETLİLİK:

Bir sınıftan başka bir sınıfa geçmek veya bulunduğu sınıf içinde daha yüksek mevkilere gelmeye

"Dikey hareketlilik" denir. Ortaçağ Avrupa'sının sınıflı toplumlarında ve Hindistan'daki "Kast"

teşkilatının katı sınıfsal yapısında dikey hareketlilik yoktur. Çünkü buralardaki sınıflar kan

bağına dayanmaktadır. Örneğin; baron dük kont Lord olabilmenin şartı bu kimselerin soyundan

gelmektir.

Osmanlı Devletinde "kan bağına" dayanan sınıfsal bir yapı olmadığından dikey hareketlilik yoğun bir

şekilde görülür. REAYA dediğimiz yönetilenlerden bir kişinin yönetenlerden saydığımız

seyfiyeilmiye yada kalemiyeye geçmesi mümkündür.(padişah olmak hariç) Bunun için başlıca iki şart

vardı: 1- Müslüman olmak 2- Eğitim öğretim görmek.

Reaya içindeki müslüman olmayanların DEVŞİRME yoluyla müslümanlaştığını ve kapıkulu sistemi içinde

eğitimlerini tamamlayarak devletin önemli kadrolarında görev aldıklarını görüyoruz. Mesela 1453-1566

yılları arasında görev yapan 24 veziri azamın 20'si devşirmedir.


Geri
Üst