İ
İslami Yazar
Forum Okuru
Orucun tıbbi hikmetleri
Oruç bedenin tüm sistemlerine olumlu etkiler. Ancak oruç, sağlık ve diyet sürdürmek için değil, sırf Allah emrettiği için tutulmalıdır. Oruçlu insanın vücudu gıda etkinliğinin azalması sonucu içgüdüsel olarak bir çok gereksiz yorgunluktan kurtuluyor. Aynı zamanda her birey maddi imkanı seviyesinde iftar ve sahurda bir miktar besin ve vitamin kabul eder; diğer yandan ise şehvet ve cinsel isteğin sabit ve sakin durumda olması, bir tür dinlenmesi tüm sinir sistemine zindelik getirir.
Bazı kişilerin oruçlu zamanlarda sinirli olmasının sinir sistemi ile ilgisi yoktur. Bu, nefse ait bir özelliktir. Oruç tutarken karaciğer dinlendiği için bir çok zehirli maddeleri yok ederek sinir sisteminin yorgunluk sorununu yoluna koyuyor.
Oruçlu zamanlarda gündüzleri kanda kolesterol düzeyi azalır. Damarların iç duvarında biriken eski kolesterol artıklarının yavaş yavaş kan dolaşımına karışması sonucu damarlar sertliği ortadan kalkıyor. Ayrıca, özellikle, öğleden sonra tansiyon düşer, damarlar tamamen rahatlar. Doğumdan ölüme kadar durmadan çalışmak zorunda olan sindirim sistemi oruç sırasında ortalama günde en az dört saat istirahat ediyor. Dolayısıyla, zarar görmüş, aşınmış, dağılmış parçalarını tamir etme imkanı bulur.
Orucun bedene ne gibi faydası vardır?
Oruç sağlık açısından en bariz etkisini karaciğere gösteriyor. Karaciğerin vücudun çeşitli yerleri ile ilgili olan yüzlerce fonksiyonu vardır. Yağları eriten ödün salgılanmasında hastalıklara karşı direnç (bağışıklık) maddesinin hazırlanmasına kadar tüm çalışmalar, daha doğrusu, organizmanın tüm kimyasal süreçleri karaciğerde gidiyor. Çok nadiren hastalanır ve aşırı yüklenirken bazı fonksiyonlarını eksik yerine getirir. Modern tıp birçok hastalıkların başlangıç nedenini (vücut direncinin zayıflaması, bağışıklık sisteminin restore edilmemesi halleri) karaciğerle ve aşırı yüklenmesi ile anlatıyor.
Oruç ise karaciğeri günde üç-dört saatlik istirahatle sağlar. Gerçi karaciğer fonksiyon ve faaliyetlerini durdurmaz, fakat bu zamanlarda belli yavaşlama eşlik ediyor. Böylece, her organda olduğu gibi, karaciğerde de dinlenme zamanı genel yenilenme oluşur. Böylece bağışıklık, kan oluşumu ve sindirim sistemi kendisinin en ideal biçimini onarır. Vücudun en önemli kimyasal süreçleri kanda cereyan ediyor. Çeşitli gıda maddeleri, bağışıklık maddeleri ve solunum enzimleri doğrudan kanın bileşimi ile ilgilidir. Bu maddelerin artması organizmanın çalışmasını zorlaştırır.
Oruçlu kişilerde bu maddeler en düşük seviyeye düşer. Yani kanda cereyan eden kimyasal prosesler zayıflıyor ve sabitleşiyor. Kötü olduğu için oruç tutmayanlar bilmiyor ki, aslında onları bu hale getiren sebep oruç tutmamaktır. İster sinir sisteminin yatışması, gerekse cinsel isteğin bir ölçüde önleyen "şehvet" diyeti cinsel yaşam için büyük önem arz etmektedir. Böbreklerin besinlerin yanma maddelerini süzdüğünü ve bu işlevi düzenli yürüttüğünü dikkate alırsak, oruç sırasında dört saatlik dinlenmenin faydasını daha iyi anlarız. Sanki insan sağlığının korunması görevi oruca verilerek, ilahi emir olarak ihsan edilmiştir. Selam ve dua ile.
Bazı kişilerin oruçlu zamanlarda sinirli olmasının sinir sistemi ile ilgisi yoktur. Bu, nefse ait bir özelliktir. Oruç tutarken karaciğer dinlendiği için bir çok zehirli maddeleri yok ederek sinir sisteminin yorgunluk sorununu yoluna koyuyor.
Oruçlu zamanlarda gündüzleri kanda kolesterol düzeyi azalır. Damarların iç duvarında biriken eski kolesterol artıklarının yavaş yavaş kan dolaşımına karışması sonucu damarlar sertliği ortadan kalkıyor. Ayrıca, özellikle, öğleden sonra tansiyon düşer, damarlar tamamen rahatlar. Doğumdan ölüme kadar durmadan çalışmak zorunda olan sindirim sistemi oruç sırasında ortalama günde en az dört saat istirahat ediyor. Dolayısıyla, zarar görmüş, aşınmış, dağılmış parçalarını tamir etme imkanı bulur.
Orucun bedene ne gibi faydası vardır?
Oruç sağlık açısından en bariz etkisini karaciğere gösteriyor. Karaciğerin vücudun çeşitli yerleri ile ilgili olan yüzlerce fonksiyonu vardır. Yağları eriten ödün salgılanmasında hastalıklara karşı direnç (bağışıklık) maddesinin hazırlanmasına kadar tüm çalışmalar, daha doğrusu, organizmanın tüm kimyasal süreçleri karaciğerde gidiyor. Çok nadiren hastalanır ve aşırı yüklenirken bazı fonksiyonlarını eksik yerine getirir. Modern tıp birçok hastalıkların başlangıç nedenini (vücut direncinin zayıflaması, bağışıklık sisteminin restore edilmemesi halleri) karaciğerle ve aşırı yüklenmesi ile anlatıyor.
Oruç ise karaciğeri günde üç-dört saatlik istirahatle sağlar. Gerçi karaciğer fonksiyon ve faaliyetlerini durdurmaz, fakat bu zamanlarda belli yavaşlama eşlik ediyor. Böylece, her organda olduğu gibi, karaciğerde de dinlenme zamanı genel yenilenme oluşur. Böylece bağışıklık, kan oluşumu ve sindirim sistemi kendisinin en ideal biçimini onarır. Vücudun en önemli kimyasal süreçleri kanda cereyan ediyor. Çeşitli gıda maddeleri, bağışıklık maddeleri ve solunum enzimleri doğrudan kanın bileşimi ile ilgilidir. Bu maddelerin artması organizmanın çalışmasını zorlaştırır.
Oruçlu kişilerde bu maddeler en düşük seviyeye düşer. Yani kanda cereyan eden kimyasal prosesler zayıflıyor ve sabitleşiyor. Kötü olduğu için oruç tutmayanlar bilmiyor ki, aslında onları bu hale getiren sebep oruç tutmamaktır. İster sinir sisteminin yatışması, gerekse cinsel isteğin bir ölçüde önleyen "şehvet" diyeti cinsel yaşam için büyük önem arz etmektedir. Böbreklerin besinlerin yanma maddelerini süzdüğünü ve bu işlevi düzenli yürüttüğünü dikkate alırsak, oruç sırasında dört saatlik dinlenmenin faydasını daha iyi anlarız. Sanki insan sağlığının korunması görevi oruca verilerek, ilahi emir olarak ihsan edilmiştir. Selam ve dua ile.