Okul Öncesi Dil Gelişiminin Önemi

Bilge Gökçen

Yeni Üye
Üye
Okul Öncesi Dil Gelişiminin Önemi
dil gelişimi ile ilgili oyunlar okul öncesi dil gelişimi okul öncesinde türkçe etkinliklerinin önemi türkçe etkinliklerinin önemi alanı ile ilgili oyunlar
OKUL ÖNCESİ GELİŞİMDE DİL GELİŞİMİNİN ÖNEMİ

Dil, insanların düşünce, duygu, istek v.b. yaşantılarını birbirlerine aktarabilmelerini dış dünyayı yorumlayarak kendi dünyalarına getirebilmelerini sağlar. Dil sayesinde geçmiş ve gelecek zamandan söz edebilir, bilinmeyeni keşfedebilir, düşüncelerimizi yorumlar, kendi kendimizi keşfedebiliriz. Ruhsal ve toplumsal kişiliğimizin oluşmasına katkıda bulunur, kültürümüzün devamını sağlayan dil ile başkalarını, çocuklarımızı, öğrencilerimizi etkiler, öğretir ya da onları yönlendirebiliriz. Dil dünyaya açılan penceremizin biricik anahtarıdır. Tüm insanlar dil öğrenme potansiyeli ile dünyaya gelirler. Bu bir örümceğin ağ örme yeteneğine, bir kuşun yuva kurma yeteneğine benzetilebilir. Ancak tüm insanlar doğdukları ortamda konuşulan dili kullanırlar. Sınırlı birimlere sonsuz ifade yaratılabilirler. Dilin yaratıcı özelliği insanların iletim ve anlatım gücünü yükseltir, değişik anlamlar kurulmasını sağlar. Dil potansiyeli ile dili kullanma becerisinin içerikleri farklıdır. Aynı toplum içinde bireylerin birbirinden farklı dil kullanımları vardır. Bireylerin yaşa, eğitimlerine, yaşadıkları bölgelere, ilgili alanlarına göre farklı dil kullanımları dilin bireysel yönünü oluşturur. Çocukların büyüme ver gelişmeleri doğum anından itibaren büyük bir ilgiyle izlenir. Büyümenin en hızlı olduğu yaşamın ilk yılı ve bunu izleyen altı yaşa kadar olan dönem olarak kabul edilmektedir. Bu dönemde çocukların zihinsel, dil, sosyal ve fiziksel gelişim alanlarında yaşlarına uygun özellikler göstermeleri beklenmektedir. Yaşamın ilk yılında en hızlı gelişim fiziksel büyümede görülürken, ikinci yıl dilin en hızlı geliştiği dönem olarak kabul edilmektedir. Çocuğun dili kullanmayı öğrenmesi gelişimin en önemli göstergelerinden birdir. Çünkü dil,belirli kurallara dayalı semboller sistemidir. Konuşma ise, dili kullanarak sözlü iletişim kurma yöntemidir. Her dilin sözcük, ses ve gramer yapıları birbirinden farklıdır. Gelişimin doğum öncesinden başladığı görüşüne dayanılarak çocuğun dille ilgili becerileri de bu andan itibaren öğrendiği kabul edilmektedir. Çocuğun dil gelişimi doğumdan it itibaren izlendiğinde doğuştan getirdiği bir ses kapasitesinin olduğu görülmektedir. Doğumdan sonraki ilk aylarda bebek ağlama, gülme, hıçkırma, bağırma gibi kendiliğinden bir takım sesler çıkarırken, dışardan işittiği sesleri de taklit etmeye başlar. Ses taklitleri, hece tekrarları ve ilk sözcüğün söylenmesi gibi dil gelişimindeki belirgin aşamalar izlenerek çocuğun konuşulanları anlaması ve konuşmaya başlaması gerçekleşir. Çocuk olgunlaştıkça konuşma mekanizması üzerindeki denetimi artmaktadır. Çocuğun biyolojik kapasitesinin yanı sıra çevrenin ve eğitimin gelişim üzerindeki etkinliği de önem kazanmaktadır. Bu nedenle çocuğun ana dilini kazanırken geçirdiği aşamalarda eğitimin destekleyici rolünden yararlanmak gerekmektedir. Çocuğun ilk dönemlerde konuşması için desteklenmesine, uygun ortamlar yaratılmasına ve uyarıcılar sunulmasına gereksinimi vardır. Dil kullanabilmek doğuştan getirdiğimiz bir yetenektir ama fitili ateşlemek için uyarıcı çevreye ihtiyaç vardır. Darwin’nin de dediği gibi türünün tatlı melodisi anne dili çocuğun ilk donanımıdır. Çocukta dilin gelişmesi hem onu olgunlaşmasına hem de öğrenmesine dayanır. Bebeklikten sonraki yıllarda bütün normal çocuklar, hatta zeka düzeyi normalin altında olan büyük çocuklar çevrelerinde kullanılan dili öğrenirler. Çocuğun doğduktan bir yetişken oluncaya kadar ana dilini öğrenme sürecini (dil gelişimi denir) çocuk arzu, istek ve ihtiyaçlarını cümlelerle dile getirir. Dil gelişiminin normal olması için zeka ve duyu organlarını normal yapıda olması gerekir. Dil gelişimin niteliği çocuğun zihinsel gelişimini belirler. Dil zihin gelişiminin en sağlıklı göstergesidir. Dil yönünden kusurlu olan çocuklar kendilerini ifade etmekte güçlük çekerler. Bu durumda çocukta bir çok sorun ortaya çıkmasına neden olur. Dilin sağlıklı bir şekilde gelişmesi çocuğun diğer gelişimlerini de olumlu yönde etkiler. Bu yüzden dil gelişimine önem verip en etkin olduğu çağda yani okul öncesi dönemde bu alanda bol bol çalışmalar yapılmalıdır. Dilin çok önemli olduğu herkes tarafından bilinmekle birlikte buna çok fazla önem verilmemektedir. En önemli unsur bu dönemde çocukların dil gelişimini ilerletmek ve bunu yaparken farkı metotlar kullanarak dili daha da zenginleştirmektir. Çocuklara drama, oyun, tiyatro, şiir, tekerleme, parmak oyunları, hikaye anlatma, tekrarlama, yorumlama gibi çalışmalar yaptırtarak hem dili düzgün kullanmayı öğretebilir hem de bunu yaparken çocuğun zevk almasını sağlayabiliriz. Çocuk bundan zevk alırsa bu çalışmaları daha çok yapar bu sayada dil gelişim dönemini çok iyi bir şekilde geçirmiş olur. Yani daha iyi bir diksiyonu, daha bir kelime haznesi, daha etkili bir konuşması, bunlara bağlı olarak da daha iyi bir sosyal çevresi oluşur.