Uzman SühaN
Administrator
Oje sürmek abdeste manimidir?
Soru: Oje, abdeste ve gusül abdestine mâni midir? Bir bayan tırnakları ojeli veya cilalı iken abdest alabilir mi?
Cevap:
Oje, tırnakların üzerinde tabaka oluşturan ve suyun tırnakların altına geçmesini engelleyen bir maddedir. Kadınlar bunu süslenme amacı ile tırnaklarına sürerler. Eski ulema döneminde böyle bir maddenin olmamasından dolayı, bunun abdeste veya boy abdestine (gusle) engel olup olmayacağı konusunda tereddütler ortaya çıkmıştır.
Eskiden kadınlar ellerine kına yakar, kına parçacıkları tırnaklar üzerinde bir tabaka oluştururdu. Kına yakma adeti hâlâ devam etmektedir.
Abdest ayetinde Allah Teala şöyle buyurmaktadır:
“Mü’minler! Namaza kalktığınızda yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayınız.” (Maide, 5/6)
Yıkama, organın üzerinden suyun akıtılması şeklinde tarif edilmiştir. Ebu Hanife ve İmam Muhammed’e göre bir damla da olsa suyun akması gerekir. Yağ sürer gibi suyu organa sürmek yeterli olmaz. Ebu Yusuf ise organın ıslanmasını yeterli görmüş, suyun akmasını şart koşmamıştır. (İbn Abidin, Haşiyetü Reddi’l-Muhtar, İstanbul, 1984, c. 1, s. 96) Organın üzerine su sürmenin yıkama olmayacağı açıktır. Çünkü bu, organı ıslak elle meshetmek olur. Halbuki ayette emredilen, yıkamadır; mesh değil.
Kına çok ince de olsa tırnak üzerinde bir tabaka oluşturur. Başka bir şekilde o rengin tırnak üzerinde kalması mümkün olmaz. Kına çamurunun parçacıkları tırnak diplerinde sert tabaka oluşturur ve suyun tırnağa ulaşmasını engeller. Kına, oje gibi değildir. Gözeneklerinden tırnağa su ulaşabilir. Ancak bu suyun tırnağın tamamına ulaşması ve tırnağın üzerinden akıp gitmesi mümkün değildir. Bunun olabilmesi için, suyun tırnakla kınanın arasına girmesi gerekir ki bu durumda tırnakta kına kalmaz. Böyle bir şeyin mümkün olmadığı açıktır. Bu sebeple kınalı tırnağın emredildiği şekilde yıkanması mümkün değildir.
Abdest ayetinin sonunda Allah Teala şöyle buyurmaktadır:
“Allah size (abdest ve guslü emretmekle) bir güçlük çıkarmak istemiyor. Ama sizi arındırmak ve size olan nimetinin tamamlamak istiyor. Belki şükredersiniz.” (Maide, 5/6)
Kadının süslenmesi yasak olmadığından abdest alırken tırnağındaki kınayı kazımasını emretmenin güçlük doğuracağı kesindir. Bu sebeple fakihler, kınanın abdeste ve gusle mani olmayacağını söylemişlerdir. Hanefilerin konu ile ilgili görüşleri şöyledir:
“Kına, pire pisliği, kir tabakaları, vücuda sürülen yağ, krem, tırnak aralarına giren kirler vs. her ne kadar suyun organ üzerinden akmasına mani ise de zaruretten dolayı abdeste ve gusle mani olmazlar.” (İbn Abidin, Haşiyetü Reddi’l-Muhtar, c. 1, s. 155-156)
Buradaki ‘zaruret’ yukarıdaki şeyleri temizleme sıkıntısından doğan zarurettir. Çünkü onları temizleme emredilecek olsa insanlar zor durumda kalır ve bir çoğu abdest alıp namaz kılma imkanı bulamazdı. Oje de yukarıdaki maddelerle aynı konumdadır. Kadının tırnaklarına oje sürmesini veya tırnaklarını cilalamasını yasaklayan bir hüküm olmadığına göre abdest veya gusülden önce bunların temizlenmesini şart koşmanın güçlük doğuracağı açıktır. Yukarıdaki ayet, Allah’ın güçlük çıkarmak istemediğini ama bizi arındırmak istediğini bildirmektedir. Tırnakları ojeli veya cilalı olan kişiler ellerini yıkadıkları zaman temiz sayılacaklarından, Allah’ın bu konudaki emri de yerine gelmiş olmalıdır.
Sonuç olarak oje ve tırnak cilası abdest ve gusle mani değildir.
Cevap:
Oje, tırnakların üzerinde tabaka oluşturan ve suyun tırnakların altına geçmesini engelleyen bir maddedir. Kadınlar bunu süslenme amacı ile tırnaklarına sürerler. Eski ulema döneminde böyle bir maddenin olmamasından dolayı, bunun abdeste veya boy abdestine (gusle) engel olup olmayacağı konusunda tereddütler ortaya çıkmıştır.
Eskiden kadınlar ellerine kına yakar, kına parçacıkları tırnaklar üzerinde bir tabaka oluştururdu. Kına yakma adeti hâlâ devam etmektedir.
Abdest ayetinde Allah Teala şöyle buyurmaktadır:
“Mü’minler! Namaza kalktığınızda yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayınız.” (Maide, 5/6)
Yıkama, organın üzerinden suyun akıtılması şeklinde tarif edilmiştir. Ebu Hanife ve İmam Muhammed’e göre bir damla da olsa suyun akması gerekir. Yağ sürer gibi suyu organa sürmek yeterli olmaz. Ebu Yusuf ise organın ıslanmasını yeterli görmüş, suyun akmasını şart koşmamıştır. (İbn Abidin, Haşiyetü Reddi’l-Muhtar, İstanbul, 1984, c. 1, s. 96) Organın üzerine su sürmenin yıkama olmayacağı açıktır. Çünkü bu, organı ıslak elle meshetmek olur. Halbuki ayette emredilen, yıkamadır; mesh değil.
Kına çok ince de olsa tırnak üzerinde bir tabaka oluşturur. Başka bir şekilde o rengin tırnak üzerinde kalması mümkün olmaz. Kına çamurunun parçacıkları tırnak diplerinde sert tabaka oluşturur ve suyun tırnağa ulaşmasını engeller. Kına, oje gibi değildir. Gözeneklerinden tırnağa su ulaşabilir. Ancak bu suyun tırnağın tamamına ulaşması ve tırnağın üzerinden akıp gitmesi mümkün değildir. Bunun olabilmesi için, suyun tırnakla kınanın arasına girmesi gerekir ki bu durumda tırnakta kına kalmaz. Böyle bir şeyin mümkün olmadığı açıktır. Bu sebeple kınalı tırnağın emredildiği şekilde yıkanması mümkün değildir.
Abdest ayetinin sonunda Allah Teala şöyle buyurmaktadır:
“Allah size (abdest ve guslü emretmekle) bir güçlük çıkarmak istemiyor. Ama sizi arındırmak ve size olan nimetinin tamamlamak istiyor. Belki şükredersiniz.” (Maide, 5/6)
Kadının süslenmesi yasak olmadığından abdest alırken tırnağındaki kınayı kazımasını emretmenin güçlük doğuracağı kesindir. Bu sebeple fakihler, kınanın abdeste ve gusle mani olmayacağını söylemişlerdir. Hanefilerin konu ile ilgili görüşleri şöyledir:
“Kına, pire pisliği, kir tabakaları, vücuda sürülen yağ, krem, tırnak aralarına giren kirler vs. her ne kadar suyun organ üzerinden akmasına mani ise de zaruretten dolayı abdeste ve gusle mani olmazlar.” (İbn Abidin, Haşiyetü Reddi’l-Muhtar, c. 1, s. 155-156)
Buradaki ‘zaruret’ yukarıdaki şeyleri temizleme sıkıntısından doğan zarurettir. Çünkü onları temizleme emredilecek olsa insanlar zor durumda kalır ve bir çoğu abdest alıp namaz kılma imkanı bulamazdı. Oje de yukarıdaki maddelerle aynı konumdadır. Kadının tırnaklarına oje sürmesini veya tırnaklarını cilalamasını yasaklayan bir hüküm olmadığına göre abdest veya gusülden önce bunların temizlenmesini şart koşmanın güçlük doğuracağı açıktır. Yukarıdaki ayet, Allah’ın güçlük çıkarmak istemediğini ama bizi arındırmak istediğini bildirmektedir. Tırnakları ojeli veya cilalı olan kişiler ellerini yıkadıkları zaman temiz sayılacaklarından, Allah’ın bu konudaki emri de yerine gelmiş olmalıdır.
Sonuç olarak oje ve tırnak cilası abdest ve gusle mani değildir.