İ
İslami Yazar
Forum Okuru
Nikah esnasında şahitlerin ne yapması gerekir?
Nikah akdinde şahitlerin rolü nedir? Sadece hazır bulunmaları yeterlimi yoksa muameleyi (icap ve kabulü) işitmeleri lazım mıdır?
Şahitlik nikah akdinin sıhhat şartıdır. Şahitler olmadan veya şehadet şartları yerine getirilmeden akdedilen nikah akdi sahih değildir. Nikah akdi yapılırken mükellef yani akil, baliğ, hür iki Müslüman erkeğin veya bir erkekle iki mükellefe kadının bulunması lazımdır.
Nikah akdinde şahit bulunması şartı şahitlikte aranan diğer hususlarında tamam olması ile gerçekleşir.
Şahitlerin nikah akdinin inikadı anında hazır bulunmaları şarttır. Nikah akdi icap ve kabul beyanları ile kurulur. Şahitler hazır olmaksızın icap ve kabul yapılıp daha sonra şahitlere haber verilse dahi akit sahih olmaz. Şahitlerin şahadeti ile, fasit olan nikah akdi sahih hale gelmez. Şahitlerin huzurunda , icap ve kabul beyanlarının yenilenmesi gerekir. Aynı şekilde şahitlerden birisi varken yapılan icap ve kabul daha sonra ikinci şahide bildirilse, onun şahadeti ile nikah sahih hale gelmez icap ve kabul beyanlarının tekrarlanması gerekir.
Şahitlerin âkitlerin sözlerini işitmeleri ve ondan murat olunan manayı anlamaları da şarttır.
İmam-ı Züfer (r.a.) hazretlerine göre evlenen erkekle kadının nikahta icap ve kabul beyanlarını işitmek şahadettir. Bu bakımdan iki tarafın lisanına vakıf olmayanların şahadeti makbul değildir.
Uyuyan ya da duyduğunu anlamayan ve ayıldıktan sonra da hatırlamayan sarhoşun ve sağır kimsenin şahitliği makbul değildir. Fakat iki tarafın sözlerini işiten ahresin veya dili tutulmuş kimsenin şahadeti ile nikah münakit olur.
Akit yapılırken tarafların icap ve kabul beyanlarını şahitlerin birlikte işitmiş olmaları şarttır. Şahitlerden biri diğerinin öbür şahit ise diğer âkidin sözlerini işitseler veya şahitler taraflardan yalnız birinin sözünü işitseler nikah akdi sahih olmaz çünkü şehadet akdin yani icap ve kabulün rüknü olduğundan şahitler her iki tarafın sözlerini işitmedikçe rüknün şartı tahakkuk etmiş olmaz.
Gaip hakkında mektup ile nikah akd olunduğu taktirde, şahitlerin mektubun mündericatını işitmeleri veya maznunatına muttali olmaları gerekir. Mektup, mündericatı emir sıgası ile olursa tevkili icap edeceğinden ve bu durumda kendisine mektup gönderilenin hem icap hem de kabul makamında olacağından şahitlerin yalnızca onun sözünü işitip anlamaları kafidir.
Netice olarak nikah akdinde iki şahidin hazır bulunması gerekli fakat yeterli değildir. Aynı zamanda şahitlerin konuşulan lisana vakıf olmaları, tarafların icap ve kabul beyanlarını her ikisinin de beraberce işitip anlamaları şarttır.
Şahitlik nikah akdinin sıhhat şartıdır. Şahitler olmadan veya şehadet şartları yerine getirilmeden akdedilen nikah akdi sahih değildir. Nikah akdi yapılırken mükellef yani akil, baliğ, hür iki Müslüman erkeğin veya bir erkekle iki mükellefe kadının bulunması lazımdır.
Nikah akdinde şahit bulunması şartı şahitlikte aranan diğer hususlarında tamam olması ile gerçekleşir.
Şahitlerin nikah akdinin inikadı anında hazır bulunmaları şarttır. Nikah akdi icap ve kabul beyanları ile kurulur. Şahitler hazır olmaksızın icap ve kabul yapılıp daha sonra şahitlere haber verilse dahi akit sahih olmaz. Şahitlerin şahadeti ile, fasit olan nikah akdi sahih hale gelmez. Şahitlerin huzurunda , icap ve kabul beyanlarının yenilenmesi gerekir. Aynı şekilde şahitlerden birisi varken yapılan icap ve kabul daha sonra ikinci şahide bildirilse, onun şahadeti ile nikah sahih hale gelmez icap ve kabul beyanlarının tekrarlanması gerekir.
Şahitlerin âkitlerin sözlerini işitmeleri ve ondan murat olunan manayı anlamaları da şarttır.
İmam-ı Züfer (r.a.) hazretlerine göre evlenen erkekle kadının nikahta icap ve kabul beyanlarını işitmek şahadettir. Bu bakımdan iki tarafın lisanına vakıf olmayanların şahadeti makbul değildir.
Uyuyan ya da duyduğunu anlamayan ve ayıldıktan sonra da hatırlamayan sarhoşun ve sağır kimsenin şahitliği makbul değildir. Fakat iki tarafın sözlerini işiten ahresin veya dili tutulmuş kimsenin şahadeti ile nikah münakit olur.
Akit yapılırken tarafların icap ve kabul beyanlarını şahitlerin birlikte işitmiş olmaları şarttır. Şahitlerden biri diğerinin öbür şahit ise diğer âkidin sözlerini işitseler veya şahitler taraflardan yalnız birinin sözünü işitseler nikah akdi sahih olmaz çünkü şehadet akdin yani icap ve kabulün rüknü olduğundan şahitler her iki tarafın sözlerini işitmedikçe rüknün şartı tahakkuk etmiş olmaz.
Gaip hakkında mektup ile nikah akd olunduğu taktirde, şahitlerin mektubun mündericatını işitmeleri veya maznunatına muttali olmaları gerekir. Mektup, mündericatı emir sıgası ile olursa tevkili icap edeceğinden ve bu durumda kendisine mektup gönderilenin hem icap hem de kabul makamında olacağından şahitlerin yalnızca onun sözünü işitip anlamaları kafidir.
Netice olarak nikah akdinde iki şahidin hazır bulunması gerekli fakat yeterli değildir. Aynı zamanda şahitlerin konuşulan lisana vakıf olmaları, tarafların icap ve kabul beyanlarını her ikisinin de beraberce işitip anlamaları şarttır.