Ne- Kız İsimleri
en yeni kız isimleri eski türk kız isimleri yeni türkçe yepyeni
Nebahat: onur, şeref, ün
Nebalet: zekilik
büyüklük, ululuk
cömertlik
Nebihe: ünlü, şöhretli
Nebile: zeka sahibi, fazilet sahibi
Nebiye: tanrının buyruklarını insanlara yönelten, onları aydınlatan
Necdet: kahramanlık, yiğitlik
güçlü ve korkusuz
Necla: soylu
çocuk, evlat, oğul, kuşak, sülale, nesil
derin, geniş, iri
Necmiye: yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
Necve: çocuk, evlat
Necibe: soyu temiz
Necile: asil kimseden gelme
Neda: ciğ, nem, rutubet
Nedret: az bulunan, seyrek
Nedime: hoş sohbet, kadın
kadın arkadaş
Nefaset: güzel ve enfes olma durumu
Nefis: çok hoş, hoşa giden, beğenilen
Nefise: beğenilen, hoş, güzel
Nehir: ırmak, büyük akarsu
Nehire: gereğinden fazla
Nema: artma, çoğalma
büyüme, uzanma
faiz
Nemutlu: bileşik isim
Nemika: mehtap
Nemir: tatlı su
Nergis: çiçekleri ayrı ayrı ya da bir kök üzerinde sarı ve beyaz renkte bir bitki
Nergise: nergis şeklinde yapılmış süs
Nermin: yumuşak, narin, ince
pehlivan, yiğit
Neriman: pehlivan, yiğit
yürekli, bahadır
Nesevi: kadınla ilgili, kadınlık
Nesli: soylu
Nesligül: güllerin soyundan gelen
Neslihan: han soyundan
sevgi ile hükmeden
Neslinur: soyu kutsal ışıktan gelme
Neslişah: şah soyundan gelen
Nesrin: beyaz ve ufak bir çeşit katmerli gül
Nesibe: baba soyundan, tarafından
Nesime: yel, esinti, iyi huy
Neva: ses, ahenk
güç, zenginlik, servet
nasip
Türk müziğinde bir makam
Nevade: torun anlamında
Nevafet: yeni ve çok güzel olan
Neval: talih, kader, kısmet
bağış, ihsan
tanrı vergisi
Nevai: nasiple ilgili
ahenkle ilgili
Nevair: ateşler, alevler
Nevaziş: okşama, gönül alma
Nevbahar: ilkbahar, ilkyaz
Nevbaht: yeni şansı açılmış, şansı açık
Nevbar: genç kız
turfanda çıkan meyve ve çiçek
Nevbare: turfanda yemiş
taze yeşillik
Nevber: turfanda sebze ve erken çıkan herşey
Nevcan: yeni doğmuş
Neveda: yeni, sevimli
Neveser: Türk müziğinde dede efendi'nin bulduğu bileşik bir makam
Nevgece: yeni yeni oluşan gece
Nevgül: yeni açmış gül
Nevhager: ağıtçı
Nevhayat: yeni hayat, yeni yaşam
Nevhiz: yeni yetişen
Nevnihal: taze fidan
Nevra: beyaz çiçek
ışıklı olma, parlaklık
Nevres: yeni yetişen
Nevreste: yeni yetişen, yeni biten
Nevruz: yeni gün
Nevriye: ışıkla ilgili
Nevsale: yeni genç
Nevvare: nurlu aydın
Nevide: müjde
Nevim: ozanın, şairin nevini
Nevin: yeni, yepyeni
Nevinur: türlü, çeşitli ışıklar
Nevir: parlaklık, ışıldama
ağaç çiçeği
Nevzat: yeni doğmuş
Nevzenin: yeni tarz, yeni yöntem
Nevşüküfte: yeni açılmış çiçek
Neylan: isteğe ulaşıldığı an
küçük çağlayan
bir tür kır çiçeği
Neyir: ışıklı, aydınlık, parlak
Neyyire: nurlu, parlak
Nezafet: temizlik, paklık
Nezahat: iç temizliği, paklık
Nezahet: temizlik, paklık
Nezaket: naziklik, zariflik, incelik
Nezihe: temiz, pak
Nezire: adanmış
Neşat: sevinç, neşe
Neşe: sevinç, gönül ferahlığı
Neşe (m): gönül açıklığı (m), sevinc (im)
Neşe(m): gönül açıklığı(m), sevinc(im)
Neşecan: canın neşesi, mutluluğu
Neşegül: neşe, keyif, sevinç
az sarhoşluk, çakırkeyif
Neşenur: ışık saçan neşe, sevinç
Neşever: çok neşeli
Neşterin: ağustos gülü, yaban gülü
Neşve: keyif, neşe
Neşvünema: büyüme, gelişme
Neşide: şiir, manzume
Neşire: yayma, dağıtma
Nebahat: onur, şeref, ün
Nebalet: zekilik
büyüklük, ululuk
cömertlik
Nebihe: ünlü, şöhretli
Nebile: zeka sahibi, fazilet sahibi
Nebiye: tanrının buyruklarını insanlara yönelten, onları aydınlatan
Necdet: kahramanlık, yiğitlik
güçlü ve korkusuz
Necla: soylu
çocuk, evlat, oğul, kuşak, sülale, nesil
derin, geniş, iri
Necmiye: yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
Necve: çocuk, evlat
Necibe: soyu temiz
Necile: asil kimseden gelme
Neda: ciğ, nem, rutubet
Nedret: az bulunan, seyrek
Nedime: hoş sohbet, kadın
kadın arkadaş
Nefaset: güzel ve enfes olma durumu
Nefis: çok hoş, hoşa giden, beğenilen
Nefise: beğenilen, hoş, güzel
Nehir: ırmak, büyük akarsu
Nehire: gereğinden fazla
Nema: artma, çoğalma
büyüme, uzanma
faiz
Nemutlu: bileşik isim
Nemika: mehtap
Nemir: tatlı su
Nergis: çiçekleri ayrı ayrı ya da bir kök üzerinde sarı ve beyaz renkte bir bitki
Nergise: nergis şeklinde yapılmış süs
Nermin: yumuşak, narin, ince
pehlivan, yiğit
Neriman: pehlivan, yiğit
yürekli, bahadır
Nesevi: kadınla ilgili, kadınlık
Nesli: soylu
Nesligül: güllerin soyundan gelen
Neslihan: han soyundan
sevgi ile hükmeden
Neslinur: soyu kutsal ışıktan gelme
Neslişah: şah soyundan gelen
Nesrin: beyaz ve ufak bir çeşit katmerli gül
Nesibe: baba soyundan, tarafından
Nesime: yel, esinti, iyi huy
Neva: ses, ahenk
güç, zenginlik, servet
nasip
Türk müziğinde bir makam
Nevade: torun anlamında
Nevafet: yeni ve çok güzel olan
Neval: talih, kader, kısmet
bağış, ihsan
tanrı vergisi
Nevai: nasiple ilgili
ahenkle ilgili
Nevair: ateşler, alevler
Nevaziş: okşama, gönül alma
Nevbahar: ilkbahar, ilkyaz
Nevbaht: yeni şansı açılmış, şansı açık
Nevbar: genç kız
turfanda çıkan meyve ve çiçek
Nevbare: turfanda yemiş
taze yeşillik
Nevber: turfanda sebze ve erken çıkan herşey
Nevcan: yeni doğmuş
Neveda: yeni, sevimli
Neveser: Türk müziğinde dede efendi'nin bulduğu bileşik bir makam
Nevgece: yeni yeni oluşan gece
Nevgül: yeni açmış gül
Nevhager: ağıtçı
Nevhayat: yeni hayat, yeni yaşam
Nevhiz: yeni yetişen
Nevnihal: taze fidan
Nevra: beyaz çiçek
ışıklı olma, parlaklık
Nevres: yeni yetişen
Nevreste: yeni yetişen, yeni biten
Nevruz: yeni gün
Nevriye: ışıkla ilgili
Nevsale: yeni genç
Nevvare: nurlu aydın
Nevide: müjde
Nevim: ozanın, şairin nevini
Nevin: yeni, yepyeni
Nevinur: türlü, çeşitli ışıklar
Nevir: parlaklık, ışıldama
ağaç çiçeği
Nevzat: yeni doğmuş
Nevzenin: yeni tarz, yeni yöntem
Nevşüküfte: yeni açılmış çiçek
Neylan: isteğe ulaşıldığı an
küçük çağlayan
bir tür kır çiçeği
Neyir: ışıklı, aydınlık, parlak
Neyyire: nurlu, parlak
Nezafet: temizlik, paklık
Nezahat: iç temizliği, paklık
Nezahet: temizlik, paklık
Nezaket: naziklik, zariflik, incelik
Nezihe: temiz, pak
Nezire: adanmış
Neşat: sevinç, neşe
Neşe: sevinç, gönül ferahlığı
Neşe (m): gönül açıklığı (m), sevinc (im)
Neşe(m): gönül açıklığı(m), sevinc(im)
Neşecan: canın neşesi, mutluluğu
Neşegül: neşe, keyif, sevinç
az sarhoşluk, çakırkeyif
Neşenur: ışık saçan neşe, sevinç
Neşever: çok neşeli
Neşterin: ağustos gülü, yaban gülü
Neşve: keyif, neşe
Neşvünema: büyüme, gelişme
Neşide: şiir, manzume
Neşire: yayma, dağıtma