Nasıl pozitiflenebiliriz?
enerji nasıl alınır sevdiklerimize nasıl davranmalıyız sevdiklerimize davranmalıyız kompozisyon davranırız kıskançlık ile ilgili kompozisyon
PROF. DR. YILDIZ BATIRBAYGİL ..
NASIL POZİTİFLENEBİLİRİZ?
Çünkü pozitiflenmezsek mutsuz oluruz. Mutsuzluk negatif bir olaydır
ve beraberinde hastalıkları getirir.
Sabahları yataktan fırlayarak kalkmayın çünkü kan birden bacaklarda
göllenir. Yavaşça ve birazda yatakta hareketler yaparak kalkın. Eğer birden
fırlarsanız, baş dönmeleri tansiyon iniş çıkışları yaşarsınız.
Bırakın kan akımınız gibi enerjinizde vücudunuza dağılsın ve öyle
kalkın.
Banyoya gittiniz. Hemen aynaya bakın, eğer şişmiş gözlerinizi,dağılmış
saçlarınızı beğenebiliyorsanız siz o gün kendinizle barışık ve her şeyin
üstesinden gelebileceksiniz demektir. Kendinize gülümseyerek GÜNAYDIN deyin
ve gününüzün çok güzel geçeceğini, enerjiyle dolu olup her şeyin olumlu
olacağını kendinize yüksek sesle söyleyin ve hatta bir de kahkaha atın..Buna
inanın ve deneyin , göreceksiniz sihirli bir el değmiş gibi o gün neler
oluyor.
Lütfen bunu her sabah yapın.
Evinizde, arabanızda, iş yerinizde fonda hep sevdiğiniz bir müzik
çalsın. Enerjinizin az olduğu günlerde biraz hareketli müzik çalın ki size
canlılık versin. İş yerinizde çok bunaldığınızda kapınızı kapatın,
ayaklarınızı uzatın ve gözlerinizi kapatarak 10 dakika hiçbir şey
düşünmemeye çalışarak hafif bir müzik dinleyin. Bu size saatler sürecek bir
pozitif enerji sağlayacaktır.
SU negatif enerjiyi atmanız için en güzel araçtır. İster yüzün, ister
duş yapın hiçbir şeyin size bu kadar iyi gelmediğini göreceksiniz.
Günün herhangi bir saati sizin için önemli değilse duşunuzu gece
yapmanızı tavsiye ederim. Çünkü günün yorgunluğu, stresi üzerinize öyle bir
negatif enerji yüklemiştir ki bu enerjiyi bütün gece üzerinizde tutmayın ki
iç organlarınıza kadar inemesinler. Birde size tavsiyem duş yaparken
kafanıza, omuzlarınıza ve göğsünüze biraz elma sirkesi dökün. Elma
sirkesinin negatifi yok etme özelliği vardır. İlerleyen sayılarımızda elma
sirkesinin mucizelerinden size bahsedeceğim.
Pozitiflenmek için en önemli olaylardan biri de GÜLMEK . Kahkaha
atan insanların bağışıklık sistemlerinin daha sağlam olduğunu ve kahkaha
atan insanların daha uzun yaşadıklarını tespit etmişler. Halk arasında bir
söz vardır BİR KAHKAHA İKİ PİRZOLA diye.
Çocukken çok saçma bulurdum ama kahkahanın bir enerji gıdası olduğunu
sonradan öğrendim. USA'de yapılan araştırmalarda: 6 yaş civarı çocukların
değişik şekillerde günde 400 kez güldüklerini, yetişkinlerin ise en fazla
7-15 kez güldüklerini hiç olmazsa günde 15 kez dolu dolu gülmenin sinir
sisteminin kimyasını değiştirdiğini, kalp ve damarlarla solunum sistemine
egzersiz yaptırdığını gözlemlemişlerdir. Ayrıca yapılan çalışmalarda :
Gülmenin, uyku ve sindirim sistemini de iyileştirdiğini ve de gülümseyerek
korku ve paranoyalardan uzaklaşabileceğimizi bildirmişlerdir. Genelde hep
gülen, sürekli hastalık ve dertlerden bahsetmeyen insanlarla beraber olmak
en doğrusu tabi.. Düşünün bütün gün iş yerinde stres ve sıkıntıyla uğraşan
bir insanın tek huzur bulacağı yer neresidir, tabi ki evidir. Ama evdeki
eşte güler yüz yok, hep surat ve dır dır varsa . O insan nerede huzurlu ve
mutlu olacak. Herkes oturup kendini bir irdelesin. Eğer evliliğinizde bir
problem varsa ilk önce kendinizi bir incelemeye alın. Karşınızdakindense
insanın kendini düzeltmesi daha kolaydır. Hele siz biraz daha anlayışlı ve
güler yüzlü olun, daha bir huzur verin. Göreceksiniz karşınızdaki size
neler yapacak.
Evdeki kavgalar, küfürlü konuşmalar hem evin pozitifini yok eder hem
de evinizin bereketini kaçırır.
Bahçeniz varsa bol bol toprakla ve bitkilerle uğraşmaya çalışın
göreceksiniz negatifiniz nasıl gidiyor.
NAZAR: Din kitaplarında değişik tarzlarda ifade edilen nazarı bilimsel
olarak da izah etmişlerdir.
İki türlü incelemek daha doğru olur diye düşünüyorum. Birincisi,
insanın kendi kendine veya çocuğu gibi sevdiklerine hiçbir kötü amaç
taşımadan ürettiği negatif enerjidir. Düşünün çocuğunuz birkaç gün yemek
yemez, üzülürsünüz, sonra bir gün çok güzel yer sevinip anlatırsınız (öyle
güzel yedi ki bugün ) diye arkanızı bir dönersiniz çocuk kusmuş. Eyvah
nazarım değdi dersiniz. Anne çocuğuna kötü gözle bakar mı? Tabiî ki hayır.
Bunun böyle olmaması için Allah'tan beynimizde çocukluğumuzdan beri
sürekli kodlanan bir kelime vardır . MAAŞALLAH . Bu kelime söylendiği anda
nazar değmeyeceğine beynimizi şartlandırdıysak ( veya başka bir kelime de
olabilir ama toplumumuzda genelde hep bu kelime kullanılır) beyin bu
kelimeyi duyduğunda negatif enerji üretimini yapamamaktadır. Bu arada
gerçekten nazara inanmayan kişilerde böyle bir enerji üretilmeyeceği için
onların ne nazarları değer nede onlara nazar değer.
İkincisi: Bir insanın başkasına nazar etmesi, beyin kıskançlık duygusu
ile hareket ettiğinde yine negatif enerji üretmeye başlar.
Özellikle pesimist, haset ,kıskanç hep olumsuz düşünen kişilerin
nazarı daha çok değer. Rusya'dayken bir takım deneylere katıldım.
Mesela, gözlerini bir noktaya teksif edip bütün enerjilerini bu
noktaya kanalize edebilen insanların çok kalın cam bloklarını
parçaladıklarını gördüm. Bu enerjinin dalga boyutu ölçüldüğünde lazerle
eşdeğer çıktı. Düşünün lazer paslanmaz çeliği bile delip geçebilir ki böyle
bir insanın hasetle size baktığı zaman vücudunuza yapabileceği hasarı
düşünmek bile istemezsiniz. Onun için
hep mavi bir nazar boncuğu takın size baktıklarında gözleri ona
kaysın ki size nazarları değmesin derler ama siz hala yakanızın altına veya
ceketinizin içine takmaya devam edersiniz. Tabi onun da psikolojik etkisi
vardır ama mavinin negatifi toplama özelliğini de yabana atmayalım.
Gelecek sayımızda daha güzel ve enteresan konularda buluşmak üzere
hepinize bol pozitif enerjili günler diliyorum.
PROF. DR. YILDIZ BATIRBAYGİL
PROF. DR. YILDIZ BATIRBAYGİL ..
NASIL POZİTİFLENEBİLİRİZ?
Çünkü pozitiflenmezsek mutsuz oluruz. Mutsuzluk negatif bir olaydır
ve beraberinde hastalıkları getirir.
Sabahları yataktan fırlayarak kalkmayın çünkü kan birden bacaklarda
göllenir. Yavaşça ve birazda yatakta hareketler yaparak kalkın. Eğer birden
fırlarsanız, baş dönmeleri tansiyon iniş çıkışları yaşarsınız.
Bırakın kan akımınız gibi enerjinizde vücudunuza dağılsın ve öyle
kalkın.
Banyoya gittiniz. Hemen aynaya bakın, eğer şişmiş gözlerinizi,dağılmış
saçlarınızı beğenebiliyorsanız siz o gün kendinizle barışık ve her şeyin
üstesinden gelebileceksiniz demektir. Kendinize gülümseyerek GÜNAYDIN deyin
ve gününüzün çok güzel geçeceğini, enerjiyle dolu olup her şeyin olumlu
olacağını kendinize yüksek sesle söyleyin ve hatta bir de kahkaha atın..Buna
inanın ve deneyin , göreceksiniz sihirli bir el değmiş gibi o gün neler
oluyor.
Lütfen bunu her sabah yapın.
Evinizde, arabanızda, iş yerinizde fonda hep sevdiğiniz bir müzik
çalsın. Enerjinizin az olduğu günlerde biraz hareketli müzik çalın ki size
canlılık versin. İş yerinizde çok bunaldığınızda kapınızı kapatın,
ayaklarınızı uzatın ve gözlerinizi kapatarak 10 dakika hiçbir şey
düşünmemeye çalışarak hafif bir müzik dinleyin. Bu size saatler sürecek bir
pozitif enerji sağlayacaktır.
SU negatif enerjiyi atmanız için en güzel araçtır. İster yüzün, ister
duş yapın hiçbir şeyin size bu kadar iyi gelmediğini göreceksiniz.
Günün herhangi bir saati sizin için önemli değilse duşunuzu gece
yapmanızı tavsiye ederim. Çünkü günün yorgunluğu, stresi üzerinize öyle bir
negatif enerji yüklemiştir ki bu enerjiyi bütün gece üzerinizde tutmayın ki
iç organlarınıza kadar inemesinler. Birde size tavsiyem duş yaparken
kafanıza, omuzlarınıza ve göğsünüze biraz elma sirkesi dökün. Elma
sirkesinin negatifi yok etme özelliği vardır. İlerleyen sayılarımızda elma
sirkesinin mucizelerinden size bahsedeceğim.
Pozitiflenmek için en önemli olaylardan biri de GÜLMEK . Kahkaha
atan insanların bağışıklık sistemlerinin daha sağlam olduğunu ve kahkaha
atan insanların daha uzun yaşadıklarını tespit etmişler. Halk arasında bir
söz vardır BİR KAHKAHA İKİ PİRZOLA diye.
Çocukken çok saçma bulurdum ama kahkahanın bir enerji gıdası olduğunu
sonradan öğrendim. USA'de yapılan araştırmalarda: 6 yaş civarı çocukların
değişik şekillerde günde 400 kez güldüklerini, yetişkinlerin ise en fazla
7-15 kez güldüklerini hiç olmazsa günde 15 kez dolu dolu gülmenin sinir
sisteminin kimyasını değiştirdiğini, kalp ve damarlarla solunum sistemine
egzersiz yaptırdığını gözlemlemişlerdir. Ayrıca yapılan çalışmalarda :
Gülmenin, uyku ve sindirim sistemini de iyileştirdiğini ve de gülümseyerek
korku ve paranoyalardan uzaklaşabileceğimizi bildirmişlerdir. Genelde hep
gülen, sürekli hastalık ve dertlerden bahsetmeyen insanlarla beraber olmak
en doğrusu tabi.. Düşünün bütün gün iş yerinde stres ve sıkıntıyla uğraşan
bir insanın tek huzur bulacağı yer neresidir, tabi ki evidir. Ama evdeki
eşte güler yüz yok, hep surat ve dır dır varsa . O insan nerede huzurlu ve
mutlu olacak. Herkes oturup kendini bir irdelesin. Eğer evliliğinizde bir
problem varsa ilk önce kendinizi bir incelemeye alın. Karşınızdakindense
insanın kendini düzeltmesi daha kolaydır. Hele siz biraz daha anlayışlı ve
güler yüzlü olun, daha bir huzur verin. Göreceksiniz karşınızdaki size
neler yapacak.
Evdeki kavgalar, küfürlü konuşmalar hem evin pozitifini yok eder hem
de evinizin bereketini kaçırır.
Bahçeniz varsa bol bol toprakla ve bitkilerle uğraşmaya çalışın
göreceksiniz negatifiniz nasıl gidiyor.
NAZAR: Din kitaplarında değişik tarzlarda ifade edilen nazarı bilimsel
olarak da izah etmişlerdir.
İki türlü incelemek daha doğru olur diye düşünüyorum. Birincisi,
insanın kendi kendine veya çocuğu gibi sevdiklerine hiçbir kötü amaç
taşımadan ürettiği negatif enerjidir. Düşünün çocuğunuz birkaç gün yemek
yemez, üzülürsünüz, sonra bir gün çok güzel yer sevinip anlatırsınız (öyle
güzel yedi ki bugün ) diye arkanızı bir dönersiniz çocuk kusmuş. Eyvah
nazarım değdi dersiniz. Anne çocuğuna kötü gözle bakar mı? Tabiî ki hayır.
Bunun böyle olmaması için Allah'tan beynimizde çocukluğumuzdan beri
sürekli kodlanan bir kelime vardır . MAAŞALLAH . Bu kelime söylendiği anda
nazar değmeyeceğine beynimizi şartlandırdıysak ( veya başka bir kelime de
olabilir ama toplumumuzda genelde hep bu kelime kullanılır) beyin bu
kelimeyi duyduğunda negatif enerji üretimini yapamamaktadır. Bu arada
gerçekten nazara inanmayan kişilerde böyle bir enerji üretilmeyeceği için
onların ne nazarları değer nede onlara nazar değer.
İkincisi: Bir insanın başkasına nazar etmesi, beyin kıskançlık duygusu
ile hareket ettiğinde yine negatif enerji üretmeye başlar.
Özellikle pesimist, haset ,kıskanç hep olumsuz düşünen kişilerin
nazarı daha çok değer. Rusya'dayken bir takım deneylere katıldım.
Mesela, gözlerini bir noktaya teksif edip bütün enerjilerini bu
noktaya kanalize edebilen insanların çok kalın cam bloklarını
parçaladıklarını gördüm. Bu enerjinin dalga boyutu ölçüldüğünde lazerle
eşdeğer çıktı. Düşünün lazer paslanmaz çeliği bile delip geçebilir ki böyle
bir insanın hasetle size baktığı zaman vücudunuza yapabileceği hasarı
düşünmek bile istemezsiniz. Onun için
hep mavi bir nazar boncuğu takın size baktıklarında gözleri ona
kaysın ki size nazarları değmesin derler ama siz hala yakanızın altına veya
ceketinizin içine takmaya devam edersiniz. Tabi onun da psikolojik etkisi
vardır ama mavinin negatifi toplama özelliğini de yabana atmayalım.
Gelecek sayımızda daha güzel ve enteresan konularda buluşmak üzere
hepinize bol pozitif enerjili günler diliyorum.
PROF. DR. YILDIZ BATIRBAYGİL