namazla ilgili hadisler
sabah namazı ile ilgili hadisler namazla ilgili hadisler namazla şiirler namaz ile kısa kısa
"şüphesiz ki benim ümmetim, kıyamet gününde, abdest izlerinden dolayı yüzleri nurlu, elleri ve ayakları parlak olarak çağırılacaktır. yüzünün nurunu artırmaya gücü yeten kimse bunu yapsın"
"mü’minin nuru ve beyazlığı, abdest suyunun ulaştığı yere kadar varır."
"kim güzelce abdest alırsa, o kimsenin günahları tırnaklarının altına varıncaya kadar bütün vücudundan çıkar."
"bir kimse bu şekilde abdest alırsa geçmiş günahları bağışlanır. onun namazı ve mescide kadar yürümesi de fazladan kazanç sayılır."
"müslüman -veya mü’min- bir kul abdest alır ve yüzünü yıkarsa, gözleri ile bakarak işlediği her günah abdest suyu -veya suyun son damlası- ile yüzünden çıkar. iki elini yıkadığında, elleriyle tutarak işlediği her günah abdest suyu -veya suyun son damlası- ile ellerinden çıkar. ayaklarını yıkadığı zaman, ayaklarıyla yürüyerek işlediği her günah abdest suyu -veya suyun son damlası- ile ayaklarından çıkar. neticede o mü’min kul günahlardan temizlenmiş olur."
"işte onlar da abdestten dolayı yüzleri nurlu, el ve ayakları parlak olarak gelecekler. ben havzın başına onlardan önce varacağım"
"temizlik imanın yarısıdır."
"sizden biriniz güzelce abdest alır -onu tastamam yapar- sonra da: eşhedü en la ilahe illallahü vahdehu la şerike leh. ve eşhedü enne muhammeden abdühu ve resulüh, derse, o kimseye cennetin sekiz kapısı açılır. o da dilediği kapıdan girer."
"insanlar ezan okumanın ve namazda birinci safta bulunmanın ne kadar faziletli olduğunu bilselerdi, sonra bunları yapabilmek için kur’a çekmek zorunda kalsalardı kur’a çekerlerdi. şayet camide cemaate erken yetişmenin ne kadar faziletli olduğunu bilselerdi, birbirleriyle yarışa girerlerdi. eğer yatsı namazı ile sabah namazındaki fazileti bilselerdi, emekleyerek ve sürünerek de olsa bu iki namaza gelirlerdi."
"kıyamet günü boyunları en uzun olanlar müezzinlerdir"
"ben senin koyunu ve kır hayatını sevdiğini görüyorum. koyunlar arasında veya kırda iken, namaz için ezan okuduğunda sesini iyice yükselt. çünkü müezzinin sesinin ulaştığı yere kadarki alanda olup da onu işiten cin, insan ve her varlık, kıyamet gününde ezan okuyanın lehine şahitlik yaparlar."
"namaz için ezan okunduğu zaman, şeytan ezanı duymamak için arkasını dönüp yellenerek kaçar. ezan bitince tekrar geri gelir. namaz için kamet edilince yine arkasını dönüp kaçar. kamet bittiğinde yine gelir ve kişi ile nefsi arasına sokulur ve ona: filan şeyi hatırla, filan şeyi hatırla diyerek, namazdan önce aklında olmayan şeyleri hatırlatır da, neticede insan kaç rek’at namaz kıldığını bilemez olur."
"kim ezanı işittiği zaman: ey şu eksiksiz davetin ve kılınacak namazın rabbi allahım! muhammed’e vesileyi ve fazileti ver. onu, kendisine vaadettiğin makam-ı mahmuda ulaştır, diye dua ederse, kıyamet gününde o kimseye şefaatim vacip olur."
"kim müezzini işittiği zaman: tek olan ve ortağı bulunmayan allah’tan başka ilah olmadığına, muhammed’in o’nun kulu ve resulü olduğuna şahitlik ederim. rab olarak allah’tan, resul olarak muhammed’den, din olarak islam’dan razı oldum, derse, o kimsenin günahları bağışlanır."
"ezan ile kamet arasında yapılan dua reddedilmez."
- "ne dersiniz? birinizin kapısının önünde bir nehir olsa da, o kimse her gün bu nehirde beş defa yıkansa, kirinden bir şey kalır mı?"
- "beş vakit namaz işte bunun gibidir. allah beş vakit namazla günahları silip yok eder"
"beş vakit namazın benzeri, sizden birinizin kapısı önünden akıp giden ve her gün içinde beş defa yıkandığı bol sulu bir ırmak gibidir."
"gündüzün iki yanında ve gecenin gündüze yakın saatlerinde namaz kıl. şüphesiz iyilikler kötülükleri giderir" [hud suresi (11), 114] anlamındaki ayet nazil oldu. adam:
- bu sadece bana mı mahsus ya resulallah, dedi? resul-i ekrem:
- "ümmetimin tamamı içindir" buyurdular.
"büyük günahlardan kaçınıldığı müddetçe, beş vakit namaz ile iki cuma, aralarında işlenen küçük günahlara keffarettir."
"bir müslüman, farz namazın vakti geldiğinde güzelce abdest alır, huşu içinde ve rükuunu da tam yaparak namazını kılarsa, büyük günah işlemedikçe, bu namaz önceki günahlarına keffaret olur. bu her zaman böyledir."
"iki serinlik namazını, sabah ve ikindiyi kılan kimse cennete girer."
"güneş doğmadan ve batmadan önce namaz kılan bir kimse cehenneme girmeyecektir."
"sabah namazını kılan kimse allah’ın himayesindedir. dikkat et, ey ademoğlu! allah, bizzat himayesinde olan bir konuda seni sorguya çekmesin."
"birtakım melekler geceleyin, diğer birtakımı da gündüz vakti birbiri ardınca gelip sizin aranızda bulunurlar. onlar sabah namazı ile ikindi namazında bir araya gelirler. geceleyin aranızda kalmış olanlar allah’ın huzuruna çıkarlar. allah teala, kullarının halini çok iyi bildiği halde, meleklere:
-kullarımı ne halde bıraktınız? diye sorar. melekler:
-onları namaz kılarken bıraktık; yanlarına da namaz kılarken varmıştık, derler."
"siz şu ayı güçlük çekmeden gördüğünüz gibi, rabbinizi de açıkça göreceksiniz. güneş doğmadan ve batmadan önceki namazları kaçırmamak elinizden geliyorsa, kesinlikle kaçırmayıp kılınız."
"ikindi namazını terkeden kimsenin işlediği amelleri boşa gider."
"kim sabah akşam camiye gider gelirse, her gidip gelişinde allah taala o kimseye cennetteki ikramını hazırlar."
"bir kimse evinde güzelce temizlenir, sonra allah’ın farzlarından bir farzı yerine getirmek için allah’ın evlerinden birine giderse, attığı adımlardan her biri bir günahı silip yok eder; diğer adımı da onu bir derece yükseltir."
"allah teala bunların hepsinin sevabını senin için bir araya topladı"
"ey selime oğulları! yurtlarınızdan ayrılmayınız ki, adımlarınıza sevap yazılsın"
"şüphesiz namazdan en çok sevap kazanacak insanlar, uzak mesafelerden camiye yürüyerek gelenlerdir. namazı imamla birlikte kılmak için bekleyen kimsenin sevabı, namazı tek başına kılıp sonra uyuyan kimseden daha büyüktür."
"karanlık gecelerde mescidlere yürüyerek giden kimselere, kıyamet gününde tam bir nura kavuşacaklarını müjdeleyiniz."
- "size, allah’ın kendisiyle günahları yok edip, dereceleri yükselteceği hayırları haber vereyim mi?" buyurdular. ashab:
- evet, ya resulallah! dediler. resul-i ekrem:
- "güçlükler de olsa abdesti güzelce almak, mescidlere doğru çok adım atmak, bir namazı kıldıktan sonra öteki namazı beklemek. işte ribatınız, işte bağlanmanız gereken budur" buyurdular.
"mescidlere devam etmeyi alışkanlık haline getiren bir adamı gördüğünüz zaman, onun gerçek mü’min olduğuna şahitlik ediniz". allah taala şöyle buyurur: "allah’ın mescidlerini, ancak allah’a ve ahiret gününe inanan, namazı kılan, zekatı veren ve allah’tan başka kimseden korkmayanlar onarırlar. işte onlar, doğru yolu bulanlardan olabilirler"
"kılacağı namaz sizden birini yerinde tuttuğu, ailesine dönmesine engel olduğu sürece, o kişi namazda sayılır."
"sizden biriniz, abdestini bozmadan namaz kıldığı yerde oturduğu müddetçe, melekler kendisine:
- allahım! bunu bağışla, buna rahmetinle muamele et, diye dua ederler."
"halk namaz kıldı ve uyudular. sizler ise, namazı beklediğinizden bu yana hep namazda gibi olmaya devam ettiniz"
"cemaatle kılınan namaz, tek başına kılınan namazdan yirmi yedi derece daha faziletlidir."
"bir kimsenin cemaatle kıldığı namazın sevabı, evinde ve çarşı pazarda kıldığı namazdan yirmi beş kat daha fazladır. o kimse abdestini güzelce alıp, sonra sadece namaz kılmak maksadıyla mescide giderse attığı her adım sebebiyle bir derece yükseltilir, bir hatası da silinir. namazını kıldıktan sonra abdestini bozmadan namaz kıldığı yerde kaldığı müddetçe, melekler ona:
allahım! ona rahmetinle muamele et, ona acı! diyerek dua etmeye devam ederler. o kimse namazı beklediği sürece namazda imiş gibidir."
"sen namaz için ezan okunduğunu işitiyor musun? o halde davete icabet et, cemaate gel"
"hayye ’ale’s-salah, hayye ’ale’l-felah’ı işitiyor musun? öyleyse mescide gel"
"canımı gücü ve kudretiyle elinde tutan allah’a yemin ederek söylüyorum, içimden öyle geçiyor ki, odun toplamayı emredeyim, odun yığılsın. sonra namazı emredeyim, ezan okunsun. daha sonra bir adama cemaate imam olmasını emredeyim. en sonunda cemaate gelmeyen adamlara gidip onlar içindeyken evlerini yakayım."
"yarın allah’a müslüman olarak kavuşmak isteyen kimse, şu namazlara ezan okunan yerde devam etsin. şüphesiz ki allah teala sizin peygamberinize hidayet yollarını açıklamıştır. bu namazlar da hidayet yollarındandır. şayet siz de cemaati terkedip namazı evinde kılan şu adam gibi namazları evinizde kılacak olursanız, peygamberinizin sünnetini terketmiş olursunuz. peygamberinizin sünnetini terk ederseniz sapıklığa düşmüş olursunuz. vallahi ben, nifakı bilinen bir münafıktan başka namazdan geri kalanımız olmadığını görmüşümdür. allah’a yemin ederim ki, bir adam iki kişi arasında sallanarak namaza getirilir ve safa durdurulurdu".
"bir köy veya kırda üç kişi birlikte bulunur da namazı aralarında cemaatle kılmazlarsa, şeytan onları kuşatıp yener. şu halde cemaate devam ediniz. muhakkak ki sürüden ayrılan koyunu kurt yer"
"yatsı namazını cemaatle kılan kimse, gece yarısına kadar namaz kılmış gibidir. sabah namazını cemaatle kılan kimse ise bütün gece namaz kılmış gibidir".
"insanlar yatsı namazı ile sabah namazındaki fazilet ve sevabı bilselerdi, emekleyerek bile olsa mutlaka camiye, cemaate gelirlerdi."
"münafıklara sabah ve yatsı namazından daha ağır gelen hiçbir namaz yoktur. insanlar bu iki namazda ne kadar çok ecir ve sevap olduğunu bilselerdi, emekleyerek de olsa cemaate gelirlerdi."
- hangi ameller daha faziletlidir? diye sordum. - "vaktinde kılınan namaz" buyurdu.
"islam beş temel üzerine bina kılınmıştır: allah’tan başka ilah olmadığına ve muhammed’in allah’ın resulü olduğuna şahitlik etmek. namazı dosdoğru kılmak, zekatı hakkıyla vermek, allah’ın evi kabe’yi haccetmek ve ramazan orucunu tutmak."
"ben, insanlarla allah’tan başka ilah olmadığına, muhammed’in allah’ın resulü olduğuna şehadet edip, namazı tastamam kılıp, zekatı hakkıyla verinceye kadar savaşmakla emrolundum. bunları yaptıkları zaman kanlarını ve mallarını benden korumuş olurlar. islam’ın gerektirdiği haklar bunların dışındadır. onların kalplerinde gizledikleri şeylerin hesabı da allah’a aittir."
alıntı
"şüphesiz ki benim ümmetim, kıyamet gününde, abdest izlerinden dolayı yüzleri nurlu, elleri ve ayakları parlak olarak çağırılacaktır. yüzünün nurunu artırmaya gücü yeten kimse bunu yapsın"
"mü’minin nuru ve beyazlığı, abdest suyunun ulaştığı yere kadar varır."
"kim güzelce abdest alırsa, o kimsenin günahları tırnaklarının altına varıncaya kadar bütün vücudundan çıkar."
"bir kimse bu şekilde abdest alırsa geçmiş günahları bağışlanır. onun namazı ve mescide kadar yürümesi de fazladan kazanç sayılır."
"müslüman -veya mü’min- bir kul abdest alır ve yüzünü yıkarsa, gözleri ile bakarak işlediği her günah abdest suyu -veya suyun son damlası- ile yüzünden çıkar. iki elini yıkadığında, elleriyle tutarak işlediği her günah abdest suyu -veya suyun son damlası- ile ellerinden çıkar. ayaklarını yıkadığı zaman, ayaklarıyla yürüyerek işlediği her günah abdest suyu -veya suyun son damlası- ile ayaklarından çıkar. neticede o mü’min kul günahlardan temizlenmiş olur."
"işte onlar da abdestten dolayı yüzleri nurlu, el ve ayakları parlak olarak gelecekler. ben havzın başına onlardan önce varacağım"
"temizlik imanın yarısıdır."
"sizden biriniz güzelce abdest alır -onu tastamam yapar- sonra da: eşhedü en la ilahe illallahü vahdehu la şerike leh. ve eşhedü enne muhammeden abdühu ve resulüh, derse, o kimseye cennetin sekiz kapısı açılır. o da dilediği kapıdan girer."
"insanlar ezan okumanın ve namazda birinci safta bulunmanın ne kadar faziletli olduğunu bilselerdi, sonra bunları yapabilmek için kur’a çekmek zorunda kalsalardı kur’a çekerlerdi. şayet camide cemaate erken yetişmenin ne kadar faziletli olduğunu bilselerdi, birbirleriyle yarışa girerlerdi. eğer yatsı namazı ile sabah namazındaki fazileti bilselerdi, emekleyerek ve sürünerek de olsa bu iki namaza gelirlerdi."
"kıyamet günü boyunları en uzun olanlar müezzinlerdir"
"ben senin koyunu ve kır hayatını sevdiğini görüyorum. koyunlar arasında veya kırda iken, namaz için ezan okuduğunda sesini iyice yükselt. çünkü müezzinin sesinin ulaştığı yere kadarki alanda olup da onu işiten cin, insan ve her varlık, kıyamet gününde ezan okuyanın lehine şahitlik yaparlar."
"namaz için ezan okunduğu zaman, şeytan ezanı duymamak için arkasını dönüp yellenerek kaçar. ezan bitince tekrar geri gelir. namaz için kamet edilince yine arkasını dönüp kaçar. kamet bittiğinde yine gelir ve kişi ile nefsi arasına sokulur ve ona: filan şeyi hatırla, filan şeyi hatırla diyerek, namazdan önce aklında olmayan şeyleri hatırlatır da, neticede insan kaç rek’at namaz kıldığını bilemez olur."
"kim ezanı işittiği zaman: ey şu eksiksiz davetin ve kılınacak namazın rabbi allahım! muhammed’e vesileyi ve fazileti ver. onu, kendisine vaadettiğin makam-ı mahmuda ulaştır, diye dua ederse, kıyamet gününde o kimseye şefaatim vacip olur."
"kim müezzini işittiği zaman: tek olan ve ortağı bulunmayan allah’tan başka ilah olmadığına, muhammed’in o’nun kulu ve resulü olduğuna şahitlik ederim. rab olarak allah’tan, resul olarak muhammed’den, din olarak islam’dan razı oldum, derse, o kimsenin günahları bağışlanır."
"ezan ile kamet arasında yapılan dua reddedilmez."
- "ne dersiniz? birinizin kapısının önünde bir nehir olsa da, o kimse her gün bu nehirde beş defa yıkansa, kirinden bir şey kalır mı?"
- "beş vakit namaz işte bunun gibidir. allah beş vakit namazla günahları silip yok eder"
"beş vakit namazın benzeri, sizden birinizin kapısı önünden akıp giden ve her gün içinde beş defa yıkandığı bol sulu bir ırmak gibidir."
"gündüzün iki yanında ve gecenin gündüze yakın saatlerinde namaz kıl. şüphesiz iyilikler kötülükleri giderir" [hud suresi (11), 114] anlamındaki ayet nazil oldu. adam:
- bu sadece bana mı mahsus ya resulallah, dedi? resul-i ekrem:
- "ümmetimin tamamı içindir" buyurdular.
"büyük günahlardan kaçınıldığı müddetçe, beş vakit namaz ile iki cuma, aralarında işlenen küçük günahlara keffarettir."
"bir müslüman, farz namazın vakti geldiğinde güzelce abdest alır, huşu içinde ve rükuunu da tam yaparak namazını kılarsa, büyük günah işlemedikçe, bu namaz önceki günahlarına keffaret olur. bu her zaman böyledir."
"iki serinlik namazını, sabah ve ikindiyi kılan kimse cennete girer."
"güneş doğmadan ve batmadan önce namaz kılan bir kimse cehenneme girmeyecektir."
"sabah namazını kılan kimse allah’ın himayesindedir. dikkat et, ey ademoğlu! allah, bizzat himayesinde olan bir konuda seni sorguya çekmesin."
"birtakım melekler geceleyin, diğer birtakımı da gündüz vakti birbiri ardınca gelip sizin aranızda bulunurlar. onlar sabah namazı ile ikindi namazında bir araya gelirler. geceleyin aranızda kalmış olanlar allah’ın huzuruna çıkarlar. allah teala, kullarının halini çok iyi bildiği halde, meleklere:
-kullarımı ne halde bıraktınız? diye sorar. melekler:
-onları namaz kılarken bıraktık; yanlarına da namaz kılarken varmıştık, derler."
"siz şu ayı güçlük çekmeden gördüğünüz gibi, rabbinizi de açıkça göreceksiniz. güneş doğmadan ve batmadan önceki namazları kaçırmamak elinizden geliyorsa, kesinlikle kaçırmayıp kılınız."
"ikindi namazını terkeden kimsenin işlediği amelleri boşa gider."
"kim sabah akşam camiye gider gelirse, her gidip gelişinde allah taala o kimseye cennetteki ikramını hazırlar."
"bir kimse evinde güzelce temizlenir, sonra allah’ın farzlarından bir farzı yerine getirmek için allah’ın evlerinden birine giderse, attığı adımlardan her biri bir günahı silip yok eder; diğer adımı da onu bir derece yükseltir."
"allah teala bunların hepsinin sevabını senin için bir araya topladı"
"ey selime oğulları! yurtlarınızdan ayrılmayınız ki, adımlarınıza sevap yazılsın"
"şüphesiz namazdan en çok sevap kazanacak insanlar, uzak mesafelerden camiye yürüyerek gelenlerdir. namazı imamla birlikte kılmak için bekleyen kimsenin sevabı, namazı tek başına kılıp sonra uyuyan kimseden daha büyüktür."
"karanlık gecelerde mescidlere yürüyerek giden kimselere, kıyamet gününde tam bir nura kavuşacaklarını müjdeleyiniz."
- "size, allah’ın kendisiyle günahları yok edip, dereceleri yükselteceği hayırları haber vereyim mi?" buyurdular. ashab:
- evet, ya resulallah! dediler. resul-i ekrem:
- "güçlükler de olsa abdesti güzelce almak, mescidlere doğru çok adım atmak, bir namazı kıldıktan sonra öteki namazı beklemek. işte ribatınız, işte bağlanmanız gereken budur" buyurdular.
"mescidlere devam etmeyi alışkanlık haline getiren bir adamı gördüğünüz zaman, onun gerçek mü’min olduğuna şahitlik ediniz". allah taala şöyle buyurur: "allah’ın mescidlerini, ancak allah’a ve ahiret gününe inanan, namazı kılan, zekatı veren ve allah’tan başka kimseden korkmayanlar onarırlar. işte onlar, doğru yolu bulanlardan olabilirler"
"kılacağı namaz sizden birini yerinde tuttuğu, ailesine dönmesine engel olduğu sürece, o kişi namazda sayılır."
"sizden biriniz, abdestini bozmadan namaz kıldığı yerde oturduğu müddetçe, melekler kendisine:
- allahım! bunu bağışla, buna rahmetinle muamele et, diye dua ederler."
"halk namaz kıldı ve uyudular. sizler ise, namazı beklediğinizden bu yana hep namazda gibi olmaya devam ettiniz"
"cemaatle kılınan namaz, tek başına kılınan namazdan yirmi yedi derece daha faziletlidir."
"bir kimsenin cemaatle kıldığı namazın sevabı, evinde ve çarşı pazarda kıldığı namazdan yirmi beş kat daha fazladır. o kimse abdestini güzelce alıp, sonra sadece namaz kılmak maksadıyla mescide giderse attığı her adım sebebiyle bir derece yükseltilir, bir hatası da silinir. namazını kıldıktan sonra abdestini bozmadan namaz kıldığı yerde kaldığı müddetçe, melekler ona:
allahım! ona rahmetinle muamele et, ona acı! diyerek dua etmeye devam ederler. o kimse namazı beklediği sürece namazda imiş gibidir."
"sen namaz için ezan okunduğunu işitiyor musun? o halde davete icabet et, cemaate gel"
"hayye ’ale’s-salah, hayye ’ale’l-felah’ı işitiyor musun? öyleyse mescide gel"
"canımı gücü ve kudretiyle elinde tutan allah’a yemin ederek söylüyorum, içimden öyle geçiyor ki, odun toplamayı emredeyim, odun yığılsın. sonra namazı emredeyim, ezan okunsun. daha sonra bir adama cemaate imam olmasını emredeyim. en sonunda cemaate gelmeyen adamlara gidip onlar içindeyken evlerini yakayım."
"yarın allah’a müslüman olarak kavuşmak isteyen kimse, şu namazlara ezan okunan yerde devam etsin. şüphesiz ki allah teala sizin peygamberinize hidayet yollarını açıklamıştır. bu namazlar da hidayet yollarındandır. şayet siz de cemaati terkedip namazı evinde kılan şu adam gibi namazları evinizde kılacak olursanız, peygamberinizin sünnetini terketmiş olursunuz. peygamberinizin sünnetini terk ederseniz sapıklığa düşmüş olursunuz. vallahi ben, nifakı bilinen bir münafıktan başka namazdan geri kalanımız olmadığını görmüşümdür. allah’a yemin ederim ki, bir adam iki kişi arasında sallanarak namaza getirilir ve safa durdurulurdu".
"bir köy veya kırda üç kişi birlikte bulunur da namazı aralarında cemaatle kılmazlarsa, şeytan onları kuşatıp yener. şu halde cemaate devam ediniz. muhakkak ki sürüden ayrılan koyunu kurt yer"
"yatsı namazını cemaatle kılan kimse, gece yarısına kadar namaz kılmış gibidir. sabah namazını cemaatle kılan kimse ise bütün gece namaz kılmış gibidir".
"insanlar yatsı namazı ile sabah namazındaki fazilet ve sevabı bilselerdi, emekleyerek bile olsa mutlaka camiye, cemaate gelirlerdi."
"münafıklara sabah ve yatsı namazından daha ağır gelen hiçbir namaz yoktur. insanlar bu iki namazda ne kadar çok ecir ve sevap olduğunu bilselerdi, emekleyerek de olsa cemaate gelirlerdi."
- hangi ameller daha faziletlidir? diye sordum. - "vaktinde kılınan namaz" buyurdu.
"islam beş temel üzerine bina kılınmıştır: allah’tan başka ilah olmadığına ve muhammed’in allah’ın resulü olduğuna şahitlik etmek. namazı dosdoğru kılmak, zekatı hakkıyla vermek, allah’ın evi kabe’yi haccetmek ve ramazan orucunu tutmak."
"ben, insanlarla allah’tan başka ilah olmadığına, muhammed’in allah’ın resulü olduğuna şehadet edip, namazı tastamam kılıp, zekatı hakkıyla verinceye kadar savaşmakla emrolundum. bunları yaptıkları zaman kanlarını ve mallarını benden korumuş olurlar. islam’ın gerektirdiği haklar bunların dışındadır. onların kalplerinde gizledikleri şeylerin hesabı da allah’a aittir."
alıntı