Kanaryaların Bakımı Hakkında Genel Bilgiler

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
Kanaryaların Bakımı Hakkında Genel Bilgiler
bu konu kanaryaların bakımı hakkında genel bilgilere yer vermektedir.

Sesinin güzelliği ile dillere nam salmış kanaryalar, birçok kişinin evde kuş cinsi olarak tercih ettiği kuşların başın da gelen isimlerden...

Eğer siz de bugünler de bir kanarya alıp evde beslemek istiyorsanız öncelikle kanarya almadan önce bakımı hakkın da genel bilgilere göz atmanızı tavsiye ederim. Kanaryaların bakımı, neler yerler, hangi vitaminler verilmeli ve daha bilgiler sizlerle...



Kanaryanın ömrü ne kadardır?

Dişilerin ortalama ömürleri 5-6 yıl, erkeklerinki ise 10 yıldır.
Doğadaki ortalama ömrü 7 sene civarındadır. Kafeslerde bakılan ve düzenli beslenen sağlıklı kanaryalar 10-14 yıl arasında yaşayabilirler.
Kanarya Hakkında Bilgi
Kanarya adaları ile Azor ve Madeira adalarında yaşayan yabani türden, bütün dünyaya yayılmış bir kafes kuşudur. Süs ve sesi için beslenir. Serçe iriliğinde olup, evcilleri sarı renktedir. Yabanilerin sırtı gri çizgili zeytin yeşilidir, karnı sarımtrak yeşildir. Dişilerin renkleri daha soluktur. Yabani kanaryaların sesi daha etkileyici ve kuvvetli olduğu halde, kafes kanaryaları kadar değişken değildir. Evcillerin renkleri, esaret hayatının etkisi ile sarıya dönüşür. Nadir olarak beyaz ve kırmızımsı olanları da vardır. Tohum ve taze bitkiyle beslenirler. Küçük sürüler halinde etrafı ağaçlarla çevrili göl, dere gibi su kenarlarında yaşarlar. Gülü severler, dişiler tüy, kıl yosun ve köklerden ağaç veya çalılara fincan şeklinde gizli yuvalar yaparlar.
Yılda iki döl verirler. Kış ve sonbaharda bir araya gelirler. Bu esnada erkek kanaryalar uzun ötüşler ve ani uçuşlar yaparak birbirleriyle döğüşürler. Dişi, kahverengi benekli açık mavi renkli 3-5 yumurta yumurtlar. Kuluçka süresi 13 gündür. Bu devrede erkek kanarya dişiyi devamlı besler. Yavrular çıplak ve gözleri kapalı olarak yumurtadan çıkarlar. 17 günde tüylenerek üçüncü hafta sonunda yuvayı terk ederler.
Kanarya, Avrupa’ya 400 sene evvel girmiştir. On altıncı yüzyılda Kanarya Adasından bir gemi, içinde birkaç bin kanarya ile Avrupa’ya gelirken fırtına yüzünden İtalya yakınında karaya oturdu. Gemiciler gemiyi terk etmeden önce kanaryaların kafeslerini açtılar. Elbe Adasına sığınan bu kanaryalar çiftleşerek ürediler. Buradan yakalananlar bütün dünyaya yayıldılar. Uzun süren ayıklamalar sonucu çeşitli ırklar üretildi. Bunların içinde en Ünlü Almanya’nın Harz Dağlarında geliştirilen soydur. En iyi ve en çok öten budur. Bunların seslerinin güzel olmasında talim ve iyi bakımdan başka Harz Dağlarının iklim ve havasının da etkili olduğu savunulmaktadır. Kanaryaların en süslüsü ve güzeli Norveç kanaryasıdır. Vücutları daha büyük ve tüylerinin rengi kırmızımtrak sarıdır. Soyların karışmasıyla tepeli ve siyahlı olanlar da üretildi. Fakat bunlar pek makbul değildir. Yurdumuzda Alman, İrlanda ve yerli kanaryalar mevcuttur. Yerli kanaryaların rengi sarı, limoni beyazımsıdır. En makbulü sarı renkli ve siyah tepeli olanlardır.
Kanaryaların bakımı: Kanarya beslemek isteyenler önce iyi bir kafese sahib olmalıdır. Bir iki kanaryalık çeşitli tel kafesler vardır. Çok miktarda kanarya beslemek için daha büyük kafeslere ihtiyaç olur. Kafesin altına sık sık değiştirilen temiz kum koymalıdır. Kum yerine taban iki kat tahtadan yapılabilir. Üstteki çıkarılıp tekrar yerine konacak bir tarzda olmalıdır. Temizlik sırasında rahat yıkanabilmesi için çinko veya başka bir maden ile kaplı olması daha uygundur. Kanarya kafesinin konacağı yerin seçimi de önemlidir. Kanaryaların en büyük düşmanı kedidir. Kedi ve başka düşmanlardan korumak için kafesi odada yüksek ve uygun bir yere asmalıdır.
Kanaryalar zor şartlara dayanıklıdır, ancak devamlı olarak temiz hava ve güneşe ihtiyaçları vardır. Bununla beraber hava cereyanından ve aşırı ısıdan korumak, kafesinin yerini günde bir iki kere değiştirmek lazımdır. Sabahleyin, kanarya kafesini güneşli bir pencereye asmalıdır. Sabah güneşi pek hoşuna gider. Fakat güneş ısınınca mutlaka yerini değiştirerek serin bir yere almalıdır.
Kuşa bakanlar, kafesin yeri değiştikçe sabahları ve daima aynı saatte kafesi temizlemeli ve kuşun banyosunu yaptırmalıdır. Kafesi temizlemek için bir masanın üzerine koymalı ve altını çıkarıp temizlemelidir. En iyisi kafesin altındaki tahtayı çıkarınca güzelce yıkamalıdır. Bu saatte kanaryanın banyosu da yaptırılmalıdır. Banyo için çok derin olmayan ve içinde ancak 2 cm kadar su bulunan bir tabak veya özel bir banyo kabını kafesin içine (altı yokken) koymalıdır. Kanarya suyu görünce hemen içine girer ve çırpınıp yıkanmaya başlar. Banyodan sonra kafes kurutulmalı ve altı yerleştirilmelidir. Su ve yem kaplarını da yeniden doldurup yerine asmalıdır. Alışkın olan kanaryaların banyosu kafes dışında da yaptırılabilir. Suyla dolu banyo kutusu kafesin dışına konur. Kafesin kapısı açılınca kanarya hemen dışarı çıkarak yıkanır. Banyodan sonra odanın içinde biraz uçarak ekzersiz yapar. Birçok kuşlar banyo ve uçuştan sonra kendiliğinden kafesin içine girerler.
Genellikle kanaryaların yemleri bazı bitki tohumlarıdır. Yeşilliği de severler. Başlıca yemleri kanarya çimi tohumu, keten ve kenevir tohumları, kuş üzümü vs.dir. Yemlerini normal kararda vermelidir. Kanarya hastalıklarının baş sebebi aşırı beslemedir.
Bazı kuşçular bu tohumları karıştırıp verir. Bu usul iyi değildir. Kanaryaların bu tohumlardan hangisini daha iyi yediğini ve hangisinin dokunup dokunmadığını anlamak için tohumları ayrı ayrı vermelidir. Kanaryalar kenevir tohumunu çok severler. Ağır olduğu için devamlı vermemelidir. Kenevir tohumu kanaryaları kızdırdığından yumurta zamanı az verilmelidir. Bazı kuşçular satacakları kuşları alıcıya çok öttüğünü göstermek için kenevir tohumu ile besleyip kızdırırlar. Fakat bir hafta sonra bu kızgınlıkları geçeceğinden sesleri de kesilir.
Kuş otu ve salatalık gibi yeşil besinler de arasıra verilmelidir. Salatalık, kuşun yetişeceği bir yere kafesin teline bağlanarak verilebilir. İncir gibi tohumlu meyveler de tavsiye edilir. Arasıra katı pişmiş yumurta sarısı, ıslatılmış ekmek, tuz ve kireç ihtiyaçlarını karşılamak için mürekkep balığının kuru kemik parçası kafesin bir yerine asılırsakanarya gagasıyla kopararak yer.
Evcil kanaryaların üreme mevsimi şubattan mayıs sonuna kadardır. Kanaryaları çiftleştirmek için kullanılacak kafes 37,5 cm yükseklikte, 25 cm genişlikte ve 60 cm uzunlukta olabilir. Kafesin tel örgülü olan ön yüzü dışında diğer üç tarafı kapalı olmalıdır ve sallanmayacak şekilde duvara asmalıdır veya ayrıca bir çifthane yapmalıdır. Bir çift kanarya için bir metre uzunluk ve yarım metre genişlik yeterlidir. Her bir çifthaneye bir iki yuva, folluk yapmalıdır. Folluklar tahtadan yapılabileceği gibi küçük tel bir sepet de kullanılabilir. Dişi kuşun yuva yapması için biraz pamuk, keçi kılı veya at kılı koymalıdır. Bu kıllardan bir miktar da kafesin bir tarafına asmalıdır. Kanarya bunları istediği kadar kullanır.
Kanaryalara kuluçka zamanında her zaman verilen yemlerden başka ekmek ufağı ile birlikte katı pişmiş yumurta ve ince istiridye kabuğu vermelidir. Dişi, benekli, mavi yeşil renkli 4-6 yumurta yumurtlar. Yeme kalktığı zaman yerine erkek gelerek yumurtaların üzerine oturur. Yavrular 13 veya en çok 15 günde yumurtadan çıkarlar. Anne ve babaları tarafından beslenirler. Üç hafta sonra her şey yiyebilirler ve ayrı kafeslere konabilirler.
Eğer çok miktarda kanarya yetiştirilecek ise çifthaneyi ona göre büyük yapmalıdır. Yahut bir odayı çifthane olarak kullanmalıdır. Büyük çifthanelere ağaç dalları da sermelidir. Çiftleşecek olan kanaryaları evvela küçük bir kafeste beraber bulundurup birbirlerine alıştırmalıdır. Böyle yapılmazsa erkekler birbirleriyle döğüşür ve çoğunlukla birbirlerinin gözlerini çıkarırlar.
Kanaryaların Sevdiği Tohumlar
İNCE YEM: Kanaryaların başlıca besin maddelerinden biridir. Uzunca ve açık sarı renklidir. Unlu ve nişasta bakımından zengin proteinli bir besindir.
KENDİR: Gri – Yeşil renkte, iri ve yuvarlak yağlı bir tohumdur. Kuvvetlendirici renkli bir madde sağlayan ve cinsel uyarıcı özelliği olan, kızıştırıcı bir tohumdur. Tüylerin çıkmasına yardımcı olur, güçsüzlüğü ve zayıflığı önler. Fazla miktarda verilirse kuşun yağlanmasına sebep olur. Kanaryanın durumuna göre verilmelidir.
ŞALGAM: Yuvarlak siyaha yakın koyu mor ve koyu kırmızı renkte tatlı ve yağlı bir tohumdur. Nişastalı ve unlu besinlerle karıştırılarak verilmelidir. Kanaryanın güzel ötümünde iyi bir etkendir. Şalgam tohumu en az bir yıl bekletilmiş olmalıdır. Taze olanlar kanaryanın bağırsaklarında tahrişlere sebep olur.
KETEN: Kahverengi, sert kabuklu, uzun biçimli yağlı bir tohumdur. Kireç ihtiva eder. Kemiklerin gelişmesinde, tüy atım devresinde yeni tüylerin oluşmasında yarar sağlar. Ayrıca başka bir faydası da bağırsaklardan dışkıyı temizlemek suretiyle kabızlığa engel olur.
DARI: Beyaz ve sarı renkli, yuvarlak unlu bir tohumdur. Özellikle renk kanaryalarının temel besin maddesidir. Tüy atım devresinde önemli rol oynar. Tüylerin parlak ve güzel çıkmasını sağlar. Nişasta ve yağ ihtiva eder.
YULAF: İçi sarı, kabuğu beyaz uzun ve biçimli iri bir tahıldır. Kabuğu sert olduğundan kabuksuz olarak verilmelidir. Bileşiminde azot, fosfor ve az miktarda kireç bulunur. Kanaryaların severek yediği besinlerin başında gelir. Serinletici özelliği vardır.
NİGER: Uzun ve siyah, parlak renkli yağlı bir tohumdur. Kuvvetlendirici, renkli madde sağlayan ve cinsel uyarıcı özelliği vardır. Ülkemizde yetiştirilmemektedir. Afrika’dan getirilmektedir. Fazla miktarda vermekten kaçınılmalı, hazırlanan mamaların üstüne tuz serper gibi serpiştirilir.
Kanaryalara Verilen Mamalar
MAMALAR
Kanaryanın beslenmesine çeşitlilik katmak, diğer besinlerden sağlayamadıklarını vermek, kanaryada istenilen değişiklikleri sağlamak amacıyla çeşitli mama karışımları oluşturulmuştur. Bunlar kuvvet mamaları ve renk mamaları olarak ikiye ayrılır.
KUVVET MAMASI
Bir yumurta katı hale gelinceye değin haşlanır. Soğuduktan sonra sarısı çıkartılarak ezilir. Buna bir miktar pişmiş yumurtanın beyazından da koymakta yarar vardır. İki bisküvi kuru olarak ezilerek, toz haline getirilir ve yumurtanın içine dökülerek karıştırılır. Bu karışıma yarım çay kaşığı bal, iki damla balıkyağı, biraz bira mayası ve biraz da süt ilâvesiyle kuşun iştahla yiyeceği ve iyi bir gelişim sağlayacağı bir mama elde edilir. Bu mamaların içine, çiftleşme ve tüy dökümü sıralarında yumurta kabuğu tozu veya mürekkepbalığı kemiği tozu karıştırılabilîr. Bu ilâve, kuşun kalsiyum gereksinmesini karşılayacaktır.
RENK MAMALARI
Doğadaki yabanıl kanarya türlerinin belirli renk özellikle göstermesine karşın evcil kanarya çeşitleri arasında pek çok çekici renkte kanarya bulma olanağına sahibiz. Bu olanağı bize tanıyan, kanarya yetiştiricilerinin bu yoldaki araştırıcı çaba ve emekleridir. Bu çalışmalar, değinildiği üzere iki temel yönlenme göstermiştir.
Bunlardan birincisi, Mendel’in “Kalıtım Kuralları” çerçevesi içinde, belirli bir renkte kanarya elde edebilmek için uygun özellikler gösteren dişi ve erkek kanaryaların çiftleştirilmesi düşüncesine dayanır. Bu çabalar sonunda elde edilen seçkin nitelikli kanaryaların renk özellikleri kalıcıdır ve kalıtımla yine kendi döllerine aktarılabilir.
İkincisiyse, özellikle İngiltere’de, kanaryaların renkleri üzerine yapılan kimyasal çalışmalar yönünden olmuş ve bazı özel meşinlerle çok değişik, çekici renkte kanaryalar elde edilebilmiştir. Ancak bunlar, besin rejimlerin özelliklerini veren maddeler çıkartıldığında, tekrar gerçek renklerine dönerler. Ayrıca, suni olarak kazandıkları bu renk özelliklerini, kendi döllerine yalnızca kalıtım yoluyla geçirebilme özelliğine sahip değildirler.
Renk Mamaları adıyla anılan, kuşların tüy diplerinde bulunan renk verici maddeleri istenilen yönde etkileyen, vitamince zengin, kuş sağlığına zararsız, renklendirici bu mamalar, kanaryalara iki aylık olduklarında, her gün kanarya başına bir çay kaşığı olmak üzere verilmeye başlanır. Renk mamaları tüy dökümü sırasında artırılabilir, ancak çiftleşme süresi içinde, kuluçka
Kanaryaların tüylerinde koyu sarı, kırmızı, tarçıni, portakal renklerini yapay olarak oluşturmak mamalar sayesinde mümkün olmaktadır. Hazırladığımız yumurta mamasına 4–5 damla zeytinyağı, makinada ince çekilmiş kırmızı taze kayın biberinden bir çay kaşığı eklenerek kuşa verilir.
Kasım ayından itibaren her gün mamalığa bir kahve kaşığı konularak tatbik edilir. Mamanın yanında kuşa haftada bir defa kenevir, keten ve darıyı biraz fazlaca vermek gerekir, ayrıca bolca yeşillik ve meyvede verilir.
Renk mamasına sadece dişilerin yumurtlama döneminde ve yavrular 5–6 haftalık oluncaya kadar ara verilmelidir. Daha sonra yavrularla birlikte kuşlara renk maması verilmeye devam edilmelidir. Mamanın hergün düzenli olarak kuşa verilmesi gerekir, bir gün dahi vermezsek bu kuşun renginde belli olacaktır.
YUMURTA MAMASI
Bir yumurta katı hale gelinceye kadar haşlanır. Soğuduktan sonra sarısı çıkartılarak ezilir içine az miktarda beyazı rendelenerek karıştırılır, iki adet bisküvi ezilerek toz haline getirilerek içine karıştırılır, karışıma yarım çay kaşığı bal, iki damla balık yağı, biraz süt ilave edilir ve kuşa verilir. Ayrıca bu karışıma elma, şeftali, muz gibi meyvelerde rendelenerek karıştırılabilir, fakat elma karıştırılacaksa mamaya balık yağı koymamalıyız çünkü elma ile balık yağı birleştiğinde mamayı bozar.
Yumurta ezmesine dövülmüş haşhaş tohumu, kenevir tohumu, rendelenmiş havuç, mangal kömürü tozu, mürekkep balığı kemiği tozu, az miktarda haşlanmış patetes, galeta unu, ezilmiş bisküvi, bal ve süt, badem ezmesi karıştırılarak besleyici ve karışımı zengin bir mama yapabiliriz.
Kanaryamıza kuru ekmeklerin üzerine şekerli sıcak süt dökerek yumuşayıp soğumasını bekledikten sonra oluşan karışımı da verebiliriz.
VİTAMİNLER
Yabani kanaryalar tabiatta serbest olarak meyve, çiçek, at ve ağaçlardan temin ettiği taze gıdaların bünyesindeki vitaminlere metabolizmasının gelişmesine ihtiyacı olan çeşitli vitaminler kendisi serbestçe tedarik edebilir. Halbuki kafes hayatına intibak etmiş bulunan evcil kanaryalarda bu ihtiyaç bakicisi tarafından temin edilir. Verilecek gıdalarda ne cins vitaminin bulunduğunu bilmek gereklidir. Vitamin, vücudun gelişmesine ve hastalıklara karsı direnç artamasana sağlayan bir maddedir. Muhtelif besinlerde çeşitli cinsleri tabii olarak bulunduğu gibi bunların bilhassa ilaçlarda kullanılan sunileri de yapılmaktadır. Vitamin noksanlığından meydana gelen hastalıklara “Avitaminos hastalıkları” denir. Suni olarak yapılan vitaminlerin mama vesaire besinlerde gereklidir.
Vitaminlerin belli başlı çeşitleri ve gördükleri vazifelerle hangi besinlerde bulundukları aşağıda gösterilmiştir.
A VİTAMİNİ; Havuçta , balıkyağında, yumurtada, yeşilliklerde bulunur. Görevi bünyenin gelişmesini temin eden, yumurta verimini arttırır, sinir sisteminin normal çalışmalarını düzenler, görme hassasını kuvvetlendirir, iştahı açar, hastalıklara karşı vücut direncini arttırır.
Eksikliği halinde bünyenin gelişmesi yavaşlar, hastalıklara karşı direnç azalır. Ve göz, solunum organları, böbrekler hastalanır, yumurta verimi azalır. Zafiyet, iştahsızlık meydana gelir, ömrü kısalır.
B1 VİTAMİNİ; Yulafta, mayada, bakliyatta bulunur. Sindirim sistemi organlarını çalıştırır, gelişmeyi temin eder, sinir sisteminin çalışmasını düzenler. Noksanlığı halinde sinir sistemi bozukluğu (Ben-Ben), hazımsızlık meydana gelin.
B2 VİTAMİNİ; Hububatta, yeşilliklerde bulunur. Gelişmeyi temin eder, yavru kuşlardaki telefatı azaltır, yumurta verimini çoğaltır, ayak parmaklarındaki felci önler. Noksanlığı halinde gelişme azalır, tüylerinde kırılma görünür, zafiyet, felç gibi rahatsızlıklar meydana gelir, yavru telefatı fazla olur.
B12 VİTAMİNİ; Süt, et, karaciğer, kan, balık unu gibi gıdalarda bol miktarda görülür. iştahı arttırır, gelişmeyi temin eden, vücudun hastalıklara karşı direncini çoğaltır, telefat önler, tüy dökümüne mani olur. Eksikliği halinde bünyenin gelişmesi azalır, zamansız tüy dökümü olur, zafiyet ve telefat artar. denilen ve kanaryada tüy yolma, gagalama, yumurtayı kırıp yemek hırçınlığı görülür.
C VİTAMİNİ; Limon ve yeşilliklerde bol miktarda bulunur. Bünyenin hayatiyetini sağlar. Noksanlığı halinde gelişme azalır, cılız yavrular meydana gelir.
E VİTAMİNİ; Yeşil salata, sürmüş tohumlar ve galeta. ununda bulunur. Bilhassa kanaryanın çiftleşme ve üremesinde hormonlar üzerinde mühim rol oynar. Yumurta verimini artırır. Noksanlığı halinde erkek kanaryada cinsi kudretsizlik ve hattâ kısırlık meydana gelir. Dişi kanaryanın ise yumurtalıklarında bozukluklar olur. Yumurtadan yavru verimi azalır ve yavru telefatı çoğalır.
D VİTAMİNİ; Balık yağında, yumurta sarısında, tereyağında, sütte bol miktarda bulunur. Kemik dokusunun, onarım ve gelişmesinde büyük rolü vardır. Bünyedeki fosfor ve kirecin yapıcı faaliyetini hızlandırır. Noksanlığı halinde kemik zafiyetine, raşitizm, sıskalığa sebep olur. Yumurta kabukları ince ve miktar itibariyle az olur.