Kalbin hızlı atmasının nedenleri

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan Misafir
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
M

Misafir

Forum Okuru
Kalbin hızlı atmasının nedenleri
kalbin hızlı atmasının nedenleri kalbin hızlı atmasının zararları çarpmasının nedenleri nabzın atması yüksek nabız zararları
kalbin hızlı atması, çarpması, atmasının nedenleri, atması teşikardi, çalışması, atma nedenleri, çarpmasının nedenleri, artmasının nedenleri



Genelde aşk cümlelerinde yada heyecan duyduğumuz da "ay kalbim hızlı atıyor" yada "çarpıyor" diye cümleler kurarız 🙂 Peki kalbin hızlı atmasının asıl nedenleri nelerdir; buyrun öğrenin Melek'ler🙂




Kalbin; dakikada 90′dan fazla atmasına, tıp dilinde taşikardi denir. Ancak bu sayı, yaş gruplarına göre değişir.
Normal Kalp Atışları :
0 – 1 yaşları arasında; dakikada 120-140
1 – 3 yaşları arasında; dakikada 90-120
3 – 7 yaşları arasında; dakikada 90- 100
7 – 20 yaşları arasında; dakikada 80 – 90
20 yaşından sonra; dakikada 60-80
arasında değişir.
Her yaş grubunda; normal atışın 1 fazlası; kalbin hızlı attığını gösterir. Kalbin atışları, göğüsten, köprücük kemiği üzerindeki nabızdan veya el bileğinin dış kısmında, kemikle kiriş arasındaki yerden sayılabilir.
Taşikardi; her zaman kalp hastalığının belirtisi değildir. Çünkü koşmak, sindirilmesi güç şeyler yemek, heyecanlanmak, sigara, içki, çay, kahve içmek, zehirlenmek, bazı ilaçlar ve kadınların aybaşı halleri taşikardiye neden olabilir. Bu çeşit taşikardi, nedenin ortadan kalkmasıyla geçer.
Ancak kalp hastalıkları, böbrek hastalıkları, ateşli hastalıklar ve zehirlenmeler de taşikardi yapar. Bu nedenle, doktora başvurmak gerekir.

ELEKTROKARDİYOGRAM( EKG):Kalp şeridi olarak da bilinir. EKG ile

· Koroner arter hastalığına bağlı olarak kalbin beslenmesinde problem var ise,

· Kalp krizi: yeni veya eski,

· Aritmiler: ritim ve iletim bozuklukları (kalbin hızlı çalışması -takikardi- veya yavaş çalışması -bradikardi- ile seyreden hastalıkları, atrial fibrilasyon),

· Kalp kası kalınlaşmaları (hipertrofiler),

· Kardiyomiyopatiler (kalp kasının çeşitli nedenlere bağlı hastalıkları),

· Perikarditler (kalp zarının çeşitli nedenlere bağlı iltihapları),

· Miyokarditler (kalp kasının çeşitli nedenlere bağlı iltihapları),

· Bazı doğumsal kalp hastalıkları hakkında bilgi edinilebilinir.

Bu arada hemen belirtmek gerekir ki EKG, tek başına tanıda ( kalp krizi durumu hariç) ) yararlı değildir.Örneğin, kişinin üç damar hastalığı vardır ama EKG’si normaldir, tanı koydurmayabilir. O sebeble hekim , hastanın vereceği ifadeye göre EKG ‘nin yanında ileri kardiyak tetkikler isteyebilir.

EFOR TESTİ:

Kalp damar hastalıklarını araştırmada kullanılan testlerden biridir. Hasta,doktor eşliğinde dönen bir bant üzerinde yürütülür.Her 3 dakikada bir bandın hızı ve eğimi otomatik olarak artırılır. Amaç, hastanın kalp hızının hedeflenen seviyelere artırılmasıdır. Bu sırada hastadan alınan EKG kayıtlarının bilgisayarda analizi yapılır. Aynı zamanda egzersizle kan basıncı ve nabız değişiklikleri, hastanın göğüs ağrısı ve nefes darlığı gibi şikayetlerinin olup olmadığı da kaydedilir. Normal EKG’de görülmeyen bozukluklar bu test sayesinde ortaya çıkarılabilir.Bu test;

· Kalp damarlarında darlık olan hastaları ortaya çıkarmak ve hastalığın ciddiyetini tespit etmek,

· Kalp krizi geçiren hastalarda risk belirlemek,

· Tedavi sonuçlarını takip etmek için,

· Eforla tansiyon yükselme derecesini araştırmak,

· Efor kapasitesinin ölçülmesinde,

· Eforla ortaya çıkan ritim bozukluklarının tanısında

önemli rol oynar. Göğüs ağrılarının değerlendirilmesinde önemli bir tanı aracıdır. Göğüs ağrısının kalpten kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit eder. Ayrıca 40 yaş üstü hiçbir şikayeti olmayan kişilerde check-up amacıyla kalp damar hastalığının tanısı için faydalı olabilir.Ancak kalp damar hastalıklarını göstermedeki duyarlılığı çok yüksek değildir. Kalp damar hastalığı olanların %60-%80′ninde hastalığı gösterirken, hastalık olmayanların da ancak %80 civarındaki kısmına hastalık yoktur diyebilmektedir. Dolayısıyla da yalancı pozitif ve yalancı negatif sonuçları az olmayan bir tanı yöntemidir

EKOKARDİYOGRAFİ:

Kalp ultrasonuna ekokardiyografi denilir. Kısaca ” eko ” veya ” kalp eko’su “ olarak da ifade edilmektedir.Eko, kalp hakkında önemli bilgiler veren, hızlı ve zararı olmayan bir testtir. Eko ile;

· Kalp kapak hastalıkları(romatizmal kapak hastalığı,kapak darlığı,kapak yetersizliği,kapaklarda sarkma vs.)

· Kalp boşluklarının çapları, büyük olup olmadığı(kalpde büyüme olup -olmadığı),

· Kalp duvarlarında kalınlaşma ,incelme, balonlaşma (anevrizma) olup-olmadığı,

· Kalp duvarlarının hareketleri, hareket bozukluğu olup olmadığı.

· Doğuştan kalp hastalıklarının tanısı ve takibi( kalp deliğinin yeri,büyüklüğü vs),

· Kalp içi basınçların ölçümü,

· Aort damarı kökünde genişleme olup-olmadığı,

· Kalp içi boşluklarda pıhtı (trombüs) araştırılması,

· Kalp içerisinde kist, ur, kanser olup-olmadığı ,

· Kalp zarı hakkında bilgi( kalp etrafında sıvı olup-olmadığı vs),

· Kalbin kasılma sırasında bir defada attığı kan miktarı ve yüzdesi (İnsan kalbi kanla dolduktan sonra, kasılma ile içindeki kanın belli bir yüzdesini atar. Her kalp atışında kalbin damarlara attığı kan yüzdesine “ejeksiyon fraksiyonu” denir. Normali % 55-70 civarındadır. Yani kalp bir defada kendine gelen kanın %55-70′ini fırlatabilmektedir.),

araştırılabilir. Kısaca kalp romatizması, kapak hastalıkları, kalp yetersizliği, kalp krizi, doğumsal kalp hastalıkları gibi bir çok konuda eko ile değerli bilgiler alınır.

RİTM HOLTER TETKİKİ:

Kısaca holter olarak belirtilmektedir.Wolkman büyüklüğünde bir cihaz olup vucuda kemer ile bağlanır.Elektrotlar vasıtasıyla kalp atımlarının 24 saat boyunca kayıt edilmesini sağlar.Kişiler günlük aktivitelerine devam ederler. Cihaz söküldükten sonra alınan kayıtlar bilgisayara aktarılır ve analizi yapılır.Bu alet sayesinde muayene sırasında görülmeyen fakat gün içerisinde kısa süreli olup geçen çarpıntılar , baygınlık hissi gibi kalpten kaynaklanan tüm ritm bozuklukları tespit edilebilir.Kalp atımlarının uzun süreli kayıt edilmesi ile ritim bozuklukları ve gün içinde kalp hızının en yüksek -en düşük değerleri saptanabilir, böylece en uygun tedavi şekli belirlenir.

TANSİYON HOLTER TETKİKİ:

“Sürekli kan basıncı ölçümü “olarak da adlandırılmaktadır.Bazı durumlarda tansiyonun gün içinde nasıl seyrettiğini bilmek, ilaç tedavisi ile tam olarak kontrol altında olup olmadığını tayin etmek, gece olması beklenen düşmenin olup olmadığına bakmak ve beyaz gömlek hipertansiyonunu araştırmak için gerekli olabilir. Bu durumlarda “sürekli kan basıncı ölçüm sistemi” kullanılır (ABPM=Ambulatory Blood Pressure Monitor).Bunun için küçük bir cihaz hastaya takılarak manşonu kola sarılır ve kişi normal günlük yaşantısına döner. Cihaz, hastanın normal yaşantısı sırasında 24 saat süreyle ve planlanan belli aralıklarla, tansiyonu ölçerek kaydeder.Cihaz sökülünce veriler bilgisayara aktarılır ve analizi yapılarak günlük tansiyon profili çıkarılmış olur.
 

Benzer Diğer Konularımız !