Çatlamış toprağın suya hasret bekleyişi gibi bekledim seni Hadi gel ,gel yağmur yüklü bulutlarınla bana, Sana özlemim kurumuş bir ağaçın ucundaki son damla suya ihtiyacı gibi Bir damla ol ,can ver bu canıma, Sana bekleyişim gecenin ardındaki bir ilkbahar güneşi gibi, Isıtan kavuran sıcaklığınla tüm kızıllığınla yeniden doğ bana, Göklere inat, toprağıma aşkla gel bana... Seni şu deli çarpan kalbime hapsettim, Gecenin siyahına inat ,sabahın ilk ışığıyla gel bana, Sen masallarla gel,bana bir aşk anlat... Ve anlatığın aşk yeryüzünde yaşanmamış olsun, Sen bende masal ol , Sen bende çoşkulu akan bir dere ol, Bir çiçeğin özü ol, Sen dudağımda unutamadığım tadım ol Tenimde ateş, Kalbimde AŞK ol, Hep bende ol begum
[ı]tepeden tırnağa aşığımm sana eşoooooooooom seni öyle çooooooooook özledim ki bitanem benimm...canım askerimm şafak bugün 153 allahımm sen yardım et sana şükürler olsun binlerce kez şükür ....[/ı]
Bazı duygular vardır anlatılamaz, anlaşılır sadece. Sevenin sevdiğini bilmesi kadar, sevilen de anlar sevildiğini. Sevgi her zaman belirli kelimelerle söylenmez. Çoğu defa bir bakış yeter de artar bile... Yeryüzünde hiçbir kuvvet insanoğlunu sevme hakkından alıkoyamaz.
Sevmek çoğu zaman var olmaktır. Sonunda bizi yok olmaya götürse bile. Ben şimdi varım ve seni sevmek hakkımı kullanıyorum. Sen bile buna karşı koyamazsın. Sana gelinceye kadar sonu gelmez bir arayıştı sevgilerim. Bir zaman başkalarında aradım seni, başka yüzlerde, başka ellerde aradım. Aldandım, fakat birgün seni bulmak ümidini kaybetmedim.
Nasıl olsa gelecektin birgün. Ve işte geldin de! Bana tatmadığım hüzünleri tattırmaya, bilmediğim kederleri öğretmeye geldin. Acıdan yana ne kalmışsa yaşamadığım hepsini bir bir sen yaşatacaksın bana. Birgün yaşamanın gereksizliğini de senden öğreneceğim.
Bu selin akışını hiçbirşey duduramaz artık. Ummadığım ve ummadığın bir anda çıktın karşıma. Coşkun ırmaklar gibi, amansız seller gibi geldin, mutlaka yıkarak ve benden birçok şeyleri beraberinde sürükleyerek gideceksin. İşte o zaman yoklukların en dayanılmazı ile karşı karşıya kalacağım.
Ergeç gideceksin; beni anlayamadan, beni sevemeden gideceksin. Yalnız bir iç kırıklığı kalacak senden, tesellisiz bir hüzün kalacak. Yıllardır aradığım sendin ama sen gittikten sonra başkasını aramayacağım. Gelmeyecek bile olsan, ömrümün sonuna kadar arardım seni Ama geldin bir kere; ister bilerek gelmiş ol, ister bilmeden...
Geldin ya! Şimdi herşey güzel seninle. Yürümenin, konuşmanın, nefes almanın bir başka anlamı var artık. Sen varsın ya, herşey bambaşka gözlerimde...
Kalbimde tarifsiz bir acı var, Gözlerimse uzaklarda , Aydınlığımı kaybetmişim şimdi karanlıklardayım ben, Sen hep başkasınındın ve başkasının kalacaksın, Bense seni kendi karanlıklarımda seveceğim.... Kalbim yorgun , DÜŞÜP DÜŞÜP tekrar tekrar doğrulurum ben , Ama vazgeçmem senden, Sen uzaklarda sevdiğinin kollarında sarılıp uyurken, Ve sen o gecelerde hiç hissetmeyeceksin Seni gelip usulca öptüğümü, seni sevdiğimi... Şimdi yarım kalan sevdamın hüznü sardı, Benim sesiz dünyamın asil adamı, Sen bende ne çok şeysin, Seni ben sensizliğinle ,sesizliğinle seviyorum... Şimdi sen uykularının en derin yerinde, Bir rüzgarla geleceğim camının kenarından ve sen beni HİSSETMEYECEKSİN, Senin mutlu olduğun vakitlerde ben gelip sesizce o güzel ellerinden tutacağım, Bak mutluluk yok bu senin olmadığın şehirde, Ve doğsada artık güneş benim için bi önemi yok... Ahhhh ellerim seni sevemeyen ellerim, Gecenin olmadık bi vaktinde duvarlara gözlerini çizerim, Ve sen uyurken kimbilir neleri düşünür neleri hayal edersin sevdiğim, Ben senin yokluğunda ,senin valığını özlerim, Düşlerimde bile sana gitme diye seslenirim, Ama nafile sen duymazsın yine her defasında, Çığlıklarım yankı yapar ve bana döner her defasında, Benim sevdamsa hep bu satırlarda kalacak seni senle yaşamadan, Ama önemi yok sensizliğini sevgini bir ömre sığdırdım , Ve benim gerçek adım hüzün, Ve ben seni benim olmadığını bile bile sevdim, Şimdi ne sen şuçlusun nede ben, Bence bunun adı kader....