İntersİtİsyel Sİstİt
intersitisyel sistit interstisyel sistit interstisyel tedavisi nedir belirtileri
ABD’de her 100 bin kadının 50’sinde görülen ve mikrobik nedeni olmayan bir hastalıktır. Kendini sık ve ağrılı idrar, alt karın ağrısı, sıkışma hissi ile belli eder ve ciddi dalgalanmalar gösterir. Hastalar bazı günler çok iyi iken aniden kötüleşme ve bunu takip eden iyileşme süreci geçirirler. Kesin belli olan bir nedeni yoktur, gıda allerjileri, geçirilmiş idrar yolu enfeksiyonları, idrar kesesinin iç yüzünü döşeyen tabakanın bozulması, aşırı stress, sinirsel hastalıklar, idrarda bulunan irritan maddelerin etkisi olduğu kabul edilmekte ve halen araştırılmaktadır.
Hastalığın tanısı ancak diğer olası hastalıkların ekarte edilmesi ile konur. Ekarte edilmesi gereken hastalıklar mikrobik sistit, idrar kesesi kanseri, idar yolları verem hastalığı, idrar kesesini sinirsel çalışma bozuklukları gibi hastalıklardır. Bu amaçla idrar kesesinin içine optik cihazlar ile bakılması (sistoskopi) dahil geniş bir yelpaze içindeki tetkik yöntemleri uygulanır.
Hastalığın kesin olarak bilinen tek bir tedavi yöntemi yoktur. Hastalığın alevlenme gösterdiği dönemlerde de faydası olduğu bilinen ilaçlar belli bir sistematik içinde denenmeli ve hastanın fayda gördüğü ilaç tespit edilirse ataklar sırasında bu ilaç kullanılmalıdır. Bu amaçla ağızdan alınan haplar veya idrar kesesi içine ince bir kateter ile verilen solusyon halindeki ilaçlar kullanılır. İlaçlara cevap vermeyen olgularda cerrahi yöntemler son çaredir. Hastalığın tanısı konduğu zaman hastalara bunun kronik bir hastalık olduğu anlatılmalı, ömür boyu bu hastalıkla birlikte yaşanılacağı vurgulanmalı ve gerekirse psikolojik destek verilmelidir
ABD’de her 100 bin kadının 50’sinde görülen ve mikrobik nedeni olmayan bir hastalıktır. Kendini sık ve ağrılı idrar, alt karın ağrısı, sıkışma hissi ile belli eder ve ciddi dalgalanmalar gösterir. Hastalar bazı günler çok iyi iken aniden kötüleşme ve bunu takip eden iyileşme süreci geçirirler. Kesin belli olan bir nedeni yoktur, gıda allerjileri, geçirilmiş idrar yolu enfeksiyonları, idrar kesesinin iç yüzünü döşeyen tabakanın bozulması, aşırı stress, sinirsel hastalıklar, idrarda bulunan irritan maddelerin etkisi olduğu kabul edilmekte ve halen araştırılmaktadır.
Hastalığın tanısı ancak diğer olası hastalıkların ekarte edilmesi ile konur. Ekarte edilmesi gereken hastalıklar mikrobik sistit, idrar kesesi kanseri, idar yolları verem hastalığı, idrar kesesini sinirsel çalışma bozuklukları gibi hastalıklardır. Bu amaçla idrar kesesinin içine optik cihazlar ile bakılması (sistoskopi) dahil geniş bir yelpaze içindeki tetkik yöntemleri uygulanır.
Hastalığın kesin olarak bilinen tek bir tedavi yöntemi yoktur. Hastalığın alevlenme gösterdiği dönemlerde de faydası olduğu bilinen ilaçlar belli bir sistematik içinde denenmeli ve hastanın fayda gördüğü ilaç tespit edilirse ataklar sırasında bu ilaç kullanılmalıdır. Bu amaçla ağızdan alınan haplar veya idrar kesesi içine ince bir kateter ile verilen solusyon halindeki ilaçlar kullanılır. İlaçlara cevap vermeyen olgularda cerrahi yöntemler son çaredir. Hastalığın tanısı konduğu zaman hastalara bunun kronik bir hastalık olduğu anlatılmalı, ömür boyu bu hastalıkla birlikte yaşanılacağı vurgulanmalı ve gerekirse psikolojik destek verilmelidir