İ
İslami Yazar
Forum Okuru
İhram ve ihramın rükünleri
İhram nedir?
Hac ibadeti ile ilgili bir terim olarak şöyle tarif edilebilir: Hac veya umreye niyet eden bir kimsenin, diğer zamanlarda mübah olan bazı fiil ve davranışları, hac veya umrenin sonuna kadar kendine haram kılmasıdır. Nitekim, namaz ibadeti tahrime denilen başlama tekbiri ile başladığı gibi, hac ibadeti de aynı kelimeden gelen ihram etkinliği ile başlar. İhrama girmek bir tür hacca başlama tekbiri. Böylelikle, yani ihrama girmekle hac ve umre dışında yapılması mübah olan bazı şeyler haram olur. Kötü söz ve davranışları terk etmek, giyim, cinsel ilişki, avlanmak ve çevredeki doğayla bağlantılı olarak temel beş grupta cem edilen ihram kurallarının bozulması halinde yasağın türüne göre değişen cezaların verilmesine yol açıyor. Kurban kesmek, sadaka vermek ve oruç tutmak cezalar arasında yer alır.
İhramın rükünleri
Hanefilere göre İhramın niyet ve telbiyeden oluşan iki rüknü vardır. Bunlardan birini terk eden herhangi bir kişi ihrama girmiş sayılmaz. Diğer üç mezhebe göre ise ihrama girmek için sadece niyet yeterlidir. Hanefîlere göre, ihram haccın rüknü değil, şartıdır. Bu da niyet ve telbiyeden oluşur.
1. Niyet
Niyet hac veya umre yapmaya karar vermek, hangisini edecekse onu müeyyenleşdirmekle olur. Niyeti dil ile söylemek müstehaptır. Niyet herkesin kendi anadilinde yapılabiliyor.
Hac ve Umre menâsiki ihrama girmekle başlar. Mikat yerinde gusül veya abdest aldıktan sonra, kerahet vakti değilse iki rekat ihram namazı kılınır. Bu namazın birinci rekatında Fatiha'dan sonra "kafirun," ikinci rekâtında ise "ihlas" surelerini okumak daha faziletlidir. Bundan sonra sadece hac (ifrad haccı) yapacak olan kişi, "Allahümme inni uridul Zilhicce, feyessirhu li ve tekabbelhu minni" (Ey Allah'ım! Senin rızan için hac yapmak istiyorum. Onu bana kolay eyle ve kabul et) diye sadece hacca niyet eder.
Temettu haccı yapacak kişi ise, "Allahümme inni uridul-ümrete feyessirhe li ve tekabbelhâ minni" (Ey Allah'ım! Senin rızan için umre yapmak istiyorum. Onu bana kolay kıl ve benden kabul et) diye niyet eder. Arafat'a çıkmadan önce, Mekke'de hac için ihrama girerken de aşırı haccı için niyet ettiği gibi hacca niyet eder.
Kıran haccı yapacak kişi ise umre ve haccı tek ehramla ve birlikte yapacağı için böyle niyet eder: "Allahümme inni uridul-ümrete vel-hacca, feyessirhuma li ve tekabbelhuma minni." (Ey Allah'ım! Senin rızan için umre ve hac yapmak istiyorum. Bunları bana kolay et ve benden kabul et).
2. Telbiye
Hac ve Umre ibadetinin başlama zamanının ayarlanması, belirli kelimelerin söylenmesinden oluşur. Telbiye bir tür namazdaki iftitah tekbiri yerindedir. Hz. Peygamber'in telbiyeni iki rekat ihram namazı kıldıktan sonra yaptığı anlatılmaktadır.
Yukarıda belirtildiği gibi, uygun bir niyetten sonra bu şekilde telbiye getirilir:
Lebbeyk Allahümme lebbeyk. Lebbeyke lâ şerîke leke lebbeyk. İnne'l-hamde ve'n-nimete leke vel-mülke la şerike lek.
Anlamı: Hizmetine geldim. Ey Allah’ım! Hizmetine geldim. Senin ortağın yoktur, hizmetine geldim. Hamd ve nimet senindir. Mülk senindir, ortağın yoktur.
Niyet ve telbiyenin Farsça, Türkçe'deki veya başka bir dilde yapılması mümkün ve caizdir. Telbiyeyi ihrama girerken en azından bir kez söylemek gerekir. Ancak bu zorlama sadece telbiye kelimelerini söylemekten ibaret değil, Hz. Aişe'nin sorulan bir soruya cevap olarak, İhrama ancak tahlil ve telbiye ile girilir. dediği nakledilmiştir. Tahlil kelime-i tevhidi söylemek, yani "La ilahe illallah" demektir.
Hac ibadeti ile ilgili bir terim olarak şöyle tarif edilebilir: Hac veya umreye niyet eden bir kimsenin, diğer zamanlarda mübah olan bazı fiil ve davranışları, hac veya umrenin sonuna kadar kendine haram kılmasıdır. Nitekim, namaz ibadeti tahrime denilen başlama tekbiri ile başladığı gibi, hac ibadeti de aynı kelimeden gelen ihram etkinliği ile başlar. İhrama girmek bir tür hacca başlama tekbiri. Böylelikle, yani ihrama girmekle hac ve umre dışında yapılması mübah olan bazı şeyler haram olur. Kötü söz ve davranışları terk etmek, giyim, cinsel ilişki, avlanmak ve çevredeki doğayla bağlantılı olarak temel beş grupta cem edilen ihram kurallarının bozulması halinde yasağın türüne göre değişen cezaların verilmesine yol açıyor. Kurban kesmek, sadaka vermek ve oruç tutmak cezalar arasında yer alır.
İhramın rükünleri
Hanefilere göre İhramın niyet ve telbiyeden oluşan iki rüknü vardır. Bunlardan birini terk eden herhangi bir kişi ihrama girmiş sayılmaz. Diğer üç mezhebe göre ise ihrama girmek için sadece niyet yeterlidir. Hanefîlere göre, ihram haccın rüknü değil, şartıdır. Bu da niyet ve telbiyeden oluşur.
1. Niyet
Niyet hac veya umre yapmaya karar vermek, hangisini edecekse onu müeyyenleşdirmekle olur. Niyeti dil ile söylemek müstehaptır. Niyet herkesin kendi anadilinde yapılabiliyor.
Hac ve Umre menâsiki ihrama girmekle başlar. Mikat yerinde gusül veya abdest aldıktan sonra, kerahet vakti değilse iki rekat ihram namazı kılınır. Bu namazın birinci rekatında Fatiha'dan sonra "kafirun," ikinci rekâtında ise "ihlas" surelerini okumak daha faziletlidir. Bundan sonra sadece hac (ifrad haccı) yapacak olan kişi, "Allahümme inni uridul Zilhicce, feyessirhu li ve tekabbelhu minni" (Ey Allah'ım! Senin rızan için hac yapmak istiyorum. Onu bana kolay eyle ve kabul et) diye sadece hacca niyet eder.
Temettu haccı yapacak kişi ise, "Allahümme inni uridul-ümrete feyessirhe li ve tekabbelhâ minni" (Ey Allah'ım! Senin rızan için umre yapmak istiyorum. Onu bana kolay kıl ve benden kabul et) diye niyet eder. Arafat'a çıkmadan önce, Mekke'de hac için ihrama girerken de aşırı haccı için niyet ettiği gibi hacca niyet eder.
Kıran haccı yapacak kişi ise umre ve haccı tek ehramla ve birlikte yapacağı için böyle niyet eder: "Allahümme inni uridul-ümrete vel-hacca, feyessirhuma li ve tekabbelhuma minni." (Ey Allah'ım! Senin rızan için umre ve hac yapmak istiyorum. Bunları bana kolay et ve benden kabul et).
2. Telbiye
Hac ve Umre ibadetinin başlama zamanının ayarlanması, belirli kelimelerin söylenmesinden oluşur. Telbiye bir tür namazdaki iftitah tekbiri yerindedir. Hz. Peygamber'in telbiyeni iki rekat ihram namazı kıldıktan sonra yaptığı anlatılmaktadır.
Yukarıda belirtildiği gibi, uygun bir niyetten sonra bu şekilde telbiye getirilir:
Lebbeyk Allahümme lebbeyk. Lebbeyke lâ şerîke leke lebbeyk. İnne'l-hamde ve'n-nimete leke vel-mülke la şerike lek.
Anlamı: Hizmetine geldim. Ey Allah’ım! Hizmetine geldim. Senin ortağın yoktur, hizmetine geldim. Hamd ve nimet senindir. Mülk senindir, ortağın yoktur.
Niyet ve telbiyenin Farsça, Türkçe'deki veya başka bir dilde yapılması mümkün ve caizdir. Telbiyeyi ihrama girerken en azından bir kez söylemek gerekir. Ancak bu zorlama sadece telbiye kelimelerini söylemekten ibaret değil, Hz. Aişe'nin sorulan bir soruya cevap olarak, İhrama ancak tahlil ve telbiye ile girilir. dediği nakledilmiştir. Tahlil kelime-i tevhidi söylemek, yani "La ilahe illallah" demektir.