T
TİTAN
Forum Okuru
Hz.Aişe Validemize Atılan Büyük İftira İle İlgili Bilgiler
Hz Aişe Validemize Atılan İftira
Hz Aişe'ye Annemize Atılan İftira
Sevgili melekler, bu sayfamızda Hz.Muhammed Efendimizin (S.A.V.) ikinci eşleri Hz.Aişe Validemize atılan iftira ile ilgili bilgiler vereceğiz sizlere. Kadınlar arasında islamiyetin yaygınlaşması ve öğrenilmesi için son derece büyük hizmetler yapmış olan Hz Aişe Annemize Atılan İftira bakın neymiş....
Hz. Aişe (r.anha)'ye münafıkların öncülüğü ile atılan iftiraya tarihte "ifk hadisesi" denmiştir. Bu iftiranın ortaya atılmasından dolayı, Hz. Aişe (r.anha) ve Efendimiz (asv) ile birlikte bütün mü'minler derinden sarsılmışlardır.
Peygamber Efendimiz (asv) bu konu hakkında yakınları ile istişarede bulunmuş ve hepsi de Hz. Aişe (r.anha)’nin lehinde konuşmuştur.
İfk hadisesi, hicretin 6. yılında, Hz. Peygamber’in, Müstalikoğullarına karşı düzenlediği seferin dönüşünde meydana gelen bir olay dolayısıyla patlak vermiştir. Allah Rasulü (s.a.s.) ile birlikte bu sefere katılan Hz. Aişe, dönüş yolculuğunda, ordunun konakladığı bir yerde, tam hareket edilmek üzereyken, devesi üzerinde taşınan ve hevdec adı verilen kapalı, yuvarlak ve üstü kubbeli kafesinden def-i hacet için çıkmış ve bu arada gerdanlığını kaybetmişti. Gece karanlığında gerdanlığını ararken biraz oyalanmış ve bu arada ordu hareket etmişti. Hz. Aişe’nin dışarı çıktığını görmeyen taşıyıcılar, genç ve zayıf olan Hz. Aişe’yi içinde zannederek hevdecini deveye yükleyip yola koyuldular. Geri döndüğünde ordunun uzaklaştığını gören Hz. Aişe, kendisini almaya gelirler umuduyla olduğu yerde beklerken uykuya daldı. Bu esnada ordunun artçılarından olan Safvan b. Muattal ismindeki sahabi, Hz. Aişe’yi görüp uyandırdı ve devesine bindirerek orduya yetiştirdi. Hz. Aişe ile Safvan’ın yalnız geldiklerini gören münafıkların reisi Abdullah b. Übey, onlar hakkında iftiraya başladı.
Buna alet olan birkaç kişinin katılımıyla iftira ve dedikodu yayılmaya başladı. Olayın gerçek mahiyetinden haberdar olmayan sevgili Peygamberimiz ailesiyle ilgili dedikodulardan son derece rahatsız oldu. Kendisine yapılan iftirayı duyan Hz. Aişe de Hz. Peygamber’in izniyle babasının evine gitti ve üzüntüsünden günlerce ağladı. Bu olaydan bir ay sonra Hz. Aişe’nin suçsuz olduğunu bildiren ayetler geldi. Bu ayetlerde, yapılan dedikoduların tamamen asılsız ve iftira olduğu bildirildi.
Allah Rasulü, masum olduğunu bildiren ayetlerin nazil olduğunu büyük bir sevinçle Hz. Aişe’ye müjdeledi. Ancak, yapılan dedikoduların etkisinde kaldığını düşündüğü ve bu yüzden kırgın olduğu anlaşılan Hz. Aişe’nin Allah Rasulü’ne
verdiği cevap oldukça manidardı: “Aziz ve Celil olan Allah’a hamd ediyorum sana değil.”
Hz. Aişe’ye atılan iftira (ifk) olayında Allah Rasulü (s.a.s.) ona şöyle hitap etmiştir:
“Ey Âişe! Senin hakkında bana şöyle şöyle şeyler ulaştı. Eğer bunlardan beri isen Allah seni tebrie edecek (temize çıkartacak) tir. Eğer bir günaha bulaştıysan Allah’tan af dile ve O’na tevbe et. Çünkü kul itirafta bulunur ve tevbe ederse Allah onun tevbesini kabul eder.”Buhârî, Megazî, 34.
Hz Aişe'ye Annemize Atılan İftira
Sevgili melekler, bu sayfamızda Hz.Muhammed Efendimizin (S.A.V.) ikinci eşleri Hz.Aişe Validemize atılan iftira ile ilgili bilgiler vereceğiz sizlere. Kadınlar arasında islamiyetin yaygınlaşması ve öğrenilmesi için son derece büyük hizmetler yapmış olan Hz Aişe Annemize Atılan İftira bakın neymiş....
Hz. Aişe (r.anha)'ye münafıkların öncülüğü ile atılan iftiraya tarihte "ifk hadisesi" denmiştir. Bu iftiranın ortaya atılmasından dolayı, Hz. Aişe (r.anha) ve Efendimiz (asv) ile birlikte bütün mü'minler derinden sarsılmışlardır.
Peygamber Efendimiz (asv) bu konu hakkında yakınları ile istişarede bulunmuş ve hepsi de Hz. Aişe (r.anha)’nin lehinde konuşmuştur.
İfk hadisesi, hicretin 6. yılında, Hz. Peygamber’in, Müstalikoğullarına karşı düzenlediği seferin dönüşünde meydana gelen bir olay dolayısıyla patlak vermiştir. Allah Rasulü (s.a.s.) ile birlikte bu sefere katılan Hz. Aişe, dönüş yolculuğunda, ordunun konakladığı bir yerde, tam hareket edilmek üzereyken, devesi üzerinde taşınan ve hevdec adı verilen kapalı, yuvarlak ve üstü kubbeli kafesinden def-i hacet için çıkmış ve bu arada gerdanlığını kaybetmişti. Gece karanlığında gerdanlığını ararken biraz oyalanmış ve bu arada ordu hareket etmişti. Hz. Aişe’nin dışarı çıktığını görmeyen taşıyıcılar, genç ve zayıf olan Hz. Aişe’yi içinde zannederek hevdecini deveye yükleyip yola koyuldular. Geri döndüğünde ordunun uzaklaştığını gören Hz. Aişe, kendisini almaya gelirler umuduyla olduğu yerde beklerken uykuya daldı. Bu esnada ordunun artçılarından olan Safvan b. Muattal ismindeki sahabi, Hz. Aişe’yi görüp uyandırdı ve devesine bindirerek orduya yetiştirdi. Hz. Aişe ile Safvan’ın yalnız geldiklerini gören münafıkların reisi Abdullah b. Übey, onlar hakkında iftiraya başladı.
Buna alet olan birkaç kişinin katılımıyla iftira ve dedikodu yayılmaya başladı. Olayın gerçek mahiyetinden haberdar olmayan sevgili Peygamberimiz ailesiyle ilgili dedikodulardan son derece rahatsız oldu. Kendisine yapılan iftirayı duyan Hz. Aişe de Hz. Peygamber’in izniyle babasının evine gitti ve üzüntüsünden günlerce ağladı. Bu olaydan bir ay sonra Hz. Aişe’nin suçsuz olduğunu bildiren ayetler geldi. Bu ayetlerde, yapılan dedikoduların tamamen asılsız ve iftira olduğu bildirildi.
Allah Rasulü, masum olduğunu bildiren ayetlerin nazil olduğunu büyük bir sevinçle Hz. Aişe’ye müjdeledi. Ancak, yapılan dedikoduların etkisinde kaldığını düşündüğü ve bu yüzden kırgın olduğu anlaşılan Hz. Aişe’nin Allah Rasulü’ne
verdiği cevap oldukça manidardı: “Aziz ve Celil olan Allah’a hamd ediyorum sana değil.”
Hz. Aişe’ye atılan iftira (ifk) olayında Allah Rasulü (s.a.s.) ona şöyle hitap etmiştir:
“Ey Âişe! Senin hakkında bana şöyle şöyle şeyler ulaştı. Eğer bunlardan beri isen Allah seni tebrie edecek (temize çıkartacak) tir. Eğer bir günaha bulaştıysan Allah’tan af dile ve O’na tevbe et. Çünkü kul itirafta bulunur ve tevbe ederse Allah onun tevbesini kabul eder.”Buhârî, Megazî, 34.