Hadi rekor kıralım

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan PeLiNiM
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
peki şuan kaça kadar oldu saydınızmı 😀 benden de size eurovizyon şarkı sözüüü

Baby you're perfect for me
You are my gift from heaven
This is the greastest story of all times
We met like in a movie
So meant to last forever
And what you're doing to me
Feel so fine

Angel, I wake up
and live my dreams
Endlessly
Crazy for you!

Can you feel the rhythm in my heart
The beat's going Düm Tek Tek
Always out it like theres no limit,
Feels like there's no way back
Can you feel the rhythm in my heart
The beat's going Düm Tek Tek
Always out it like there is no limit
Feels like there's no way back

Baby I read all answers
In your exotic movements
You are the greatest dancer of all times
You make me feel so special
No one can kiss like you do
As if it's your profession
Feel so fine...

Angel I wake up and live my dreams
Endlessly
Crazy for you!

Can you feel the rhythm in my heart
The beat's going Düm Tek Tek
Always louder like there's no limit
Feels like there is no way back
Can you feel the rhythm in my heart
The beat's going Düm Tek Tek
Always louder like there's no limit
Feels like there is no way back

Can you feel the rhythm in my heart...

Can you feel the rhythm in my heart
The beat's going Düm Tek Tek
Always louder like there's no limit
Feels like there's no way back
Can you feel the rhythm in my heart
The beat's going Düm Tek Tek
Always louder like there's no limit
Feels like there's no way back

Always louder like there is no lmit
Feels like there's no way back
Always louder like there is no limit
Feels like Düm Tek Tek....
 
(bu bi hikaye benle alakası yoktur gerçekte 😀 😀 ) Merhabalar benim ismim Turan 35 yaşında evliyim minyon olmama rağmen bayanların ilgisini cekmekteyım ufak bir bürom var sekreterim ısten ayrılması nedeniyle gazete ilanıyla sekreter ilanı vermıstım. Gelenlerin arasında kapalı evli bir bayan alımlı olmamasına rağmen pazartesi işe başlamasını söyledim . İşlerim yoğun olması nedeniyle fazla emine hanımla konuşamıyorduk yalnız bir gün dar uzun ve kırmızı etekli bayanlardan hoşlanırım diye bir konuşma geçmişti aradan birkaç gün gectiginde emine hanım hoşlandığım tipte bir kıyafetle geldi ve yırtmaçlıydı benim gözüm gidiyordu ancak evli olması ve benimde tabiki aman boş ver gaza gelme dedim emine hanım nasıl güzelmi kıyafetim dedi bende çok hoş dedim mutfaktan bana cay getirmeye gittiğinde çok harika bir kalçası olduğunu fark etim neyse emine hanımla sohbetimiz tam başlamıştı artık aile sorunları seks vb. Ankara dışında bir işim olması nedeniyle iki gün gelmeyeceğimi söyledim ve Ogün eve gittim akşam işimin öbür haftaya kaldığını telefonla arıyarak söylediler ertesi gün bende biraz rehaveten işe geç gittim elektrikler kapalı olmasından büronun kapısını tıkılatım açan olmadı tabiki biraz kızarak kapıyı açtım ışıklar yanıyordu ama koridorda kimse yoktu benim odadan boğuk ses geliyordu önce çok korktum kapı arasından baktığımda emine ve bir erkek vardı çok şaşırdım ama eşi olabilir dedim ancak büroda neden fantezi herhalde dedim ve bir şey demeden çıktım bürodan 2 saat sonra büroyu aradım Ankara dışına cıkmadımı büroya gelecegimi söyledim ve büroya gittim. Emineye olayları anlatıgımda yüzü kızarmıştı ama yinede her şeyi anlatı eşinin arkadaşıymış Ankara dışında evi varmış benim gideceğimi duyunca atlamış gelmiş neyse aradan bir gün gecmiştıkı yine emine dar ve uzun eteğini giymiş gelmişti her içeri girdiğinde bakıyordum bir ara yüz yüze geldıgımde gözümü ayırt edemedim oda güldü mutfağa gectıgımde bırşeymi oldu diye mutfağa geldi bende yok çayımı doldurayım birde raftaki kağıtları alayım dedim ben çıkarım dedi sandalyeye çıktı ve aldı inerken bir hisle belinden tutum kalçası erkeklik organıma degdıgınde iyice bastırdım ve cekıldım ve ıcerı odama gectım ama artık iyice kendimde degıldım emıneyi çağırdım ve emine bak anlamıssındır senden çok hoşlanıyorum beraber olmak istiyorum eğer sende istiyorsan koltuğa otur eğer istemiyorsan hıcbırsey demeden odadan çık ve böylece hayır kabul eder bu konuya nokta koyarız dedim kafasını önüne eğerek dışarı çıktı o an çok kötü oldum. Aradan bırkac gün gecmiştiki eminenin annesi vefat etmişti evlerine gıttıgımde çok üzgündü aradan 2 hafta sonra işe geleceğini söyledi aynı mahallede oturmamız nedeniyle arabayla almaya gittim gelen olmadı bekledim yok kapıyı çaldım emine kapıyı açtı eşinin veraset işlemleri için memlekete gittiğini telefon açacağını oyuzden bekletıgını söyledim içeri girdimde kimse yoktu oğlum okulda dedi neyse esini arada 10 dakikaya yakın konuştu sonra odaya geçti ve kırmızı etegını gıydı geldi bak beni tahrik ediyorsun kız dedim güldü ne dedi o an yüzsüze geldik artık sormaya niyetim yoktu sarıldım olmaz dedi ama ben eşarbının üzerinden öpmeye elimle kalçasına bastırmaya başladım çekmeye çalışıyor ama zorlamıyordu fermuarımı açtım erkeklagımı öpmesini istedim öpmeye yalamaya başladı bir müddete sonra ağzına ve eşarbına boşaldım banyoya gittim geldıgımde emine cay koymuş ocağa cay ıctık encok nelerden hoşlanırsın dedim elbiselerim üzerinden yalanmak dedi bende bunun üzerine bluzu üzerinden goguslerını yalamaya bacak arasına erkeklıgımı sürterek oral seks yaptık ve tekrar boşalma noktasına geldıgımde eşarbına boşalmamı söyledi boşaldım. Bu böyle artık hergun sabah büroyu açtıktan sonra oluyordu birgun büroya geç geldiğimde sekreterimin yanında 36 yaşında kapalı etine dolgun bayan olduğunu gördüm benle tanıştırdı ismi meryemdi evli ve kapı komşusu olduğunu söyledi temizlik islerine gittiğini söyledi neyse baya sohbet ettik gözlerim öyle kalçasına gidiyordu Meryem hanim bunu fark etmesine rağmen ses çıkartmıyordu birkaç gün sonra yine geldi yine sohbet ettik gitti yine gelmesini istiyordum ama sekreterime bunu söylemek istemiyorum cumartesi sekreterim izinliyken Meryem hanim geldi emine yokmu dedim izinli olduğunu söyledim gitmek istedi bende gelmişken gel bir soluklan soğuk birsey iç dedim kabul etti sohbete etmeye başladık temizlik yapmış gelmiş çok yorulduğunu söyledi bende duş alabilecigini söyledim Meryem ise güldü neden güldün dedim emine de hergun büroda duş aliyomus zaten dedi bende sasirtim nasıl yani dedim herseyi anlatır bana dedim ben sok geçirmiştim neyse böylece sohbet koyulaştı nerde oturuyorsun dediğimde sincanda olduğunu söyledi bende elvankente oturuyorum yakınmışız dedim neler yapıyorsun dedi neyapiyim esim memlekete bende yanlizim dedim Meryem hemen yok canim hiçte yanliz değilsin emine varya dedi ve güldü neyse konuşurken kocasının yatalak olduğundan temizlik isini yaptığını söyledi bende pazar günü bana gelsene evde hem sohbet eder hem de evi temizlersin dedim ücreti sordum 30.000.000 olduğunu söyledi bende anlaştık dedim adresi verdim aksam bilgisayar takıldığımdan sabah ezanıyla yatmıştım tam saat 9:00 gibiydi kapı çaldı Meryem gelmişti kırmızı eşarp dar bir bluz ve uzun etek vardı müthiş etkilenmiştim cokmu erken geldim dedi yok dedim içeri girdi arkası donukken kalçasını gördüğümde bir anda benimki sertleşti Meryem ben yatıyorum dedim sen bittimi çağırırsın dedim nerde giyinebileceğini sordu temizlik kıyafetlerini yatak odasında değiştir dedim yatak odamıza girdi bende salonda bekledim 10 dakika sonra şalvar giymiş olarak geldi busefer beyaz eşarp vardı Odaya gittiğimde tüm kıyafetlerini dağınık yatağın üstüne atmış olduğunu fark ettim eteğini aldım kilodu ve eşarbı tam yastık üzerindeydi yattım gozmu kiloduna takıldı aldım kokladığımda değişik bir heyecan aldım eşarbını aldım erkekliğime surdum artık uykum kalmamıştı kilodunu koklarken eşarbını erkekliğime sürerek boşaldım tabiki çarşafa cunki fark etmesin diye biranda uykuya dalmışım bir ara Faruk bey sesiyle uyandım Meryem içerdeydi üstümden yorganı kaldirirak kalktığımda Meryem gözlerini kapata anlamistimki çıplak olarak kalkmıştım hemen üstümü kapatim dışarı çıktı üstümü giyindim cay koymuş içtik bana özel bir soru sormak istediğini yanlış anlasilmamisini söyledi bende sormasını istediğimde neden eşarbının erkekligiminin yanında kilodununda tam yastık ucumda olduğunu sordu bende neden kilodunu ve eşarbını açıkta bıraktığın sordum o da eminenin böyle şeylerden hoşlandığımı söylemiş o nedenle koymuş anladimki o da seks istiyordu konuyu kısadan keserek bak canim dedim ben oral seksten hoşlanırım dedim eğer istersen yaparız dedim bilmemki dedi sen bilirsin dedim çayı içtikten sonra duş aldım oda islerini bitirdi ve üstünü giydi bende duş alsana dedim yine bilmem ki dedim sende ama herseyi bilmiyorsun hadi gir dedim girdi yıkandı çıktı ve üstünü giyindi saat 1 olmuştu bense ne yapacağımı bilemiyordum açıkçası tam cesaretim yoktu ben gidiyim dedi arabayla bırakayım dedim arabayla evine bıraktım tabi 30.000.000 TL yi verdim evlerimiz baya yakınmış dedi evet istediğin zaman gel dedim ama her evden çıktığımda esim nereye gittiğimi soruyor eve geldigimdede para soruyor dedi bende para önemli değil aksam çıkabiliyorsan çık yine para verdim dedim nereye gideceksin dedi bende eve gidip yatacağım dedim güldü neyse eve gittim odaya gittiğimde sok geçirmiştim kilodu ve başka bir eşarbını yatağa bırakmış onlara sarılarak yattım aksam üzeri kapı çaldığında Meryem geldi o hanımefendi temizliğime geldin dedim hayır eşarbımla kilodum burada kalmış dedi. Onlar benim dedim güldü bende zaten onu için geldim dedi içeri girdi. Hemen sarıldım oksamaya basladim uzun eteklerinin uzerinden elimi gezdirirken iri dudaklarini emmeye basladim femuarimi actim agzina aldi baya uzun emdikten sonra hadi emineye yaptigin gibi esarbima bosal dedi agzina ve esarbina bosaldim yarim saat dinlendikten sonra banyoya girdik tum vucudunu emdikten sonra arkasina gectim ve arkadan on tarafina soktum uzun sure gidip geldikten sonra icime sakin bosalma agzima bosal dedi tam bosalirken cikartim ve agzina verdim ve bosaldim anyodan cikti yataga girdik bir saat yattik ve tekrar oral seks yapmaya basladik bacak arasini emmeye doyamiyordum oda erkekligimi emiyordu uzun bir sureden sonra yine agzina bosaldim ancak bende artik derman kalmamisti ve saat gece 1 olmustu esin merak edmezmi dedim yok dedi ablamlara gidecegini soylemis kizini basinda birakmis sabaha kadar sarilarak yatik sabah uyandigimda meryemin ustumde oldugunu erkekligim meryemin icinde oldugunu farkettim bana bakarak sakin icime bosalma dedi neden dedim dogum kontrol yokmus iyi dedim tam bosalirken yine agzina aldi neyse tekrar banyo yaptik onu eve birakirken bugun fazla mesai yaptin dedim 50.000.000 tl verdim emineye selam soyle dedi olur dedim ve buroya gittim tabi emine buroda beni bekliyordu nasil gecti pazar gunun dedi meryem iyimiydi diye sordu cok gecirdim sen nerden biliyorsun dedim biz zaten onceden meryemle bunu planini yapmistik dedi senin iyi niyetli biri oldugunu kapali ve esarba ilgili oldugumu kiskirtirsa meryemle beraber olacagimi meryeme soylemis.cok hosuma gitti kiz dedim seni cok seviyorum dedim ve sabah oral seksimiz yaptik. yanliz bu iliski islerimide etkiliyor


YA BU REKORU KIRARSAK ADIMIZI YANİ NİCKLERİMİZİ REKORLAR KİTABINA YAZACAKLARMI ONU MERAK EDİYORUM 😀
 
KAMYON YAZILARI


1. Gonlunde yer yoksa bana guzelim; farketmez ben ayakta da giderim. 2. Bir sana, bir de sabah uykusuna hastayim. 3. Karayollarinda degil, senin kollarinda öleyim. 4. Vur kalbime hançeri, yüregim parçalansin; fazla derine inme, çünkü orda sen varsin. 5. Rampalarin ustasiyim, gözlerinin hastasiyim. 6. Asiksan vur saza, söförsen bas gaza. 7. Oyle birini sev ki, sen ölünce o hiç yasamasin. 8. Sen gökyüzünde dogan günes, ben yollarda çilekes. 9. Ben bir kadini sevdim mi gözüm gibi bakar, ilah gibi taparim; ama ki bir yanlisini görmeyeyim bir bidon benzin döker çatir çatir yakarim. 10. Yollar gidisime, kizlar durusuma hasta. 11. Burma burma biyiklarim, Tarkan seni ayiklarim.
 
ELDE VAR HÜZÜN (127751 Hit)

söyleşir
evvelce biz bu tenhalarda
ziyade gülüşürdük
pır pır yaldızlanırdı kanatları kahkaha kuşlarının
ne meseller söylenirdi mercan koz nargileler
zamanlar değişti
ayrılık girdi araya
hicrana düştük bugün
ah nerde gençliğimiz
sahilde savruluşları başıboş dalgaların
yeri göğü çınlatan tumturaklı gazeller
elde var hüzün
o şehrayin fakat çıkar mı akıldan
çarkıfeleklerin renk renk geceye dağılması
sırılsıklam aşık incesaz
kadehlerin mehtaba kaldırılması
adeta düğün
hayat zamanda iz bırakmaz
bir boşluğa düşersin bir boşluktan
birikip yeniden sıçramak için
elde var hüzün

....
 
Ali bir gün arkadaşıyla idaaya girer.Ali ve Temel fikrini söyler.Temel :Yarın öğle yağmur yağacak. Kaybeden kazananın her dediğini yapar.Taki anesi çağırıncağa kadar.der.Ali tamam.deyip,fikrini söyler😕abah bulutlu olacak. der.Yarın olur.Ali’nin dediği olur.Öğleden sonra Temel’in dediği olur.Kimse birbirinden bir şey isteyemez.Çünkü şöyle düşünür ikiside:Eğer ben ondan istersem oda benden ister.



MEÇHULLLLLLL CEVAP İSTİYORUMMM BU REKORU KIRARSAK ADIMIZI YANİ NİCKLERİMİZİ REKORLAR KİTABINA YAZACAKLARMI ONU MERAK EDİYORUM 😀
 


Ağlamak..
Yeri geldiğinde içine akıtmak ,
yanaklarından süzmek yeri geldiğinde..
Ağlamıyorum derken,
gözüme toz kaçtı derken bile
aslında utanmamak..
Bir parka oturup başını iki dizinin arasına almak..
Dilenci sanılmak,
kimsesiz sanılmak,
yalnız sanılmak..
Ağlamak..
Kalkmak sonra oradan, ağırdan yol almak..
Başını öne eğmek, adımlarını saymak..
Ve soğuğa yenik düşmemek için
kendine sarılmak..
Ağlamak işte;
Bir yanın hayata dönükken bir yanını kanatmak..
Bir yanını
yani hafiften sol tarafını,
hafiften canını,
hafiften yüreğini,
hafiften hayatı...
Ağlamak..
Sebepli sebepsiz,
bir parkta kimsesiz
ve olabildiğine sessiz..
Kararsız, anlamsız, aç susuz ve zamansız..
Karanlığa yazmak adını,
adını yıldızlara bağırmak..
Ağlamak..
Sonra hiçbir şey olmamış gibi yaşamak..
İnsanların aslında bunu anlamaması
ve "bu da ne yapıyor" bakışlarıyla sana bakması..
Kalkmak oturduğun yerden
hiçbir şey olmamış gibi yaşamak..
Ağlamak işte..
Yani hafiften bir tarafını kanatırken ;
Bir tarafınla hayata sarılmak....
alıntı...
 
nerede başlamıştı bu hikaye..............






Nerede başlamıştı HİKAYE belleğimdeki tüm harfleri yitirdiğim yerde
mi? saçlarının sarısı mı odamı aydınlatan yoksa şu zavallı lambamı?
Korkmana gerek yok bileli değil HÜZÜN bıçağımın keskin yanı. Nerede
başlamıştı hüzün? Sağ bileğindeki sargıyı güvercine benzettiğim yerde
mi? hani sen güldüğün gün yeniden sevecektin insanları. Ben mi
kaybettim gülüşüne giden yolları yoksa sen mi unuttun sevmeleri.
Nerede başlamıştı YALNIZLIK? Beni sana getiren trenin soğuk
demirlerinde mi? yoksa hala kanıyor dediğin yaralarında mı? Nerede
başlamıştı yağmur? Senin gözlerindeki bulutta mı? Benim anlattığım
masalda mı? Henüz bilmiyorsun üstelik bir şiirden çıkıp geldiğimi.
Nerede başlamıştı yaşamak amaçlı yapılan intihar? Senin iki kalem bir
kâğıt evinde mi? yoksa benim LAL kalmış dillerimde mi?
Ama isteseydin dilsizde sevebilirdim ben seni. Nerede başlamıştı
YAŞAM? Parmağına minik bir kuş kondurduğum yerde mi? saçlarının
tellerinde mi? ya da isminin şiir olduğu şehirde mi? nerede başlamıştı
SUSKUNLUK? Yeni bir alfabe bulduğun yerde mi? yoksa sol tarafında mı?
Bozulsun diye bu sessizlik alkışlıyorum kuşları, kedileri, seni,
hayalimdeki martıları. SÖYLE NEREDE BAŞLAMIŞTI…
 
Moderatör tarafında düzenlendi:



Geç Farkettim




Biliyor musun; umarsız bir yıkımdı gidişin. Liman boyu uzanan iç kanamalı bir suskunluktu bizden geriye kalan....
Oysa bilmeliydin; bütün bir hayatı ürpererek yaşama cesaretiydi aşk. Ve yola çıkıldığında göze alınmalıydı aşkın adressizliği...
Sen bir tepeden masal gibi geldiğinde gözlerime, ben kendi masalımı terk edip, gözlerine benzeyen bir deniz seçmiştim kendime. Bana aşkı öğretmişsen yorgun, terli bir tepede; bırak isyanım tam olsun yüreğimin sessizliğindeki kıyamete... bilirim sen kendince bir hayatı onarmaya düşkünsün. Onarmak içinse gidişin; sen önce seni affet. Adına mavi dediğin çoğul eksikliğinde...

bazen seni affedebiliyor muydun, beni ağladığında?

Bilirsin; ben ki kabilesiz bir savaşçı. Senden aldığım bütün anlamları sana geri verdim. Bir "içim"; kaldı ben de, bir de aklımın aldanmışlığı. Haklısın sende bensiz sularında elbet denizi aşmış bir okyanus telaşı yaşanacaktı. Bağışla sözlerimi. Bağışla gözlerimi. Dahası yok, fazlası az...


bazen terk edip gidebilmeli bu şehri kendi çaresizliğinde. Bazen inceldiği yerden kopmalı hayat. Neyse! Sen benden ötede, ben senden uzakta... ne kadar çok "vardık" oysa ne kadar çok kaybolurken bile... karşımda yorgun bir adam var şimdi; özleyişlerini reddetmek uğruna yorgun düşmüş bir gemi... bu gemi nereye gidiyor usta... içim boş, gemiler boş. Bu gemi nereye gidiyor usta...

Bir romanı bitirmiş gibiydi sustuğunda. Bende sustum onunla. en iyi yaptığımdı susmak. Uzun bir sessizliğin sonrasında "susuşlarımızda sen benim susuzluğumu dindirecek yağmurunu bulamadığını sandın, ben senin yağmurunu yağdıracak o bulutunu. Oysaki yağmur bulutta saklıydı, bulutta yağmurda. Susmasaydık bulacaktık" dedim.

Neden geçmişin muhasebesini yapmaya başlamıştık bilmiyorum. Son sözleri iyice içime oturdu.

"Bana bir kere susma hakkı verseydin, sana neler söylemeyecektim! Oysa sen hep payına susmaları aldın, bana ise hep sessizliğin ezeceği vakitlerle savaşmalar kaldı. Evet! susmak birilerini hep konuşmaya mahkum etmekti. Ve en çok konuşan en fazla hata yapandı her zaman. En çok susanın hep haklı kaldığı gibi... Sessizlikten korkan birine sessizlik dayatmak (hem de bir lütuf, bir armağan gibi) işlenen en haklı suçtu. Sen tüm suskunlukları kimseye bırakmayacak kadar bencil, herkesi suskunluğuna özendirecek kadar cömerttin. Sana söylenenlerle, sana anlatılanlarla herkesin sırrını bildin ama kimseye bir şey söylemedin. Oysa izin verseydin benimde sana söylemeyecek ne çok şeyim vardı. insanları sadece dinleyerek böyle çıplak, böyle savunmasız bırakmayı nerden öğrendin? Başkalarına ait bunca sırrı taşımak seni neden hiç yormadı?


Sen en çok bana sustun; ben en çok sana konuştum. Sana benzemeye başladığımdaysa, bende içimi susarak döktüm. Yoksa içim dökülecekti. Susacak hiçbir şeyin kalmadığında ise içindeki sessiz diyaloglarla benden çekip gittin.


Meğer susmak, insanın içiyle konuşmasıymış. Geç fark ettim!".