Uzman SühaN
Administrator
Gebelikte 23 . Hafta bebeğin gelişimi ve ultrason görüntüleri
Radyoyu açıp, olduğunuz yerde biraz sallanırsanız, hareket duyuları iyi gelişmiş olan bebeğiniz, sizin dans ettiğinizi anlayabilir. Boyu neredeyse 28 cm'den uzun olan ve bir mango büyüklüğüne ulaşmış bebeğinizin, kıyafetlerinizin altından kıpırdandığını da hissedebilirsiniz. Bu haftalarda, nefes almaya hazırlanması için ciğerlerindeki kan damarları da hızla gelişir ve seslere karşı hassasiyeti de günden güne artar. Örneğin, köpek havlaması ya da elektrikli süpürge sesi gibi gürültülü seslere karşı duyarlılığı gelişir. Böylece, bebeğiniz dış dünyaya adım attığında, bu seslere alışkın hale gelir.
Bebeğinizin gelişimini yakından takip etmek isterseniz Hafta Hafta Gebelik kategorimizi de incelemenizi öneriyoruz.
Not: Her bebek rahimde bile farklı bir gelişim gösterebilir. Bu bilgiler, bebeğinizin gelişimi hakkında size genel bir fikir vermesi amacıyla verilmiştir. Ayak ve ayak bilekleriniz gittikçe şişiyor Günün sonunda ya da yazın sıcağında, ayaklarınızın ve ayak bileklerinizin her geçen ay biraz daha fazla büyüdüğünü ve genişlediğini fark edebilirsiniz. Çünkü bacaklarınızdaki ağır dolaşım, ödem denilen şişkinliklere neden olur.
Bu tamamıyla, kanınızın kimyasındaki bazı değişimlerin, vücudunuzdaki suyu biriktirmesiyle alakalıdır. Üzülmeyin, doğumdan sonra vücudunuz bu ekstra sıvılardan kurtulmaya çalışacak ve sizi doğumunuzdan sonraki birkaç gün içinde sürekli idrara çıkaracak ve fazlasıyla terletecek. Bu arada siz de genelde, sol tarafınıza uzanmaya, ayaklarınızı fırsat buldukça havaya kaldırmaya, otururken ayaklarınızı uzatmaya ve uzun sürelerle aynı yerde oturmamaya ya da ayakta durmamaya özen göstermelisiniz.
Aynı zamanda dolaşımı artırmak için düzenli olarak egzersiz yapmaya, destekleyici çoraplar giymeye ve rahat ayakkabılar tercih etmeye de dikkat etmeniz de fayda var. Şişlerinizi önlemek için sıvılardan kaçınmaya çalışıyor olabilirsiniz ancak vücudunuzdaki suyun birikmemesi için, fazlaca su içmeye ihtiyacınız olduğunu unutmayın. Hamileliğiniz boyunca ayak ve bacaklarınızdaki belli bir miktar ödem kaynaklı şişlikler normal sayılabilirken eğer bu şişler aşırı boyutlara ulaşıyorsa, preeklampsi (Gebeliğin ikinci yarısında gelişebilen hipertansiyon ve proteinüri ile kendisini gösteren rahatsızlık) gibi ciddi durumlara da işaret olabilir. Eğer ayaklarınızda ya da bileklerinizde; ellerinizdeki, yüzünüzdeki ve göz çevrenizdeki şişliklerden çok daha fazla ve aniden gelişen şişlikler fark ediyorsanız, derhal doktorunuzu aramaktan çekinmeyin.
Bebeğimin kordon kanını saklamalı mıyım?
Kordon kanı bankacılığı, bebeğinizin göbek bağından alınan kan örneğinin dondurulup saklanarak, bebeğinizin gelecekteki tıbbi durumlarda kullanılması işlemidir. Kordon kanı pahalıdır çünkü kök hücreler için zengin bir kaynaktır. Kök hücreler, lösemi ve orak hücre anemisi gibi ciddi hastalıkları tedavi eden kök hücreleri ve dokuları ayırabilme özelliğine sahiptir. Kordon kanı araştırmaları umut verici sonuçlara varıyor Dünya çapında yapılan araştırmalar ve çalışmalar, gelecek için iyimser sonuçlar gösteriyor. Örneğin, günün birinde kanserli bir yetişkinin, bebekken kendisinden alınan kordon kanı kök hücreleri sayesinde, kanseri rahatça yenebileceği umut ediliyor. Hatta genetik kökenli olmayan kanserlerin bile bu yolla tedavi edilebileceği bekleniliyor. Hayvanlar üzerinde yapılan son deneylerin ışığında, kordon kanının diyabet, omurilik hasarları, kalp kusurları, felç ve ciddi nörolojik hastalıkların tedavisinde de kullanılabileceğini göstermiştir. Sonuç olarak, bu işin maddi boyutunu ve ilerde çocuğunuzun tedaviye cevap vermemesi gibi oluşabilecek dezavantajları da göz önünde bulundurarak bir karar vermeniz yerinde olacaktır.
Bebeğinizin gelişimini yakından takip etmek isterseniz Hafta Hafta Gebelik kategorimizi de incelemenizi öneriyoruz.
Not: Her bebek rahimde bile farklı bir gelişim gösterebilir. Bu bilgiler, bebeğinizin gelişimi hakkında size genel bir fikir vermesi amacıyla verilmiştir. Ayak ve ayak bilekleriniz gittikçe şişiyor Günün sonunda ya da yazın sıcağında, ayaklarınızın ve ayak bileklerinizin her geçen ay biraz daha fazla büyüdüğünü ve genişlediğini fark edebilirsiniz. Çünkü bacaklarınızdaki ağır dolaşım, ödem denilen şişkinliklere neden olur.
Bu tamamıyla, kanınızın kimyasındaki bazı değişimlerin, vücudunuzdaki suyu biriktirmesiyle alakalıdır. Üzülmeyin, doğumdan sonra vücudunuz bu ekstra sıvılardan kurtulmaya çalışacak ve sizi doğumunuzdan sonraki birkaç gün içinde sürekli idrara çıkaracak ve fazlasıyla terletecek. Bu arada siz de genelde, sol tarafınıza uzanmaya, ayaklarınızı fırsat buldukça havaya kaldırmaya, otururken ayaklarınızı uzatmaya ve uzun sürelerle aynı yerde oturmamaya ya da ayakta durmamaya özen göstermelisiniz.
Aynı zamanda dolaşımı artırmak için düzenli olarak egzersiz yapmaya, destekleyici çoraplar giymeye ve rahat ayakkabılar tercih etmeye de dikkat etmeniz de fayda var. Şişlerinizi önlemek için sıvılardan kaçınmaya çalışıyor olabilirsiniz ancak vücudunuzdaki suyun birikmemesi için, fazlaca su içmeye ihtiyacınız olduğunu unutmayın. Hamileliğiniz boyunca ayak ve bacaklarınızdaki belli bir miktar ödem kaynaklı şişlikler normal sayılabilirken eğer bu şişler aşırı boyutlara ulaşıyorsa, preeklampsi (Gebeliğin ikinci yarısında gelişebilen hipertansiyon ve proteinüri ile kendisini gösteren rahatsızlık) gibi ciddi durumlara da işaret olabilir. Eğer ayaklarınızda ya da bileklerinizde; ellerinizdeki, yüzünüzdeki ve göz çevrenizdeki şişliklerden çok daha fazla ve aniden gelişen şişlikler fark ediyorsanız, derhal doktorunuzu aramaktan çekinmeyin.
Bebeğimin kordon kanını saklamalı mıyım?
Kordon kanı bankacılığı, bebeğinizin göbek bağından alınan kan örneğinin dondurulup saklanarak, bebeğinizin gelecekteki tıbbi durumlarda kullanılması işlemidir. Kordon kanı pahalıdır çünkü kök hücreler için zengin bir kaynaktır. Kök hücreler, lösemi ve orak hücre anemisi gibi ciddi hastalıkları tedavi eden kök hücreleri ve dokuları ayırabilme özelliğine sahiptir. Kordon kanı araştırmaları umut verici sonuçlara varıyor Dünya çapında yapılan araştırmalar ve çalışmalar, gelecek için iyimser sonuçlar gösteriyor. Örneğin, günün birinde kanserli bir yetişkinin, bebekken kendisinden alınan kordon kanı kök hücreleri sayesinde, kanseri rahatça yenebileceği umut ediliyor. Hatta genetik kökenli olmayan kanserlerin bile bu yolla tedavi edilebileceği bekleniliyor. Hayvanlar üzerinde yapılan son deneylerin ışığında, kordon kanının diyabet, omurilik hasarları, kalp kusurları, felç ve ciddi nörolojik hastalıkların tedavisinde de kullanılabileceğini göstermiştir. Sonuç olarak, bu işin maddi boyutunu ve ilerde çocuğunuzun tedaviye cevap vermemesi gibi oluşabilecek dezavantajları da göz önünde bulundurarak bir karar vermeniz yerinde olacaktır.