Esmaul Hüsna Ya MÜNTEKİM
ya müntekim intikam almak için dua intikam duası ya muntekim müntekim fazileti
Müntekim : İntikam alan
Cenab-ı Hak buyuruyor:
"Biz de âyetlerimizi yalanlamaları ve onlardan gafil kalmaları sebebiyle kendilerinden intikam aldık ve onları denizde boğduk." (1)
"Allah'ın ayetlerini tanımayanlara şüphesiz şiddetli bir azap var. Öyle ya, Allah'ın izzeti var, intikamı var. " (2)
"Fakat biz büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, kesinlikle intikamımızı alırız." (3)
"Allah daima galiptir, öç alandır." (4)
"Onlardan, sırf, azîz ve hamîd olan Allah'a iman ettikleri için intikam aldılar." (5)
Müntakım, isyan edenlerin belini büken, emir ve yasakları çiğneyenleri ve azgın tağutları türlü uyarılardan ve kendilerine süre tanıdıktan sonra şiddetli cezalarla cezalandırandır. O'nun intikamı, acilen cezalandırmaktan daha ağırdır. Çünkü acil ceza, kişinin daha fazla günah işlemesine mani olur. Bu da kendisinden şiddetli intikam alınmasını önler.
Allah'ın intikamı, insanlarınkiden dört yönüyle farklıdır.
Allah'ın intikamı, bütün yalanlayanları ve şirk koşanları kapsayan genişliktedir. Başkası bu kadar geniş intikam gücüne sahiptir. O'nun intikamı, kulun emir ve yasaklarına uymaması, kendisi ve Resulü'ne itaat etmemesi nedeniyledir.
İntikam alma gücünün sürekli olması. İntikam hak eden hiçbir kul O'ndan kurtulamaz.
O'nun intikam alması başkasının eziyet görmesine bağlı değildir.
İntikam almak için başkalarının yardımına ihtiyacı yoktur.
Bu İsmi Bilmenin Faydaları:
Allah'ın intikamından korkmak ve O'na isyan etmekten kaçınmak.
Kulun, düşmanlarından intikam alması caizdir. Haklı olarak intikam alması gerektiğinde kesinlikle Allah'ın beklediği sınırların dışına çıkmamalıdır. Eğer bunu Allah için ve İslam'ın gerektirdiği şekilde ilahi bir cezayı uygulamak için yapıyorsa, bu fiiline karşılık Allah'tan sevap da alır.
Allah'ın azamet ve ululuğunu bilen O'nun intikamından çekinir.
Her müslüman, allah'tan başka gerçek intikam sahibi olmadığını bilmelidir.
Kaynaklar:
1) Araf, 136
2) Ali İmran, 4
3) Duhan, 16
4) Maide, 95
5) Buruc, 8
6) Esmâ-ül Hüsna, Karınca Yayınları, Nisan 2004
Müntekim : İntikam alan
Cenab-ı Hak buyuruyor:
"Biz de âyetlerimizi yalanlamaları ve onlardan gafil kalmaları sebebiyle kendilerinden intikam aldık ve onları denizde boğduk." (1)
"Allah'ın ayetlerini tanımayanlara şüphesiz şiddetli bir azap var. Öyle ya, Allah'ın izzeti var, intikamı var. " (2)
"Fakat biz büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, kesinlikle intikamımızı alırız." (3)
"Allah daima galiptir, öç alandır." (4)
"Onlardan, sırf, azîz ve hamîd olan Allah'a iman ettikleri için intikam aldılar." (5)
Müntakım, isyan edenlerin belini büken, emir ve yasakları çiğneyenleri ve azgın tağutları türlü uyarılardan ve kendilerine süre tanıdıktan sonra şiddetli cezalarla cezalandırandır. O'nun intikamı, acilen cezalandırmaktan daha ağırdır. Çünkü acil ceza, kişinin daha fazla günah işlemesine mani olur. Bu da kendisinden şiddetli intikam alınmasını önler.
Allah'ın intikamı, insanlarınkiden dört yönüyle farklıdır.
Allah'ın intikamı, bütün yalanlayanları ve şirk koşanları kapsayan genişliktedir. Başkası bu kadar geniş intikam gücüne sahiptir. O'nun intikamı, kulun emir ve yasaklarına uymaması, kendisi ve Resulü'ne itaat etmemesi nedeniyledir.
İntikam alma gücünün sürekli olması. İntikam hak eden hiçbir kul O'ndan kurtulamaz.
O'nun intikam alması başkasının eziyet görmesine bağlı değildir.
İntikam almak için başkalarının yardımına ihtiyacı yoktur.
Bu İsmi Bilmenin Faydaları:
Allah'ın intikamından korkmak ve O'na isyan etmekten kaçınmak.
Kulun, düşmanlarından intikam alması caizdir. Haklı olarak intikam alması gerektiğinde kesinlikle Allah'ın beklediği sınırların dışına çıkmamalıdır. Eğer bunu Allah için ve İslam'ın gerektirdiği şekilde ilahi bir cezayı uygulamak için yapıyorsa, bu fiiline karşılık Allah'tan sevap da alır.
Allah'ın azamet ve ululuğunu bilen O'nun intikamından çekinir.
Her müslüman, allah'tan başka gerçek intikam sahibi olmadığını bilmelidir.
Kaynaklar:
1) Araf, 136
2) Ali İmran, 4
3) Duhan, 16
4) Maide, 95
5) Buruc, 8
6) Esmâ-ül Hüsna, Karınca Yayınları, Nisan 2004