Uzman SühaN
Administrator
Dudaklarda ve Parmaklarda Morarma Koah Belirtisi
KOAH yalnızca akciğerleri ilgilendiren bir hastalık gibi görünse de tüm vücut sistemini olumsuz etkileyen önemli bir sağlık sorunudur. Vücuttaki bütün organ ve sistemleri etkilemesi sonucu KOAH ile birlikte; diyabet, kemik erimesi, kalp damar tıkanıklıkları, kaslarda enfeksiyon dışı iltihaplar ve kas zafiyeti gibi sorunlar görülmektedir.
Öksürük ve balgam çıkarma önceleri sadece sabah görülür. Balgam çok az miktarda çıkar. Hastalar genellikle bu şikâyetleri önemsemezler ve sigara içmenin doğal bir sonucu olarak kabul ederler. Gerçekte, şiddetli olmayan öksürük ile birlikte az miktarda balgam çıkarmak çok önemli bir hastalığın yani KOAH’ın erken habercisi olabilir. Eğer sigara içmeye devam edilirse ve hastalık ilerlerse öksürükler şiddetlenir ve balgam miktarı gittikçe artar. Hastalar günün her saatinde balgam çıkarmaya başlarlar. Bazen boğulacak kadar şiddette öksürükler olmaya başlar.
Nefes darlığı hastalığın erken dönemlerinde koşma, hızlı yürüme veya merdiven çıkma gibi eforlarda ortaya çıkarken, hastalığın ilerlemesi ile istirahatte dahi nefes darlığı oluşur. Genellikle öksürük, balgam ve nefes darlığı şikâyetleri 50 yaşına doğru ciddi şekilde artış gösterir.
Bütün bu yakınmalar kış aylarında ve özellikle hava kirliliğinin yoğun olduğu dönemlerde ve gribal enfeksiyonlar sonrasında çok artar.
Sigara içen kişilerde bu şikâyetlerden bir veya birkaç tanesi ortaya çıktığı zaman hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir. Çünkü erken teşhis ve sigaranın bırakılması ile ancak bu ilerleyici ve akciğerleri sakat bırakan hastalıktan kurtulmak mümkün olabilir.
KOAH hastalarının akciğerlerinde ortaya çıkan geri dönüşümsüz form değişikliğinin, herhangi bir seçenekle tedavisi yoktur. Hastaların akciğerlerinin eski haline dönmesi beklenmemektedir. İnsanların 35 yaşından itibaren akciğer kapasitesinde düşüş görülmesi doğal bir durumdur. Yan akciğerler de yaşlanmaktadır. 70-75’li yaşlarda yani insanlar ömürlerinin son zamanlarında akciğerlerinin üçte birini fonksiyonel olarak kaybetmektedir. Bu doğal süreç, iç ve dış hava kirleticileri, sigara kullanımı gibi faktörlerle daha da hızlanmakta ve geri dönüşümsüz olabilmektedir. KOAH akciğer yaşlanmasını hızlandıran önemli bir hastalıktır.
Sigara KOAH’ın oluşumunu tetikliyor
Sigara içen kişilerin % 50’sinde KOAH görülmektedir. Toplumda kadın ve erkeklerin yaklaşık 3’te 1’inin sigara içtiği düşünüldüğünde, ortalama 75 milyon nüfusun 25 milyonun sigara bağımlısı olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla bugün nüfusun 1/6’sı yaklaşık 12,5 milyon kişi ya KOAH hastası ya da adayıdır.
Organik yakıtlar KOAH sebebi
KOAH, yalnızca sigaranın değil, aynı zamanda iç ve dış hava kirleticilerinin de rol oynadığı bir hastalıktır. Özellikle iç ortam kirleticileri, kırsal alanda insan sağlığını tehdit etmektedir. Biomas adı verilen organik yakıtlar; kömür, tezek, odun dumanına maruz kalan ve evlerinde tandır ya da şömine gibi ısınma araçları bulunan kişiler, KOAH tehdidi altındadır. KOAH oluşumunda, sigara kullanımının yanı sıra KOAH’a neden olabilecek çevresel faktörler ve zararlı etkenler ve genetik yatkınlığın da önemi vardır.
Sigarayı bırakmak iyileşmenin ilk adımı
KOAH hangi seviyede yakalanmış olursa olsun, hasta sigarayı bıraktığında hastalığın seyri olumlu etkilenmektedir. Hasta yalnızca sigarayı bıraktığında, tüm ilaçlarını kullandığı dönemdekinden çok daha yüksek performansta solunum kapasitesine sahip olmaktadır. Hastanın sigarayı bırakmasından sonraki an az iki ay içinde solunum fonksiyonlarında % 10’luk bir iyileşme görülür.
Erken teşhisle kontrol altına alınabilir
KOAH’ın hasta için en olumlu yanı, erken evrede belirti vermesidir. Ancak kişi, erken dönemde ortaya çıkan öksürük, balgam, nefes darlığı, hışıltı gibi şikayetlere uzun süre tahammül ederek, sorunun ilerlemesine neden olmaktadır. Gençlerde, akciğer kapasitesinin yeterli olması nedeniyle günlük yaşamları bu belirtiler yüzünden olumsuz etkilenmemektedir. Oysa ki bu şikayetlerin iki sene üst üste en az 3 ay süreyle yaşanması, mutlaka doktora başvurmayı gerektirir. Ancak hastaların yalnızca % 10’u erken evrede doktor yardımı alarak tedavilerinin erken dönemde başlamasını sağlamaktadır. Geri kalan % 90’lık hasta grubu, şikayetlerine rağmen tedavisini ertelemekte ve çok ileri dönemde doktora başvurdukları için yaşam konforları ve sağlık standartları önemli ölçüde etkilenmektedir. İleri evre KOAH hastalarının şikayetleri kontrol altına alınsa bile beklenen ömür süreleri azalmaktadır.
Öksürük ve balgam çıkarma önceleri sadece sabah görülür. Balgam çok az miktarda çıkar. Hastalar genellikle bu şikâyetleri önemsemezler ve sigara içmenin doğal bir sonucu olarak kabul ederler. Gerçekte, şiddetli olmayan öksürük ile birlikte az miktarda balgam çıkarmak çok önemli bir hastalığın yani KOAH’ın erken habercisi olabilir. Eğer sigara içmeye devam edilirse ve hastalık ilerlerse öksürükler şiddetlenir ve balgam miktarı gittikçe artar. Hastalar günün her saatinde balgam çıkarmaya başlarlar. Bazen boğulacak kadar şiddette öksürükler olmaya başlar.
Nefes darlığı hastalığın erken dönemlerinde koşma, hızlı yürüme veya merdiven çıkma gibi eforlarda ortaya çıkarken, hastalığın ilerlemesi ile istirahatte dahi nefes darlığı oluşur. Genellikle öksürük, balgam ve nefes darlığı şikâyetleri 50 yaşına doğru ciddi şekilde artış gösterir.
Bütün bu yakınmalar kış aylarında ve özellikle hava kirliliğinin yoğun olduğu dönemlerde ve gribal enfeksiyonlar sonrasında çok artar.
Sigara içen kişilerde bu şikâyetlerden bir veya birkaç tanesi ortaya çıktığı zaman hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir. Çünkü erken teşhis ve sigaranın bırakılması ile ancak bu ilerleyici ve akciğerleri sakat bırakan hastalıktan kurtulmak mümkün olabilir.
KOAH hastalarının akciğerlerinde ortaya çıkan geri dönüşümsüz form değişikliğinin, herhangi bir seçenekle tedavisi yoktur. Hastaların akciğerlerinin eski haline dönmesi beklenmemektedir. İnsanların 35 yaşından itibaren akciğer kapasitesinde düşüş görülmesi doğal bir durumdur. Yan akciğerler de yaşlanmaktadır. 70-75’li yaşlarda yani insanlar ömürlerinin son zamanlarında akciğerlerinin üçte birini fonksiyonel olarak kaybetmektedir. Bu doğal süreç, iç ve dış hava kirleticileri, sigara kullanımı gibi faktörlerle daha da hızlanmakta ve geri dönüşümsüz olabilmektedir. KOAH akciğer yaşlanmasını hızlandıran önemli bir hastalıktır.
Sigara KOAH’ın oluşumunu tetikliyor
Sigara içen kişilerin % 50’sinde KOAH görülmektedir. Toplumda kadın ve erkeklerin yaklaşık 3’te 1’inin sigara içtiği düşünüldüğünde, ortalama 75 milyon nüfusun 25 milyonun sigara bağımlısı olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla bugün nüfusun 1/6’sı yaklaşık 12,5 milyon kişi ya KOAH hastası ya da adayıdır.
Organik yakıtlar KOAH sebebi
KOAH, yalnızca sigaranın değil, aynı zamanda iç ve dış hava kirleticilerinin de rol oynadığı bir hastalıktır. Özellikle iç ortam kirleticileri, kırsal alanda insan sağlığını tehdit etmektedir. Biomas adı verilen organik yakıtlar; kömür, tezek, odun dumanına maruz kalan ve evlerinde tandır ya da şömine gibi ısınma araçları bulunan kişiler, KOAH tehdidi altındadır. KOAH oluşumunda, sigara kullanımının yanı sıra KOAH’a neden olabilecek çevresel faktörler ve zararlı etkenler ve genetik yatkınlığın da önemi vardır.
Sigarayı bırakmak iyileşmenin ilk adımı
KOAH hangi seviyede yakalanmış olursa olsun, hasta sigarayı bıraktığında hastalığın seyri olumlu etkilenmektedir. Hasta yalnızca sigarayı bıraktığında, tüm ilaçlarını kullandığı dönemdekinden çok daha yüksek performansta solunum kapasitesine sahip olmaktadır. Hastanın sigarayı bırakmasından sonraki an az iki ay içinde solunum fonksiyonlarında % 10’luk bir iyileşme görülür.
Erken teşhisle kontrol altına alınabilir
KOAH’ın hasta için en olumlu yanı, erken evrede belirti vermesidir. Ancak kişi, erken dönemde ortaya çıkan öksürük, balgam, nefes darlığı, hışıltı gibi şikayetlere uzun süre tahammül ederek, sorunun ilerlemesine neden olmaktadır. Gençlerde, akciğer kapasitesinin yeterli olması nedeniyle günlük yaşamları bu belirtiler yüzünden olumsuz etkilenmemektedir. Oysa ki bu şikayetlerin iki sene üst üste en az 3 ay süreyle yaşanması, mutlaka doktora başvurmayı gerektirir. Ancak hastaların yalnızca % 10’u erken evrede doktor yardımı alarak tedavilerinin erken dönemde başlamasını sağlamaktadır. Geri kalan % 90’lık hasta grubu, şikayetlerine rağmen tedavisini ertelemekte ve çok ileri dönemde doktora başvurdukları için yaşam konforları ve sağlık standartları önemli ölçüde etkilenmektedir. İleri evre KOAH hastalarının şikayetleri kontrol altına alınsa bile beklenen ömür süreleri azalmaktadır.