DNA şifrelemeyi nasıl yapıyor?
DNA zinciri hücrenin içerisinde bulunan ve nukleus(çekirdek) adı verilen bir organelin içerisinde bulunur.Bir insanda ise yaklaşık 70-100 trilyon tane hücre vardır ve her bir hücrenin içerisinde DNA molekülü ayrı ayrı mevcuttur.Fakat dikkat ederseniz her hücre birbirinden farklı fonksiyonlara sahiptir.
Mesela gözünüzdeki hücreyle elinizin deri hücreleri birbirinden farklıdır.Peki DNA ları aynı olan hücreler neden farklılaşma gösteriyorlar?.Yada şu şekilde soralım; Neden göz hücrelerimiz ile deri hücrelerimiz veyahut karaciğer hücrelerimiz ile dil hücrelerimizin DNA ları aynı olmasına rağmen, birbirlerine benzemiyorlar.Yanıt ise basittir.
DNA nın üzerinde "Histon" adı verilen bazı moleküller vardır.Bu moleküller DNA nın belirli bölgeleri dışında diğer tüm bölgelerinin üzerlerini kaparlar.Örneğin göz hücrelerinizde, bu moleküller yanlızca DNA nın gözle ilgili bölgelerini açık tutar.Diğer tüm bölgeler ise bu moleküller tarafından kapatılır.Aynı şey dil veya karaciğer hücreleri içinde geçerlidir.Mesela bir hücre dil hücresi olacaksa DNA nın yanlnızca dili meydana getirecek bölgeleri açık tutulur.Diğer bölgeler ise "Histon" lar tarafından kapatılır.
Eğer diğer bölgeler açık olsaydı sonuç tam bir facia olacaktı.Bir hilkat garibesine dönüşecektik. Fakat dönüşmüyoruz çünki hücrede son derece kompleks bir kontrol sistemi mevcuttur ve DNA nın kendini hatasız kopyalaması ve canlının her hücresininin görevini kusursuz bir biçimde tayin etmesini sağlar.
DNA şifrelemeyi nasıl yapar?Yandaki şekilde DNA nın çift zincirli (ip merdiven gibi) ve aynı zamanda dönüm yaparak heliks oluşturmuş hali net bir şekilde görünmektedir.Altın renginde olan bölge ise zincirin omurgasıdır.Bu omurgaya Adenin, Guanin, Sitozin ve Timin adı verilen bazlar (Kırmızı, mavi, turuncu ve yeşil renkli)mükemmel bir sıra oluşturacak şekilde sıralanırlar.Resimde kısa bir bölgesi görülen DNA zinciri gerçekte çok uzun bir zincirdir. Bu zincir insan hücresinde ortalama olarak 1 metreyi bulabilir.
Ama ne muhteşemdirki bu kadar uzun bir zincir mikroskopla bile zor görülebilen bir hücrenin içine hassas bir biçimde paketlenerek yerleştirilir.
Dahada ilginci DNA daki bazların sıralamasını kağıda dökmeye kalkışırsak bir kütüphane dolusu ansiklopediye ihtiyacımız olacaktı. Yani vucudunuzdaki küçücük bir hücrenin içerisinde bir kütüphane dolusu kitabı dolduracak kadar bilgi saklıdır.Bu ise insan aklının kavramakta zorlandığı bir durumdur.DNA gerek yapısal gerekse fonksiyonel bakımdan gerçekten bir yaradılış harikasıdır.
DNA nın heliks yapısı her canlıda aynıdır.Fakat şekilde görülen altın rengindeki omurgaların arasında sıralanan renkli "bazların dizilimi" ise her canlıya özgüdür.
DNA nın yapısında bozulma ve zincirdeki bazların sıralamasında bir değişiklik olursa meydana gelecek canlı ya sakat doğar yada ölür. Örneğin çocuklarda "Down sendromu" yada "Lösemi" adı verilen kan kanserinin nedeni DNA daki zincirin bozulmasından kaynaklanır.
Şu an bu satırları okuyacak kadar sağlıklı iseniz bunu hücrelerinizdeki muazzam kontrol sistemine borçlusunuzdur.
genbilim editör
genbilim.com
Mesela gözünüzdeki hücreyle elinizin deri hücreleri birbirinden farklıdır.Peki DNA ları aynı olan hücreler neden farklılaşma gösteriyorlar?.Yada şu şekilde soralım; Neden göz hücrelerimiz ile deri hücrelerimiz veyahut karaciğer hücrelerimiz ile dil hücrelerimizin DNA ları aynı olmasına rağmen, birbirlerine benzemiyorlar.Yanıt ise basittir.
DNA nın üzerinde "Histon" adı verilen bazı moleküller vardır.Bu moleküller DNA nın belirli bölgeleri dışında diğer tüm bölgelerinin üzerlerini kaparlar.Örneğin göz hücrelerinizde, bu moleküller yanlızca DNA nın gözle ilgili bölgelerini açık tutar.Diğer tüm bölgeler ise bu moleküller tarafından kapatılır.Aynı şey dil veya karaciğer hücreleri içinde geçerlidir.Mesela bir hücre dil hücresi olacaksa DNA nın yanlnızca dili meydana getirecek bölgeleri açık tutulur.Diğer bölgeler ise "Histon" lar tarafından kapatılır.
Eğer diğer bölgeler açık olsaydı sonuç tam bir facia olacaktı.Bir hilkat garibesine dönüşecektik. Fakat dönüşmüyoruz çünki hücrede son derece kompleks bir kontrol sistemi mevcuttur ve DNA nın kendini hatasız kopyalaması ve canlının her hücresininin görevini kusursuz bir biçimde tayin etmesini sağlar.
DNA şifrelemeyi nasıl yapar?Yandaki şekilde DNA nın çift zincirli (ip merdiven gibi) ve aynı zamanda dönüm yaparak heliks oluşturmuş hali net bir şekilde görünmektedir.Altın renginde olan bölge ise zincirin omurgasıdır.Bu omurgaya Adenin, Guanin, Sitozin ve Timin adı verilen bazlar (Kırmızı, mavi, turuncu ve yeşil renkli)mükemmel bir sıra oluşturacak şekilde sıralanırlar.Resimde kısa bir bölgesi görülen DNA zinciri gerçekte çok uzun bir zincirdir. Bu zincir insan hücresinde ortalama olarak 1 metreyi bulabilir.
Ama ne muhteşemdirki bu kadar uzun bir zincir mikroskopla bile zor görülebilen bir hücrenin içine hassas bir biçimde paketlenerek yerleştirilir.
Dahada ilginci DNA daki bazların sıralamasını kağıda dökmeye kalkışırsak bir kütüphane dolusu ansiklopediye ihtiyacımız olacaktı. Yani vucudunuzdaki küçücük bir hücrenin içerisinde bir kütüphane dolusu kitabı dolduracak kadar bilgi saklıdır.Bu ise insan aklının kavramakta zorlandığı bir durumdur.DNA gerek yapısal gerekse fonksiyonel bakımdan gerçekten bir yaradılış harikasıdır.
DNA nın heliks yapısı her canlıda aynıdır.Fakat şekilde görülen altın rengindeki omurgaların arasında sıralanan renkli "bazların dizilimi" ise her canlıya özgüdür.
DNA nın yapısında bozulma ve zincirdeki bazların sıralamasında bir değişiklik olursa meydana gelecek canlı ya sakat doğar yada ölür. Örneğin çocuklarda "Down sendromu" yada "Lösemi" adı verilen kan kanserinin nedeni DNA daki zincirin bozulmasından kaynaklanır.
Şu an bu satırları okuyacak kadar sağlıklı iseniz bunu hücrelerinizdeki muazzam kontrol sistemine borçlusunuzdur.
genbilim editör
genbilim.com