Burun tıkanıklık sebepleri

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan beklenenbebis
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
B

beklenenbebis

Forum Okuru
Burun tıkanıklık sebepleri
Burun tıkanıklığı büyük sorundur.Çoğu insan nefes almakta zorlanır uyuyamaz her türlü yol denerler burun açmak için.Bazen komik yollar denensede sonuç başarısız bakın nelerden oluyor çözüm önerileri varmı...


İnsanların %80’inde fizyolojik olarak 2,5-4 saatlik aralarla yer değiştiren tek taraflı burun tıkanıklıkları görülebilir. Ancak toplam hava yolu direnci değişmediği için tıkanıklık hissedilmez.

396484d469c372ced3.jpg


Burun tıkanıklığı nedenleri arasında mukozal ödem ya da hava yolu şekil bozukluğuna bağlı hava yolu direncinin artmış olması ilk sıralarda gelir. Tıkanıklığın yerini ve derecesini belirlemede klinik muayenenin yanısıra rinomanometri, akustik rinomanometri ve pletizmografi kullanılabilir

Burundan rahat solunum hissi karmaşık bir olaydır. İnsanların çoğu gün boyunca ağızları kapalı burunlarından nefes alma rahatlığını yaşarken bir kısmı ise bazen hiç bir şikayeti olmadan yaşamlarını ağız solunumuyla geçirirler. Normal bir burun solunumunda hava burun içi örtüsüyle maksimum miktarda temas ederek akciğerlere gider. Burun tıkanıklığı nedenleri arasında mukozal ödem ya da hava yolu şekil bozukluğuna bağlı hava yolu direncinin artmış olması ilk sıralarda gelir. Burun içerisindeki yapıların birbiriyle olan ilişkisine göre tıkanıklık değişik yerlerde olabilir. Tıkanıklığın yerini ve derecesini belirlemede klinik muayenenin yanısıra rinomanometri, akustik rinomanometri ve pletizmografi kullanılabilir.
Gerilim tipi baş ağrısında, çene eklemi sorunlarında ya da ruhsal gerginlik durumlarında sürekli burun tıkanıklığı hissedilebilir.

BURUN TIKANIKLIĞI NEDENLERİ
396484d469c486dd04.jpg

ANATOMİK-YAPISAL-NEDENLER
Burun bölmesinin orta hattan belirgin biçimde bir tarafa doğru sapması tıkanıklığa yol açar. Bu durum genellikle daha önceden geçirilmiş bir burun kazasına bağlıdır. Oluşan bozukluk burun tıkanıklığına yol açıyorsa cerrahi olarak düzeltilebilir.
Burun içerisinde özellikle çocukluk döneminde görülen yabancı cisimler de tıkanıklığa neden olabilir. Özellikle uzun süre burun içerisinde kalan yabancı cisimler tıkanıklık, kötü kokulu ve kanlı olabilen burun akıntısına neden olabilir. Burun içi dokular hasar görebilir.
Burun taşları (rinolitler) bakteri, kan, iltihap hücreleri ya da yabancı cisimler etrafında biriken minerallerden oluşur. Genellikle tek taraflı olarak görülür ve çocukluk yıllarında burun içerisine yanlışlıkla itilmiş olan yabancı cisimler (düğme, oyuncak parçaları, bezelye ya da nohut gibi) burun taşlarına neden olur.
Burun arkasından genize geçiş bölümünün kapalı olması özellikle yenidoğan çocukların burun tıkanıklıklarının en önemli nedenidir. Basit bir operasyonla kapalı olan bölge açılabilir.
Çocukluk çağında en sık görülen burun tıkanıklığı nedeni geniz etinin büyümesidir.
Geniz eti bademciğe benzeyen damağın gerisinde ve üstünde bulunan bir dokudur. Geniz eti büyük olan çocuklar uyku sırasında sesli nefes alıp verme, horlama, kulak enfeksiyonları, işitme güçlüğü, yüz kemiklerinde farklılaşma, ağız ve diş yapılarında bozulma sorunlarıyla karşılaşabilirler. Tedavisinde cerrahi girişimler önerilebilir.
Nazal polipler, burun içerisinde oluşan iyi huylu tümörlerdir. Allerjik nedenler, sık burun enfeksiyonları, aspirin ve benzeri ağrı kesiciler polip oluşturabilir. En sık şikayet nedeni burun tıkanıklığı, koku almada güçlük, berrak veya sarı-yeşil renkli burun akıntısıdır. Polipler grimsi renkli yuvarlak, genellikle ince bir bağlantısı olan, hareketli, ağrıya duyarsız ve kanamayan yapılardır. Allerjik nedenler varsa tedavisi yapılır. İlaçlarla küçülmeyen polipler operasyonla tamamen temizlenirler. Polipler bazen tekrar oluşabilir.
Papillomlar yine iyi huylu, siğil benzeri tümörlerdir. Burun orta duvarı ve yan duvarlarından çıkarak hava yolunu tıkayabilirler. Bazen kanama yapabilirler.
Daha nadir olarak görülen sinir dokusu kökenli tümörler de büyüdükten sonra burun tıkanıklığı yaparlar.

ÇEVRESEL FAKTÖRLER


Kent yaşamının getirdiği zorunluluklar nedeniyle neredeyse sürekli olarak kapalı ortamlarda bulunan, atmosferik kirliliğe maruz kalan kişilerde kimyasal uyarılar nedeniyle burun tıkanıklığı görülebilir.

HORMONAL NEDENLER
Hamilelikte görülen burun tıkanıklığı östrojen hormonuyla ilişkilidir. Genellikle ilk 3 aydan sonra ortaya çıkar; giderek kötüleşir ve doğumdan hemen sonra kaybolur. Benzer tıkanıklık hissi gebelik önleyici hapların kullanımı sırasında, adet dönemlerinde de görülebilir. Tiroid hormonlarının azalması durumunda da tıkanıklık görülebilir.

ENFEKSİYONLAR
En sık neden, özellikle kış aylarında ve mevsim dönümlerinde görülen soğuk algınlığıdır. Virüslerin neden olduğu bir enfeksiyondur. Hava yolu ve yakın el-beden teması ile bulaşırlar. Burun mukozasına yerleşince histamin denen kimyasal madde salınımına yol açarlar. Bu madde buruna giden kan miktarının artmasına ve sıvı salgısının artmasına yol açar. Virüs enfeksiyonları sırasında burnun ve sinüslerin direnci azaldığından bakteri enfeksiyonları da kolaylıkla ortaya çıkabilir. Berrak olan akıntı sarı-yeşil renge dönüşür. Bu durumda mutlaka doktora başvurulması gerekir.
Sinüs enfeksiyonları burun tıkanıklığı, sarı-yeşil iltihabi burun akıntısı ve baş ağrısı şikayetine yol açar. Tedavisi öncelikle ilaç tedavisidir. İyileşmeyen veya sık tekrarlayıp uzun süren sinüzitlerde cerrahi girişim önerilir.

VAZOMOTOR RİNİT
Rinit, burunun ve burun içi örtüsünün enflamatuar (iltihabi) reaksiyonu demektir. Vazomotor terimi ise “kan damarlarıyla ilgili” anlamında kullanılır. Burun içi örtüsü genişleme ve daralma özelliğine sahip çok miktarda atar damar, toplar damar ve kılcal damarlara sahiptir. Normalde bu damarların yarısı açık, yarısı kapalıdır. Daha çok burun içi damarların kontrolünü sağlayan sinir sisteminin düzensiz çalışması nedeniyle görülür. Bu durum aspirin kullanımı, çevresel kirlilik faktörleri, stres, tiroid hormonlarında yetersizlik, hamilelik, bazı tansiyon ilaçları, doğum kontrol hapları, sıcak içecekler, alkol, dekonjestan ilaçların aşırı veya uzun süreli kullanımı ile ortaya çıkmar. Tedavisi genellikle ilaçlarla yapılır. Tedaviye yanıt vermeyen büyümüş burun içi dokuların cerrahi olarak küçültülmesi gerekebilir.

ALERJİK RİNİT
Alerji, yabancı bir cisme (polen, ev tozu akarı, hayvan tüyleri ve atıkları, mesleki ortamdaki maddeler (fırıncılar, kuaförler) veya ev tozundaki bazı parçacıklara karşı oluşan aşırı enflamatuar yanıttır. Bazen besinlere karşı da allerji gelişebilir. Polenler ilkbahar veya sonbaharda problem oluşturur. Ev tozu ise bütün bir yıl boyunca rahatsız edebilir. Tedavisinde ideal olarak allerjik maddelerden uzak durma önerilir. Ancak bu pratik olarak mümkün olmadığından ilaç tedavisi ve/veya daha spesifik tedavi yöntemi olan allerji iğneleri kullanılır.


396484d469c8e2e305.jpg
https://www.meleklermekani.com/vbimghost.php?do=displayimg&imgid=102465
 
Geri
Üst