Bu yazım teröristlere...
Evet evet sen, elinde silahlarla, insanları öldürmeye çalışan kişi.
Bu yazım sana, tabii eğer okuma yazman varsa�
Ateş edip bombalayan, yakıp yıkıp öldüren adam�
Belki yaşın yetmiyordur, senden önceki ağabeylerin de denemişlerdi. Hatta onların aralarında, şimdi çevrende pek göremeyeceğin gibi üniversiteli olanlar da vardı, artık kalmadı. Bir süre sonra sen de olmayacaksın.
Mağaralarda yaşarsın, korku içinde sabahlarsın.
Üstün başın pejmürde, ne yersin ne içersin?
Kafatasının içinde beyin var mı, beyin?
En son ne zaman balık yedin, kalbine ve beynine faydası var, zeki olurdun, daha iyi düşünürdün.
Cebinde para var mı, para? Yoksa birileri cebine koysun diye bekler durur musun? Paran olsaydı neler almak isterdin, hiç hayal ettin mi?
Ananı babanı düşünmezsin de, seni büyütürlerken sofraya koydukları tarhananın kokusunu hiç mi hatırlamıyorsun? Onların elini en son ne zaman öptün?
Geride bıraktığın okul çağında kardeşlerin varsa, onların senden daha çok şey öğrendiklerini, senden daha çok şey bildiklerini hiç aklına getirebiliyor musun, içine sindirebiliyor musun?
Sen sevgi nedir, aşk nedir hiç bilir misin? Hiç kız arkadaşın oldu mu, bu ihtiyaçlarını mağaralarda gidermekten memnun musun?
Geride kalan akrabaların sabahın köründen akşama kadar çalışıp, 5-6 çocuklu ailesine bakabildiği için Allaha şükrederken, sen karnını doyuran kimlere şükrediyorsun?
Belki sakalını kesiyorsundur, ama neyle, kaç günde bir?
Sabah uyandığında bir kahvaltı masasına en son ne zaman oturdun. Baba ocağını düşün, sen de evin ailen, çocukların olsun istemez misin? Eşinle, çocuklarınla övünmek istemez misin? Evindeki bir vidayı sıkmak, musluğu tamir etmek, bahçeye bir ağaç dikmek istemez misin? Kendine, eşine, çocuğuna, annene, kız kardeşine küçük bir hediye alıp bayramda hiç mi sevindirmek istemezsin? Dilin, ırkın, dinin ne olursa olsun camiye, kiliseye, havraya hiç mi gitmezsin? Yoksa kendini bunlardan hep soyutladın mı? Öyleyse sen ne için, kimin için yaşıyorsun ki?
İnsanlar seni görebilse, senin yüzünden ne sıkıntılar, acılar yaşadıklarını suratına haykıracaklar ama sen, o mağara senin bu mağara benim, başını dışarı çıkaramazsın değil mi?
İnsanlar banyo yapar, temizlenir. Sen en son ne zaman yıkandın, temizlendin. Leş gibi kokmaktan hiç mi rahatsız olmazsın?
Dağdan inip şehre gelebiliyorsan, biliyorsun ki korku içinde dolaşıyorsun, çevrendeki insanların yüzüne bak, onların yaşadıklarını yaşayamıyorsun.
Okuma yazma bilmiyorsan, eğitim almadıysan, cebinde kendi paran yoksa, tabii ki dünyada olan bitenler den bir şey anlayamazsın.
Sana bir örnek vereyim, İspanya ve Fransa diye iki ülke var Avrupa"da. Herhalde Avrupa da ne, diye sormayacaksın! İşte o iki ülkenin birleştiği sınırda Bask diye bir bölge var. Orada da senin büyük ağabeylerin yıllarca öldürdürler, yaktılar, yıktılar, o bölgeyi o ülkelerden koparmak için. Bugün ne oldu biliyor musun, tabii bilmiyorsun, hiç seslerini bile çıkarmadan medeni bir yaşam sürüyorlar. Ne mi oldu? Biraz kafaları çalışıyormuş ki, İspanya da, Fransa da Avrupa Birliği"ne girince, bağımsızlıktan söz etmez oldular. Onlar da durdukları yerde AB"li oldular. Ne de olsa Avrupalılar� Sen ise ancak Kuzey Irak ve Güney Doğu Anadolu dağlarındaki mağaralarda saklanan �Dağlı� olarak yaşayabiliyorsun. Oralara sen gitmedin bilmezsin, ben gittim, gördüm. Hele İspanya tarafında bir San Sebastian var ki, değil Avrupa"nın, dünyanın en güzel şehirlerinden biri. Onlar AB"li olmanın nimetlerinden yararlanıyorlar, sen Türkiye"de yaşamanın nimetlerinden bile mahrumsun.
Evin yok barkın yok, cebinde paran yok�
Berbere gidemezsin, üstüne başına bir şeyler alamazsın�
Karın yok, sevgilin yok, çocuğun yok� Mağarada yaptıysan bilemem, onların da senden farkı yok�
Eğitim almadın, ekonomiyi, sanatı, sporu, bilmezsin.
Toplum içinde yaşamıyorsun, sosyolojiyi, politikayı bilmezsin.
İşin yok, gücün yok, bir şeyler yapmayı, üretmeyi bilmezsin.
Senin terk edip gittiğin yerlerdeki elektrikçinin, marangozun, bakkalın, sütçünün, fırıncının, manavın bir şeyler yapıp para kazanırken, hatta çocukları için, ailesi için para harcarken yaşadığı hazzı bilmezsin.
Sen sadece tüketirsin, değil mi?
Karnını doyururlarsa, yersin�
Eline silah verirlerse, öldürürsün.
Sen başka ne işe yararsın bir düşün?
Ölümü göze aldığına göre, ölmek senin için önemli değil anlaşılan.
O günü mü bekliyorsun?
Bugün dünyada yaşayan milyarlarca insan, dünyayı kendinin sanıyor. Halbuki bu insanlar yüz sene önce yoktu. O zaman yaşayanlar da öyle sanıyordu, onlar da daha önce yoktu.
Yani sen de yaşadığın sürece, ne yaparsan kendine yaparsın.
Bu dünyanın nimetlerinden yararlanmak istiyorsan, insanca yaşamak istiyorsan gel sen de toplumun içinde yaşa�
Seversen, sevilirsin, çalışırsan başarırsın, kazanırsın, yaşarsın�
Yoksa geldiğin gibi gideceksin, cenazeni kaldıranı zor bulursun, seni hatırlamazlar bile.
alıntı
Bu yazım sana, tabii eğer okuma yazman varsa�
Ateş edip bombalayan, yakıp yıkıp öldüren adam�
Belki yaşın yetmiyordur, senden önceki ağabeylerin de denemişlerdi. Hatta onların aralarında, şimdi çevrende pek göremeyeceğin gibi üniversiteli olanlar da vardı, artık kalmadı. Bir süre sonra sen de olmayacaksın.
Mağaralarda yaşarsın, korku içinde sabahlarsın.
Üstün başın pejmürde, ne yersin ne içersin?
Kafatasının içinde beyin var mı, beyin?
En son ne zaman balık yedin, kalbine ve beynine faydası var, zeki olurdun, daha iyi düşünürdün.
Cebinde para var mı, para? Yoksa birileri cebine koysun diye bekler durur musun? Paran olsaydı neler almak isterdin, hiç hayal ettin mi?
Ananı babanı düşünmezsin de, seni büyütürlerken sofraya koydukları tarhananın kokusunu hiç mi hatırlamıyorsun? Onların elini en son ne zaman öptün?
Geride bıraktığın okul çağında kardeşlerin varsa, onların senden daha çok şey öğrendiklerini, senden daha çok şey bildiklerini hiç aklına getirebiliyor musun, içine sindirebiliyor musun?
Sen sevgi nedir, aşk nedir hiç bilir misin? Hiç kız arkadaşın oldu mu, bu ihtiyaçlarını mağaralarda gidermekten memnun musun?
Geride kalan akrabaların sabahın köründen akşama kadar çalışıp, 5-6 çocuklu ailesine bakabildiği için Allaha şükrederken, sen karnını doyuran kimlere şükrediyorsun?
Belki sakalını kesiyorsundur, ama neyle, kaç günde bir?
Sabah uyandığında bir kahvaltı masasına en son ne zaman oturdun. Baba ocağını düşün, sen de evin ailen, çocukların olsun istemez misin? Eşinle, çocuklarınla övünmek istemez misin? Evindeki bir vidayı sıkmak, musluğu tamir etmek, bahçeye bir ağaç dikmek istemez misin? Kendine, eşine, çocuğuna, annene, kız kardeşine küçük bir hediye alıp bayramda hiç mi sevindirmek istemezsin? Dilin, ırkın, dinin ne olursa olsun camiye, kiliseye, havraya hiç mi gitmezsin? Yoksa kendini bunlardan hep soyutladın mı? Öyleyse sen ne için, kimin için yaşıyorsun ki?
İnsanlar seni görebilse, senin yüzünden ne sıkıntılar, acılar yaşadıklarını suratına haykıracaklar ama sen, o mağara senin bu mağara benim, başını dışarı çıkaramazsın değil mi?
İnsanlar banyo yapar, temizlenir. Sen en son ne zaman yıkandın, temizlendin. Leş gibi kokmaktan hiç mi rahatsız olmazsın?
Dağdan inip şehre gelebiliyorsan, biliyorsun ki korku içinde dolaşıyorsun, çevrendeki insanların yüzüne bak, onların yaşadıklarını yaşayamıyorsun.
Okuma yazma bilmiyorsan, eğitim almadıysan, cebinde kendi paran yoksa, tabii ki dünyada olan bitenler den bir şey anlayamazsın.
Sana bir örnek vereyim, İspanya ve Fransa diye iki ülke var Avrupa"da. Herhalde Avrupa da ne, diye sormayacaksın! İşte o iki ülkenin birleştiği sınırda Bask diye bir bölge var. Orada da senin büyük ağabeylerin yıllarca öldürdürler, yaktılar, yıktılar, o bölgeyi o ülkelerden koparmak için. Bugün ne oldu biliyor musun, tabii bilmiyorsun, hiç seslerini bile çıkarmadan medeni bir yaşam sürüyorlar. Ne mi oldu? Biraz kafaları çalışıyormuş ki, İspanya da, Fransa da Avrupa Birliği"ne girince, bağımsızlıktan söz etmez oldular. Onlar da durdukları yerde AB"li oldular. Ne de olsa Avrupalılar� Sen ise ancak Kuzey Irak ve Güney Doğu Anadolu dağlarındaki mağaralarda saklanan �Dağlı� olarak yaşayabiliyorsun. Oralara sen gitmedin bilmezsin, ben gittim, gördüm. Hele İspanya tarafında bir San Sebastian var ki, değil Avrupa"nın, dünyanın en güzel şehirlerinden biri. Onlar AB"li olmanın nimetlerinden yararlanıyorlar, sen Türkiye"de yaşamanın nimetlerinden bile mahrumsun.
Evin yok barkın yok, cebinde paran yok�
Berbere gidemezsin, üstüne başına bir şeyler alamazsın�
Karın yok, sevgilin yok, çocuğun yok� Mağarada yaptıysan bilemem, onların da senden farkı yok�
Eğitim almadın, ekonomiyi, sanatı, sporu, bilmezsin.
Toplum içinde yaşamıyorsun, sosyolojiyi, politikayı bilmezsin.
İşin yok, gücün yok, bir şeyler yapmayı, üretmeyi bilmezsin.
Senin terk edip gittiğin yerlerdeki elektrikçinin, marangozun, bakkalın, sütçünün, fırıncının, manavın bir şeyler yapıp para kazanırken, hatta çocukları için, ailesi için para harcarken yaşadığı hazzı bilmezsin.
Sen sadece tüketirsin, değil mi?
Karnını doyururlarsa, yersin�
Eline silah verirlerse, öldürürsün.
Sen başka ne işe yararsın bir düşün?
Ölümü göze aldığına göre, ölmek senin için önemli değil anlaşılan.
O günü mü bekliyorsun?
Bugün dünyada yaşayan milyarlarca insan, dünyayı kendinin sanıyor. Halbuki bu insanlar yüz sene önce yoktu. O zaman yaşayanlar da öyle sanıyordu, onlar da daha önce yoktu.
Yani sen de yaşadığın sürece, ne yaparsan kendine yaparsın.
Bu dünyanın nimetlerinden yararlanmak istiyorsan, insanca yaşamak istiyorsan gel sen de toplumun içinde yaşa�
Seversen, sevilirsin, çalışırsan başarırsın, kazanırsın, yaşarsın�
Yoksa geldiğin gibi gideceksin, cenazeni kaldıranı zor bulursun, seni hatırlamazlar bile.
alıntı