Biyoloji Sözlüğü
'A'
Abiyogenez: Canlıların cansız maddelerden meydana geldiğini savunan görüş.
Absorbsiyon : Bir maddenin enerjiyi veya diğer bir maddeyi emebilme, soğurma yeteneğidir.
Açık dolaşım: Kanın damarlardan dokular arasındaki özel boşluklara yayılıp, madde alış-verişi olduktan sonra toplayıcı damarlarla kalbe dönmesine denir.
Adaptasyon: Canlının yaşama ve üreme şansını artıran çevreye uyumunu sağlayan ve kalıtsal olan özellikleri.
Adenin : Nükleik asitlerin yapılarında bulunan azotlu bir pürin bazıdır.Adenin yapısına katıldığı bazı moleküller ; ATP, ADP, AMP, NAD, NADP vs.
Adenovirüsler : Çift zincirli DNA molekülüne sahip virüslere denir.Boyutları 70 - 80 nm olup hayvanlarda bazı tümörlere neden olur.
Adenozin trifosfat (ATP):Canlıların doğrudan kullandığı hücresel enerji molekülü, biyolojik enerji.
ADH : 🙂🙂🙂🙂bolik faaliyetler sonucunda oluşan alkolleri, keton ve aldehit gruplarına çeviren enzimlerden birisi.
Adrenalin:Böbrek üstü bezinden salgılanan hormon.
Aerobik solunum: Hücrede yalnız moleküler oksijenin kullanıldığı bir solunum şeklidir.
Aerob organizma : Ancak oksijen varlığında yaşayabilen organizmalara denir (tam tersi "Anaerob").
Aglütinasyon: Kan hücrelerinin kümeleşerek pıhtılaşması.
Akson: Sinir hücrelerinin uzun uzantısı.
Aktif taşıma: Yarı geçirgenbir zarda maddelerin az yoğun ortamdan çok yoğun ortama enerji harcayarak geçmesi olayıdır.
Aktin: Kaslarda kasılmayı sağlayan protein yapıdaki ince iplikler.
Alel: Bir karakter üzerinde aynı yada farklı yönde etkili olan iki veya daha fazla genden herbiri.
Alg: Sulu ortamda yaşayan yosun.
Allantoyis kesesi: Yumurta içindeki 🙂🙂🙂🙂bolik artıkların depolandığı embriyonik kese.
Alveol: Akciğerlerde genişlemiş küçük kesecik.
Amino asit: Proteinlerin yapı taşıdır. Bir amino asit, amino grubu (NH2) ile bir karboksil grubu (COOH) taşıyan bileşiklerdir. Çok sayıda amino asit birleşerek proteinleri oluşturur.
Amonyak (NH3): Protein 🙂🙂🙂🙂bolizması sonucu oluşan azot ve hidrojen bileşimi olan keskin kokulu bileşik.
Anaerobik solunum: Hücrede moleküler oksijenin kullanılmadığı bir solunum şeklidir.
Anfetamin : Merkezi sinir sisteminde güçlü bir uyarıcı etkisin olan uyuşturucu madde.
Anizogami: Farklı şekil, büyüklük ve yapıdaki gametlerin birleşimiyle yapılan eşeyli üreme şekli.
Antiasit: Asit giderici
Antidiüretik hormon: Böbreklerden suyun geri emilmesini sağlayan ve hipofizin arka lobundan salgılanan hormon.
Antijen: Canlı vücuduna dışarıdan giren ve antikor oluşmasını sağlayan yabancı madde.
Antikodon: tRNA'daki üçlü baz dizilişi.
Antikor: Vucuda giren yabancı maddeleri yok etmek için vücudun ürettiği savunma maddesi.
Apand İnce bağırsak ile kalın bağırsağın birleştiği yerde parmak şeklinde bir çıkıntı.
Apandisit: Apandisin iltihaplanması.
Apoenzim: Enzimin koenzim olmadan etkinlik gösteremeyen protein kısmıdır.
Atmosfer basıncı: Atmosferin yer yüzünde bulunan her cisim üzerine yaptığı basınç. Deniz seviyesinde, 760 mm'lik civa sütununun 1 cm2 alana yaptığı basınç "1 atmosfer" basıncıdır.
Atriyum : Kalbin önde bulunan iki odası (kulakçık
Abiyogenez: Canlıların cansız maddelerden meydana geldiğini savunan görüş.
Absorbsiyon : Bir maddenin enerjiyi veya diğer bir maddeyi emebilme, soğurma yeteneğidir.
Açık dolaşım: Kanın damarlardan dokular arasındaki özel boşluklara yayılıp, madde alış-verişi olduktan sonra toplayıcı damarlarla kalbe dönmesine denir.
Adaptasyon: Canlının yaşama ve üreme şansını artıran çevreye uyumunu sağlayan ve kalıtsal olan özellikleri.
Adenin : Nükleik asitlerin yapılarında bulunan azotlu bir pürin bazıdır.Adenin yapısına katıldığı bazı moleküller ; ATP, ADP, AMP, NAD, NADP vs.
Adenovirüsler : Çift zincirli DNA molekülüne sahip virüslere denir.Boyutları 70 - 80 nm olup hayvanlarda bazı tümörlere neden olur.
Adenozin trifosfat (ATP):Canlıların doğrudan kullandığı hücresel enerji molekülü, biyolojik enerji.
ADH : 🙂🙂🙂🙂bolik faaliyetler sonucunda oluşan alkolleri, keton ve aldehit gruplarına çeviren enzimlerden birisi.
Adrenalin:Böbrek üstü bezinden salgılanan hormon.
Aerobik solunum: Hücrede yalnız moleküler oksijenin kullanıldığı bir solunum şeklidir.
Aerob organizma : Ancak oksijen varlığında yaşayabilen organizmalara denir (tam tersi "Anaerob").
Aglütinasyon: Kan hücrelerinin kümeleşerek pıhtılaşması.
Akson: Sinir hücrelerinin uzun uzantısı.
Aktif taşıma: Yarı geçirgenbir zarda maddelerin az yoğun ortamdan çok yoğun ortama enerji harcayarak geçmesi olayıdır.
Aktin: Kaslarda kasılmayı sağlayan protein yapıdaki ince iplikler.
Alel: Bir karakter üzerinde aynı yada farklı yönde etkili olan iki veya daha fazla genden herbiri.
Alg: Sulu ortamda yaşayan yosun.
Allantoyis kesesi: Yumurta içindeki 🙂🙂🙂🙂bolik artıkların depolandığı embriyonik kese.
Alveol: Akciğerlerde genişlemiş küçük kesecik.
Amino asit: Proteinlerin yapı taşıdır. Bir amino asit, amino grubu (NH2) ile bir karboksil grubu (COOH) taşıyan bileşiklerdir. Çok sayıda amino asit birleşerek proteinleri oluşturur.
Amonyak (NH3): Protein 🙂🙂🙂🙂bolizması sonucu oluşan azot ve hidrojen bileşimi olan keskin kokulu bileşik.
Anaerobik solunum: Hücrede moleküler oksijenin kullanılmadığı bir solunum şeklidir.
Anfetamin : Merkezi sinir sisteminde güçlü bir uyarıcı etkisin olan uyuşturucu madde.
Anizogami: Farklı şekil, büyüklük ve yapıdaki gametlerin birleşimiyle yapılan eşeyli üreme şekli.
Antiasit: Asit giderici
Antidiüretik hormon: Böbreklerden suyun geri emilmesini sağlayan ve hipofizin arka lobundan salgılanan hormon.
Antijen: Canlı vücuduna dışarıdan giren ve antikor oluşmasını sağlayan yabancı madde.
Antikodon: tRNA'daki üçlü baz dizilişi.
Antikor: Vucuda giren yabancı maddeleri yok etmek için vücudun ürettiği savunma maddesi.
Apand İnce bağırsak ile kalın bağırsağın birleştiği yerde parmak şeklinde bir çıkıntı.
Apandisit: Apandisin iltihaplanması.
Apoenzim: Enzimin koenzim olmadan etkinlik gösteremeyen protein kısmıdır.
Atmosfer basıncı: Atmosferin yer yüzünde bulunan her cisim üzerine yaptığı basınç. Deniz seviyesinde, 760 mm'lik civa sütununun 1 cm2 alana yaptığı basınç "1 atmosfer" basıncıdır.
Atriyum : Kalbin önde bulunan iki odası (kulakçık