Bir 'Dealer'ın Anatomisi

Bilge Gökçen

Yeni Üye
Üye
Bir 'Dealer'ın Anatomisi
borsa dealer dealer olmak maaşları aracı kurum maaşları
Her mesleğin kendine göre zorlukları var. Ama hiç şüphesiz elinizden her gün en az 1 milyar YTL gibi bir para geçiyorsa bunun zorluğu ve stresi apayrı oluyor. Her meslek kendine göre zevkli ve sevimsiz özellikler barındırıyor. Bugün artık eğitim sistemi küçük yaşta ve eğitime göre meslek seçimine çevrilmeye çalışılsa da şu anda 30''lu yaşların üzerinde olanların birçoğu şimdiki mesleklerini ya tesadüfen, ya da öğrenim gördükleri alana göre belirlemiş durumdalar. Bu nedenle günümüzde mesleki doyum için anahtar kelime "işi sevmekte" yatıyor. Kısaca günün en az 8 saatini ayırdığımız bir işi severek yapabiliyorsak eğer, işte o bir meslek olabiliyor.

Bugün 34 yaşında olan Mehmet Aksoy da "yoldan geçerken" seçtiği mesleğinde mutlu olabilen şanslı azınlıktan. O bir dealer. Yani halk arasında bilinen adıyla borsacı. Dealer aslında "tüccar" demek ama sermaye piyasalarında "aracı", "müşteri emrini alan ve ileten" olarak tanımlanıyor. Resmi rakamlara göre Türkiye''deki 4113 dealer''dan biri olan Mehmet Aksoy, bir aracı kurumda; Gedik Yatırım Menkul Değerler''in Caddebostan''daki şubesinde haftanın beş günü müşterilerin alım-satım işlemlerine aracılık ediyor. Bir günde ortalama 30 müşterinin 1-5 milyar YTL arasında değişen emirlerine aracılık eden Aksoy, bundan hiç de şikayetçi değil. Günün neredeyse 24 saatini "nasıl daha fazla para kazandırabilirim" sorusuna yanıt arayarak geçiriyor ve "dünyaya bir daha gelsem yine aynı işi yaparım" diyor.

Kendini kontrol mesleği

Dealerlik, saat mefhumu olmayan bir meslek. Yani bu işi yapanlar esnek çalışma saatlerini baştan kabul etmiş oluyor. Aynı zamanda bu işi yapanların stresle baş edebilme kapasitesi yüksek olmalı. Bu nedenle de mesleği bilen ve uygulayan uzmanlara göre, uzun süre yapılabilecek bir iş değil. Yani dealer eğer bu alanda bir kariyer planı yapmıyor, portföy yöneticiliğini, yatırım uzmanlığını hedeflemiyorsa 10. yıl sonunda alternatif bir plan yapmak zorunda. Bu yıpratıcı iş, Mehmet Aksoy''da olmasa da, meslektaşlarının çoğunda ülser, reflü gibi mide hastalıklarına, saç dökülmesine yol açabiliyor. Ayrıca sıkıntının yarattığı aşırı yemek yeme beraberinde kilo sorunu da getiriyor. Bu nedenle dealerlık yapacak kişinin kendini kontrol edebilen biri olması tercih ediliyor. Bir de elbette kendi adına işlem yapmaması.

Mesleğini yolda buldu

Mehmet Aksoy, bundan tam 12 yıl önce Mimar Sinan Üniversitesi''ndeki bir arkadaşını görmek için yola çıktığında hayatının mesleği ile karşılaşacağından habersizdi. Karaköy''e geldiğinde bir binanın önündeki tahtaları, heyecanlı ve stresli kalabalığı görünce neye uğradığını şaşırdı. Merakına yenildi ve içeri daldı. Şimdiki İstanbul Menkul Kıymetler Borsası''nın 1990''larda Karaköy''deki bu kahvehaneyi andıran binasına da giriş o giriş. O dönemde Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi''nde öğrenci olan Aksoy, karşılaştığı ve kendisini cezbeden görüntüyü şu sözlerle anlatıyor: "Sinirli, gergin ve heyecanlı bir insan kalabalığı vardı. Yanlarında bomba patlasa umursamayacak durumdaydılar. İnsanların bu kadar adrenalin salgıladığı bir başka yer yok herhalde. İçinde borsadan başka bir şeyin konuşulmadığı bir kahvehaneyi andırıyordu. Oraya girdim ve ne olduğunu anlamaya çalıştım."

Aksoy, olanları pek iyi anlamış ve sevmiş olacak ki okulunun üçüncü yılında bu işi yapmaya karar verir ve Dünya Menkul Değerler''e müşteri temsilcisi olarak girer. "Sonra As Menkul Değerler''e geçtim. 1996''dan beri de Gedik Yatırım''dayım" diyen Aksoy, aslında artık bir teknik analist, ama seanstan kopamamış bir türlü. Aslında uzmanların belirttiği yıpranma süresini de aşmış. 10 yıldır hemen hemen aynı müşterilerle çalıştığını ve güven unsurunun çok önemli olduğunu vurgulayan Aksoy, "Bir başkasının parası söz konusu olduğu için çok dikkat gerektiriyor" diyor. Günde ortalama 30 müşteri ve 1-5 milyar YTL arasında para için emir veren Aksoy, yaptığı işi "Her sabah işe geldiğinizde o gün neyle karşılaşacağınızdan habersizsiniz. İşin en cazip yanı da bu" yorumunda bulunuyor.

24 saat haber takibi

Borsa ile ilgilenenlerin, işleri salt emir alıp-vermek de olsa mutlaka haber takibi yapması gerekiyor. Aksoy''un da gününün büyük bir bölümü bununla geçiyor. "Bu işte 24 saat haber takip etmek ve her şeyden az çok anlamak gerekiyor. Sırası geldiğinde avukat, sırası geldiğinde mimar oluyorsunuz" diyen Aksoy, bu işi biraz da hiperaktif insanların yapabileceğine inananlardan. Bu işte araştırmayı ve matematiği sevmek gerektiğini ifade eden Aksoy, "Matematiği de gerektiği yerde, gerektiği kadar kullanabilmek önemli. Çünkü borsa düşerken de para kazanabilmek gerekiyor. Her şeyden önce de bilançoyu yani temel analizi iyi bilmek şart. Ancak bu sayede zarardan kâra geçecek şirketleri tahmin edip çok ciddi paralar kazandırabilirsiniz" sözleriyle anlatıyor mesleğinin inceliklerini.

Borsayla inatlaşmayın

Yaptığı işte hırsın çok iyi dengelenmesi gerektiğini de belirten Aksoy, borsayla fazla inatlaşmamak gerektiğini düşünüyor. Müşteri adına alınan bir hisse yukarı çıktıkça hırsın da yükseldiğini belirten Aksoy, "Ama bu hırs disipline edilmeli. Çünkü borsayla inatlaşmamak gerekiyor. Rüzgar karşıdan esmeye başladığında bazen hiçbir şey yapmamak da çok şey katabiliyor. En azından para kaybetmezsiniz" diye konuşuyor.

Hizmet verdiği müşterilerinin birçoğunu tanıdığını ve pastanede simit yapan aşçıdan, askere, doktora, kuyumcuya, memura kadar çok çeşitli mesleklere sahip insanlara aracılık ettiğini söylüyor. "Ama doktor ve asker olan çok sayıda müşterim var" diyen Aksoy, çok küçük miktardaki paraları bile değerlendirdiğini, aracılıkta paranın miktarına bakmadığını ifade ediyor.

Alınan riske karşılık bu işte çok büyük paralar kazanılmadığını da vurgulayan Aksoy, "Piyasada ortalama ücret 1.000-2.000 YTL arasında değişiyor" diyor.

Strese bağlı önemli bir sağlık sorunu yaşamadığını da kaydeden Aksoy, buna rağmen bazen sadece kendini dinlemek ve yalnız kalmak istiyor. "Akşam eve gittiğimde telefon ve televizyon sesi duymak istemiyorum böyle zamanlarda. Bu dönemleri doğaya dönerek atlatıyorum" diyor. Meslektaşları arasında stres atmak için yoğun olarak kullanılan alkolü ise bıraktığını belirten Aksoy, "Önceden rahatlamak için içerdim ama bu işte disiplin çok önemli ve kendinize bakmazsanız sonuçları çok kötü olabiliyor. Ama şimdi sessiz yerleri tercih ediyorum. Rahatlamak için motora biniyorum. Bir de yüzmeyi çok seviyorum. Rahatlamak için yüzüyorum da" sözleriyle anlatıyor üzerindeki stresi nasıl attığını. Bazı zamanlar olur olmaz yerlerde mesleği öğrenilince çok soru sorulmasından da sıkıldığını kaydeden Aksoy, "Tesadüfen karşılaştığım insanlar işimi öğrenince hemen bana hisse sormaya başlıyor. Bir de örneğin araba bozuldu tamirciye gittiniz mesleğinizi öğrenir öğrenmez fiyatları katlıyorlar. Bu nedenle bazen saklıyorum mesleğimi" diyor.

Başarı matematikle garantili

Mesleğinde başarının matematikle garantili olduğunu ve kendisini ileride portföy yöneticisi olarak gördüğünü belirten Aksoy, planları hakkında ise şu bilgileri veriyor: "İyi bir pazarlama grubu kurup portföy yönetimi yapmak istiyorum ileride. Dealerlar iki kategoriye ayrılıyor benim gözümde. İlk kategoridekiler sadece emri alır ve doğru bir biçimde iletir. İkinci kategori ise müşterisiyle konuşup diyalog kuranlardan oluşuyor. Yani sadece emir almanın dışında fikir alışverişi de yapar."

Aksoy''un buradan meslektaşlarına da bir mesajı var: "Bu meslekte en büyük hata çok para kazanma iştahı. Kendileri için de gözlerini karartıp işlem yapan arkadaşlarımız var. Bu çok sağlıklı değil ve kötü sonuçlar doğurabilir."

Mehmet Aksoy''un bir günü nasıl geçiyor?

08.15: Üsküdar''dan Caddebostan''daki şubeye geliş.
08.15-08.45: Gazeteleri tarama.
08.45-09.00: Tele konferans. Ar-Ge''nin beklentilerine bakılıyor. Kısaca genel merkez ve şubeler arasında piyasalara yönelik bir beyin fırtınası.
09.00-09.30: Müşterilere ayrılıyor. Müşterilere İMKB bülteni okunuyor ve günlük politika hakkında fikir alışverişi ve yön belirleme yapılıyor.
09.30-12.00: İlk seans. Müşteri emirleri alınıp, iletiliyor.
12.00-12.15: Müşterilere neler yapıldığı anlatılıyor.
12.15-13.15: Yemek tatili
13.15-14.00: Son gelen haberlerin takip edilmesi, ikinci seansa hazırlık ve yine müşterilerle telefon konuşması.
14.00-16.30: İkinci seans.
16.30-17.30: İşlemler kontrol ediliyor.
17.30-18.00: Ertesi gün için tahminler, teknik analiz çalışması.
19.00 sonrası: Evde tüm haberlerin takibi. Bu haberler de ertesi günün planlarında etkili oluyor.

Dealer Nedir?

"Dealer" aslında tüccar anlamına geliyor. Yani dealer "hem kendi adına, hem de müşteri adına hareket eden" demek. Ama sermaye piyasalarında "aracılık yapan", "müşteri emrini alan ve ileten" olarak kullanılıyor. Sermaye Piyasası Kurulu da (SPK) bu nedenle bu mesleği müşteri temsilcisi olarak tanımlıyor.

Nasıl dealer olunur?

SPK''dan temel lisanslama belgesi almak dealer olmanın ön koşulu. Bunun için de SPK''nın yılda üç kez düzenlediği sınavlarda 70 not ortalamasını tutturmak gerekiyor. Türkiye Sermaye Piyasaları Aracı Kuruluşlar Birliği (TSPAKB) bu kapsamda talepte bulanan üniversitelerde bilgilendirme toplantıları düzenliyor. Marmara Üniversitesi''nin Sermaye Piyasaları ve Borsa Bölümü ve Yıldız Üniversitesi''nin İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi TSPAKB''nin düzenli olarak bilgilendirme toplantısı düzenlediği yerler. Üniversiteden mezun olmadan SPK''nın sınavlarında başarılı olanlar, bu işi yapmak isteyenler arasında önemli bir avantaj elde etmiş oluyor.

Aracı kurumlar temel lisanslama belgesi alanlar arasında ise ağırlıklı olarak işletme, iktisat ve maliye konularında üniversite eğitimi görmüş olanları tercih ediyor. Ancak bu işte çalışan mühendislerin de sayısı azımsanacak gibi değil. Ayrıca dealerlar arasında lise mezunlarını da görmek mümkün. Aracı kurumlar dealer olarak işe alacakları elemanların öncelikle prezentabl olmasına bakıyor. Ardından sosyal çevresi ve müşteri edinme potansiyeli ön plana çıkıyor. Müşteri bulma potansiyeli nedeniyle bu işte hobiler de büyük önem taşıyor. Örneğen, tenis oynayan, at binen ya da yelken kulüplerine üye olanlar daha fazla tercih ediliyor aracı kurumlar tarafından. Aracı kurumların eleman tercihinde dealer adayının nerede oturduğu ya da hangi marka araba kullandığı bile önem taşıyabiliyor.

Ortaköy revaçta, Cross marka altın kalem cepte

Özellikle büyük ve kurumsal aracı kurumlarda çalışmaları dolayısıyla gelir düzeyleri ortalamanın üzerinde olan dealerlar genellikle Levent ve Ortaköy''deki eğlence merkezlerini tercih ediyor. Cross marka altın kalem ise dealerların sembolü olmuş durumda. Bir de HP 17 B2 marka hesap makinası. İçi değişebilen deri ajandalar da dealerların vazgeçilmezi. Ve elbette kartvizitlik. Dealerlar ağırlıklı olarak beyaz ya da mavi gömlek ve koyu renk takım elbise giyiyor. Zira bu kıyafetin müşteriye daha fazla güven verdiği düşünülüyor. Şimdilerde dealerlar üzerinde isimlerinin baş harflerinin kullanıldığı kol düğmesi de kullanmaya başlamış. Ayaklarında ise genellikle Oxford tarzı zımbalı ayakkabılarından bulunuyor.

Türkiye''deki dealer sayısı
Aracı kurum genel merkezlerinde çalışan dealer 1218
Banka şubelerde çalışan dealer 2600
Aracı kurum şubelerinde çalışan dealer 254
İrtibat bürolarında çalışan dealer 41
Toplam: 4113

alıntı