BEHÇET HASTALIĞI: kimlerde görülür, nedenleri, belirtileri, tanısı ve tedavisi
sırtta çıkan yaralar behçet hastaliği kimlerde görülür sırtta yara behçet hastalığı resimleri hastalığı resimli
BEHÇET HASTALIĞI: kimlerde görülür, nedenleri, belirtileri, tanısı ve tedavisi
BEHÇET HASTALIĞI
İlk olarak 1937 yılında Türk doktor Hulusi Behçet tarafından tanımlanan bu hastalık; vücudun bazı bölgelerinde iltihaplanma şeklinde kendini belli eden müzmin ve kesin tedavisi olmayan bir rahatsızlıktır. Belirtilerini ilk kez Hulusi Behçet tanımladığından onun soyadı ile adlandırılır.
Vücudun her yerini etkileyebilen bir hastalıktır. Başta ağız ve kasık bölgesinde “aft” adı verilen yaralar olmak üzere; eklemlerde, göz, beyin, kalp damarlarında tekrarlayan iltihaba neden olur. Behçetin belirtileri, ataklar şeklinde ve farklı organlarda görülür. Bağışıklık sistemini ilgilendiren bir hastalıktır.
Behçet, bulaşıcı bir hastalık değildir.
BEHÇET HASTALIĞI KİMLERDE GÖRÜLÜR?
Behçet hastalığı çoğunlukla 20-40 yaş arasında ortaya çıkmakla birlikte; akdeniz, ortadoğu ve uzakdoğu ülkelerinde daha fazla görülür. Özellikle bizim ülkemizde yaklaşık her 300 kişiden birinde bu hastalık vardır. Erkeklerde görülme sıklığı kadınlara nazaran biraz daha fazladır. Bu hastalık ipek yolu üzerindeki ülkelerde daha çok görüldüğü için ipek yolu hastalığı da denir.
BEHÇET HASTALIĞININ NEDENLERİ
Günümüzde behçet hastalığının nedeni ya da nedenleri bilinmemektedir. Yalnız bazı mikropların ve kalıtsal faktörlerin bu hastalığın ortaya çıkmasında neden olduğu düşünülmektedir. Bu kalıtsal faktörler arasında bazı genleri taşımanın bu hastalığa eğilimi arttırdığı düşünülmektedir. Ağız bölgesine yerleşen bazı mikroplarla, uçuk virüsünün bu hastalıkta etkili olduğundan şüpheleniliyor. Bu mikropların iltihaba neden olduğu için hastalığın bulgularının görülmesine sebep olmaktadırlar. Fakat henüz bu faktörler kesin olarak ispatlanamamıştır.
BEHÇET HASTALIĞININ BELİRTİLERİ
Behçette, her hastada aynı bulgular gözlenmez. Şiddeti ve belirtileri her hastada farklı olsada hastanın bazı şikayetleri, bu hastalığın belirtileri olarak kabul edilmektedir.
Ağızda çıkan yaralar behçet hastalarının çok büyük bir kısmında görülmektedir. Hastalığın ilk habercisi olarak kabul edilir ve diğer bulgulardan önce görülür. Tekrarlama zamanı farklıdır. İyileştiğinde iz bırakmaz. Bu yaralara aft yaraları denir.
Genital bölgede de yaralar ortaya çıkar. Sivilce şeklinde ortaya çıkan bu kırmızı yaralar daha kötü bir hal alır. Ağız yaralarının aksine iyileştiğinde iz bırakırlar.
Behçet hastalığı gözdeki damarlarda iltihaplanmaya neden olur. Hastaların yarısında görülür. Gözde kanlanma, bulanık görme ve hatta görme kaybıyla kendini belli eder. Her iki gözü birden etkileyebilir.
Ayrıca deride yaralar görülür. Bunlar kasık bölgesinde, yüzde, sırtta iltihaplı ve etrafı kırmızı, sert şekildedir. Bacaklarda görülenler daha koyudur ve iyileşince koyu bir iz bırakırlar.
Eklemlerde ağrı ve iltihaba neden olur. Diz, ayak ve el bileğinde, dirsekte şişlik görülür.
Bunlardan başka kan damarlarında iltihap oluşur. Beyin damarlarında olursa şiddetli baş ağrısı yapar. İltihap sonucu tıkanan damarda kanama görülebilir. Tehlikeli bir durumdur. Bacaklarda görülen tıkanıklık sonucu da şişlik ve ağrı meydana gelir. Akciğerde ve böbrekteki iltihaplanmalar sonucu ciddi sağlık sorunları görülür.
BEHÇET HASTALIĞININ TANISI NASIL KONUR?
Behçet hastalığının tanısında “paterji” testi kullanılır. Deri altına bir madde enjekte edilir ve 2 gün içinde iltihaplanma olup olmadığına bakılır. Test pozitif çıkarsa tanı koymaya “yardımcıdır”. Fakat bu testin pozitif çıkması tanı koymak için yeterli değildir. Bundan başka behçet hastalığı tanısı için bir yöntem yoktur. Hastanın şikayeleri ve görülen belirtiler ile tanı konur. Fakat diğer hastalıkların olmadığından emin olmak için kan testleri yapılır. Bazı durumlarda testler normaldir fakat hastada görülen bulgular şiddetlidir.
BEHÇET HASTALIĞININ TEDAVİSİ
Behçet hastalığında tedavi hastalığı tamamen ortadan kaldırmak yerine hastanın şikayetlerini azaltmaya yöneliktir. Çünkü bu hastalığın tedavisi henüz yoktur. Tedavi şekli, belirtilerin görüldüğü organa göre değişir.
Bulguları ortadan kaldırmak için ilaç tedavisi uygulanır. Kolsişin, kortikosteroid ve bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar iltihapların çoğalmasını engelleyicidir. Bu ilaçlar, hastalığın beliritlerinin tekrarlamamasını sağlar. Tedavi edici değildir.
Tedavisi uzun süren bir hastalıktır ve bu yüzden düzenli kan tetkikleri, göz muayenesi yapılarak, hastalığa neden olan durumlar araştırılabilir ve buna göre tedaviye yön verilir.
Behçet hastalığı düzenli ilaç kullanımı sayesinde kontrol altına alınabilir. Fakat kesinlikle doktor kontrolünde yapılmalıdır.
BEHÇET HASTALIĞI
İlk olarak 1937 yılında Türk doktor Hulusi Behçet tarafından tanımlanan bu hastalık; vücudun bazı bölgelerinde iltihaplanma şeklinde kendini belli eden müzmin ve kesin tedavisi olmayan bir rahatsızlıktır. Belirtilerini ilk kez Hulusi Behçet tanımladığından onun soyadı ile adlandırılır.
Vücudun her yerini etkileyebilen bir hastalıktır. Başta ağız ve kasık bölgesinde “aft” adı verilen yaralar olmak üzere; eklemlerde, göz, beyin, kalp damarlarında tekrarlayan iltihaba neden olur. Behçetin belirtileri, ataklar şeklinde ve farklı organlarda görülür. Bağışıklık sistemini ilgilendiren bir hastalıktır.
Behçet, bulaşıcı bir hastalık değildir.
BEHÇET HASTALIĞI KİMLERDE GÖRÜLÜR?
Behçet hastalığı çoğunlukla 20-40 yaş arasında ortaya çıkmakla birlikte; akdeniz, ortadoğu ve uzakdoğu ülkelerinde daha fazla görülür. Özellikle bizim ülkemizde yaklaşık her 300 kişiden birinde bu hastalık vardır. Erkeklerde görülme sıklığı kadınlara nazaran biraz daha fazladır. Bu hastalık ipek yolu üzerindeki ülkelerde daha çok görüldüğü için ipek yolu hastalığı da denir.
BEHÇET HASTALIĞININ NEDENLERİ
Günümüzde behçet hastalığının nedeni ya da nedenleri bilinmemektedir. Yalnız bazı mikropların ve kalıtsal faktörlerin bu hastalığın ortaya çıkmasında neden olduğu düşünülmektedir. Bu kalıtsal faktörler arasında bazı genleri taşımanın bu hastalığa eğilimi arttırdığı düşünülmektedir. Ağız bölgesine yerleşen bazı mikroplarla, uçuk virüsünün bu hastalıkta etkili olduğundan şüpheleniliyor. Bu mikropların iltihaba neden olduğu için hastalığın bulgularının görülmesine sebep olmaktadırlar. Fakat henüz bu faktörler kesin olarak ispatlanamamıştır.
BEHÇET HASTALIĞININ BELİRTİLERİ
Behçette, her hastada aynı bulgular gözlenmez. Şiddeti ve belirtileri her hastada farklı olsada hastanın bazı şikayetleri, bu hastalığın belirtileri olarak kabul edilmektedir.
Ağızda çıkan yaralar behçet hastalarının çok büyük bir kısmında görülmektedir. Hastalığın ilk habercisi olarak kabul edilir ve diğer bulgulardan önce görülür. Tekrarlama zamanı farklıdır. İyileştiğinde iz bırakmaz. Bu yaralara aft yaraları denir.
Genital bölgede de yaralar ortaya çıkar. Sivilce şeklinde ortaya çıkan bu kırmızı yaralar daha kötü bir hal alır. Ağız yaralarının aksine iyileştiğinde iz bırakırlar.
Behçet hastalığı gözdeki damarlarda iltihaplanmaya neden olur. Hastaların yarısında görülür. Gözde kanlanma, bulanık görme ve hatta görme kaybıyla kendini belli eder. Her iki gözü birden etkileyebilir.
Ayrıca deride yaralar görülür. Bunlar kasık bölgesinde, yüzde, sırtta iltihaplı ve etrafı kırmızı, sert şekildedir. Bacaklarda görülenler daha koyudur ve iyileşince koyu bir iz bırakırlar.
Eklemlerde ağrı ve iltihaba neden olur. Diz, ayak ve el bileğinde, dirsekte şişlik görülür.
Bunlardan başka kan damarlarında iltihap oluşur. Beyin damarlarında olursa şiddetli baş ağrısı yapar. İltihap sonucu tıkanan damarda kanama görülebilir. Tehlikeli bir durumdur. Bacaklarda görülen tıkanıklık sonucu da şişlik ve ağrı meydana gelir. Akciğerde ve böbrekteki iltihaplanmalar sonucu ciddi sağlık sorunları görülür.
BEHÇET HASTALIĞININ TANISI NASIL KONUR?
Behçet hastalığının tanısında “paterji” testi kullanılır. Deri altına bir madde enjekte edilir ve 2 gün içinde iltihaplanma olup olmadığına bakılır. Test pozitif çıkarsa tanı koymaya “yardımcıdır”. Fakat bu testin pozitif çıkması tanı koymak için yeterli değildir. Bundan başka behçet hastalığı tanısı için bir yöntem yoktur. Hastanın şikayeleri ve görülen belirtiler ile tanı konur. Fakat diğer hastalıkların olmadığından emin olmak için kan testleri yapılır. Bazı durumlarda testler normaldir fakat hastada görülen bulgular şiddetlidir.
BEHÇET HASTALIĞININ TEDAVİSİ
Behçet hastalığında tedavi hastalığı tamamen ortadan kaldırmak yerine hastanın şikayetlerini azaltmaya yöneliktir. Çünkü bu hastalığın tedavisi henüz yoktur. Tedavi şekli, belirtilerin görüldüğü organa göre değişir.
Bulguları ortadan kaldırmak için ilaç tedavisi uygulanır. Kolsişin, kortikosteroid ve bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar iltihapların çoğalmasını engelleyicidir. Bu ilaçlar, hastalığın beliritlerinin tekrarlamamasını sağlar. Tedavi edici değildir.
Tedavisi uzun süren bir hastalıktır ve bu yüzden düzenli kan tetkikleri, göz muayenesi yapılarak, hastalığa neden olan durumlar araştırılabilir ve buna göre tedaviye yön verilir.
Behçet hastalığı düzenli ilaç kullanımı sayesinde kontrol altına alınabilir. Fakat kesinlikle doktor kontrolünde yapılmalıdır.