bebek beslenmesinde önemli noktalar!
bebek kahvaltı tarifleri bebeklere kahvaltı bebek kahvaltısı kahvaltıları beslenmesinde ceviz
BEBEKLERDE İŞTAHSIZLIK:
Bebeklerimiz yemek yemek için nazlandıklarında ya da yemek yemeyi redettiklerinde onların yeterince beslenemediklerini düşünüp endişeleniyoruz. Özellikle ilk yılın sonunda bazı bebeklerin yeme alışkanlıkları tamamiyle değişiyor. Yemek seçebiliyor yada yemeği reddediyorlar. Böylece yemek zamanı anne ve bebek arasında tam bir mücadeleye dönüşüyor.
Uzmanlar bu durumda bebeğim gelişimi normalse fazla endişelenmememizi söylüyorlar. Aşağıda Acıbadem Hastanesinin yayınladığı “Ye Oyna Sağlıklı Ol” adlı kitaptan aldığımız bir yazı var. Yararlı olacağını ümit ediyorum.
“Pek çok ebeveyn bebekleri ikinci yılında birden bire daha az yemeğe başlayıp yemeklere olan ilgisini kaybedince endişelenir, ancak bu durum hemen her zaman büyümek için daha az yakıta duyulan ihtiyaçtan kaynaklanır. Genelde bebekler ilk yıllarında aşağı yukarı 7.5 kilo alır ve 25 cm uzarlar, ancak ikinci yılda yaklaşık 2.5 kilo alır ve 10 ila 12 cm uzarlar.
Eğer her öğünde porsiyonları dikkatle ölçüyorsanız ve çocuğunuz birden bire bir seferde sadece bir kaç lokma yemeye başlarsa sizi endişelendirebilir. Bu durum normaldir. Araştırmalar çocukların her öğünde farklı farklı yiyebileceğini ancak genelde günlük aldıkları kalori miktarı aşağı yukarı sabit olacak şekilde gün içinde toplamda ne kadar yediklerini ayarlıyabileceklerini ortaya çıkarmıştır.
İştahsızlık ancak bir kaç öğün üst üste devam ediyorsa yada çocuğunuzun büyümesi normalin altında kalıyorsa sizi endişelendirmelidir. Çocukları aç olmadıklarında yemek yemeye zorlamanın gereği yoktur. Eğer öğle yemeğinde yemek seçip yemezlerse daha sonra ara öğünlerde daha çok yiyerek toparlayabilirler. Bunun istisnası çocuğun kendisi için yararlı bir yiyeceği yemeği reddedip tatlıya geçmek istemesidir. Tatlıların ve şekerlemelerin çocuğunuzun günlük yediği besinlerin ancak küçük bir kısmını oluşturduğundan emin olun, yoksa yemekleri geri çevirmeyi öğrenir.
Küçük çocukların çok yemek yemeye uygun olmayan küçük mideleri vardır. Ara öğünlerde besin değeri olmayan yiyecekler yerine sebze ve meyveler gibi sağlıklı gıdaları beslenmeye katınız. “
BEBEKLERDE KAHVALTI:
Kahvaltı sadece biz erişkinler için değil bebek beslenmesinde de atlanmaması gereken bir öğün. Ek gıdaya başladıktan bir süre sonra bebeklerimize kahvaltı vermek istiyoruz. Önce çeyrek yumurta sarısı ile başlıyor daha sonrada miktar ve çeşitleri arttırarak devam ediyoruz. En sonunda pek hoş görünmeyen nasıl yediklerine bile şaştığımız bir kahvaltı maması elde ediyoruz. Bir çoğumuz hazırladığımız bebek kahvaltısının ana unsuru olarak bebe bisküvilerini kullanıyoruz. Ancak bisküvilerin bebek gelişimi için ne kadar yararlı olduğu tartışmaya açık.
Ben bebeğim 7. ayını bitirdiğinde kahvaltı vermeye başladım. Ancak bebek kahvaltısı için hazırlanan bisküvüleri kullanmak istemediğim için alternatifleri araştırdım. Sonunda oğlumun beğenerek yediği bir kahvaltı hazırlamış oldum.
Aşağıdaki tarifi çeşitlendirmek mümkün. Değişik kuru meyveler kullanabilirsiniz.Bir yılın sonuna doğru iyice ezilmiş kabak çekirdeği, fındık, badem yada ceviz katabilirsiniz. Tohum öğütücüsü ile iyice çekip un haline getirdikten sonra katın.
Bu tarifi haftada 3 gün veriyordum. Diğer günler yulaf ezmesi ile yapığım lapa yada tam buğday unundan yapılan ekmek içi ile hazırladığım kahvaltıyı yediriyordum.
Kahvaltı Tarifi
Kuru kayısıyı küçük küçük doğrayıp bir cezvede su ile pişirin. Tereyağını eritip mısır ununu hafif pembeleşene kadar kavurun. Kayısılı suyu mısır ununa dökün huzlı hızlı karıştırarak topak olmasını engelleyin. Sürekli karıştırarak kısık ateşte 10 dakika pişirin. Mama muhallebi kıvamında olmalı, çok katılaşırsa sıcak su ilave edip biraz daha pişirin. Biraz soğuyunca tahin ve pekmezi ilave edin.
Mısır ununu kavurmadan direkt cezvedeki kuru meyveli suya katarak muhallebi pişirir gibi hazırlıyabilirsiniz.
EVDE YOĞURT YAPIMI:
Bebekler yoğurt yemeye hazır olduklarında her anne evde yoğurt mayalamayı deniyor. Bir kısmımız bir kaç denemeden sonra vazgeçiyor.
Sürekli süt alınıp yoğurt mayalanan bir evde büyümeme rağmen yoğurdun nasıl yapıldığına dikkat etmemiştim. Bende bir çoğunuz gibi internetteki yoğurt tarifleri ile denemeler yaptım. Ancak sulu bir muhallebi kıvamından öteye geçemedim.
Ben yoğurt mayalamak için açık süt alıyorum. Bir kaç ineği olan temiz ve ineklerini doğal şekilde besleyen bir sütçü buldum. Her hafta kendim gidip sütümü alıyorum ve kaynatarak kullanıyorum.
Bir çok anne açık süt konusunda hassas. Sanki bizler bu sütlerle büyümemişiz gibi. Oysaki kutu sütlerin üretimi sırasında daha çok süt almak için suni yemler kullanılıyor ve ineklerin bir çoğu hareketsiz bir ortamda yaşıyor. Bu suni yemlere konan katkı maddeleri ile antibiyotikler süte geçiyor. Ayrıca suni yemlerde genetiği değiştirilmiş bazı ürünlerde kullanılıyor. Biz kendimiz bebeğimizi emzirirken her yediğimize nasıl dikkat ediyorsak aynı şekilde ona verdiğimiz her yiyeceğin kaynağını da iyice araştırmalıyız.
Yoğurt Nasıl Yapılır?
Yoğurt yapılışında önemli nokta sütün sıcaklığı. Süte parmağınızı sokup yediye kadar sayın, eliniz sütün sıcaklığına dayanacak bir ısıda olmalı. Sütün çok ılık olması yoğurdun mayalanmasını engelliyor.
Küçük bir kasede bir çay kaşığı yoğurdu ılık süt ile iyice ezerek hazırlamış olduğunuz bir litre ılık süte katın ve karıştırın. Etrafını sıcaklığını muhafaza etmesini sağlayacak kalın bir örtü ile sarın, bir sofra bezine sarıp üzerine bir mont gibi bir şeylerde örtebilirsiniz. Beş altı saat sonra açın ve buzdolabına koyun. Açtıktan sonra yoğurdu fazla sarsmadan buzdolabına koyun ve bir süre buzdolabında tutun. Ben genelde yoğurdu akşam üzeri mayalıyorum gece açıp dolaba koyuyorum.Sabaha kadar dolapta bekleyince daha güzel oluyor.
MEYVELİ YOĞURT GERÇEĞİ:
Meyveli yoğurtlar hem bebek beslenmesinde hemde bebek ürünleri pazarında önemli bir yere sahip. Bir çoğumuz bebeklerimize bu hazır yoğurtları yediriyoruz. Neden yedirmeyelim ki?
Hazırlama derdi yok, pratik, her markette bulunuyor, içinde bebeklerimizin yemesi gereken hem meyve hemde yoğurt var. Uzmanlar da öneriyor ve hepsinden önemlisi yavrularımız tatlarına bayılıyor. Peki ama bu yoğurtlar ne kadar sağlıklı?
Meyveli yoğurt ve meyve sularının birçoğu çoğunlukla çürümüş, artık ve atılacak olan meyvelerden yapılıyor ise şanslı sayılırız. Çoğunlukla içinde bulunduğu yazan meyvelerin tat ve kokusunu verecek kimyasal katkı maddeleri kullanılıyor. Kutuların içinde uzun süre dayanmasını sağlıyacak koruyucu, asit düzenleyici, kıvam arttırıcılar, antimikrobik maddeler ve tatlandırıcılar var.
Tatlandırıcıların zararları kanıtlanmış durumda ve alışkanlık yaratıyor. Tatlandırıcıların çoğunluğu genetiği değiştirilmiş mısırdan elde edilen mısır şekeri oluyor. Şekerin zararlı olduğunu hepimiz biliyoruz. Kutuda şeker yerine glikoz şurubu, fruktoz, maltoz şurubu yazsa da sonuç aynı.
Evde meyveli yoğurt hazırlamak ise çok kolay. Bir kase ev yapımı yoğurdun içine istediğiniz meyvenin püresini katabilirsiniz. Tatlandırmak için ise bir tatlı kaşığı bal yeterli. (Yalnız bir yaşını geçmiş bebekler için bal kullanın. Bebeklerin bağırsakları 12 aylıktan önce tam gelişmediği için, bal da bulunan bazı bakteriler zararlı olabilir. Bundan dolayı balın 12 aylıktan küçük bebekler için kullanımı uygun değildir.)
YULAFIN ÖNEMİ:
Bebek yemekleri bir yana yulaf, bizim kendi yemeklerimizde de çok kullandığımız bir tahıl değil. Bir arkadaşıma bebeğinin çorbasına yulaf ilave etmesini söylediğimde bana “niye benim bebeğim at mı?” karşılığını vermişti. Gerçekten de yulaf ülkemizde daha çok hayvan yemi olarak biliniyor. Oysa ki bebekler için hazırlanan bütün tahıllı mamalarda yulaf bol miktarda kullanılmakta.
Zengin Besin Kaynağı Yulaf
Vikinglerin fiziki güçlerini kahvaltıda yedikler yulaf ezmesi ile hazırlanan lapaya borçlu oldukları söyleniyor. Yulaf bitkisel protein kaynağıdır. İçinde lipid, lif, mineral tuzlar, vitaminler ve B grubu vitaminleri vardır. İçeriğindeki oleik asid ve B vitaminleri sinir hücrelerinin düzenli çalışmasında rol oynuyor.
Mesela 100 gr yulaftaki besin değerleri aşağıdaki gibidir.
Düzenli yenilen yulaf vücudu tazeliyor. Hücrelere enerji taşınmasında, dokulara kan aracılığı ile oksijen transferinde ve zarar gören yaşlı hücreleri yenilemede etkili. Özellikle sık hastalanan bebeklere öneriliyor.
Ben kendi bebeğimin kahvaltısı için yulaf unu ile bir lapa hazırlıyordum ve diğer malzemelerini bu lapanın içine katıyordum. Hazır bebe bisküvüleri kullanmak yerine bebeğinize sabahları daha doğal ve sağlıklı bir bebek kahvaltısı hazırlamak elinizde.
ALINTI
BEBEKLERDE İŞTAHSIZLIK:
Bebeklerimiz yemek yemek için nazlandıklarında ya da yemek yemeyi redettiklerinde onların yeterince beslenemediklerini düşünüp endişeleniyoruz. Özellikle ilk yılın sonunda bazı bebeklerin yeme alışkanlıkları tamamiyle değişiyor. Yemek seçebiliyor yada yemeği reddediyorlar. Böylece yemek zamanı anne ve bebek arasında tam bir mücadeleye dönüşüyor.
Uzmanlar bu durumda bebeğim gelişimi normalse fazla endişelenmememizi söylüyorlar. Aşağıda Acıbadem Hastanesinin yayınladığı “Ye Oyna Sağlıklı Ol” adlı kitaptan aldığımız bir yazı var. Yararlı olacağını ümit ediyorum.
“Pek çok ebeveyn bebekleri ikinci yılında birden bire daha az yemeğe başlayıp yemeklere olan ilgisini kaybedince endişelenir, ancak bu durum hemen her zaman büyümek için daha az yakıta duyulan ihtiyaçtan kaynaklanır. Genelde bebekler ilk yıllarında aşağı yukarı 7.5 kilo alır ve 25 cm uzarlar, ancak ikinci yılda yaklaşık 2.5 kilo alır ve 10 ila 12 cm uzarlar.
Eğer her öğünde porsiyonları dikkatle ölçüyorsanız ve çocuğunuz birden bire bir seferde sadece bir kaç lokma yemeye başlarsa sizi endişelendirebilir. Bu durum normaldir. Araştırmalar çocukların her öğünde farklı farklı yiyebileceğini ancak genelde günlük aldıkları kalori miktarı aşağı yukarı sabit olacak şekilde gün içinde toplamda ne kadar yediklerini ayarlıyabileceklerini ortaya çıkarmıştır.
İştahsızlık ancak bir kaç öğün üst üste devam ediyorsa yada çocuğunuzun büyümesi normalin altında kalıyorsa sizi endişelendirmelidir. Çocukları aç olmadıklarında yemek yemeye zorlamanın gereği yoktur. Eğer öğle yemeğinde yemek seçip yemezlerse daha sonra ara öğünlerde daha çok yiyerek toparlayabilirler. Bunun istisnası çocuğun kendisi için yararlı bir yiyeceği yemeği reddedip tatlıya geçmek istemesidir. Tatlıların ve şekerlemelerin çocuğunuzun günlük yediği besinlerin ancak küçük bir kısmını oluşturduğundan emin olun, yoksa yemekleri geri çevirmeyi öğrenir.
Küçük çocukların çok yemek yemeye uygun olmayan küçük mideleri vardır. Ara öğünlerde besin değeri olmayan yiyecekler yerine sebze ve meyveler gibi sağlıklı gıdaları beslenmeye katınız. “
BEBEKLERDE KAHVALTI:
Kahvaltı sadece biz erişkinler için değil bebek beslenmesinde de atlanmaması gereken bir öğün. Ek gıdaya başladıktan bir süre sonra bebeklerimize kahvaltı vermek istiyoruz. Önce çeyrek yumurta sarısı ile başlıyor daha sonrada miktar ve çeşitleri arttırarak devam ediyoruz. En sonunda pek hoş görünmeyen nasıl yediklerine bile şaştığımız bir kahvaltı maması elde ediyoruz. Bir çoğumuz hazırladığımız bebek kahvaltısının ana unsuru olarak bebe bisküvilerini kullanıyoruz. Ancak bisküvilerin bebek gelişimi için ne kadar yararlı olduğu tartışmaya açık.
Ben bebeğim 7. ayını bitirdiğinde kahvaltı vermeye başladım. Ancak bebek kahvaltısı için hazırlanan bisküvüleri kullanmak istemediğim için alternatifleri araştırdım. Sonunda oğlumun beğenerek yediği bir kahvaltı hazırlamış oldum.
Aşağıdaki tarifi çeşitlendirmek mümkün. Değişik kuru meyveler kullanabilirsiniz.Bir yılın sonuna doğru iyice ezilmiş kabak çekirdeği, fındık, badem yada ceviz katabilirsiniz. Tohum öğütücüsü ile iyice çekip un haline getirdikten sonra katın.
Bu tarifi haftada 3 gün veriyordum. Diğer günler yulaf ezmesi ile yapığım lapa yada tam buğday unundan yapılan ekmek içi ile hazırladığım kahvaltıyı yediriyordum.
Kahvaltı Tarifi
- 2 adet kuru kayısı
- 1 yemek kaşığı mısır unu
- 1 tatlı kaşığı tahin
- 1 çay kaşığı tereyağ
- 1 su bardağı su (200ml)
- 1 tatlı kaşığı pekmez
Kuru kayısıyı küçük küçük doğrayıp bir cezvede su ile pişirin. Tereyağını eritip mısır ununu hafif pembeleşene kadar kavurun. Kayısılı suyu mısır ununa dökün huzlı hızlı karıştırarak topak olmasını engelleyin. Sürekli karıştırarak kısık ateşte 10 dakika pişirin. Mama muhallebi kıvamında olmalı, çok katılaşırsa sıcak su ilave edip biraz daha pişirin. Biraz soğuyunca tahin ve pekmezi ilave edin.
Mısır ununu kavurmadan direkt cezvedeki kuru meyveli suya katarak muhallebi pişirir gibi hazırlıyabilirsiniz.
EVDE YOĞURT YAPIMI:
Bebekler yoğurt yemeye hazır olduklarında her anne evde yoğurt mayalamayı deniyor. Bir kısmımız bir kaç denemeden sonra vazgeçiyor.
Sürekli süt alınıp yoğurt mayalanan bir evde büyümeme rağmen yoğurdun nasıl yapıldığına dikkat etmemiştim. Bende bir çoğunuz gibi internetteki yoğurt tarifleri ile denemeler yaptım. Ancak sulu bir muhallebi kıvamından öteye geçemedim.
Ben yoğurt mayalamak için açık süt alıyorum. Bir kaç ineği olan temiz ve ineklerini doğal şekilde besleyen bir sütçü buldum. Her hafta kendim gidip sütümü alıyorum ve kaynatarak kullanıyorum.
Bir çok anne açık süt konusunda hassas. Sanki bizler bu sütlerle büyümemişiz gibi. Oysaki kutu sütlerin üretimi sırasında daha çok süt almak için suni yemler kullanılıyor ve ineklerin bir çoğu hareketsiz bir ortamda yaşıyor. Bu suni yemlere konan katkı maddeleri ile antibiyotikler süte geçiyor. Ayrıca suni yemlerde genetiği değiştirilmiş bazı ürünlerde kullanılıyor. Biz kendimiz bebeğimizi emzirirken her yediğimize nasıl dikkat ediyorsak aynı şekilde ona verdiğimiz her yiyeceğin kaynağını da iyice araştırmalıyız.
Yoğurt Nasıl Yapılır?
Yoğurt yapılışında önemli nokta sütün sıcaklığı. Süte parmağınızı sokup yediye kadar sayın, eliniz sütün sıcaklığına dayanacak bir ısıda olmalı. Sütün çok ılık olması yoğurdun mayalanmasını engelliyor.
Küçük bir kasede bir çay kaşığı yoğurdu ılık süt ile iyice ezerek hazırlamış olduğunuz bir litre ılık süte katın ve karıştırın. Etrafını sıcaklığını muhafaza etmesini sağlayacak kalın bir örtü ile sarın, bir sofra bezine sarıp üzerine bir mont gibi bir şeylerde örtebilirsiniz. Beş altı saat sonra açın ve buzdolabına koyun. Açtıktan sonra yoğurdu fazla sarsmadan buzdolabına koyun ve bir süre buzdolabında tutun. Ben genelde yoğurdu akşam üzeri mayalıyorum gece açıp dolaba koyuyorum.Sabaha kadar dolapta bekleyince daha güzel oluyor.
MEYVELİ YOĞURT GERÇEĞİ:
Meyveli yoğurtlar hem bebek beslenmesinde hemde bebek ürünleri pazarında önemli bir yere sahip. Bir çoğumuz bebeklerimize bu hazır yoğurtları yediriyoruz. Neden yedirmeyelim ki?
Hazırlama derdi yok, pratik, her markette bulunuyor, içinde bebeklerimizin yemesi gereken hem meyve hemde yoğurt var. Uzmanlar da öneriyor ve hepsinden önemlisi yavrularımız tatlarına bayılıyor. Peki ama bu yoğurtlar ne kadar sağlıklı?
Meyveli yoğurt ve meyve sularının birçoğu çoğunlukla çürümüş, artık ve atılacak olan meyvelerden yapılıyor ise şanslı sayılırız. Çoğunlukla içinde bulunduğu yazan meyvelerin tat ve kokusunu verecek kimyasal katkı maddeleri kullanılıyor. Kutuların içinde uzun süre dayanmasını sağlıyacak koruyucu, asit düzenleyici, kıvam arttırıcılar, antimikrobik maddeler ve tatlandırıcılar var.
Tatlandırıcıların zararları kanıtlanmış durumda ve alışkanlık yaratıyor. Tatlandırıcıların çoğunluğu genetiği değiştirilmiş mısırdan elde edilen mısır şekeri oluyor. Şekerin zararlı olduğunu hepimiz biliyoruz. Kutuda şeker yerine glikoz şurubu, fruktoz, maltoz şurubu yazsa da sonuç aynı.
Evde meyveli yoğurt hazırlamak ise çok kolay. Bir kase ev yapımı yoğurdun içine istediğiniz meyvenin püresini katabilirsiniz. Tatlandırmak için ise bir tatlı kaşığı bal yeterli. (Yalnız bir yaşını geçmiş bebekler için bal kullanın. Bebeklerin bağırsakları 12 aylıktan önce tam gelişmediği için, bal da bulunan bazı bakteriler zararlı olabilir. Bundan dolayı balın 12 aylıktan küçük bebekler için kullanımı uygun değildir.)
YULAFIN ÖNEMİ:
Bebek yemekleri bir yana yulaf, bizim kendi yemeklerimizde de çok kullandığımız bir tahıl değil. Bir arkadaşıma bebeğinin çorbasına yulaf ilave etmesini söylediğimde bana “niye benim bebeğim at mı?” karşılığını vermişti. Gerçekten de yulaf ülkemizde daha çok hayvan yemi olarak biliniyor. Oysa ki bebekler için hazırlanan bütün tahıllı mamalarda yulaf bol miktarda kullanılmakta.
Zengin Besin Kaynağı Yulaf
Vikinglerin fiziki güçlerini kahvaltıda yedikler yulaf ezmesi ile hazırlanan lapaya borçlu oldukları söyleniyor. Yulaf bitkisel protein kaynağıdır. İçinde lipid, lif, mineral tuzlar, vitaminler ve B grubu vitaminleri vardır. İçeriğindeki oleik asid ve B vitaminleri sinir hücrelerinin düzenli çalışmasında rol oynuyor.
Mesela 100 gr yulaftaki besin değerleri aşağıdaki gibidir.
- 53 mg kalsiyum
- 405 mg fosfor
- 4.5 mg demir
- 268 mg potasyum
Düzenli yenilen yulaf vücudu tazeliyor. Hücrelere enerji taşınmasında, dokulara kan aracılığı ile oksijen transferinde ve zarar gören yaşlı hücreleri yenilemede etkili. Özellikle sık hastalanan bebeklere öneriliyor.
Ben kendi bebeğimin kahvaltısı için yulaf unu ile bir lapa hazırlıyordum ve diğer malzemelerini bu lapanın içine katıyordum. Hazır bebe bisküvüleri kullanmak yerine bebeğinize sabahları daha doğal ve sağlıklı bir bebek kahvaltısı hazırlamak elinizde.
ALINTI