Bebek Beslenmede Pekmezin Önemi
İçerisinde barındırdığı organik asitler, mineral maddeler ve kısmen de vitaminlerle pekmezin beslenmedeki önemi büyüktür. 100 gr. Pekmez; kalori olarak 575 gr süte, 150 gr. ekmeğe, 195 gr ete eşdeğerdir. Pekmezdeki şekerin %80’I glikoz ve fruktoz halinde olduğundan, bebeklerin beslenmesinde pekmez çok önemli bir role sahiptir. Anne sütü olmadığında, hekim kontrolünde bebeklere pekmez verilebilir. Sakkarozun (çay şekeri) glikoz ve fruktoza ayrılabilmesi için organizmada sükraz enziminin bulunması şarttır. Bebeklik döneminde bünyede bu enzim bulunmadığından, enzimin sentezleneceği zamana kadar belli bir sürenin geçmesi gerekmektedir. Pekmezde bulunan glikoz ve fruktoz ise sindirim sisteminde parçalanmaya ihtiyaç duymaksızın kana basit difuzyon ile geçebilmektedir. Böylece vücut yaklaşık 30 dakika gibi kısa bir sürede enerji kazanmaktadır.
Enerjiye acil ihtiyacı olan sporcu veya ağır işçilere pekmez verilmesi durumunda kısa sürede bu insanların enerji ihtiyacı karşılanmaktadır. Bebeklik çağında beyin çok hızlı geliştiğinden enerjiye ihtiyaç oldukça fazladır. Bebeğe yeterli glikoz verilmediği takdirde beyin gelişmesinde duraklama veya yetersizlik olmaktadır. Kana geçmesi çok kolay ve beyinin tek enerji kaynağı olan glikoz, pekmezde yeterince bulunmaktadır. Bu yüzden çocukların sağlıklı gelişmelerinde pekmez çok önemli bir role sahiptir.
Üzüm ve pekmez proteince fakir olmasına rağmen, iyi bir diyet gıdasıdır. Proteinlerin bağırsaklarda iyice emilebilmesi için amino asitlere kadar parçalanması gerekmektedir. Canlıların gelişmesi için gerekli proteinlerin yapı taşı olan amino asitlerin bir kısmı ****bolizmada sentez edilemediğinden dışarıdan alınmak mecburiyetindedir. Çocuğun büyüme döneminde beslenmesinin iyi olabilmesi için aldığı aminoasitlerin dengesinin iyi olması gerekmektedir. Bu denge yine anne sütünden sonra pekmezde çok iyi bir şekilde bulunmaktadır.
Pekmezin diğer bir özelliği de birçok mineral madde ihtiva etmesidir. “Eser (iz) elementler” olarak bilinen mineral maddelerin eksiklikleri durumunda bünyede çeşitli gelişme bozuklukları ortaya çıkmaktadır. Bunların en önemlilerinden biri kanda oksijen taşınmasını sağlayan hemoglobinin yapısında bulunan demir elementidir. (+2) değerli demir, insan kanında oksijen taşımada vazifeli molekül olan hemoglobin yapımında kullanılmasının yanında, kemik iliğinde önemli bir düzenleyici faktör olarak da iş görür (Savunma hücreleri kemik iliğinden üretildiğinden, burada herhangi bir arıza varsa, bünye hastalıklara karşı savunmasız kalmaktadır).
Tablet şeklinde alınan (+3) değerli demirin, (+2) değerli demire çevirebilmesi için vücutta ayrı bir işleme tabi tutulması gerekir. C vitamini eksikliği gibi bazı durumlarda demirin, bu dönüştürülme işlemi gerçekleşemez. Pekmezdeki demir ise, insan bünyesinin çok rahat bir şekilde kullanabildiği (+2) değerli demirdir. Sadece pekmezle beslenildiğinde bile günlük demir ihtiyacının %35’ı karşılanabilir.
Çinko elementi, karbonhidrat ve protein ****bolizmasında ve nükleik asit sentezinde önemli rollere sahip kılınmıştır. Uzun süren çinko eksikliğinde çocukta cinsi bozukluk, yetersiz gelişme ve iştah azalması görülmektedir. Pekmez, çinko bakımından zengindir. Fosfor; gençler, hamile ve emziren hanımlar için çok gerekli bir elementtir. Ayrıca fosforun kalsiyum ile yakın bir ilgisi ve kan hücrelerinde şekerin enerjiye çevrilme ****bolizmasında önemli görevi vardır. Böylece pekmezde bol miktarda bulunan glikoz ve fruktoz aynı gıda ile alınan fosforla kolaylıkla enerjiye çevrilebilir. Ayrıca çocuğun kemik ve diş gelişmesinde kalsiyum ile fosforun arasındaki nisbetin normalde 1,2-2 arasında olması gerekmektedir. Pekmezde bu değerler 2-2,7 arasında olup, istenen sınırlara çok yakındır.
Potasyum; kas kasılmasında, protein sentezinde ve hücre içi enzimlerin fonksiyonlarında önemli rol oynar. Günlük potasyum ihtiyacı karşılayacak miktar pekmezde depolanmıştır. Bu gıda maddeleri, şeker hastalığı gibi hususi bir sakınca olmadığı müddetçe tabletlere tercih edilmelidir. Kalp atışlarının düzenlenmesinde rol alan potasyum açısından da zengin olan pekmez, vücutta oluşan toksin maddelerin atılması ve alkali- asit dengesinin sağlanması için de kullanılabilir.
Magnezyum da potasyum gibi sıvı- elektrolit dengesinin ayarlanmasında vazifelendirilmiştir. Dolaşım ve sinir sisteminin düzenli çalışması için bu minerale ihtiyaç duyulmaktadır. Kandaki magnezyum seviyesinin düşmesi durumunda ağır sinir bozuklukları görülür.
Kalsiyum, sağlıklı büyüme ve gelişmede, dolaşım ve sinir sisteminde, kanın pıhtılaşmasında ve kalp kaslarının gelişmesinde önemli rolü vardır. Kalsiyum eksikliği kemik ve diş hastalıklarına sebep olur. Günlük 500 gr civarında pekmez tüketilmesi durumunda vücudun ihtiyacı olan kalsiyum karşılanmaktadır. Kalsiyum; potasyum ve magnezyumla çalışır. Pekmezde bu üç mineral birlikte bulunur.
Ayrıca pekmez bazı vitaminlerce de zengindir. Sofralarımızda pekmez bulundurduğumuz takdirde, günlük vitamin ihtiyacımızın %20’si karşılanabilecektir. Pekmezde tiamin ve pyridoxin (B6) vitaminleri yeterli miktarda mevcuttur. Pyridoxin (B6) kan hücrelerinin yapımında, sinir sistemi ve cilt sağlığında, vücuttaki yağ ve kolesterol miktarının kontrolünde vazifelidir. Günlük B6 vitamini ihtiyacının %15’i pekmezle karşılanabilir.
Değerli bir gıda maddesi olan ve gelişme dönemindeki çocukların daha sağlıklı bir yapıya kavuşmalarında önemli rolü olan pekmezi sofralarımızdan eksik etmemeliyiz.
Enerjiye acil ihtiyacı olan sporcu veya ağır işçilere pekmez verilmesi durumunda kısa sürede bu insanların enerji ihtiyacı karşılanmaktadır. Bebeklik çağında beyin çok hızlı geliştiğinden enerjiye ihtiyaç oldukça fazladır. Bebeğe yeterli glikoz verilmediği takdirde beyin gelişmesinde duraklama veya yetersizlik olmaktadır. Kana geçmesi çok kolay ve beyinin tek enerji kaynağı olan glikoz, pekmezde yeterince bulunmaktadır. Bu yüzden çocukların sağlıklı gelişmelerinde pekmez çok önemli bir role sahiptir.
Üzüm ve pekmez proteince fakir olmasına rağmen, iyi bir diyet gıdasıdır. Proteinlerin bağırsaklarda iyice emilebilmesi için amino asitlere kadar parçalanması gerekmektedir. Canlıların gelişmesi için gerekli proteinlerin yapı taşı olan amino asitlerin bir kısmı ****bolizmada sentez edilemediğinden dışarıdan alınmak mecburiyetindedir. Çocuğun büyüme döneminde beslenmesinin iyi olabilmesi için aldığı aminoasitlerin dengesinin iyi olması gerekmektedir. Bu denge yine anne sütünden sonra pekmezde çok iyi bir şekilde bulunmaktadır.
Pekmezin diğer bir özelliği de birçok mineral madde ihtiva etmesidir. “Eser (iz) elementler” olarak bilinen mineral maddelerin eksiklikleri durumunda bünyede çeşitli gelişme bozuklukları ortaya çıkmaktadır. Bunların en önemlilerinden biri kanda oksijen taşınmasını sağlayan hemoglobinin yapısında bulunan demir elementidir. (+2) değerli demir, insan kanında oksijen taşımada vazifeli molekül olan hemoglobin yapımında kullanılmasının yanında, kemik iliğinde önemli bir düzenleyici faktör olarak da iş görür (Savunma hücreleri kemik iliğinden üretildiğinden, burada herhangi bir arıza varsa, bünye hastalıklara karşı savunmasız kalmaktadır).
Tablet şeklinde alınan (+3) değerli demirin, (+2) değerli demire çevirebilmesi için vücutta ayrı bir işleme tabi tutulması gerekir. C vitamini eksikliği gibi bazı durumlarda demirin, bu dönüştürülme işlemi gerçekleşemez. Pekmezdeki demir ise, insan bünyesinin çok rahat bir şekilde kullanabildiği (+2) değerli demirdir. Sadece pekmezle beslenildiğinde bile günlük demir ihtiyacının %35’ı karşılanabilir.
Çinko elementi, karbonhidrat ve protein ****bolizmasında ve nükleik asit sentezinde önemli rollere sahip kılınmıştır. Uzun süren çinko eksikliğinde çocukta cinsi bozukluk, yetersiz gelişme ve iştah azalması görülmektedir. Pekmez, çinko bakımından zengindir. Fosfor; gençler, hamile ve emziren hanımlar için çok gerekli bir elementtir. Ayrıca fosforun kalsiyum ile yakın bir ilgisi ve kan hücrelerinde şekerin enerjiye çevrilme ****bolizmasında önemli görevi vardır. Böylece pekmezde bol miktarda bulunan glikoz ve fruktoz aynı gıda ile alınan fosforla kolaylıkla enerjiye çevrilebilir. Ayrıca çocuğun kemik ve diş gelişmesinde kalsiyum ile fosforun arasındaki nisbetin normalde 1,2-2 arasında olması gerekmektedir. Pekmezde bu değerler 2-2,7 arasında olup, istenen sınırlara çok yakındır.
Potasyum; kas kasılmasında, protein sentezinde ve hücre içi enzimlerin fonksiyonlarında önemli rol oynar. Günlük potasyum ihtiyacı karşılayacak miktar pekmezde depolanmıştır. Bu gıda maddeleri, şeker hastalığı gibi hususi bir sakınca olmadığı müddetçe tabletlere tercih edilmelidir. Kalp atışlarının düzenlenmesinde rol alan potasyum açısından da zengin olan pekmez, vücutta oluşan toksin maddelerin atılması ve alkali- asit dengesinin sağlanması için de kullanılabilir.
Magnezyum da potasyum gibi sıvı- elektrolit dengesinin ayarlanmasında vazifelendirilmiştir. Dolaşım ve sinir sisteminin düzenli çalışması için bu minerale ihtiyaç duyulmaktadır. Kandaki magnezyum seviyesinin düşmesi durumunda ağır sinir bozuklukları görülür.
Kalsiyum, sağlıklı büyüme ve gelişmede, dolaşım ve sinir sisteminde, kanın pıhtılaşmasında ve kalp kaslarının gelişmesinde önemli rolü vardır. Kalsiyum eksikliği kemik ve diş hastalıklarına sebep olur. Günlük 500 gr civarında pekmez tüketilmesi durumunda vücudun ihtiyacı olan kalsiyum karşılanmaktadır. Kalsiyum; potasyum ve magnezyumla çalışır. Pekmezde bu üç mineral birlikte bulunur.
Ayrıca pekmez bazı vitaminlerce de zengindir. Sofralarımızda pekmez bulundurduğumuz takdirde, günlük vitamin ihtiyacımızın %20’si karşılanabilecektir. Pekmezde tiamin ve pyridoxin (B6) vitaminleri yeterli miktarda mevcuttur. Pyridoxin (B6) kan hücrelerinin yapımında, sinir sistemi ve cilt sağlığında, vücuttaki yağ ve kolesterol miktarının kontrolünde vazifelidir. Günlük B6 vitamini ihtiyacının %15’i pekmezle karşılanabilir.
Değerli bir gıda maddesi olan ve gelişme dönemindeki çocukların daha sağlıklı bir yapıya kavuşmalarında önemli rolü olan pekmezi sofralarımızdan eksik etmemeliyiz.